by Eric Pincus / Çeviri: Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 28 Mart 2022 tarihinde Bleacher Report‘ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Los Angeles Lakers‘ın oyun kurucusu Russell Westbrook, belki de organizasyon tarihinin en çok hayal kırıklığı yaratan sezonlarından birinin başrolü. Aslında Westbrook’un daha büyük problemlerin belirtisi olduğunu söylesek daha doğru olur.
Eğer Westbrook bitirici yumruksa, Lakers‘ın bitik durumundaki yönetiminin vücut parçaları da dağılmış bir şampiyon kadro oluyor.
NBA’de ne kadar zengin bir franchise olursanız olun kaynaklar sizin için de limitli. Bu yüzden yönetimler her seneyi iyice düşünmeli ve üzerine iyice çalışmalı. 2019-20 şampiyonluğu ne kadar inanılmaz bir başarı olsa da Lakers, açıkça hamleye ihtiyacı olmasına rağmen bariz hatalar sebebiyle kötürüm kaldığı bir takas döneminin hesabını da vermeli.
Şu an en iyi senaryo, iki Play-In maçından sağ çıkarak konferansın 1.’si Phoenix Suns‘ın rakibi olma “ayrıcalığını” elde etmek.
Eğer Lakers bu sene hiçbir sakatlık problemi yaşamasaydı belki de kadronun saf yeteneği onlar için yeterli olabilirdi. Peki kaç tane takım -özellikle ligin en yaşlı takımlarından- sezonu sakatlık yaşamadan bitiriyor ki?
Mucizevi bir playoff yolculuğu ihtimali hala ufak olsa da bulunsa da Lakers oyuncularını en yüksek ihtimalde uzun bir yaz bekliyor. Peki ya Lakers, 2 sezon önce şampiyon olmuşken nasıl böyle paramparça bir hale geldi?
Apaçık ortada ki Westbrook hamlesi bir hataydı.
Maaş bütçesinin 76.5 milyon doları halihazırda LeBron James ve Anthony Davis’e aitken Lakers; NBA’in en pahalı oyuncularından biri için Kyle Kuzma’dan, Kentavious Caldwell-Pope’tan, Montrezl Harrell’dan ve birinci tur draft hakkından vazgeçti.
Anlaşma yapıldığında yarışmacı takımların yöneticilerinin kafası çok karışmıştı. Eğer Lakers’ın yüksek seviyedeki yetenek tavanı lige fazla gelmezse, takım derinliğinden ve esnekliğinden çok şey kaybetmişti.
Etkileyici kariyer geçmişine rağmen Westbrook hiçbir zaman Lakers’a uyumlu bir parça olmadı. Top kullanma frekansı fazla olan, alan açamayan bir oyun kurucu LeBron James için hiç ama hiç hayırlı olmadı.
Çalışan Sistemden Vazgeçmek
Lakers‘ın bir diğer hatası daha soyut.
2019-20 sezonunda rakiplere hayatı zindan eden bir fiziksellik ve boyalı alan savunması üzerine bir şampiyonluk kimliği inşa edilmişti.
Şampiyon olurken Lakers‘ın rotasyonunda düzenli forma giyen oyuncular arasında 1.95’ten kısa olan tek isim Rajon Rondo’ydu. Lakers uzun, fizikli bir kadroydu ve ligin en iyi savunma yapan 3 takımından biriydi.
Takım hücumda efektif skor üretme konusunda problem yaşamıştı. Hücum verimliliğini 11. sırada bitiren ekip, yayın gerisinden açık şekilde ortalamanın altında, 21. sıradaydı. Lakers böyle bir takımdı ancak bu, işe yaramıştı.
Bubble’dan sonra alelacele başlayan sezon, üst üste şampiyonluk gelmemesinin sebeplerinden biriydi. Vücutlar bitkindi. Lakers’ın finaldeki rakibi Miami Heat de aynı döngüden geçti.
