by Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net
NBA’de 2021-22 normal sezonu 10 Nisan günü sona erecek. Kaos, hayal kırıklığı, şaşırtan yükselişler, sakatlıklar ve birbirinden güzel hikayelere sahne olan yıl; arkasında da konuşulmaya değer birçok konu bırakıyor.
Özellikle sezonun ilk kısmında COVID-19 sebebiyle neredeyse her takımın yaşadığı sıkıntılar, sahaya çıkacak oyuncu bulmanın zor olduğu dönemler, Boston Celtics gibi sezon ortasında tersine dönen hikayeler, Los Angeles Lakers ve New York Knicks gibi fiyasko takımlar, Memphis Grizzlies ve Cleveland Cavaliers gibi sürpriz ekipler, hareketli geçen takas dönemi… Hepsine bu sezon şahit olduk.
Böylesine çalkantılı bir sezonun sonuna gelmişken geriye dönüp bakmak, hak edenlere gereken övgüyü vermek ve yüceltmek de bizim görevimiz.
En az sıralama savaşları kadar heyecanlı geçen bir de ödül savaşları var.
Sözü daha fazla uzatmadan sezonun bireysel ödüllerini dağıtmaya başlayalım…
MVP: Nikola Jokic, Denver Nuggets
Halihazırda etkileyici bir MVP sezonundan çıkan Nikola Jokic, geçen senenin de üstüne çıktı ve çok özel bir sezona imza attı.
27 yaşındaki pivot; NBA’i verimlilik puanı, galibiyet katkısı, artı-eksi istatistikleri gibi birçok gelişmiş istatistikte domine ediyor. Sezon boyunca çıktığı maçlarda ürettiği 32.98 verimlilik puanı ortalaması, tarihte bir oyuncu tarafından ulaşılan en yüksek seviyede. Ayrıca 26.8 sayı – 13.7 ribaund – 8 asist ortalamaları yine tarihte hiçbir oyuncu tarafından erişilemedi. Her şeyin yanında bir de saha içinden %58 gibi etkileyici bir yüzdeyle isabet buluyor.
Tüm bu ağzı açık bırakacak seviyedeki istatistikler, onun sahaya olan etkisini açıklamaya yetmiyor bile. Sezon boyunca takımın en iyi ikinci ve üçüncü oyuncuları diyebileceğimiz Jamal Murray ile Michael Porter Jr.’dan yoksun şekilde tek başına mücadele veren Jokic, Denver Nuggets takımında 5 ana istatistikte de lider konumunda.
Phoenix Suns dışında öne çıkan bir takımın olmadığı, genelde yakın seviyede takımların mücadele ettiği rekabeti yüksek Batı Konferansı’nda böylesine kısıtlı bir kadroya rağmen takımını playoff potasında tuttu Jokic. Ligde Jokic’in yardımcı ekibini herhangi bir başka süper yıldıza verseniz, çoğu muhtemelen bu kadroyla bu sıralamalarda bulunamazdı.
Bunu nasıl mı yapıyor? Etrafındaki her oyuncuyu olduğundan iyi göstererek, her oyuncudan alabileceği maksimum verimi alarak. Eskiden LeBron James için söylenen “Onun takım arkadaşını almayın.” klişesi artık Jokic için geçerli. Neredeyse her hücumda bir pivot olarak kararı Jokic veriyor, diğer oyunculara sadece uygulamak kalıyor. Hücum yönlendirmesi, basketbol zekası, pasörlüğü apayrı bir seviyede. Kısıtlı kadroya rağmen Denver Nuggets ligin en iyi 6. hücumuysa bu, tamamen Jokic sayesinde. Onu Joel Embiid ve Giannis Antetokounmpo’nun önüne yazmamdaki sebepler de bunlar.
Her zaman aşil topuğu olarak görülen savunma kısmında da Jokic’in önemli gelişim kaydettiğini söylemek gerek. Artık hücumların direkt olarak hedefleyebileceği bir zaaf yaratmıyor, pota altındaki varlığını daha net hissettirebiliyor.
