by Berkay Terzi / info@eurohoops.net
NCAA’de bir sezonun daha sonuna geldik ve 2022 March Madness turnuvası, Kansas Jayhawks’ın şampiyonluğuyla noktalandı.
Biz de 2022 NBA Draftındaki son duruma bir göz atmak için oturup mock draft yazmaya karar verdik.
Fakat ortalığı biraz daha karıştırmak için lotarya kurasını simule ettik ve ilk 14 sıra aşağıdaki gibi şekillendi:
Not: 6. sıra ve sonrası için 5 Nisan 2022 tarihli sıralamalar geçerlidir.
1- Indiana Pacers: Paolo Banchero (PF)
Kurada piyango Indiana’ya vurdu ve ilk sıraya sıçradılar. Indiana’nın yıllardır en büyük eksiği, takımın ana oyuncudan, lider figüründen eksik olmasıydı. Tyrese Haliburton, o saha içi lider potansiyelini net şekilde gösteriyor ancak bu takıma skor yükünü çekebilecek franchise player kesinlikle şart. Çünkü Haliburton gibi bir karar verici, Brogdon gibi bir ikincil yönlendirici ve diğer yan parçalar gayet tıkırında fakat zamanında Paul George’un, Victor Oladipo’nun yaptığı işi yapacak bir isme sahip olmamak Indiana’nın başını çok ağrıtır.
Elimizdeki opsiyonlara baktığımızda, bahsettiğim niteliklere sahip en ideal isim Paolo Banchero. 208 cm boyundaki uzun forvet, çok yönlü hücum meziyetleri ve skor potansiyeliyle ön plana çıkıyor. Keza yanında Myles Turner gibi bir şutör uzun olacağından, ihtiyaç duyduğu alan ona açılmış olacak.
2- Houston Rockets: Chet Holmgren (C/PF)
Chet Holmgren için mükemmel uyumu bulmak biraz efor gerektiriyor. Fiziksel zayıflığından ötürü kariyerinin ilk döneminde tam zamanlı 5 numara olarak görev alması pek mümkün görünmüyor. Bu yüzden 4 numarada zayıf tarafta yardım savunmacısı rolünde kullanılıp çemberi bu şekilde koruma görevi verilebilir. Reaksiyon çabukluğu, uzunluğu ve oyun takibi buna elverişli. Fakat savunma özelinde konuşacak olursak Alperen Şengün, Holmgren için ideal 5 numara mı emin değilim. Hücumda bu ikilinin tavanı gökyüzü. Holmgren, Alperen’e alan açabilir, Alperen de Holmgren’in cutlarını besleyebilir, ikisi de içeride pas istasyonu olabilir ve daha bunun gibi birçok şey ama savunmadaki uyumları biraz düşündürücü.
Buna rağmen Houston, Jalen Green-Chet Holmgren ikilisini oluşturma fırsatını kaçırmak istemeyebilir. Uyum mükemmel değil ama draft seçimlerinde her şey takım uyumuna göre yapılmıyor, özellikle Houston gibi henüz bir sistem oluşturmamış takımlarda.
3- Oklahoma City Thunder: Jabari Smith (PF)
Oklahoma’nın kesinlikle bir forvet oyuncusundan düzenli skor ve spacing katkısı alması gerek. Bu draftta bunu en iyi sağlayacak isimlerin başında Jabari Smith geliyor. Bu sezon %42 ile maç başına 2.3 üçlük isabeti bulan 208 cm boyundaki forvet, 19 yaşında önümüzdeki ay girecek. Oklahoma, Jabari Smith için mükemmel uyum çünkü ana opsiyon olmasına gerek yok. Giddey ve Shai’nin yanında 3. el olarak kariyerine başlamak güzel senaryo. Lige girdiği gibi takımın skor yükünü yüklememek lazım Smith’in omuzlarına. Bu beklentiye giren takımlar biraz hayal kırıklığı yaşayabilir çünkü kendi şutunu yaratmakta veya potaya gitmekte zorlanıyor. Şuta dayalı bir oyunu var, 1-2 dribling oyuncusu ve bundan ötürü ikinci/üçüncü hücum opsiyonu olmaya daha yatkın.
Jabari’de insanları heyecanlandıran olay, ilerleyen yıllarda bambaşka bir oyuncuya evrilmesi. Eğer topu yere daha fazla vurur, yaratıcılığını geliştirirse onu seçen takım pişman olmaz. Oklahoma çekirdeğine uyumunu beğendim.
