NBA: Her Takımın En “Overrated” Oyuncusu

10/Ağu/22 11:13 Ağustos 10, 2022

Berkay Terzi

10/Ağu/22 11:13

Eurohoops.net
rudy gobert

Eurohoops Fırın, NBA takımlarının en “overrated” oyuncularını derliyor.

by Eurohoops Team / info@eurohoops.net

NBA’de bazı oyuncular, basketbolseverler arasında veya medyada hak ettiğinden daha fazla ilgi görüyor, yer buluyor. Bu tür oyuncuları “overrated” olarak nitelendirmek mümkün.

Keza takımlarında gereğinden yüksek maaş alan oyuncuların bazılarını da “overrated” olarak düşünebiliriz. Çünkü kontratlar, oyuncuların değerini tartmanın yollarından birisi. Her takım, oyuncusuna ne kadar değer veriyorsa o doğrultuda bir maaş ödüyor. “Overpaid” ve “overrated” kavramlarının birbirine yakın olduğunu düşünüyorum kısaca.

Tabi “overrated” kelimesinin son derece subjektif olduğunu ve kişiden kişiye, çevreden çevreye değişkenlik gösterebileceğini belirtmek gerek.

Derdimizi anlattığımıza göre lafı daha fazla uzatmadan listemize geçebiliriz. Eurohoops Fırın, NBA takımlarının en “overrated” oyuncularını derliyor.

Atlanta Hawks: John Collins

Yakında 25 yaşına girecek olan uzun forvet, 2019-20 sezonun 20-10’luk performansıyla Atlanta yönetimini ve taraftarlarını umutlandırmıştı. Ancak daha sonrasında oyununun üstüne koymayı başaramadı ve aynı seviyede kaldı. Etrafındaki oyuncuların gelişimi ve kadronun genişlemesiyle birlikte hücumda kullandığı top sayısı da azaldı ve oyuna etkisi düştü.

John Collins’in aldığı bu 4 yıllık kontratla çok daha etkili bir oyuncu olması, hatta All-Star statüsüne yaklaşabilen bir oyuncu olması gerekirdi. Fakat o, bu seviyenin uzağında kaldı. Kesinlikle başarılı bir takımın ilk beşinde yer alabilecek kapasiteye sahip ancak birçok kişi onu daha fazlasıymış gibi lanse ediyor.

2017 NBA Draftı’nın 19. sırasında draft edilen Collins, Atlanta Hawks‘taki 5. sezonunda 16.2 sayı – 7.8 ribaunt – 1.0 blok – %52 şut yüzdesi ile mücadele etti. Fakat playofflardaki performansıyla eleştirilerin odağı oldu.

Boston Celtics: Malcolm Brogdon

Açıkçası NBA Finalisti bir takımın kadrosunda “overrated” oyuncu aramak zor bir durum. Bundan ötürü eldeki isimleri en ince ayrıntısına kadar gözden geçirmek gerek. Geçtiğimiz ay Indiana Pacers‘tan Boston Celtics‘e takaslanan Malcolm Brogdon kılpayı bu listede anılabilir diye düşünmekteyim. NBA’deki 6. senesini tamamlayan deneyimli oyuncunun sakatlık problemleri başlı başına bir sorun. Bununla birlikte Brogdon’ı bir kurtarıcı olarak görmemek gerek. Kaliteli bir oyuncu olduğuna şüphe yok ancak Brogdon takas piyasasında uzun yıllardır fark yaratan bir olarak lanse ediliyor.

29 yaşındaki tecrübeli guard, geçen sezon 36 maçta 19.1 sayı – 5.9 asist – 5.1 ribaunt ile ter dökmüştü.

