by Melikşah Bayrav/ info@eurohoops.net
Bu röportajın tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Altyapı günlerinde uzun yıllar boyunca Fenerbahçe formasını terleten David Mutaf, bir süredir ülke basketbolunun en çok gelecek vadeden yıldız adaylarından biri olarak gösteriliyor. Genç milli takımların da her kategorisinde görev yapan 20 yaşındaki oyuncu, özellikle sahada sorumluluk almaktan asla çekinmemesiyle öne çıkıyor.
David’in şu sıralar Basketbol Süper Ligi ekiplerinden Büyükçekmece Basketbol kadrosunda yer alan ağabeyi Can Maxim Mutaf, tıpkı genç oyuncu gibi altyapı günlerinde uzun yıllar Fenerbahçe formasını terletmişti. David Mutaf’ı ağabeyinden farklı kılan başlıca nokta ise kariyer tercihleri oldu.
Tıpkı basketbol sahalarında olduğu gibi kariyeri konusunda da insiyatif alan 20 yaşındaki oyuncu, Fenerbahçe gibi ülke sporunun en köklü kulüplerinden birinin bünyesinde bulunmasına rağmen kendi yolunu çizme cesaretini ortaya koydu. 2020 yılında NCAA ekiplerinden Minnesota Golden Gophers’ın yolunu tutan David, ABD’de aradığını bulamasa da kendi yolunda ilerlemeye devam etti.
2021 yılının Şubat ayında İspanya basketbolunun önde gelen kulüplerinden Gran Canaria’yla sözleşme imzalayan genç skorer, buradaki ilk 1.5 yılında İspanya 3. Ligi’nde mücadele eden Gran Canaria B takımında süre aldı. Yeni takımıyla baştan sona harika bir performans ortaya koyan David, geçtiğimiz sezon maç başına 21.4 sayı ortalamasıyla ligin en skorer 2. oyuncusu oldu.
Son olarak Türkiye 20 Yaş Altı Milli Takımı’yla U20 Avrupa Şampiyonası’nda mücadele eden David Mutaf, takımımızın en çok öne çıkan oyuncularından biriydi. Turnuvada müsabaka başına 14.7 sayı ortalamasıyla mücadele eden genç oyuncu, maçlarda sergilediği lider karakteriyle de adından bolca söz ettirdi.
2022 U20 Avrupa Şampiyona’sını kendi perspektifinden değerlendiren David Mutaf, düşüncelerini şu cümlelerle ifade etti:
“Öncelikle benim için çok güzel bir tecrübeydi. Sonuçta 3. kez bir Avrupa Şampiyonası’nda yer aldım. Bu konuda deneyimli olmama rağmen güzel bir tecrübe oldu. Teknik ekip olsun, oyuncular olsun takımda en baştan beri güzel bir atmosfer vardı. Benim için bireysel açıdan güzel bir turnuva oldu, yine de daha iyi olabilirdi diye düşünüyorum. Takıma elimden geldiğince yardımcı olmaya çalıştım.
Bazen oyun kurucu oynayarak, bazen de skorer rolünde oynayarak elimden geleni yapmaya çalıştım. Adem Bona ve Tibet Görener gibi tecrübeli takım arkadaşlarım da vardı yanımda, üçümüz daha önce çok turnuvada yer aldık. Turnuvayı daha iyi bir yerde bitirebilirdik ama birkaç tane kötü mağlubiyet aldık. Yine de benim açımdan keyifli bir turnuva oldu.”
Turnuva boyunca milli takımımızın ana skor opsiyonlarından biri olan David, zaman ilerledikçe rakip savunmaların kendisine yönelik özel önlemleriyle de karşılaştı. Genç oyuncu, bu durumla nasıl başa çıktığını şu şekilde anlattı:
“Bu duruma alışkınım çünkü geçtiğimiz sezon İspanya 3. Ligi’nde de bana özel önlem almaya başlamışlardı. Özellikle maçlar başladıktan sonra takımlar birbirlerini daha iyi tanıyorlar. Ben de bana karşı bir önlem alacaklarını öncesinden tahmin edebiliyorum. Yine de bu konuda kendimi geliştirmem lazım çünkü bazen rakiplerin bana karşı önlem alabileceklerini unutuyorum.
