by Berkay Terzi / info@eurohoops.net
Kolejdeki hemen hemen her genç basketbolcu, bir gün NBA’de oynamanın hayalini kurar fakat yalnızca belirli sayıdaki kişiler bu hayaline kavuşabilir.
Geriye kalanların birçoğu ise bir süre NBA kapısının açılmasını bekledikten sonra hayallerinden vazgeçerek okyanusu aşıp Avrupa’ya geliyor ve profesyonel basketbolculuk kariyerine burada devam ediyor. Peki yakın gelecekte Avrupa’da görebileceğimiz dikkat çekici kolej basketbolcuları kimler?
Eurohoops Fırın, ileride Avrupa’da karşılaşabileceğimiz 15 kolej oyuncusunu huzurlarınıza taşıyor.
Collin Gillespie | Villanova | G | 1999
Gillespie, hiçbir zaman sahadaki en atletik oyuncu olmuyor fakat çoğu zaman en zeki kişi olarak sahada yer alıyor. Gillespie, harika bir karar verici, iyi bir skorer ve elit şutör. Dribling üstü veya sabit fark etmeden dış şutlarında isabet bulabilen 1.90’lık guard, kolejde ilk beş çıktığı 4 sezonda %38.6 ile 2.4 üçlük attı.
Pick&Roll hücumlarını yönlendirmekteki ustalığı ve ikili oyunlar üzerinden skor bulma becerisi, Gillespie’nin en büyük silahlarından. Hücumda takımını sürüklemesi ve liderliği tabi ki onun kimliğini oluşturuyor fakat sahanın savunma tarafında da zaaf yaratmayan akıllı bir oyuncu olması sebebiyle yeterli diyebileceğimiz bir parça.
Sezonu 15.6 sayı, 3.8 ribaunt, 3.2 asist ve 3.0 üçlük isabeti ile tamamlayan 1999 doğumlu oyuncu, bir takımın ana parçası olmayı biliyor.
Andrew Nembhard | Gonzaga | G | 2000
Kolejdeki dördüncü senesini tamamlayan Nembhard, saf bir oyun kurucu ve pasör özellikleriyle göze çarpıyor. Saha içinde topu teslim edebileceğiniz güvenilir bir karar verici. Saha içi liderlik görevini hakkıyla yürüten Nembhard, saha içerisindeki bir koç gibi hücumu işletiyor. 1.96 boyundaki oyuncu, guard standartlarının üstünde bir uzunluğa sahip ve zaman zaman fiziğiyle fark yaratabiliyor. Özellikle oyunun savunma tarafında topa iyi baskı yapıyor ve iki yönlü bir oyuncu olarak öne çıkıyor.
Atletizmi ve skorer oyunu ortalama üstü ama çok iyi değil. İyi bir sabit şutör olsa da, dribling üstü üçlükler veya orta mesafelerde büyük bir tehdit yarattığını söylemek yanlış olur. Buna rağmen oyun aklı, fiziği ve savunma etkisiyle fark yaratabilecek potansiyele sahip.
Nembhard, ülkenin en geniş ve kaliteli kadrolarından birinde 11.8 sayı, 5.8 asist, 1.6 top çalma ve %38.3 üçlük yüzdesi ile mücadele etti.
Iverson Molinar | Mississippi State | G | 1999
1.91’lik Iverson Molinar, topla yaratıcılığı ve deliciliği sayesinde dikkat çekmeyi başarıyor. Atletik, topla hızlı yön değiştirebilen ve iki tarafına da drive edebilen bir guard. Hücumda genel olarak çok iyi yaratıcı ve ikili oyunlar üzerinden skor üretebiliyor, potaya gidip bitirebiliyor. Molinar’ın bir diğer önemli özelliği ise topsuz şekilde oynayabilmesi ve bu sayede her iki guard pozisyonunda da görev alabilmesi.
İyi bir sabit şutör olsa da, şutunda hala inişler çıkışlar yaşıyor ama Avrupa’da bir takımın hücumdaki yaratıcısı olabilecek bireysel üretkenliğe ve karar vericiliğe sahip gibi duruyor. Kolejde üçüncü sezonunu tamamlayan Molinar, sezonu 17.5 sayı ve 3.6 asist ile tamamladı.
Mike Miles | TCU | G | 2002
Henüz 19 yaşında olan Mike Miles, NBA’de kendisine zorluk çıkarabilecek bazı dezavantajlara sahip. Bunlardan birincisi, 185 cm boyunda olması. İkincisi ise verimsizliği. Bu yüzden şansı olsa da NBA’de tutunup uzun yıllar forması garanti demek yanlış olur.
Avrupa’da ise işler daha farklı. Skorer tarzıyla göze çarpan Miles, NBA’dekinden daha fazla topla oynama fırsatı bulacağı bir yerde hücumun yıldızı olabilecek kapasiteye sahip. Verimliliği hala sıkıntı ama hem deliciliği hem de P&R üzerinden yaratabilmesi sayesinde önü açık. Boyu kısa olmasına rağmen enine geniş, güçlü ve atletik. Bu sayede savunmaya da rahatça etki yapabiliyor.
Kolejde ikinci yılını tamamlayan genç guard, sezonu 15.4 sayı, 3.8 asist ve %38.2 şut yüzdesiyle bitirdi.
Tevin Brown | Murray State | G | 1998
Yazdığım isimler arasında en yaşlısı olan Tevin Brown, ana top kullanıcıdan ziyade topsuz skorer rolünde görev alıyor. Topsuz hareketliliğiyle savunmayı karıştıran Brown’un alamet-i farikası, hareketli şut atabilmesi ve bu sayede off-ball perde çıkışlarında birçok sayı buluyor. Bu marifetlerinin yanında topla oynayabiliyor ve belli miktarda pasör özellikleri barındırıyor olması sebebiyle daha değerli bir oyuncu haline evriliyor.
Sezonu maç başına 3.1 üçlük isabetiyle tamamlayan 1.96’lık guard, 16.8 sayı ve 3.1 asist ile mücadele etti.