Brooklyn NetsBen Simmons

2016 NBA Draftı’nın ilk sıra seçimi Ben Simmons, LeBron James’in veliahtı olarak başladığı NBA kariyerinde pek fazla ilerleyemedi. Simmons’ın kariyerindeki en iyi sezonun çaylak yılı olduğunu iddia etmek yanlış olmaz. Çoğu kişi Simmons’ın sahanın hücum tarafında ‘canavar’ olmasını beklerken, şut ve yaratıcılık eksikleri sebebiyle bunu başaramadı. Çok yönlü savunması sayesinde NBA’de kendine isim yapsa da, birçok kişinin hayal ettiği oyuncu olamadı. Playoff performansı da cabası.

Tüm bunlar yetmezmiş gibi, 26 yaşındaki oyuncu 2021-22 sezonunda saha dışındaki problemler sebebiyle Philadelphia Sixers formasıyla sahaya çıkmayı reddetti. Ardından Brooklyn Nets‘e takaslanan Simmons, sakatlığını bahane ederek sezonun tamamında kenarda oturdu. Simmons, sadece saha içi değil saha dışındaki problemlerle de gündeme geldi. Böylesine tartışmalı bir oyuncu olmasına rağmen insanların hala Simmons’ın süperyıldız olabileceğini düşünmesi şaşırtıcı.

2021-22 sezonunda forma giymeyen Simmons, 2020-21’de Philadelphia Sixers‘ta 14.3 sayı – 7.2 ribaunt – 6.9 asist – 1.6 top çalma ile mücadele etti.

Charlotte Hornets: Gordon Hayward

Kariyerinde bir kez All-Star seçilen Gordon Hayward, 2017-18 sezonunun ilk maçında yaşadığı feci sakatlığın ardından hiçbir zaman eski haline dönemedi. Hayward, sakatlığının sonrasında bile faydalı bir oyuncu olmayı başardı ancak artık isminin altında ezilen bir isim konumuna düştü. Özellikle 2 yıl – 60 milyon dolar kazanacak bir performans sergilemiyor. Bu sezon içerisinde 33 yaşına girecek olan Hayward, geçen sezon 15.9 sayı – 4.6 ribaunt – 3.6 asist ile mücadele etmişti.

Deneyimli oyuncunun en büyük sorunu ise sakatlık problemleri. Son üç sezonda sırasıyla 52, 44 ve 49 maça çıkabilen Hayward, NBA’in maç kaçırmaya en meyilli isimleri arasında yer alıyor. Hayward, hala iyi bir hücumcu. Topsuz üretebiliyor, topu yere vurup hareket halinde şut ve pas atabiliyor, keza savunmada da kabul edilebilir bir isim. Fakat sahaya çıkamadığı sürece bunların bir anlamı kalmıyor.

Chicago BullsNikola Vucevic

8,5 yıllık Orlando Magic macerasının ardından Chicago Bulls‘a takaslanan Nikola Vucevic, uzun yıllar Orlando gibi başarı beklemeyen vasat bir takımın “yıldız” ismi olmuştu. Kendisinin üzerinde pek fazla baskı yoktu ve hücumda epey üretken performanslar sergiledi. Chicago’ya gelişiyle birlikte daha rekabetçi bir ortama çıkan Vucevic, ilk sezonunda beklentilerin altında kaldı. Deneyimli oyuncu, sezon boyunca Chicago’nun en istikrarsız isimlerinden birisiydi ve oyuna Orlando’daki gibi etki etmekte zorlandı.

31 yaşındaki deneyimli pivot, geçen sezon 73 maçta 17.6 sayı – 11.0 ribaunt – 3.2 asist – 1.0 blok ile ter döktü.

Cleveland Cavaliers: Caris LeVert

2021-22 sezonunun ortasında Indiana Pacers‘tan Cleveland Cavaliers‘a takaslanan Caris LeVert, bana kalırsa mevcut Cavs kadrosundaki en “overrated” oyuncu. Öncelikle Collin Sexton ile arasında ciddi bir fark olmadığını belirtmek isterim. Bunun yanı sıra LeVert’ün zaman zaman oyunun yapısını, disiplinini bozan bir oyuncu olduğunu düşünüyorum. Cavaliers ile yeni sözleşmesinde yıllık 20 milyon doların üstünde bir maaş talep eden LeVert, bana kalırsa o parayı kazanacak bir isim de değil.

