by Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net
NBA’de bir takvim yılında majör olaylara sahne olan, taraftarların takip etmekten keyif aldığı belirli günler vardır. Playoffların başladığı gün, herhangi bir serinin 7. maçı, Noel gününe özel belirlenen karşılaşmalar, Martin Luther King günü, final serisi… Bunlar hep saha içinde yaşananlara yönelik, basketbol seyriyle insanları eğlendiren günler olarak karşımıza çıkıyor.
Fakat NBA, çok daha fazla katmanı bulunan bir organizasyon. Bazı tarihler var ki kimi taraftarlara göre takip etmesi playofflardan bile daha keyifli… Sezon ortasındaki takas döneminin son günü, buna en iyi örneklerden biri. Yıl boyunca takımlarını izleyip eksiklerini belirleyen organizasyonlar, uzun süre piyasayı tarttıktan sonra son saatlerde birbirinden flaş takaslarla monotonlaşmaya başlayan normal sezona hareket katıyor.
Bir diğeri, bugünkü yazımıza da başrollük yapacak olan serbest oyuncu piyasasının “resmi” olarak başladığı gün. Saatin gelmesiyle birlikte artık NBA’in marquee matchup‘larından biri haline gelen Adrian Wojnarowski-Shams Charania rekabeti de alevleniyor. Sezonlarını tamamlamış, draftı sağ salim geçmiş ve gelecek yılki yol haritalarını kafalarında belirlemiş takımlar; serbest kalan onlarca oyuncuyu adeta “havada kapıyor”. Shams ve Woj gibi iki muhabir de bu imza haberlerini verme hızlarıyla her seferinde insanları hayrete düşürüyor.
Şimdi üzerinden birkaç saat geçtikten sonra imzaların frekansının da azalmasıyla birlikte geriye dönüp hamleleri incelemek, hangi takımın hangi hamleyi ne amaçla yaptığını analiz etmek ve günün kazananları ile kaybedenlerini belirlemek de bu işin bir diğer eğlenceli kısmı.
Hazırsanız gerek yapılan, gerek yapılmayan, gerekse başkasının yaptığı hamleler sebebiyle kaybeden konumuna geçenlerle devam ediyoruz.
Kazananları derlediğimiz yazıya buradan ulaşabilirsiniz.
NOT: Yapılan tüm hamleleri görmek için tıklayın.
Brooklyn Nets
2018-19 sezonunda aşilini koparan ve aynı yaz Golden State Warriors’tan ayrılarak Kyrie Irving ile beraber Brooklyn Nets’in yolunu tutan Durant, kendisini başka bir ortamda kanıtlamak istiyordu.
2021’in Ocak ayında takıma takasla James Harden’ın da eklenmesiyle kağıt üstünde tarihin en yetenekli takımı kurulmuştu. Çoğu otorite Nets’i net bir şampiyonluk adayı olarak görüyordu ancak playofflarda yaşanan sakatlıklar, Nets’in 7. maçın uzatmalarında Milwaukee Bucks’a elenmesine yol açıyordu.
Ardından bu sene James Harden’ın takımla yaşadığı sıkıntılar ve sonrasında yaşanan takas, Kyrie Irving’in aşı ikilemi sebebiyle uzun süre takımdan uzak kalması, Kevin Durant’in yaşadığı sakatlık gibi etkenler Nets’in playoff’a 7. sıradan girmesine sebep oldu.
Dağılmış gözüken takıma bir darbe de Boston Celtics vurdu ve Durant ile Irving’i dört maçta da çok kısa sekanslar hariç sınırlamayı başararak Nets’e süpürgeyi tattırdı.
Bunun üzerine yakın zaman önce Kyrie Irving’in kontratındaki opsiyonu kullanmayacağına ve Los Angeles Lakers’a gitmek istediğine dair haberler çıktı.
Organizasyon dağılmanın eşiğindeydi. Tam da o zaman Irving, “Normal insanlar dünyayı devam ettirir, ancak farklı olmaya cesaret edenler bizi yarına götürür. Sözleşmemin opsiyonunu kullanmaya karar verdim.” açıklamasıyla kadroda kaldığını açıkladı. Her şey tamamdı. Nets, gelecek sezon daha istikrarlı bir normal sezon geçirerek daha iddialı bir sene geçirebilirdi… mi acaba?
İşte gündeme bomba gibi düşen haber, tam olarak bu soruya “hayır” dememizi sağlayan nokta oluyor. Kevin Durant, kariyerinin en kötü playoff serilerinden birini oynadıktan sonra bir kez daha takımından ayrılmayı seçti ve Brooklyn Nets’ten takasını istedi.
Bunun üzerine Irving’in de opsiyonunu kullanmasına rağmen ayrılmak istediğine yönelik haberler çıktı. “Tarihin en yetenekli üçlüsü”, beraber bir Konferans Finali bile göremeden projenin sonuna gelmişti.
Gelecek sezonlardaki draft haklarının büyük bir bölümü Houston Rockets‘ta olan Brooklyn Nets, yeniden yapılanma yoluna gitmesi beklenen bir takıma göre çok dezavantajlı bir konumda.
Durant paketinden alacakları parçalar kadronun daha derli toplu gözükmesini sağlayacaktır ancak Durant, Irving, Harden üçlüsünü biraraya getirdikten 1.5 yıl sonra üçünü de kaybetmenin eşiğine gelmek, ekstra çaba isteyen bir başarısızlık.
