by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net
FIBA Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde Son 16 etabı sona erdi ve çeyrek final eşleşmeleri de belli oldu. Bu süreçte basketbolseverler birçok kıran kırana geçen müsabakayı ve performanslarıyla fark yaratan oyuncuları takip etme fırsatı buldular.
Kadrolarında birbirinden değerli oyuncular bulunan 8 takım, Final Four yolunda heyecan dolu karşılaşmalar oynayacaklar. Son 16 etabında elenerek yolun sonuna gelen ekipler ise yerel liglerinde başarı kovalamaya devam edecekler.
Biz ise bugün hayali bir konsepti devreye sokuyoruz. Çeyrek finale adını yazdıran ekipler kadrolarına Son 16 turunda lige veda eden 8 takımdan bir oyuncu seçerek gitme şansı elde etselerdi nasıl olurdu?
Eurohoops Fırın, bugünkü serisinde adını çeyrek final etabına yazdırmayı başaran 8 ekibin dertlerine derman oluyor.
Not: Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan savaş sebebiyle Son 16 etabında ligden çekilen Ukrayna ekibi Prometey’i listemizin dışında bıraktık.
TOFAŞ – Henry Sims
Bu sezon Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin Çeyrek Final etabında yer alan tek temsilcimiz olan TOFAŞ, Koç Ahmet Çakı’nın sezon ortasında göreve gelmesinin ardından parkede bambaşka bir oyun sergilemeye başladı.
Kadrosunda Berk Uğurlu, Tyler Ennis, Kasey Shephard ve Pako Cruz gibi birbirinden değerli yaratıcı skorerlere sahip olan Koç Ahmet Çakı’nın ekibi, hücumda ligin durdurulması en zor takımlarından biri olmayı başardı.
Hücumdaki tüm etkileyici taraflara rağmen temsilcimiz, savunmada zaman zaman aynı etkiyi sürdürmekte zorlanıyor. Uzun rotasyonunu oluşturan Jeremy Simmons ve Muhsin Yaşar ikilisi, her ne kadar değerli hücumcular olsalar da boyalı alan savunmasında bazı sorunlar yaşayabiliyorlar.
Bu noktada NutriBullet Treviso’nun NBA patentli uzunu Henry Sims, temsilcimizin tam da arayacağı türden bir ekleme olabilir. Hücumda çember çevresindeki etkinliğinin ve verimli orta mesafe atışlarının dışında ABD’li uzun, ligin en değerli blokçularından biri.
Uzun kollarıyla çember çevresinde rakip takım oyuncularına zorlu anlar yaşatan Sims, ligde maç başına 1.5 blok ortalamasıyla mücadele etti.
Lenovo Tenerife – Levi Randolph
Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin en geniş ve en kaliteli kadrolarından birine sahip olan Lenovo Tenerife, dalgalı ilerleyen normal sezonun ardından toparlandı ve Son 16 etabını mağlubiyetsiz tamamlamayı başardı.
Bruno Fitipaldo ve Marcelinho Huertas gibi iki değerli oyun kurucuya sahip olan İspanyol temsilcisi, uzun rotasyonunda da Giorgi Shermadini gibi ligin en önemli boyalı alan tehditlerinden birine sahip.
Bu önemli isimlerin yanı sıra Aaron Doornekamp, Sasu Salin ve Joan Sastre gibi değerli şutörlere sahip olan Tenerife’de eksik olan bir noktadan bahsedecek olursak bu topla yaratıcı skorer eksikliği olurdu.
Filou Oostende ile kariyerinde ilk kez Basketbol Şampiyonlar Ligi sahnesinde yer alan Levi Randolph, ligde süre aldığı zaman diliminde organizasyonun en etkileyici skorer performanslarından birini ortaya koymayı başardı.
Topla çembere atak edebilen, önemli bir dış şut tehdidine sahip olan ve atletik becerileri bakımından da etkileyici bir görüntü çizen 29 yaşındaki forvet, çeyrek finaller öncesinde Lenovo Tenerife’nin hücum tehdidini kesinlikle daha da yukarı çekebilecek türden bir isim.
