by Branson Wright / Çeviri: Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 4 Ocak 2022 tarihinde Andscape‘te yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Barbara Turner çocukluk anılarını hatırlayabilsin diye şoför, Cleveland şehir merkezinin dış kısımlarında direksiyonu yavaş sallıyordu. Turner eski evini gösterdi ve eskiden abisi Cameron ile basketbol potası olarak kullandıkları süt kasasının nerede olduğunu sesli düşündü.
Bir süre sonra yerel spor salonu çıktı karşılarına. Turner, bölgedeki erkeklerle burada basketbol oynayarak geliştirmişti basketbol yeteneklerini…
Altı kilometre kadar batıda East Technical Lisesi vardı. Bu East Technical, Olimpiyat şampiyonları Jesse Owens ve Harrison Dillard ile bir Division I stadyumuna ismi verilen tek siyahi adam Jack Trice’in okuduğu okuldu.
Cleveland’ın en donanımlı ve ünlü kadın sporcularından biri, Houston Rockets için yaptığı bir seyahatte doğduğu şehre dönmüştü. Yoğun takvimi nedeniyle mezun olduğu okulun binasına 10 yıl sonra ilk defa ayak basıyordu.
Ara çok uzun sürmüştü.
“En son buraya geldiğimde başardıklarımdan dolayı heyecanlıydım ancak aynı zamanda hayatımın bir sonraki evresine geçtiğim için anksiyete yaşıyordum.” diyor Turner.
Turner, kadın basketbol takımını Ohio eyaletinde daha önce görülmemiş bir şampiyonluğa taşıyarak topluma heyecan getirmişti. Ondan sonra Connecticut Üniversitesi ile iki kez NCAA şampiyonluğu yaşadı, WNBA’de ve Türkiye’de forma giydi. Turner an itibarıyla NBA’deki sınırlı sayıda kadın oyuncu geliştirme koçlarından biri. Ek olarak NBA’deki yedi kadın asistan koçtan biri de yine Turner. Aynı zamanda 2013 yılında Ohio Basketball Şöhretler Müzesi’ne dahil edilmişti.
Bunların hepsini suç oranının tarihi seviyelere ulaştığı, vatandaşların %30’unun, çocukların %46’sının yoksulluk sınırlarında yaşadığı, Amerika’nın en yoksul büyük şehri Cleveland’da büyüyen biri yaptı.
Şimdilerde Houston’da yaşasa da Cleveland Turner için hala ev konumunda.
“Orası benim evim çünkü Cleveland’ın sokaklarına bir ışık tuttuktan, insanlara şartlar ne olursa olsun başarabileceklerini gösterdikten sonra çok sevildim.” diyor Turner. “Cleveland şehrine sonsuza kadar minnettar ve borçluyum.”
East Tech, eyaletteki en köklü yerel okul konferanslarından birinde oynuyordu ancak asla kadın basketbolundaki başarısıyla bilinmezdi. Bütçe kısıtlamaları okula sadece bir takım kurma fırsatı veriyor, ikinci ve üçüncü sınıf takımlarını hesaba katmıyordu. Ayrıca yetenekli oyuncuların birçoğu özel okul programlarına kayıt oluyordu.
Turner için ise toplumun içinde kalmak ve daha önce o konferanstaki hiçbir okulun başaramadığını başarmak çok önemliydi. Bir koçtan özel okulda oynamasına yönelik gelen teklifi reddettiğinde kendisi için gereken motivasyonu bolca elde etmişti.
“Bana hayatımın teklifini yaptığını ve eğer East Tech’te kalmaya devam edersem bir yere gelemeyeceğimi söyledi. O cümleleri asla unutmuyorum. Ne zaman onlarla oynasak onu yok etmek istedim. Ne zaman bir şeyi başarmak istesem aklıma bu sözleri getirdim.” diyor Turner.