Özellikle bu gibi turnuvalarda iyi bir başlangıç yaptığın zaman devamında pek boş kalamıyorsun çünkü sana önlem almaya başlıyorlar. Geçen sezon İspanya’da edindiğim tecrübe bana bu konuda çok yardımcı oldu. İkili sıkıştırmalar ve benzeri durumlar olduğunda farklı alternatifler üretmeye çalışıyorum.”
Erken yaşlardan itibaren genç milli takımlarda yer almaya başlayan David Mutaf, 2018’de bronz madalya kazanan Türkiye U16 Milli Takımı’nın da önemli bir parçasıydı. Alperen Şengün, Furkan Haltalı ve Adem Bona gibi potansiyellerin yanında fazlasıyla başarılı bir performans sergileyen David, o günlerden bahsetti:
“Tabi o zamanlar yaş olarak daha küçüktük, bir de turnuvanın ciddiyetinin de pek farkında değildik. O turnuvada oynadığımız yarı final karşılaşması bizim için çok büyük bir heyecandı. Takım olarak performansımız da fena değildi, iyi oynuyorduk. Uzunlarımız Alperen, Furkan ve Adem çok iyilerdi. Kısa rotasyonumuz da gayet başarılıydı. Bronz madalyadan sonra ülkeye döndüğümüzde artan bir ilgi oldu. Daha önce kimse bizden bahsetmezken bir anda adımız sosyal medyada duyulmaya başladı. O günler gerçekten çok güzeldi, 16 yaşında ilk defa profesyonel bir basketbolcu olmaya yaklaştığımı anlamıştım.”
2020 yılında Litvanya’nın Kaunas şehrinde düzenlenen Adidas Next Generation turnuvası, David Mutaf’ın kariyerindeki önemli dönüm noktalarından biri oldu. Fenerbahçe formasıyla turnuvanın yıldızlarından biri olan genç oyuncu, performansına ve kendisine yönelik artan ilgiye değindi:
“Fenerbahçe‘deki ANGT dönemi benim için çok güzeldi, o turnuva için çok iyi hazırlanmıştım. Organizasyonun Avrupa’daki genç oyuncular için öneminden ve çok sayıda gözlemcinin gelmesinden dolayı kendimi çok iyi hazırladım. 2020’deki Adidas Next Generation turnuvası, kariyerim açısından belirleyici turnuvalardan biriydi.
Büyük ihtimalle Minnesota’ya gitmem ve şu an Avrupa’da oynuyor olmam da o turnuvadaki performansımla alakalıydı. Tabii o turnuvadan sonra Minnesota’ya gitmem o an için iyi bir seçim gibiydi ama daha sonrasında işler istediğim gibi gitmedi. Yine de Kaunas’ta oynadığımız turnuva benim için çok keyifliydi.”
Profesyonel kariyerine Fenerbahçe’de başlayan ağabeyi Can Maxim Mutaf’ın aksine David, 2020 yılında sarı-lacivertli ekipten ayrılarak kendi yolunu çizmeye karar verdi. Genç oyuncu, bu süreçte ağabeyinin etkisinden şu cümlelerle bahsetti:
“Ben küçüklüğümden beri hep ağabeyime bakıyordum. Fenerbahçe’de oynarken de o benim için bir ilham kaynağıydı, hep onu örnek almaya çalışıyordum. Fenerbahçe’den ayrılık sürecimde de sürekli fikir alışverişinde bulunduk. Türkiye’de kalsam nasıl olur, Amerika’ya gitsem nasıl olur, Avrupa’ya gitsem nasıl olur diye epey konuştuk.