2019-20 sezonundan 2020-21 sezonuna geçilirkenki kadro değişiklikleri takımı geçen sene tamamıyla raydan çıkarmamıştı. Yorgunluk ve ilk turda Davis’in yaşadığı sakatlık daha önemli etkenlerdi. Lakers ve James, geçen sezonki başarısız sezona gereğinden fazla önem yükledi ve yönetime Westbrook’u takaslaması için baskı yaptı.
Organizasyon, devamlılığa çok daha fazla önem vermeliydi. Bunun yerine savunma yönüyle öne çıkan Frank Vogel’a hiç kendi tarzında olmayan bir kadro emanet edildi. Lakers, koça daha yavaş ve daha yaşlı bir kadro bıraktı. Kadrodaki şutörler savunma yapmakta zorlanırken savunmacılar da şut atmakta zorlanıyor. Birinci oyun kurucu ise ne savunma yapıyor ne de şut atabiliyor.
Bir yönetim; ya elindeki koçun sistemine uygun bir kadro kurmalı ya da eğer takımın vizyonuyla uyuşmuyorsa koç değişikliğine gitmeli. Vogel’dan adapte olmasını istemek gerçekçi değildi. Güçlü yanları ve zayıf yanları lig genelinde gizem olmayan bir koç ne de olsa.
Sakatlıklara karşı B planı olmayan bir takım da dersek, 2021-22 Lakers’ı elde etmiş oluyoruz. Takım hem savunma yapamıyor (20.), hem hücum edemiyor (23.), hem de hala şut atamıyor (16.).
Talen Horton-Tucker’ın başından beri yanlış yönetilen kontratı
Lakers, Talen Horton-Tucker’da yeteri kadar şey görmüş olmalı ki 2019 draft’ının 46. sırasını almak için Orlando Magic‘e 2.2 milyon dolar ve gelecek yıllardan ikinci tur draft hakkı verdiler. Yine de Lakers‘ın Horton-Tucker’la çaylakken en az 3 yıllık kontrat imzalamaması kafa karıştırıyor.
2019’da seçilen ilk 20 ikinci tur oyuncusundan sadece Horton-Tucker 2 yıllık kontrat imzalamıştı. 14’ü 3 ya da 4 sezonluk, 3’ü çift yönlü kontrat imzalarken 2 oyuncu lige giremedi.
2019’da maaş bütçesinin altında olan Lakers, Horton-Tucker’la 3 ya da 4 sezonluk bir kontrat imzalayabilmek için 1 milyon dolarlık bir boşluk açmalıydı. O boşluk 4 serbest oyuncu imzasından (Danny Green, JaVale McGee, Quinn Cook ve DeMarcus Cousins) sadece 898.310 dolardan feragat edilmesiyle elde edilebilirdi.
Bu hamle o zamanlar önemliymiş gibi gözükmese de geleceğe yönelik sorunlar yarattı. Horton-Tucker 3 yıl – 30.8 milyon dolara yeniden imzaladığında onunla aynı dönemde seçilen oyuncular sezonluk 1.8 milyon dolar kazanıyordu.
Lakers, 2020 takas döneminde oyuncuyu Kyle Lowry için oluşturulan bir pakette takaslamayı reddetti. Bu şubatta ise takas piyasası o kadar cömert değildi.
Bir Batı Konferansı yöneticisi “4-5 yıla çok iyi bir oyuncu olabilir ancak şu an değil. Eğer onu takaslarsak ve potansiyeline ulaşamazsa 2023’te serbest oyuncu konumuna düşecek. Kontratı üzerine hiçbir kontrolümüz yok.” dedi Horton-Tucker için.
THT, Caruso’nun kaybına mı sebep oldu?
Caruso, geçtiğimiz yaz Lakers‘la imzalamak istese de organizasyon Bulls‘un ona verdiği 4 yıl – 37 milyon dolarlık kontratı vermeye gönüllü değildi. Eğer bu karar Caruso’nun basketbol gelişimi öngörülerek yapıldıysa, kesinlikle yanlış bir karardı.