Bu sözler East Tech’in Turner’ın ikinci ve üçüncü senesinde eyalet yarı finalinin ötesine geçmesine yardımcı olamamıştı. Son senesine girerken bir sakatlık tehlikesi Turner’ın lisedeki son yılını ve olası bir eyalet şampiyonluğunu tehlikeye atıyordu.
“Çok üzülmüştüm ancak beni ayakta tutan şey East Tech’e ve ‘Down the Way’ adını verdiğimiz bölgeye iyi anılar bırakma isteğimdi. Hiçbir şey beni durduramayacaktı.” diyor Turner.
Durdurmadı da.
Bacağındaki zorlamanın bitmesi için Turner bütün sezon antrenmanlara çıkmadı, sadece maçlarda oynadı. Bu limitlemelere rağmen East Tech inanılmaz bir performans sergiledi ve toplum da erkeklerin maçlarında bile görülmeyen tribünler oluşturarak destekledi onları.
“İşi erken bitirip maçlarını izlemeye giderdik. O atmosfer bana Bulls‘un hanedanlığı döneminde Chicago’da oluşan atmosferi hatırlatıyor.” diyor yerel berber Ted Lighting.
O zamanlar East Tech’te asistan koçluk yapan Mel Burke ise “Bütün şehir bize odaklandı. Taraftarlar bizim arkamızdaydı, oyunculara çorap almak için para biriktiriyorlardı. Maçlarda giymelik bir tişört bastırmak için para topladılar. Desteğin seviyesi inanılmazdı.” diyor.
East Tech, 2002 eyalet finalinde taraftarları hayal kırıklığına uğratmıyordu. Turner, okulunu Division II şampiyonluğuna 30 sayı – 9 ribaund ile taşıdı.
“Bizi izlemeye gelen insanlarla ve öğrencilerle salonumuzda kutlama yaptık. Şampiyon olarak hedeflediğimiz şeyleri başardığımız ve topluma pozitiflik kattığımız için çok mutlu ve tatmindim.” diyor Turner.
Bir Sonraki Sayfa
Turner’ın basketbol kariyeri UConn’da devam etti. Oradayken iki kez NCAA şampiyonu kadroda yer aldı, Huskies’in tüm zamanlarında sayı ve ribaund krallıklarında kendine yer edindi. Kariyeri sırasında Big East turnuvasındaki en değerli oyuncu seçildi ve turnuvanın takımında yer aldı.
Turner’ın saha içindeki başarılarına rağmen bir uyum süreci vardı. Artan rekabet onun itici gücü oldu.
“UConn’da beklenti inanılmazdı. Ben oraya gittiğimde takım çok ama çok iyiydi. İlk defa takımdaki 11 oyuncunun da lise yıldızı olduğu bir ortamdaydım.
Her zaman başarısızlıktan korktum. Bu korkumu yenmemi sağlayan şey ise başarı arzum oldu. Başarı, kabul edebileceğim tek sonu.” diyor Turner.
WNBA draftında Seattle Storm tarafından 11. sırada seçildiğinde de başarı devam etti. Turner, 2006 yılından 2009 yılına kadar süren ortalama bir WNBA kariyerini geride bıraktı fakat Avrupa’nın en güçlü liglerinden Türkiye’de çok daha istikrarlıydı. Yakın zaman önce kariyerindeki 15. senesini noktaladı ve Türk vatandaşı oldu. Vatandaşlığı aldıktan sonra ülkeye ve kültüre olan saygısını göstermek için Bahar Öztürk ismini seçti.
“Yurtdışında oynamanın faydalarını daha uzun bir kariyere sahip olarak gördüm. Çok fazla para kazandım. Ülkeye uyum sağladım ve sevmeye geldiğim bu ülkenin kültürünü öğrendim.” diyor Turner.
Türkiye’deyken koçluk fikri Turner’a gelmeye başlamıştı. Luka Doncic, Cedi Osman ve Furkan Korkmaz gibi Avrupa yıldızlarını yakından izlemeye başladı.
“Bu durum oyuncu geliştirme alanında çalışma tutkumu başlattı.” diyor Turner.