2022 NBA Finalleri: Celtics’in Gençliği, Warriors’ın Tecrübesine Karşı

01/Haz/22 12:05 Haziran 1, 2022

Berkay Terzi

01/Haz/22 12:05

Eurohoops.net

Eurohoops Fırın, Boston Celtics – Golden State Warriors final serisini mercek altına alıyor.

by Berkay Terzi / info@eurohoops.net

Artık NBA’de sona yaklaştık ve Larry O’Brien kupası için yalnızca iki aday kaldı. Aylardır verilen emeklerin karşılığını alan bu iki güçlü ekip, 2022 NBA Finallerinde mutlu sona ulaşmak için çarpışacak.

Bir tarafta son 8 yılda 6. kez finale çıkan, buraları avcunun içi gibi bilen Warriors, öbür tarafta ise yeni ama bir o kadar tehlikeli Celtics var. Peki bu seride bizleri neler bekliyor? İki takım için kilit noktalar neler?

Eurohoops Fırın, Boston CelticsGolden State Warriors final serisini mercek altına alıyor.

Boston Cephesinde Kilit Noktalar

Switch Savunması – Boston, ligin en çok switch kullanan takımı. Switch savunması, iyi uygulandığında rakibin P&R oyunları üzerinden yaratacağı avantajı en başından önlemesi ve savunmada ekstra rotasyon gerektirmemesi sebebiyle playoff ortamında çok kullanışlı. Boston da bunu kullanabilecek çok yönlülüğe sahip nadir ekiplerden.

Fakat yalnızca ikili oyunların ardından değil, topsuz aksiyonlarda da kilit unsur olacak. Bilindiği üzere, Golden State hücumlarında topsuz oyunlar çok önemli bir yer kaplıyor. Savunmacıların perdelerden geçen, içeri cut eden Warriors hücumcularını maç boyunca kovalaması son derece yorucu. Ama Boston gibi takımlar, bu aksiyonların verimini düşürebilecek malzemeye sahip. Topsuz aksiyonlarda adam değişimi yapmak ve bu sayede pozisyonu en başından bitirip Golden State’i daha fazla bire bir oynamaya yönlendirmek, Boston için denenmesi gereken bir çözüm yolu. Adam değişimi yapmasalar bile şutörleri kovalayan kanat savunmacıları, perdelerde kolay kolay eksilen isimler değiller.

 

Tabi Boston savunmasının çok yönlülüğü bununla sınırlı değil. Gerektiğinde kısa beşe geçebilecek imkana da sahipler. Bu seride Grant Williams’ı zaman zaman 5 numarada izleyebiliriz. Miami hücumları, Golden State ile benzerlik gösteriyor. Yarı sahada Golden State kadar üretken değiller kesinlikle ama tarz bakımından birbirine yakınlar. Bu açıdan Miami serisi, Boston’ı finalde yaşanabileceklere daha iyi hazırladı.

İkisi de handoff ve cut ağırlıklı hücumlar, topsuz oyuncuların hareketliliği son derece mühim ve “post split” gibi benzer aksiyonlara sahipler. Boston, Miami’yi kendi şut profilinden ve kendi oyun tarzından uzaklaştırmayı başarmıştı. Zaten Boston’ın ana stratejisi de bu. Rakibi sevdiği şut bölgelerinden çıkarmak ve kötü seçilmiş tercihlere yönlendirmek. Burada soru işareti yaratan nokta, Golden State’in hücumda çok daha fazla çözüme sahip olması.

Hücumda Ters Eşleşme ve Çözüm Yolları – Playoff hücumlarının temel mantığı, rakibin zayıf noktalarını bulmak ve onların üzerine hücum etmek. Buradaki amaç, bu zaaf üzerinden skor üretmek veya oyuncuyu benche göndermek. Boston Celtics, Jayson Tatum ve Jaylen Brown gibi iki tane becerikli yaratıcıya sahip. Bunun dışında, etraflarındaki Marcus Smart ve Derrick White gibi oyuncular da topu yere vurmak konusunda sıkıntı yaşamıyor.

Öbür yandan Al Horford ve Rob Williams bile hücuma önemli katkılar veriyor. Horford’ın şutu ve pick&pop tehdidi, Warriors’ın ikili oyunları savunma stratejisinde oynamalar yapmaya müsaitken, Williams’ın P&R sonrası veya dunker spottaki alleyoop tehdidi, savunmacıları üstüne çekip köşe şutörlerine alan açıyor. Özellikle Rob Williams’ın dikeyliğiyle başa çıkabilecek birisinin olmayışı, belli sekanslarda Warriors’ın başını ağrıtabilir.