27 yaşındaki kanat oyuncusu, geçen sezon iki farklı takımın formasıyla 17.0 sayı – 4.3 ribaunt – 3.7 asist ortalamaları sağlamıştı.

Dallas Mavericks: Christian Wood

Bu sezon arasında Houston Rockets‘tan Dallas Mavericks‘e takaslanan Christian Wood, birçok kişi tarafından Luka Doncic’in yanındaki ikinci yıldız olarak tanımlandı. Ancak bana kalırsa “yıldız” demek için henüz erken. Wood, şu ana kadar hiçbir rekabetçi takımın formasını giymedi, sürekli amacı ve iddiası olmayan takımlarda oynadı. Buna rağmen fark yaratan bir oyuncu olarak gösteriliyor.

26 yaşındaki uzun, geçen sezon 68 maçta 17.9 sayı – 10.1 ribaunt ile mücadele etmişti.

Denver Nuggets: Michael Porter Jr.

Kontratlar, oyuncuların değerini tartmanın yollarından birisi demiştim. Bu yol, her zaman kesin sonucu vermese de takımın gözünde söz konusu oyuncunun ederini bizlere gösterebiliyor bir bakıma. 2021 yazında yeni sözleşme imzalayan Michael Porter, ortalama 34 milyon dolar kazandığı 5 yıllık sözleşmesine önümüzdeki sezon başlayacak. Jamal Murray’in sakatlığından sonra kendisinden çıkış bekleniyordu ve yıldız potansiyelinden söz ediliyordu. Ancak Porter, beklentilerin çok altında kaldı ve 9 maçın ardından sezonu kapattı. Porter sağlıklı halinde bile soru işaretleri bol olan bir oyuncuydu ve yıldız olabilmek için önünde uzun bir yol var.

Sakatlık geçmişiyle de dikkat çeken 23 yaşındaki forvet, geçen sezon 9.9 sayı – 6.6 ribaunt – %36 şut yüzdesiyle mücadele etmişti.

Detroit Pistons: Kemba Walker

Charlotte efsanesi Kemba Walker’ın kariyeri konfor alanından uzaklaştığından beri düşüş halinde. 4 kez All-Star seçilme başarısı gösteren deneyimli oyun kurucu, görkemli günlerinin uzağında kaldı. Savunma ve fizik onun için her zaman sorun yaratıyordu ancak Boston Celtics gibi bir takımda iki sezon oynayınca daha fazla ön plana çıktı. Bununla birlikte verimlilik sorunları da baş gösterdi. Kemba Walker’ın şu anda Detroit’teki geleceği belirsiz ancak burada kolaya kaçıp Kemba’yı yazmamak olmaz.

32 yaşındaki eski All-Star, geçen sezon New York’ta 31 maçta 11.6 sayı – 3.5 asist – 3.0 ribaunt katkısı sağladı.

Golden State Warriors: Andrew Wiggins

Açıkçası sezonu şampiyonlukla tamamlamış ve bu yolda hemen hemen her oyuncusundan önemli katkılar almış bir takımda “overrated” oyuncu bulmak oldukça zor. Ancak konsept gereği bir oyuncunun adını burada zikretmemiz gerek. NBA Finallerindeki performansıyla her ne kadar beğenileri toplasa da Andrew Wiggins’i yazmamız mümkün. Gerekçe olarak ise All-Star organizasyonuna ilk beşlerden katılmasını gösterebiliriz. Wiggins saha içerisinde yararlı bir oyuncuya dönüşmüş olsa da saha dışarısında All-Star faciası hala akıllarda.

26 yaşındaki iki yönlü kanat oyuncusu, geçtiğimiz sezon 17.2 sayı – 4.5 ribaunt – 2.2 asist – 1.0 top çalma – 0.7 blok ile katkı vermişti.