Onun yerine Lakers, Kendrick Nunn’a 2 sezon – 10.3 milyon dolarlık oyuncu opsiyonu barındıran bir kontrat verdi. Nunn sakatlıktan dolayı sezonu kaçırmış olsa da sağlıklı olsaydı bile o para, Caruso’ya harcanmalıydı.
Şampiyon takımlar istikrarı ön plana almalı ancak Lakers için önceliğin bu olmadığı apaçık ortada. Caruso, takıma skor üretmeden katkı verebilen nadir isimlerden biri. Lakers’ın savunmada zorlandığı da düşünülürse çaresizce özlendiği bir gerçek.
Lowry ve Caruso hamlelerini es geçmenin sebebi James’in kontratının bittiği 2023 yılı için boşluk yaratmaksa, takım James’in devam etmesini mi bekliyor? Eğer öyle değilse, bu maaş bütçesi Caruso ve Lowry’den iyi oyuncularla doldurulamazdı.
Oyuncuların ve pick’lerin değerini düşürmede ustalık
Lakers, Caruso’yu G League’den buldu. 2 yönlü bir kontrat imzalandı ve oyuncu şampiyon takımın rol oyuncusu olacak seviyeye kadar geliştirildi. Bu, yapması gerçekten zor bir iş ve bu noktada bir krediyi hak ediyorlar.
Ancak sonrasında pahalı olduğu için gitmesine izin verdiler ki Bulls ile imzaladığı kontrat gayet uygundu. Kaynaklardan maksimum verim elde etmek, Lakers‘ın önceliği değil belli ki.
Her takım bulduğu her iyi oyuncuyu kadrosunda tutacak diye bir şey yok fakat Los Angeles, değerli oyuncuların karşılık almadan gitmesine izin verdi.
- 2018: Thomas Bryant’ı serbest bıraktılar. Wizards oyuncuyu kadroya dahil ettikten sonra katkı veren bir ilk 5 oyuncusuna dönüştü. Eğer genç, yetenekli ve şut atabilen bir uzun planlarınıza uymuyorsa onu neden takaslamazsınız ki?
- 2018: Julius Randle’a gelen teklifi karşılamayı reddettiler ve takımdan ayrıldı. 2014 draft’ının 7. sıra seçimi sonrasında All-Star oldu.
- 2019: Svi Mykhailiuk ve ikinci tur draft hakkını Pistons‘a Reggie Bullock için yolladılar. Sezon sonunda Bullock takımdan ayrıldı. Veteran şutör için 2 küçük asset’ten vazgeçildi, Lakers playoff bile yapamadı.
- 2019: Mike Muscala için Ivica Zubac yollandı ve Muscala sezon sonunda takımdan ayrıldı. Lakers, rakibi Clippers‘a bir ilk 5 oyuncusu vermiş oldu ve o günden beri daha iyi bir pivot bulamadı.
- 2020: Dennis Schröder için Danny Green ve 1. tur draft hakkı yollandı, sonrasında Schröder sezon sonunda takımdan ayrıldı.
- 2020: JaVale Mcgee’yi yollayıp Cavs‘ten Alfonzo McKinnie ve Jordan Bell (anında serbest bırakıldı) alındı. Bu, Marc Gasol için maaş bütçesi yaratmaya yönelik bir hamleydi. Sezonun ardından McKinnie serbest bırakıldı, Gasol de 2. tur draft hakkı ve 250.000 dolarla birlikte Grizzlies‘a takaslandı. McGee, ilk sıradaki Suns için bençten gelerek değerli bir katkı veriyor. Gasol de McKinnie de artık NBA’de değil. Bu yolculuk aynı zamanda iki tane 2. tur hakkının ziyan olmasına sebep oldu.
- 2021: Russell Westbrook için Kyle Kuzma, Kentavious Caldwell-Pope, Montrezl Harrell ve 1. tur draft hakkı yollandı.