by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
NBA’de bazı oyuncular, basketbolseverler arasında veya medyada hak ettiğinden daha fazla ilgi görüyor, yer buluyor. Bu tür oyuncuları “overrated” olarak nitelendirmek mümkün.
Keza takımlarında gereğinden yüksek maaş alan oyuncuların bazılarını da “overrated” olarak düşünebiliriz. Çünkü kontratlar, oyuncuların değerini tartmanın yollarından birisi. Her takım, oyuncusuna ne kadar değer veriyorsa o doğrultuda bir maaş ödüyor. “Overpaid” ve “overrated” kavramlarının birbirine yakın olduğunu düşünüyorum kısaca.
Tabi “overrated” kelimesinin son derece subjektif olduğunu ve kişiden kişiye, çevreden çevreye değişkenlik gösterebileceğini belirtmek gerek.
Derdimizi anlattığımıza göre lafı daha fazla uzatmadan listemize geçebiliriz. Eurohoops Fırın, NBA takımlarının en “overrated” oyuncularını derliyor.
Atlanta Hawks: John Collins
Yakında 25 yaşına girecek olan uzun forvet, 2019-20 sezonun 20-10’luk performansıyla Atlanta yönetimini ve taraftarlarını umutlandırmıştı. Ancak daha sonrasında oyununun üstüne koymayı başaramadı ve aynı seviyede kaldı. Etrafındaki oyuncuların gelişimi ve kadronun genişlemesiyle birlikte hücumda kullandığı top sayısı da azaldı ve oyuna etkisi düştü.
John Collins’in aldığı bu 4 yıllık kontratla çok daha etkili bir oyuncu olması, hatta All-Star statüsüne yaklaşabilen bir oyuncu olması gerekirdi. Fakat o, bu seviyenin uzağında kaldı. Kesinlikle başarılı bir takımın ilk beşinde yer alabilecek kapasiteye sahip ancak birçok kişi onu daha fazlasıymış gibi lanse ediyor.
2017 NBA Draftı’nın 19. sırasında draft edilen Collins, Atlanta Hawks‘taki 5. sezonunda 16.2 sayı – 7.8 ribaunt – 1.0 blok – %52 şut yüzdesi ile mücadele etti. Fakat playofflardaki performansıyla eleştirilerin odağı oldu.
Boston Celtics: Malcolm Brogdon
Açıkçası NBA Finalisti bir takımın kadrosunda “overrated” oyuncu aramak zor bir durum. Bundan ötürü eldeki isimleri en ince ayrıntısına kadar gözden geçirmek gerek. Geçtiğimiz ay Indiana Pacers‘tan Boston Celtics‘e takaslanan Malcolm Brogdon kılpayı bu listede anılabilir diye düşünmekteyim. NBA’deki 6. senesini tamamlayan deneyimli oyuncunun sakatlık problemleri başlı başına bir sorun. Bununla birlikte Brogdon’ı bir kurtarıcı olarak görmemek gerek. Kaliteli bir oyuncu olduğuna şüphe yok ancak Brogdon takas piyasasında uzun yıllardır fark yaratan bir olarak lanse ediliyor.
29 yaşındaki tecrübeli guard, geçen sezon 36 maçta 19.1 sayı – 5.9 asist – 5.1 ribaunt ile ter dökmüştü.
Brooklyn Nets: Ben Simmons
2016 NBA Draftı’nın ilk sıra seçimi Ben Simmons, LeBron James’in veliahtı olarak başladığı NBA kariyerinde pek fazla ilerleyemedi. Simmons’ın kariyerindeki en iyi sezonun çaylak yılı olduğunu iddia etmek yanlış olmaz. Çoğu kişi Simmons’ın sahanın hücum tarafında ‘canavar’ olmasını beklerken, şut ve yaratıcılık eksikleri sebebiyle bunu başaramadı. Çok yönlü savunması sayesinde NBA’de kendine isim yapsa da, birçok kişinin hayal ettiği oyuncu olamadı. Playoff performansı da cabası.
Tüm bunlar yetmezmiş gibi, 26 yaşındaki oyuncu 2021-22 sezonunda saha dışındaki problemler sebebiyle Philadelphia Sixers formasıyla sahaya çıkmayı reddetti. Ardından Brooklyn Nets‘e takaslanan Simmons, sakatlığını bahane ederek sezonun tamamında kenarda oturdu. Simmons, sadece saha içi değil saha dışındaki problemlerle de gündeme geldi. Böylesine tartışmalı bir oyuncu olmasına rağmen insanların hala Simmons’ın süperyıldız olabileceğini düşünmesi şaşırtıcı.
2021-22 sezonunda forma giymeyen Simmons, 2020-21’de Philadelphia Sixers‘ta 14.3 sayı – 7.2 ribaunt – 6.9 asist – 1.6 top çalma ile mücadele etti.
Charlotte Hornets: Gordon Hayward
Kariyerinde bir kez All-Star seçilen Gordon Hayward, 2017-18 sezonunun ilk maçında yaşadığı feci sakatlığın ardından hiçbir zaman eski haline dönemedi. Hayward, sakatlığının sonrasında bile faydalı bir oyuncu olmayı başardı ancak artık isminin altında ezilen bir isim konumuna düştü. Özellikle 2 yıl – 60 milyon dolar kazanacak bir performans sergilemiyor. Bu sezon içerisinde 33 yaşına girecek olan Hayward, geçen sezon 15.9 sayı – 4.6 ribaunt – 3.6 asist ile mücadele etmişti.
Deneyimli oyuncunun en büyük sorunu ise sakatlık problemleri. Son üç sezonda sırasıyla 52, 44 ve 49 maça çıkabilen Hayward, NBA’in maç kaçırmaya en meyilli isimleri arasında yer alıyor. Hayward, hala iyi bir hücumcu. Topsuz üretebiliyor, topu yere vurup hareket halinde şut ve pas atabiliyor, keza savunmada da kabul edilebilir bir isim. Fakat sahaya çıkamadığı sürece bunların bir anlamı kalmıyor.
Chicago Bulls: Nikola Vucevic
8,5 yıllık Orlando Magic macerasının ardından Chicago Bulls‘a takaslanan Nikola Vucevic, uzun yıllar Orlando gibi başarı beklemeyen vasat bir takımın “yıldız” ismi olmuştu. Kendisinin üzerinde pek fazla baskı yoktu ve hücumda epey üretken performanslar sergiledi. Chicago’ya gelişiyle birlikte daha rekabetçi bir ortama çıkan Vucevic, ilk sezonunda beklentilerin altında kaldı. Deneyimli oyuncu, sezon boyunca Chicago’nun en istikrarsız isimlerinden birisiydi ve oyuna Orlando’daki gibi etki etmekte zorlandı.
31 yaşındaki deneyimli pivot, geçen sezon 73 maçta 17.6 sayı – 11.0 ribaunt – 3.2 asist – 1.0 blok ile ter döktü.