Houston Rockets: Kevin Porter Jr.

Houston Rockets‘ın genç oyuncusu Kevin Porter, özellikle Houston taraftar kitlesi ve medyası içerisinde çok beğenilen bir oyuncu. Fakat ben onlarla aynı fikirde değilim. Porter, bana kalırsa yıldız oyuncu potansiyeline sahip değil. Altıncı adam rolüne daha yakın olduğunu düşünüyorum. Houston’da oyun kurucu olarak görev aldığı için rakamları normalinden daha yüksek fakat sahada bir o kadar da hata yapıyor. Oyun aklı ve verimliliği uzun vadede büyük soru işaretleri yaratıyor.

22 yaşındaki yaratıcı guard, geçen sezon 15.6 sayı – 6.2 asist – 4.4 ribaunt ile oynamıştı.

Indiana Pacers: Myles Turner

Indiana Pacers‘ın çember koruyucusu Myles Turner, basketbolseverler ve takım yöneticileri arasında popüler bir takas hedefi diyebiliriz. Turner, Lakers ve Heat‘in de dahil olduğu birçok takımla anılıyor. Bununla birlikte izleyiciler de Turner’ı takımlarına katmak konusunda istekli. Fakat Turner’ın “kurtarıcı” veya “şampiyonluk parçası” olarak görülmesine karşıyım. Deneyimli pivot, çember koruma ve dış şut kombinasyonuna sahip olduğu için teoride kuvvetli bir oyuncu. Ancak işi pratiğe döktüğümüzde ortaya çıkan sonucun o kadar da verimli olduğunu düşünmüyorum. Bundan ötürü Pacers kadrosunda “overrated” olarak tanımlanabilecek ilk oyuncunun Turner olduğunu düşünüyorum.

25 yaşındaki oyuncu, geçen sezon sahaya çıktığı 42 maçta 12.9 sayı – 7.1 ribaunt – 2.8 blok – 1.5 üçlük ile mücadele etti.

Los Angeles ClippersRobert Covington

Açıkçası Los Angeles Clippers‘ta net olarak bir “overrated” olduğunu düşünmüyorum. Ancak Robert Covington, insanların gözünde normalinden biraz daha büyük gözüküyor olabilir. Son yıllarda hafif bir düşüş yaşayan Covington, ligin değerli savunmacılarından birisi şüphesiz. Yardım savunmalarındaki başarısı ve 5 numaraya geçebilmesi sebebiyle takımına esneklik kazandırıyor. Fakat Covington, sanki bir Draymond Green’miş gibi gösterildiği zaman bir miktar abartıya kaçıyor.

Geçen sezon iki farklı takımın formasını giyen deneyimli isim, 8.5 sayı – 5.5 ribaunt – 1.5 top çalma – 1.3 blok ile mücadele etti.

Los Angeles Lakers: Russell Westbrook

Sezon başında Washington Wizards’tan takasla alınan Russell Westbrook, hepimizin bildiği gibi hayal kırıklığı yarattı. Sahadaki tüm olumsuzluklar bir yana, saha dışında da Lakers camiasıyla sorunlar yaşadı. Şu anda takımdaki geleceği belirsizliğini hala koruyor. Westbrook, 2022-23 sezonunda NBA’de en çok kazanan oyuncular arasında yer alacak. Sırf şu cümle bile Westbrook’u ligin en kötü kontratlarından biri yapmaya yetiyor. Buna rağmen, geçmişinden ötürü hala Russell Westbrook’u süperyıldız olarak gören birçok insan var. Hatta Westbrook’un isminden ötürü Lakers’ın “Big 3” kurduğunu iddia edenler bile olmuştu. Fakat deneyimli guard artık eski günlerinin çok uzağında.

MVP ödüllü veteran oyuncu, geride bıraktığımız sezonda 18.5 sayı – 7.4 ribaunt – 7.1 asist ile kariyerinin en kötü performanslarından birini sergilemişti.