Her şeyin yanında sadece 7 maç kaçırdığını, takımı için her zaman sahada olduğunu da unutmamak gerekiyor.
Embiid de Antetokounmpo da harika sezonlar geçiriyor. İkisi de başka herhangi bir sezonda MVP ödülünü kazanabilecek performanslar sergiledi ancak oyuna Nikola Jokic kadar etkileri olduğunu düşünmüyorum. Jayson Tatum, Luka Doncic, Devin Booker gibi diğer adayların sesi ise bir nebze daha az çıkıyor bu üç oyuncudan.
Tüm bu etkenler, ödülü gönül rahatlığıyla üst üste 2. kez Nikola Jokic’e vermeme vesile oluyor.
Onur Konukları: Joel Embiid, Giannis Antetokounmpo
Yılın Savunmacısı: Bam Adebayo, Miami Heat
İlk önce Adebayo’ya karşı sunulabilecek tek tezi söyleyerek başlamak istiyorum. Evet, Adebayo 25 maç kaçırdı ve Giannis Antetokounmpo, Marcus Smart gibi diğer adayların yanında bu konuda biraz eksik kalıyor.
Ancak Adebayo, görev aldığı her maçta takım savunmasının bel kemiğiydi. Miami Heat, ligin en iyi 4. savunması ve aynı zamanda oyun kimliğinde de savunmadaki sertlik çok önemli bir konumda. Doğu Konferansı lideri ekibin savunma şemasında bu kadar özgür davranabilmesini sağlayan en önemli isim de kesinlikle Bam.
Adebayo için en büyük argüman savunmadaki versatilliği. NBA’de “her pozisyonu savunabiliyor” argümanı birçok oyuncu için kullanılır ancak bunu gerçekten yapan oyuncu sayısı bir elin parmağını geçmez. Adebayo, switch savunmasını elit seviyede yapıyor ve birazdan vereceğim istatistikler de buna kanıt niteliğinde olacak.
Lig genelinde Adebayo’dan fazla pick&roll savunmasında switch yapan uzun bulunmuyor. En yakın rakibine çok ciddi şekilde fark atan genç pivot, bu tarz durumlarda rakipleri ortalama 0.9 sayının altında tutuyor. Böylesine bir volümle kısaların, kanatların karşısında kalan bir uzun için bu, muhteşem bir istatistik.
Lateral hızı, gücü, eforu ve çabukluğuyla karşısında kaldığı perimetre oyuncularına hayatı zindan eden Adebayo, Heat savunmasında da birçok kilidi açmış oluyor böylece. Pota altına düştüğünde de boy dezavantajına rağmen çemberi elit seviyeye yakın şekilde koruyabiliyor, bu da onu komple bir savunmacı yapıyor.
Dönüp dolaşıp geldiğimiz yer ise oynadığı maç sayısı oluyor. Açıkçası bu ödül, karar vermekte en çok zorlandığım ödül oldu. Ligin en iyi savunması Boston Celtics‘in bir diğer her pozisyonu savunabilen oyuncusu Marcus Smart ve özellikle zayıf taraftan kapattığı alanlarla Milwaukee Bucks savunmasını Brook Lopez’in yokluğunda çekip çeviren Giannis Antetokounmpo da bu ödülü sonuna kadar hak ediyor. Bu üç oyuncudan hangisini seçsem, diğer ikisine haksızlık olacaktı.
Marcus Smart’ı seçmeme sebebim her ne olursa olsun bir perimetre oyuncusunun bir uzun kadar savunmaya etki edemiyor olması. Bunu 26 yıldır kısa oyuncuların bu ödülü kazanamamasından da anlayabiliriz. Antetokounmpo ise Milwaukee Bucks‘ın savunma verimliliğinde 14. sırada olmasından kaybetti. Tabii ki bunda sebep Giannis değil, sakatlıklar ve personel eksikliği fakat savunma kimliğinin çok ön plana çıktığı bir konferans liderinin en iyi savunmacısı, kaçırdığı maçlara rağmen Yunan MVP’nin de önüne geçiyor.