Tabii ki onun bilgisi de bana bu karar sürecimde yön verdi. Amerika’ya giderken de ailecek karar vermiştik. Benim için eğitimim ve basketbolumu geliştirebilmem açısından o an en doğrusunun Amerika’ya gitmek olduğuna karar verdik. Açıkçası o dönemler Türkiye’de kalmayı pek istemiyordum. Kaybedecek bir şeyim olmadığını düşündüğüm için daha farklı şeyler denemek istiyordum. Sonrasında da işler değişti, şu an Gran Canaria’dayım.”
Ülke basketbolunda altyapıdan bir anda A takıma yükselen yetenekli oyuncular, özellikle adaptasyon sürecinde önemli sorunlar yaşayabiliyorlar. Henüz A takıma yükselmeden kariyerini farklı bir yönde ilerleten David Mutaf, bu geçiş sürecindeki problemleri kendi perspektifinden değerlendirdi:
“O konuda bir sorun olduğu bence kesin. Özellikle büyük takımlar rekabetçilik düzeyleri ve yüksek hedefleri nedeniyle genç oyunculara yatırım konusunda sıkıntılar yaşıyorlar. Ben de karar sürecimde bu durumun farkındaydım. Sonuçta altyapıdan A takıma yükseldiğinizde çok büyük bir geçiş oluyor.
EuroLeague’de mücadele eden bir takımda kadroya girmeye çalışıyorsun, Basketbol Gençler Ligi’nde oynadıktan sonra bir anda EuroLeague seviyesine geçmek hiç kolay bir şey değil. Bu konu gerçekten genç oyuncular için sıkıntılı bir durum, ben de bu yüzden kariyerimde adım adım ilerlemeye çalıştım. Bir anda Fenerbahçe A takımına yükselerek kenarda oturmak istemedim çünkü gelişim açısından düzenli oynayabilmek çok önemli. Ayrılık kararımdaki en büyük nedenlerden biri de oynamak istememdi.”
Türkiye Basketbol Federasyonu, 2018 yılında altyapılardaki genç oyuncuların oynayarak gelişebilmeleri için Basketbol Gençler Ligi isimli bir organizasyonun kurulduğunu açıklamıştı. Fenerbahçe formasıyla bu ligde bolca süre bulma şansı elde eden David, organizasyonun avantajlarından bahsetti:
“Bence en büyük artılarından biri ligin deplasmanlı olmasıydı. A takımdaki oyuncular gibi sürekli deplasmanlara seyahat etmek biz genç oyuncuları iyice moda sokuyor. Kendimizi profesyonel seviyeye hazırlaması açısından çok iyiydi. Özellikle Dörtlü Final’de oynadığımız ve şampiyonu belirleyen maçlar da seviyemizi arttırmamıza fayda sağladı. Sonuçta kendi yaş grubumdaki oyuncularla düzenli aralıklarla maçlar yapma fırsatı elde ettim, Basketbol Gençler Ligi’nde geçirdiğim süreç çok keyifliydi.”
2020 yılında Fenerbahçe’den ayrılmaya karar veren David Mutaf’ın kariyeri çoğu genç oyuncudan farklı ilerliyor. Genç oyuncu, Türkiye’de kalmaya devam ettiği bir senaryo hakkındaki düşüncelerini şu cümlelerle aktardı:
“Eğer Türkiye’de kalsaydım şu an büyük ihtimalle Basketbol Süper Ligi’nde oynuyor olurdum veya başka bir takıma kiralanırdım. Fenerbahçe bana profesyonel bir kontrat önermişti ama değerlendirmek istemedim. Kalsaydım tam olarak ne olurdu bilemiyorum ama muhtemelen bir Basketbol Süper Ligi takımına kiralık giderdim.
Büyük ihtimalle benim için Avrupa kapıları da kapanmış olurdu, benim kariyerimin en başından beri kurduğum hayallerden biri de Avrupa’da forma giymekti. Tabii ki NBA’e gitme hayalim de var. Eğer Türkiye’de kalsaydım şu an zorlanırdım diye düşünüyorum. Gelişimim açısından ise çok büyük bir fark olacağını zannetmiyorum. Türkiye’de de çok sayıda değerli antrenör var ama şans bulma konusunda sorunlar yaşayabilirdim.”