BAXI Manresa – Melo Trimble
Normal sezonda adeta fırtına gibi eserek Basketbol Şampiyonlar Ligi’ne etkileyici bir başlangıç yapan Koç Pedro Martinez’in BAXI Manresa’sı, Son 16 etabında dalgalı performanslara imza atsa da bir şekilde gruptan lider çıkmasını bildi.
Avrupa basketbolunun en deneyimli çalıştırıcılarından biri olan Koç Pedro Martinez, hücum konusundaki maharetleriyle nam salmış bir isim.
Bu sezon sadece Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde değil, Avrupa çapında dikkat çekici bir hücum kurgusu ortaya çıkarmayı başaran Pedro Martinez’in ekibinde önemli hücum silahları bulunuyor.
Uzun rotasyonunda Luke Maye ve Ismael Bako, diğer pozisyonlarda ise Joe Thomasson, Sylvain Francisco, Chima Moneke gibi oyunculara sahip olan Manresa, özellikle Son 16 etabında zaman zaman kendi skorunu yaratabilen bir skorerin eksikliğini yaşadı.
Bu sezon ligin en değerli kısalarından biri olan Melo Trimble, bu noktada Koç Martinez’in ekibi için tam olarak biçilmiş kaftan. Komple bir skor tehdidi olan 28 yaşındaki oyuncu, favori şampiyonluk adaylarından biri olan BAXI Manresa’nın bu iddiasını daha da arttırabilir.
Unicaja – Dee Bost
Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin normal sezonundaki performansıyla ligin favorileri arasında gösterilen Unicaja‘da işler Son 16 etabıyla birlikte tersine döndü. Bu etaba fazlasıyla kötü bir başlangıç yapan İspanyol temsilcisinde Başantrenörlük görevine Fotis Katsikaris yerine Ibon Navarro getirildi.
Sezon ortasında kadrosunda da bazı değişimler yaşayan Unicaja, son olarak takımın ABD’li oyun kurucusu Norris Cole’la da yolların ayrıldığını açıkladı.
Koç Ibon Navarro’nun ekibi, her ne kadar geniş bir rotasyona sahip olsa da özellikle kısalarda Dario Brizuela dışındaki parçalardan düzenli katkı almakta sorunlar yaşıyor.
Bu noktada temsilcimiz Galatasaray NEF’in yıldız oyun kurucusu Dee Bost, parkeye getirdiği artılarla tam olarak Unicaja’nın aradığı türden bir isim.
Lider bir karaktere sahip olan, kendi skorunu yaratabilen ve önemli oyun kuruculuk becerilerine sahip olan başarılı oyuncu, İspanyol temsilcisinin şampiyonluk şansını çok daha arttırabilir.
MHP Riesen Ludwigsburg – Ivan Buva
Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin gediklilerinden biri olan MHP Riesen Ludwigsburg, mütevazı bütçesine rağmen Koç John Patrick önderliğinde her zaman olduğu gibi etkileyici işler yapıyor.
Ligin en değerli savunma takımlarından biri olan Ludwigsburg, hücumda da Justin Simon, Jonah Radebaugh ve Tremmell Darden gibi oyuncuların varlığıyla etkili olabiliyor.
Sezonun yıldızlarından Justin Simon’ın dış şut problemleri, Tremmell Darden’ın ilerleyen yaşı ve diğer skorer parçalardan zaman zaman istikrarlı katkı alınamaması gibi noktalar, Koç John Patrick’in ekibinin özellikle deplasmanlarda skor bulmasını zorlaştırabiliyor.
Bu noktada Avrupa basketbolunun en değerli skorer uzunlarından biri olan Ivan Buva, alçak posttan ve çember etrafından yüksek skor üretebilme becerisiyle zaman zaman tıkanan Ludwigsburg hücumlarına çare olabilir.
Bu sezon maç başına 15 sayı, 6.3 ribaund ve 1 asist ortalamalarıyla mücadele eden Buva, Koç John Patrick’in ekibinin çeyrek finaldeki şansını çok daha arttıracaktır.