Onur Konukları: Marcus Smart, Giannis Antetokounmpo
Yılın Altıncı Adamı: Tyler Herro, Miami Heat
Belki de en az tartışmaya sahne olacak ödül, net bir şekilde Tyler Herro’ya gidiyor. Sezona zaten bu alanda favorilerden biri olarak giren genç guard, diğer isimlerin bekleneni verememesi üzerine neredeyse rakipsiz şekilde bu ödülü koleksiyonuna ekleyecek.
Doğu Konferansı’nın en çok skor üreten bençine saha içi liderlik eden Herro, bir nebze kötü geçirdiği 2. senesini tamamen unutturdu. Görev aldığı 64 maçın 54’ünde kenardan gelen isim, 20.6 sayı – 5 ribaund – 3.9 asist ortalamaları tutturdu. Ayrıca hem saha içinden hem de yayın gerisinden kariyerinin en yüzdeli sezonlarını geçiriyor.
Jimmy Butler’ın eski seviyesinde olmadığını ve Kyle Lowry’nin yaşlandığını düşünürsek Herro’nun bençten getirdiği bu skor katkısı, Heat‘in hücumunun çeşitlenmesinde büyük rol oynuyor. Orta mesafeyi opere edebilen, völümlü üçlük atan ve topu emanet ettiğinizde su kaynatmayan bir benç oyuncusu her takıma nasip olan bir şey değil.
Playoff’larda da Herro’nun Heat için kilit oyunculardan biri olacağı kesin. Özellikle maç sonlarında tempo düştüğünde ve oyun sıkıştığında doğal skorerlik yeteneklerini sergilemesi, takımın yakın geçen maçlardaki galibiyet yüzdesine de doğrudan etki edecektir.
En Çok Gelişim Gösteren Oyuncu: Ja Morant, Memphis Grizzlies
NBA’de atılması en zor adım, All-Star seviyesine yakın bir oyuncu olmaktan organizasyonun yüzü olabilecek bir süper yıldıza dönüşmek. Ja Morant, bu sezon bunu başardı.
27.6 sayı – 5.7 asist – 6.7 asist ortalamalarıyla oynayan guard, oyunun her alanında kendine çok şey kattı. Her zaman çembere oluşturduğu tehditle öne çıkan oyuncu, bu sene bunu astronomik seviyede başarıyor. Morant; Giannis Antetokounmpo, Nikola Jokic, LeBron James gibi isimlerin önünde maç başına boyalı alandan en fazla sayı üreten isim.
Pasörlüğü, üçlük tehditi, oyun görüşü, pick&roll yönetme becerisi, oyunun kontrolünü eline alabilme meziyeti… Morant, bu alanların hepsinde büyük gelişim gösterdi ve komple bir oyun kurucu olma yolunda önünde çok az engel kaldı.
Geçiş hücumlarındaki etkinliğinden ve açık sahada imza attığı bir yığın etkileyici hareketten bahsetmeden geçemeyiz. Grizzlies, NBA’in en çok tempo üreten 6. takımı ve bu, hızlı hücumlarda ligin en büyük silahlarından birine sahip olmaları sebebiyle daha da anlam kazanıyor.
Memphis Grizzlies ve Ja Morant, herkesin beklentilerini aşarak NBA’in en büyük sürprizi oldukları 2021-22 sezonunu ödül almadan geçirmeyi kesinlikle hak etmiyor.
Morant’in ve Grizzlies’in geçirdiği bu özel sezon hakkında uzun uzadıya bir değerlendirme yazısı da sitemizde bulunuyor.
Onur Konukları: Dejounte Murray, Darius Garland, Miles Bridges, Desmond Bane