Golden State tarafında ise Jordan Poole gibi Steph Curry gibi hedeflenmeye müsait savunmacılar mevcut. Miami serisinde Boston çok fazla ters eşleşme bulamadı çünkü Miami savunmacıları fiziksel olarak buna müsaitti. Ama Warriors’ta ters eşleşme avantajı yaratacak isimler mevcut. Daha da kötüsü, eğer fiziksel switch beşi yapmaya kalkışırlarsa, hücumdaki üretkenlikleri düşebiliyor. Bu yüzden Warriors’ın ters eşleşmelerden kaçınmak için yapacağı iki ayarlama mevcut.

İlki alan savunması. Warriors, alan savunmasının her türlüsünü kullanıyor. 2-3, 3-2, 1-2-2… Fakat burada fark yaratan bir nokta var. Alan savunmasında ortaya sokabilecekleri Al Horford gibi bir pasör uzun mevcut. Miami Heat de alan savunmasını kullanmayı denedi birçok kez ama örneğin 2020’de olduğu kadar verim alamadılar çünkü Horford serbest atış noktasında konumlanıp alanı bozabiliyor ve bu sayede kanatta üçlük fırsatı yaratabiliyor.

Boston, eskisinden daha akıllıca hücum ediyor alana karşı. Uzunları üçlük çizgisinin etrafında pozisyon alarak tehdit yaratabiliyor, top kullanıcılar drive&kick paslarında başarılı oldukları için içeri drive edip savunmacıları üstüne çekiyor ve ardından pası dışarıdaki oyunculara aktararak alan savunmasının yapısını bozuyorlar.

Warriors’ın adam değişiminde ters eşleşme vermekten kaçınmak için kullandığı ikinci çözüm yolu ise hedge (show and recover). Rakipler, Curry’i veya Poole’u karşılarına alabilmek için kısa oyuncularını perdeye getiriyor. Bunun ardından switchi almayı planlıyorlar ama Warriors birçok kez bundan kaçınmayı başardı.

Peki hedge nasıl yapılır? Perde yapan oyuncunun savunmacısı, perde seviyesine ve hatta biraz üstüne kadar çıkar. Ardından toplu oyuncunun gittiği yöne doğru birkaç adım atar, topu süreceği açısını kapatarak onu yarı sahaya doğru yönlendirir ve herkes hızlıca adamına geri döner. Hedge, rakibin yıldızına baskı uygulamak ve switchten kaçınmak için güzel bir yol ama öbür yandan çok riskli.

Eğer topu kullanan oyuncu uyanıksa, etkili bir pasörse topu hızlıca elinden çıkarıp sizin savunmanızı hazırlıksız yakalayabilir. Bu da savunmanın yapısını bozan, oyuncuları rotasyon yapmaya zorlayan bir durum. Tatum’ın gelişen pasörlüğünü de hesaba katarsak, Smart’ı içeri devriltip alleyoop tehdidi Rob Williams’ı dunker spotta konumlandırmak veya topu hızlıca kanatlara doğru göndermek gibi çözüm yolları bulabilir Celtics.

Fakat şöyle de bir durum var ki, savunmayı sürekli rotasyon yapmaya ve iletişim halinde kalmaya iten bu riskli savunma şeklini en iyi yapanlardan birisi de Warriors. Arkada Draymond Green gibi bir savunma lideri olduğu sürece Warriors’ın hedge savunması çok daha az zedeleniyor. Bu seriyi zevkli kılan faktörlerden birisi de bu. İki takım da birbirine çok fazla çözüm üretebiliyor.

Tempo, Yorgunluk ve Maç Kapatma

Eğer rakibiniz Golden State ise en önemli konulardan birisi haliyle tempo oluyor. Miami serisinde birçok sekansta gördük ki, oyun hızlandıkça Boston sorun yaşayabiliyor. Takım savunmaya yerleşemediği için plan en başından bozuluyor. Hücumda da son maçın başları dışında disiplinden koptukları zamanlar oldu. Boston için tempoyu kontrol etmek ve oyunu kendi istedikleri gibi oynamak çok önemli.

Keza yorgunluk da bu noktada Boston’ı kısıtlayan faktörlerden olabilir. Tabi ki takım buraya kadar gelmişken her şeyini ortaya koyacak ama bazen bedeniniz, yüreğinizi dinlemeyebiliyor. Boston, bu yıl en zor playoff yolundan geçen takım ve iki kez 7. maça giden seri oynadılar. İki seri de son derece fiziksel ve yorucuydu. Bu yüzden Warriors serisi uzadıkça bunun belirtilerini görmemiz muhtemel. Özellikle Rob Williams’ın sağlıklı kalması son derece önemli.

Miami serisinde Boston’ın göze çarpan en büyük sorunu ise ellerindeki farkı koruyamamalarıydı. Çift haneli farklara ulaşsalar da, sonrasında maçı kapatmakta güçlük çekiyorlar ve böyle anlarda oyun disiplininden kolayca kopabiliyorlar. Karşılarında oyunu hızlı oynayan, göz açıp kapayıncaya seri yakalayabilen mental açıdan güçlü bir takım var. O yüzden böyle fırsatlar verirlerse, bir anda Golden State’i enselerinde bulabilirler.