by Berkay Terzi / info@eurohoops.net
NBA’de Play-off heyecanı iyice kızışırken biz de play-off için hazırladığımız özel içeriklerle karşınıza çıkmaya devam ediyoruz.
Play-off’ta ligin en güçlü, takımları boy gösterse de hiçbirinin kadrosu kusursuz değil. Biz de takımların zayıf noktaları üzerine biraz kafa yorduk ve play-off dışı kalan takımlardan play-off kadrolarına ekleme yapma kararı aldık.
Fakat bunu yaparken LeBron James, Anthony Davis gibi oyuncuları yazmak yerine yan parça rolünde daha belirli yönlerden katkı verebilecek isimleri yazmayı tercih ediyoruz.
Miami Heat: PJ Washington
Miami Heat‘in yedek 4 numarası Markieff Morris, boynundaki sakatlık sebebiyle sezonun büyük bölümünü kaçırdı ve hala güven vermiyor. Bu yüzden 4 numarada oynayabilen, şutuyla alan açabilen ve switch yapabilen bir ismi oraya yazmak uygun geliyor.
Play-in turnuvasında Atlanta’ya kaybeden Charlotte’un uzun forveti PJ Washington, ister ilk beşte ister benchten gelerek takıma katkı sağlayabilir. %36.5 ile 1.7 üçlük isabeti bulan 23 yaşındaki oyuncu, Miami’nin aradığı savunmada switch yapma kabiliyetine ve hücumda pas aksiyonlarına dahil olma meziyetlerine sahip.
Milwaukee Bucks: Robert Covington
Milwaukee Bucks, sezon başında PJ Tucker’ı Miami’ye kaptırınca, savunmadaki esnekliğini bir miktar kaybetmiş gibi duruyor. Hakikaten de Milwaukee benchine baktığımızda Tucker gibi bir switch savunmacısı göremiyoruz. Bu yüzden onun rolünü ikame edebilecek bir Robert Covington, işleri kökünden değiştirebilir.
Milwaukee, geçen playofflarda zaman zaman Tucker ve Giannis’i yan yana oynatıp kısa beşe dönüyordu. Bu sezon bu konuda o kadar iyi olamayabilirler. Clippers‘ın rahatlıkla kısa beşe geçmesinin en büyük sebebi olan Covington, ligdeki en zeki ve çok yönlü savunmacılardan birisi. Sahadaki rolünü ve sınırlarını iyi kavrıyor. 31 yaşındaki oyuncu, bu sezon 1.5 top çalma ve 1.3 blok ortalamaları ile oynarken, aynı zamanda %37.8 ile 1.8 üçlük isabeti buluyor.
Boston Celtics: Norman Powell
Norman Powell, hem top elinde olmadan oynayabilmesi hem de benchin skor yükünü çekebilmesi sebebiyle Boston Celtics ile uyum gösteriyor. Çünkü Boston’ın rotasyonu rakiplerine kıyasla biraz dar ve yetenek seviyesi açısından düşündürüyor. Boston, geçen sezon Evan Fournier’dan beklediklerini Norman Powell’dan alabilir ve onu, Jayson Tatum ile Jaylen Brown’dan sonra üçüncü skor opsiyonu olarak da kullanabilir.
Aynı zamanda kısmen zayıf savunmacılar karşısında potaya drive edebilen Norman Powell, bu sezon 19.0 sayı ve 2.4 üçlük isabetiyle mücadele etti.
Philadelphia Sixers: Buddy Hield
Philadelphia, James Harden takasıyla birlikte Seth Curry’i gönderdi. Şu an ellerinde bulunan oyuncu grubuna baktığımızda perde çıkışı şut atabilen hareketli şutör neredeyse yok. Bu da hücumun dinamizmini olumsuz etkiliyor. O yüzden buraya hareket halindeyken şut atabilen ve topu da bir miktar yere vurabilen bir oyuncu yazıyoruz. Sezon ortasında Sacramento’dan Indiana’ya giden Buddy Hield, Philadelphia’ya çözüm olabilecek bir oyuncu.
29 yaşındaki oyuncu, bu sezon çıktığı 81 maçta 15.6 sayı attı ve %36.6 ile 3.2 üçlük isabeti buldu. Perde çıkışı şutlarda %38.9 ile isabet bulan Hield, topsuz dolaşımıyla Philadelphia hücumlarına ayrı bir katman katabilir.
Toronto Raptors: Reggie Jackson
Böyle bir senaryoda Toronto Raptors‘ın takıma pivot eklemesi gerektiği düşünülebilir ama bana kalırsa oyuncu havuzunda Toronto’nun savunma anlayışına uyan kaliteli bir isim yok ve pivot eksikliğini o kadar da aramıyorlar. Nick Nurse, switch yapabilen mobil uzunlara yer veriyor ve Myles Turner gibi isimlerin bu sisteme uyacağına dair şüphelerim mevcut.