4- Detroit Pistons: Jaden Ivey (SG/PG)
Detroit’in belki de en çok ihtiyaç duyduğu şey, Cade’in yanına ikinci top taşıyıcıyı bulmak. Draft sınıfında pek fazla guard bulunmadığını düşündüğümüzde, Jaden Ivey elimizdeki en iyi opsiyon. Ivey, zayıf yönleri gereği henüz bir takımın direksiyonuna geçmeye hazır değil. Böyle bir potansiyele sahip olabilir, ileride o kişiye evrilebilir ama ilk etapta ikinci top taşıyıcı/yönlendirici rolünde oynaması daha hayırlı olacaktır kendisi için. Cade Cunningham gibi savunma baskısını şimdiden üstüne çeken ana karar vericinin yancısı olmak, kariyer başlangıcı için gayet ideal görünüyor.
5- Orlando Magic: Johnny Davis (SG/SF)
Kuranın talihsiz takımı ise Orlando’ydu. Geçen seneki draftta olduğu gibi burada da 5. sıraya düştüler. Eğer bu beklenmedik durum 2022 NBA Draftında da gerçekleşirse, nasıl bir hamle yapacaklar çok merak ediyorum. Kendi senaryomda, uzun forvet Jonathan Isaac’in seneye döneceğini düşünerekten, skorer kanat oyuncusu Johnny Davis’i yazmayı uygun gördüm.
İstatistiksel olarak ligin en kötü hücum takımı Orlando’nun, toplu-topsuz üretebilen bir skorere hayır diyeceğini sanmıyorum. Davis’in güzel yanı, kolejde büyük bir hücum rolü almasına rağmen savunmada da efor sarf etmesi ve pozitif perimetre savunmacısı olması.
6- Portland Trail Blazers: Keegan Murray (PF)
Franchise oyuncusu Damian Lillard hala takımda. Yaz döneminde büyük bir maaş boşluğu var. Yani Portland’ın tanking yapan bir takım olmayacağını, elinden geldiğince rekabetçi kalmaya çalışacağını buradan çıkarabiliriz. Böyle bir durumda Portland için en mantıklı hamle, draft sınıfındaki hazır oyunculara yönelerek Lillard’ın etrafını olabildiğince doldurmak. 2022-23 NBA sezonunun başında 22 yaşına basmış olacak olan Keegan Murray, birden fazla şekilde skora gidebilmesiyle ön plana çıkıyor. Hem toplu hem topsuz bir şekilde topu çemberden geçirebiliyor ve adeta skoru kokluyor. Lillard gibi savunmaları tehdit eden, baskıyı üstüne çeken bir yıldızın yanında kariyerine başlamak, Keegan için mükemmel senaryo.
7- Sacramento Kings: Bennedict Mathurin (SG/SF)
Sacramento’nun bu yaz araması gereken oyuncu tipi, De’Aaron Fox ve Domantas Sabonis’in yanında topsuz skor üretebilecek, hücumda üçüncü el olabilecek bir kanat. Eğer bu işi draft gecesi halletmek isterlerse, Bennedict Mathurin onlar için biçilmiş kaftan. Atletizmiyle, perimetre savunmasında getirdikleriyle ve şut becerisiyle kesinlikle denemeye değer bir kumar. Topla yaratıcılığı henüz gelişim aşamasında olduğu için hücumda büyük roller almaya hazır değil ama üçüncü opsiyon olarak close-outlara hücum edebilecek, handoff çıkışında oynayabilecek kadar topu yere vurabiliyor.
8- New Orleans Pelicans (via LAL): AJ Griffin (SF/PF)
Bol opsiyonlu Duke kadrosunda zaman zaman göz ardı edilen AJ Griffin, yine kaderinden kaçamıyor ve bol opsiyonlu bir takımın yolunu tutuyor. Eski NBA oyuncusu ve Toronto Raptors asistan koçu Adrian Griffin’in oğlu olan AJ, tank gibi fiziği, oyun aklı ve şut becerisiyle kendini pazarlamayı başarıyor. Topsuz oynama kabiliyetiyle, lige girdiği ilk günden itibaren Pelicans hücumcularının etrafına adapte olabilir çünkü Duke’ta da farklı bir rolde değildi. Tam bir tamamlayıcı parça.
AJ Griffin, zaman zaman gösterdiği topu yere vurup üretme parıltılarıyla insanları heyecanlandırmayı başarıyor. Sakatlık geçmişi ise biraz kafa karıştırıyor.