Cluj Napoca – Troy Caupain
Bu sezon Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde ilk kez yer alma şansı elde eden Cluj Napoca, bu önemli organizasyondaki ilk senesinde Koç Mihai Silvasan önderliğinde tam anlamıyla harikalar yaratıyor.
Normal sezonda grubunu lider tamamlayarak kimsenin beklemediği bir başarıya imza atan Romanya temsilcisi, Son 16 etabında bu büyük başarıyı daha da ileriye taşımayı sürdürerek beklenmedik bir performans ortaya koydu.
Hücumda Brandon Brown, Patrick Richard ve Elijah Stewart gibi üç değerli yaratıcıya sahip olan Cluj Napoca, yan parçalar olarak da Stefan Bircevic, Dustin Hogue ve Andrija Stipanovic gibi etkili isimleri kadrosunda bulunduruyor.
Bu noktada Darüşşafaka formasıyla etkileyici bir sezon geçiren Troy Caupain; hücumda Brandon Brown, Patrick Richard ve Elijah Stewart üçlüsünün yanına katılarak Romanya temsilcisinin hücum gücünü çok daha yukarı çekebilir.
Kritik anlarda sorumluluk alarak lider bir karakter ortaya koyan, gününde olduğu zaman dış şutlarda önemli bir tehdit olan ve güçlü fiziğiyle çembere giderek skor üretebilen Troy Caupain, Cluj Napoca’nın yazdığı peri masalını daha da ileriye taşıyabilecek türden bir isim.
SIG Strasbourg – David Holston
Sezona John Roberson ve Jarell Eddie gibi önemli eklemelerle başlayan SIG Strasbourg, istikrarsız normal sezon performanslarının ardından Play-In etabını geçerek adını Son 16’ya yazdırdı.
Durum böyleyken Fransız temsilcisi, sezon içerisinde birçok şanssızlık yaşadı. Takımın en skorer oyuncusu olan Jarell Eddie, San Pablo Burgos‘un yolunu tutarken kadronun en etkili yaratıcısı John Roberson ise dizinden yaşadığı sakatlığın ardından sezonu kapattı.
Kadrosunu Cameron Taylor ve Jordan Howard gibi iki önemli kısa eklemesiyle güçlendiren Strasbourg, takıma eklenen oyunculardan verimli performanslar almasına rağmen kısa rotasyonunun diğer parçalarından istikrarlı katkı almakta zorlanıyor.
Bu noktada bir diğer Fransız takımı olan JDA Dijon’un emektar kaptanı David Holston, parkeye getirebileceği artılarla tam olarak Strasbourg’un dertlerinin ilacı olabilir.
İkili oyunlardaki etkinliği, çabukluğu, pasörlüğü ve skorerliğiyle oyununda John Roberson’la birçok benzer nokta bulunan Holston, uyum sürecinde de pek bir sorun yaşamayabilir.
Hapoel Holon – Zoltan Perl
Tıpkı geçen sene olduğu gibi yine beklenmedik bir sürprize imza atarak adını son 8 takım arasına yazdırmayı başaran Hapoel Holon, kısıtlı bütçesine rağmen sezonun etkileyici başarı öykülerinden birine imza atıyor.
Normal sezondaki dalgalı performansların ardından Son 16 etabında yükselişe geçen Koç Guy Goodes’ın ekibi, özellikle geçtiğimiz sezonun yıldızlarından Tyrus Mcgee’nin yıl içerisinde kadroya yeniden eklenmesiyle çıkışa geçti.
Kadrosunda Joe Ragland, Tyrus Mcgee, Adam Smith ve Rafa Menco gibi etkili kısaları bulunduran Holon’da özellikle deplasman maçlarında işler, kısaların omuzlarına olması gerekenden daha fazla kalabiliyor.
Ligin mütevazı kadroya sahip ekiplerinden biri olan Falco Szombathely’nin Macar yıldızı Zoltan Perl, bu noktada parkeye getirdikleriyle İsrail ekibine seviye atlatabilecek türden bir isim.
Forvet pozisyonunda topu yere vurabilen, ikili oyunları yönetebilen ve kendi skorunu üretebilen Perl, oyunu çeşitlendirme noktasında Hapoel Holon için biçilmiş kaftan.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!