O yüzden takımın bir diğer eksiğine yani guard rotasyonundaki derinliğe yönelik hamle yapmayı tercih ettim. Yedek oyun kurucusu Malachi Flynn olan Toronto, Reggie Jackson’ı buraya ekleyerek ikinci beşi daha kaliteli bir isme emanet ediyor. Kendi skorunu üretmekte başarı gösteren Reggie, bu sezonu 16.8 sayı ve 4.8 asist ile tamamladı.
Chicago Bulls: Malcolm Brogdon
Sezona fırtına gibi giren Chicago, ilerleyen bölümlerde talihsiz sakatlıklar yaşayarak konferansın zirvesinden uzaklaştı. Sakatların büyük çoğunluğu geri dönmüş olsa da, takımın oyun kurucusu Lonzo Ball’un play-offta dönemeyeceği artık kesin.
Malcolm Brogdon, topsuz oynayabilmesi, perde oyunlarını yönlendirebilmesi ve yeterli bir savunmacı olması sebebiyle oyuncu havuzundaki guardlar arasında Chicago ile en fazla uyum sağlayan isimlerden birisi. Bu sezon sakatlıklardan ötürü yalnızca 36 maça çıkabilen Brogdon, 19.1 sayı ve 5.9 asist ortalamalarıyla mücadele etti. 2021-22’deki dış şut performansı kafa kurcalayıcı fakat geçtiğimiz sezon %38.8 ile 2.6 üçlük isabeti bulmuştu.
Brooklyn Nets: Myles Turner
Brooklyn Nets‘in en büyük eksiklerinden birisi olan çember savunmasına ligde en iyi katkı yapabilecek uzunlardan birisi konumunda Myles Turner. 26 yaşındaki pivot, aynı zamanda dış şut tehdidi sayesinde hücumda Ben Simmons’a gerekli alanı açabilecek profilde. Play-offta switch savunmasına ne kadar yatkın olduğu tartışılır fakat farklı ama daha etkili bir savunma kurgusu benimseyebilir Brooklyn çünkü Turner, perde seviyesine çıkabiliyor.
Myles Turner, sakatlık sorunları sebebiyle bu sezon yalnızca 42 maça çıkabildi. Bu maçlarda 12.9 sayı, 7.1 ribaunt, 2.8 blok ve 1.5 üçlük ile mücadele etti.
Atlanta Hawks: Lu Dort
Atlanta Hawks‘ın başına en çok dert açan problemlerden birisi, Trae Young savunma zaafı sebebiyle perimetre savunmasının geçirgen olması. Bu yüzden kanat rotasyonuna sahaya varını yoğunu koyan bir savunmacı eklemek mantıklı olacaktır. Oklahoma’dan Lu Dort, oyuncu havuzunda bunu yapabilecek nadir isimlerden birisi konumunda. Elindeki pozitif savunmacı sayısı bir hayli az olan Hawks, Dort gibilerinin yokluğunu hissediyor.
Güçlü fiziği ve ayak çabukluğuyla savunmaya etki etmeyi başaran 22 yaşındaki oyuncu, lige girdiğinden bu yana dış şutunda gözle görülür bir gelişim yaşadı ve 2021-22 NBA sezonunda %33.2 ile 2.5 üçlük isabeti bularak 17.1 sayı üretti.
Phoenix Suns: Eric Gordon
Ligi 64 galibiyetle lider bitiren Phoenix Suns, kadro bakımın en komple takım olabilir belki de fakat onların bile eksiği mevcut. Benchten gelip düzenli sayı üretecek güvenilir bir skorerin olmaması, Phoenix’in problemlerinden birisi. O yüzden Houston Rockets‘ın tecrübeli skorer guardı Eric Gordon, Phoenix Suns gibi takımlar için büyük nimet.
Hem topla üretebilen hem de şut becerisi sayesinde topsuz etki edebilen 33 yaşındaki oyuncu, ayrıca bir miktar top yönlendiriciliği ve oyun aklı da getiriyor bulunduğu takımlara. Kariyerinin en verimli senesini geçiren Gordon, %47.5 şut yüzdesiyle 13.4 sayı, 2.7 asist ve 2.2 üçlük isabetiyle mücadele etti.
Memphis Grizzlies: Franz Wagner
3 ve 4 numara rotasyonunda derinlik ve kalite ihtiyacı duyan Franz Wagner, henüz 20 yaşında olması itibariyle Memphis’in yakaladığı havayla da uyum sağlıyor. Wagner, hücumda yan opsiyon olarak skor üretebiliyor, alan açabiliyor ve belli miktarda top yönlendirebiliyor. Savunmada ise forvetlerle eşleşebilen Alman oyuncu, Memphis’e esneklik ve kısa beşlerde daha etkili savunma imkanı veriyor. Wagner’in 4, Jackson’ın 5 numarada olduğu kadrolar, play-off ortamı için ideal.
Çaylak oyuncu, 15.2 sayı, 4.5 ribaunt, 2.9 asist ve 1.2 üçlük isabeti ile oynuyor.