9- San Antonio Spurs: Jeremy Sochan (PF/SF)
Genç oyuncuları işlemek, onlara bir şeyler katmak konusunda ligin sayılı takımları arasında bulunan San Antonio, Jeremy Sochan’i olabileceği oyuncuya dönüştürürse büyük bir kazanım elde eder. Draft sınıfının en komple savunmacılarından birisi olan 19 yaşındaki Sochan, hücumda küçük dokunuşlara ihtiyaç duyuyor. Henüz yetersiz bir şutör, genel olarak istikrara ihtiyacı var ve hücumda en azından bir özelliğini sivriltmesi gerekiyor.
10- Washington Wizards: Tari Eason (PF)
Rui Hachimura’dan hala istediği gelişimi göremeyen Washington, bir başka forvet oyuncusuna yöneliyor. LSU çıkışlı 21 yaşındaki Tari Eason, çok yönlü bir savunmacı ve inanılmaz bir eforla oynuyor. Hücumda açık sahada çok etkili, yarı sahada topu yere vurup potaya gidebiliyor ve yanında Porzingis ile oynadığında kendine daha fazla alan bulabilir.
Fakat hücumda soru işaretleri yok değil. Şutunda gelişime ihtiyaç duyuyor ve hücum rolü biraz belirsiz. Topu eline fazla verdiğinizde kontrolden çıkmaya meyilli ama şutunu keskinleştirmezse topsuz oynadığında oyuna ne kadar etki yapabilecek? Tüm bunlara rağmen Tari Eason oyuna olan tutkusuyla NBA’de yer edinebilecek kapasiteye sahip. Fiziksel oynamaktan çekinmiyor, atletik ve sahada pis işleri yapmayı seviyor.
11- Portland Trail Blazers (via NOP): Jalen Duren (C)
Jalen Duren, hem lige girdiğinde benchten gelip belli başlı katkılar verebilir hem de ileriye dönük bir potansiyel. Bu anlamda Portland’ın yapılanması ile uyum sağlıyor.
Geleneksel uzun profiline sahip olan Jalen Duren için işleri değiştirecek olan şey, pasör özelliklerinin üstüne gitmesi. Sezonun son bölümünde bu alandaki potansiyelini gösterdi. Henüz 18 yaşındaki 211 cm boyundaki pivotun fiziği ve atletizmi üst düzey. Savunmada kusursuz değil, hala kötü alışkanlıklara sahip ama sezonu 2.1 blok ortalamasıyla kapattı. Çemberi koruyor ve P&R sonrasında toplu oyuncunun karşısında kalabiliyor. Savunmada potansiyeli yüksek. Şut menzili ise kısıtlı ve şu aşamada potansiyel vadetmiyor.
12- New York Knicks: Jaden Hardy (SG/PG)
Koleji pas geçip G-League yolunu tutan Jaden Hardy, sezon başında ilk sıralara yazılıyordu ancak profesyonellerin karşısına çıkınca duvara çarpmışa döndü. Yaratıcılığı ve şutuyla ön plana çıkan 19 yaşındaki guard, sezonun son bölümünde kendini toparlasa da birçok yerde lotaryanın dışına düştü. Ben hala kendisini yetenekli görüyorum ve draft öncesi çalışmaları iyi geçirirse tekrardan lotaryaya girebilir. Liseden sonra direkt profesyonel ortama geçtiğini unutmamak gerek.
Jaden Hardy’nin en azından ilk aşamada bir takımın direksiyonuna geçmemesi gerek. Top yönlendirme, oyun kurma konusunda gelişime açık ama hazır değil ve hataya yatkın. O yüzden ikinci top taşıyıcı olarak oynaması daha ideal onun için. Ayrıca girdiği gibi katkı yapacağının da bir garantisi yok ama yeteneği bariz, bundan ötürü gelecek vadediyor. Biraz daha verimli oynamayı öğrenmesi gerek.
13- Houston Rockets (via BRK): Dyson Daniels (PG/SG)
19 yaşındaki Avustralyalı guard Dyson Daniels, top yönlendirme becerisiyle göz dolduruyor. Daniels’ı uzun vadeli bir seçim olarak görmek lazım ve Houston’ın zaman çizelgesine uyduğunu söyleyebiliriz. İleride takımın ihtiyaç duyduğu oturaklı karar verici görevini alabilir.