Nets ayrıca Durant’in gitme haberinden kısa bir süre sonra Utah Jazz‘e Royce O’Neal için 2023 1. tur draft hakkı yolladı. Şampiyonluk iddiası olan bir takımın yapması halinde mantık çerçevesine oturabilecek bu hamle, Nets gibi bütün yıldızlarını kaybetmenin eşiğinde olan bir takım için herhangi bir amaca hizmet etmiyor. Royce O’Neal, her ne kadar iyi bir rol oyuncusu olsa da tavanı belli bir oyuncu. Nets için de önümüzdeki süreçte herhangi bir 1. tur draft seçimi, her şeyden daha değerli konumda.
Miami Heat
2021-22 sezonunu NBA Finalleri’nden bir maç uzaktayken noktalayan Miami Heat, Golden State Warriors‘ın karşısına çıkmaya bir Jimmy Butler üçlüğü kadar yakındı.
Sezon boyunca çok fazla oyuncusu maç kaçıran Heat, normal sezonda Erik Spoelstra’nın her oyuncudan katkı alabilme maharetiyle bir şekilde Doğu Konferansı’nın zirvesine tutunmayı başarmıştı.
Bu başarıdaki önemli paylardan biri de 71 maçta görev alan ve bunların 70’ine ilk 5 başlayan PJ Tucker’daydı. İlerleyen yaşına rağmen gösterdiği istikrarla herkesi büyüleyen Tucker, playofftaki performansıyla bütün şampiyonluk adaylarının ilgisini iyice üzerine çekti.
Yaşına rağmen asla düşmeyen oyun motoru, özellikle playoff ortamında sertliğe izin verilmesiyle birlikte rakip takımların yıldızlarına uyguladığı fiziksel savunma, oyunu bilmesi sebebiyle minimum hatayla oynaması, hücumda sadece köşelerden de olsa belli bir seviyede şut tehditi, soyunma odasında gösterdiği liderlik ve bitmek bilmeyen hırsı; PJ Tucker’ı tam da sürekli bahsedilen Miami Heat kültürüne uygun bir oyuncu yapıyordu.
Fakat Heat, Tucker’ı tutmayı başaramadı. Öncelikle serbest alma kararı alan 37 yaşındaki oyuncu, sonrasında Philadelphia 76ers ile 3 yıl – 33 milyon dolar değerinde bir kontrat imzaladı. Heat, sadece Tucker’ı kaybetmekle kalmadı; bir de üstüne playofftaki muhtemel rakiplerinden biri, Tucker’ı kadrosuna katan ekip oldu.
Butler ve Lowry gibi takım için hayati önemdeki iki oyuncunun bir sene daha yaşlandığını düşünürsek, Heat’in gelecek sene aynı seviyede rekabetçi kalabilmesi için ya takım içinde ya da takım dışında olumlu hamlelere ihtiyaç duyacağı kesin.
Miles Bridges
Charlotte Hornets‘in forveti Miles Bridges, 2021-22 sezonunda kariyerinin açık ara en iyi senesini geçirmişti. Her zaman patlayıcılığı ve atletizmiyle açık alanda çok tehlikeli bir tehdit olan Bridges, bu sezon yarı saha hücumunda da kendini geliştirmişti.
20.2 sayı – 7 ribaund – 3.8 asist ortalamalarıyla sezonu bitiren Bridges, fizikli bir kanat olarak üzerine koyabileceğini vadettiği özelliklerle birlikte ligin All-Star oyuncularından biri olabileceğini sinyallerini vermişti.
Bu yaz serbest kalacak oyuncuya Charlotte Hornets, 100 milyon doları aşan bir teklif yapmaya hazırlanıyorduk.
Ancak Bridges hakkında açılan dava, olayı tamamen değiştirdi.
Kadına şiddet uyguladığı iddiasıyla tutuklanan Bridges’in aynı zamanda şiddet uyguladığı kadın tıbbi yardıma ihtiyaç duyarken ortamı terk ettiği söyleniyor. Daha sonrasında kendisini teslim eden Bridges, 130.000 dolarlık kefalet bedeliyle serbest kaldı.
Durum hakkında açıklama yayınlayan Charlotte Hornets, şu ifadeleri kullandı:
“Charlotte Hornets, Miles Bridges’in dahil olduğu olaylardan haberdardır. Şu anda daha fazla bilgi toplamaya çalışıyoruz. Ekstra bir yorumumuz olmayacak.”
Kabul edilemez bir hata yapan Bridges, muhtemelen bunun cezasının yansımalarını basketbol kariyerinde görecek.
Memphis Grizzlies
NBA kariyerine San Antonio Spurs‘te başlayan Kyle Anderson, dört sezon boyunca Memphis Grizzlies için ter döktü.
Bu sezon Ja Morant önderliğinde beklentilerin çok üstüne çıkarak herkesi şaşırtan Grizzlies‘ta Kyle Anderson, standartlarının altında bir sezon geçirse de sahadaki varlığıyla her zaman rotasyonun değerli oyuncularından biri oldu.
Genç Grizzlies kadrosuna oyun olgunluğu ve basketbol zekasıyla çok şey katan Anderson, 2 yıl – 18 milyon dolar değerindeki kontrata imza atarak Minnesota Timberwolves‘un yolunu tuttu.
Anderson’ın Wolves kadrosuna katacağı şeylere Kazananlar yazısında değinmiştim. Memphis Grizzlies da özellikle Jaren Jackson Jr.’ın 4-6 ay sahalardan uzak kalacağı dönemde Kyle Anderson’ın sahaya getirdiklerini çok arayacak.
Bu kayıp, her ne kadar majör sonuçlar doğurmayacak olsa da detayların öne çıktığı playoff sahnesinde etkisini hissettirecektir.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!