Yaşına göre olgun bir basketbolu var ve P&R oyunlarını yönlendirebiliyor. 198 cm boyunda olmasından ötürü savunmada da bir miktar çok yönlülüğe sahip. Potansiyeli itibariyle potaya gidebilen iki yönlü top yönlendirici olabilir ama şutunda gelişime ihtiyaç duyuyor.
14- Charlotte Hornets: TyTy Washington (PG/SG)
Burada Charlotte’un pivot ihtiyacına yönelik bir hamle de yapılabilirdi ama bir çaylak uzunun lige girdiği gibi takımın sorunlarını çözmesi genelde sık karşılaştığımız bir durum değil. Üstelik Hornets‘a daha net bir çözüm lazım pota altında. Bu yüzden lig içerisinden bir çare arayışında olacaklarını düşünüyorum yaz döneminde. Hal böyle olunca, Hornets’ın bir diğer problemine yani yedek guard bölgesine ekleme yapma yolunu seçtim.
TyTy Washington, hem benchten gelip P&R hücumlarını yönlendirebilecek bir guard hem de gelişimi beklenildiği gibi giderse uzun vadede LaMelo Ball ile uyumlu bir ikinci oyuncu. TyTy denemesi aklıma yatıyor Hornets adına.
15- Oklahoma City Thunder (via LAC): Mark Williams (C)
Oklahoma pota altındaki eksiklik net şekilde göze çarpıyor. Kalitenin geçen seneki kadar yüksek olmadığı bu draft sınıfında takımlar daha çok uyum odaklı ilerleyebilir. Bu yüzden Oklahoma’ya 20 yaşındaki çember koruyucu Mark Williams’ı yazdım. Geleneksel bir uzun ama hiç fena olmayan bir saha görüşüne sahip ve ebatlarına göre ayak çabukluğu yeterli. Sansasyonel bir yetenek değil ama uzun yıllar boyunca ilk beşinizde yer alabilecek potansiyele sahip.
16- Atlanta Hawks: Ochai Agbaji (SG/SF)
Her ne kadar ana oyuncuları 23 yaşında olsa da Atlanta Hawks artık yapılanma dönemlerini geride bıraktı. Bu sebeple, draft gecesi ilk tercihleri hazır bir oyuncuya yönelmek olabilir. Ochai Agbaji, etkili bir şutör ve topsuz oynamak konusunda usta. 21 yaşındaki kanat oyuncusu, topla üretme konusunda da bir miktar gelişim sağladı ama bu özelliğini NBA’e ne derece taşıyabileceği muamma. En azından ilk etapta 3&D rolünde görev alması daha muhtemel.
17- Indiana Pacers (via CLE): Malaki Branham (SG/SF)
Sezonun son döneminde adını duyuran Malaki Branham, ileride başarılı bir ikinci top yönlendirici/ikinci opsiyon olabilir. Skorer potansiyeli ve şut verimliliğinin yanı sıra pozitif savunmacı. Henüz 19 yaşına girmedi ve lige girdiği gibi büyük katkılar veremeyebilir ama yapılanma yoluna giden Indiana’nın zaman çizelgesine uyuyor. Saha içerisinde Tyrese Haliburton ile mükemmel bir uyum yakalayabilirler.
18- Minnesota Timberwolves: EJ Liddell (PF/C)
EJ Liddell, hem Jarred Vanderbilt’in savunma rolünü oynayıp aynı zamanda hücumda alan açabilmesiyle Minnesota’ya uyum sağlıyor. Sezonu 2.6 blok ortalamasıyla bitiren 201 cm boyundaki uzun, P&R sonrası switch yapıp kısaların karşısında kalma kabiliyetine de sahip.
19- Chicago Bulls: Walker Kessler (C)
Sezonu 4.6 blok ortalamasıyla bitiren 216 cm boyundaki Walker Kessler, savunmaya büyük bir etki yapıyor. Hücumda sahaya aynı etkiyi yansıtamıyor ama çember koruma becerisi ve ebatlarına göre hiç fena olmayan mobilitesiyle ligi girdiği andan itibaren benchten gelip katkı verebilir.
20- San Antonio Spurs (via TOR): Kennedy Chandler (PG)
183 cm boyundaki oyun kurucu Kennedy Chandler, draft sınıfının en iyi saha içi liderlerinden birisi. P&R yönlendirmekte usta olan Chandler, aynı zamanda skor potansiyeli de vadediyor. Oyun aklı ve savunmadaki enerjisi, San Antonio’nun ilgisini çekebilir.
21- Memphis Grizzlies (via UTA): MarJon Beauchamp (SF)
İki yönlü potansiyeliyle öne çıkan MarJon, bugünlere gelebilmek için çok zor yollardan geçti. Dört farklı lisede oynadı, üniversiteye değil yüksekokula gitti ama çalışkanlığı sayesinde buralara gelmeyi başardı. Sahada da böyle çalışkan, enerjik bir oyuncu. Şutunda hala gelişime ihtiyaç duyuyor olsa da atletizmi ve uzunluğuyla savunmaya etki ediyor. Hücumda belli rollerde katkı verebilir.
22- Denver Nuggets: Nikola Jovic (SF)
İyi bir sabit şutör oluşu, oyun aklı, topsuz oynama becerisi ile hücumda Nikola Jokic’in etrafına yerleştirmek isteyeceğiniz parçalardan birisi Nikola Jovic. 208 cm boyundaki guard karakterli forvet oyuncusu, topu yere vurup P&R oyunlarını yönlendirebiliyor. Jovic’in zayıf yönleri, atletizm eksiği ve savunmada fiziksel oynamaktan kaçması.
23- Milwaukee Bucks: Blake Wesley (SG)
NBA’deki ilk sezonunda 19 yaşında olacak olan Blake Wesley, gelecek vadeden yetenekli bir skorer. Atletik, savunmada aktif ve hücumda bire bir oynayıp kendi şutunu yaratabiliyor. Verimlilik kazanması, şutunu keskinleştirmesi gerek. NBA’e adapte olması biraz zaman alabilir. O yüzden onu seçecek takımın biraz sabırlı olması gerekiyor.
24- Brooklyn Nets (via PHI): Christian Braun (SG/SF)
Christian Braun, her yıldızın etrafında olması gereken görev adamlarından. Savunmada sahaya her şeyini koyuyor ve hücumda iyi bir sabit şutör. 22 yaşındaki Braun’un en hoşuma giden özelliği ise topu yere vurabiliyor olması. NBA’de takımının birinci/ikinci opsiyonu olamaz ama Kyrie ve Durant topu elinden çıkarmak zorunda kalınca o pozisyonu verimli şekilde değerlendirebilir.
25- Dallas Mavericks: Patrick Baldwin Jr. (SF/PF)
Patrick Baldwin, draftın gözden düşen isimlerinden. Yetenekli olduğu gerçeğine birçok kişi katılıyor ama mücadeleci bir karakter değil gibi duruyor. İleride olabileceği oyuncu Michael Porter’ı andırıyor ve lige geçiş yapabilirse NBA hücumuna kolayca entegre edilebilir.
26- San Antonio Spurs (via BOS): Christian Koloko (C)
Çember koruma becerisi, atletizm ve mobilite, Koloko’nun öne çıkan özellikleri. Tavanı üst düzey değil ama yıllarca NBA takımlarında barınabilecek bir potansiyele sahip. Ayrıca gelişime açık pasör becerileri San Antonio’nun ilgisini çekebilecek bir diğer unsur. Popovich bir uzunu daha NBA oyuncu havuzuna kazandırabilir.
27- Golden State Warriors: Kendall Brown (SF)
Atletizmi ve savunmadaki enerjisiyle ön plana çıkan Kendall Brown, sezonun ortasına kadar lotaryaya yazılıyordu fakat hücumda faktör olamamasından ötürü düşüşe geçti. 203 cm boyundaki kanat, yetersiz bir şutör ve hücumda off-ball cutlar ile geçişler üzerinden ekmeğini çıkarıyor. Gary Payton’ı hücumuna entegre etmeyi başaran Warriors, 19 yaşındaki Kendall Brown’ı fırsat seçimi olarak görebilir ve oyununu daha farklı yerlere evriltmeye çalışabilir.
28- Miami Heat: Jean Montero (PG)
Miami Heat rotasyon konusunda bir sıkıntı yaşamıyor. O yüzden eğer ortada geleceğe dönük hamle yapma şansı varsa Miami bunu kullanmalı. Kyle Lowry’nin 2 senesi kaldığını hesaba katmak gerek. Jean Montero, Overtime Elite gibi kalitesiz bir organizasyonda oynamasına rağmen kumaşını gösterdi. Pat Riley mücadeleci olmayan oyuncuları sevmez ama belki bir potansiyel denemesi gelebilir Miami’den.