by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net
Avrupa basketbolunda uzun süren bir yaz arasının artık sonuna gelmek üzereyiz. Takvimlerin 30 Eylül 2022 tarihini göstermesiyle birlikte Basketbol Süper Ligi heyecanı da tüm hızıyla başlayacak.
Yaz transfer döneminde tüm Avrupa ekipleri gibi Basketbol Süper Ligi kulüpleri de kadrolarını ellerinden geldiğince güçlendirmek için çabaladılar.
Bu süreçte önemli yapısal değişimlerin yanı sıra birbirinden heyecan verici transfer hamlelerine de şahitlik ettik.
Sezon hazırlıklarının halen tam olarak sonlanmadığı şu noktada Eurohoops Fırın olarak bir sezon öncesi geleneğini devam ettiriyoruz: Takım analizleri!
Bu serimizde Basketbol Süper Ligi ekiplerinin yaz dönemini nasıl geçirdiklerine, kadro planlamalarına ve olası yeni sezon beklentilerine göz atıyoruz.
Bugünkü konuğumuz ise ülke basketbolunun en önemli kulüplerinden Galatasaray NEF.
Değişen Kadro, Benzer Sistem
Geçtiğimiz sezona başantrenör Ekrem Memnun’un yönetiminde başlayan Galatasaray NEF, yazın yaptığı değerli hamlelerle birlikte hem ligde, hem de Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde iddialı olabilecek bir kadro kurmuştu. Sezona da müthiş bir başlangıç yapan sarı-kırmızılı ekip, özellikle hücumda rahatlıkla 90’lı sayıları bulabilmesiyle fark yaratıyordu.
Bu süreçte DeVaughn Akoon-Purcell, Dee Bost, Meli Trimble ve Kerry Blackshear gibi isimler öne çıkarken Galatasaray, birçoklarına göre Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin en büyük favorisi olarak gösteriliyordu. İlerleyen süreçte yaşanan gelişmeler, bir anda sarı-kırmızılı ekibin sezonunu hiç beklenmedik bir noktaya getirdi.
Takımda gitgide artan COVID-19 vakaları nedeniyle günlerce bir arada antrenman yapmakta dahi zorlanan koç Ekrem Memnun’un ekibi, yakaladığı pozitif momentumu büyük ölçüde yitirmişti. COVID-19 arasından dönüşte hücumdaki eski etkileyici performansını bir türlü yakalayamayan Galatasaray, üst üste gelen mağlubiyetlerle sarsılmaya başladı.
Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde adeta güle oynaya 2. tura yükselen koç Ekrem Memnun’un ekibi, ikinci turdaki grubunun açık ara favorisi olmasına rağmen felaket bir başlangıç yaptı. Hücumda gitgide Dee Bost ve Melo Trimble’a bağımlı bir hale gelen Galatasaray, rakipler için çok daha kolay tahmin edilebilir bir takım olmaya başladı.
Son 16 turunda çıktığı beş maçtan yalnızca birini kazanabilen ve Avrupa serüvenine beklenenden çok daha erken veda eden sarı-kırmızılı ekip, Basketbol Süper Ligi’nde de istenilen sonuçların uzağında kalınca ortaya çıkan bu tablo, koç Ekrem Memnun’un sonu anlamına geldi.
Başantrenörlük görevine CSKA Moskova’nın yardımcı koçu Andreas Pistiolis’i getiren Galatasaray, riskli bir hamle yapmış gibi gözükse de bu tercihinin karşılığını çok çabuk aldı. Kariyerinin ilk başantrenörlük deneyimini yaşamasına rağmen Yunan çalıştırıcı, yeni takımının başında müthiş bir galibiyet serisi yakalayarak kısa sürede taraftarların sevgilisi haline geldi.
Bu süreçte DeVaughn Akoon-Purcell’in talihsiz sakatlığının ardından kadroya dahil edilen Isaiah Canaan’ın da kısa sürede büyük katkı vermeye başlaması, Galatasaray’ı yeniden hücumda durdurulması çok zor bir ekip haline dönüştürdü. Zaman zaman takımın kısaları Dee Bost, Melo Trimble ve Isaiah Canaan’ı aynı beşte kullanan koç Pistiolis, etkileyici bir hücum kurgusu ortaya çıkardı.
Basketbol Süper Ligi’nde yakaladığı müthiş çıkışı playofflara da taşıyan sarı-kırmızılı ekip, yarı finalde karşılaştığı Anadolu Efes‘e 3-2’yle geçilmesine rağmen zorlu rakibini elemenin eşiğine kadar geldi. Özellikle serinin ilk maçında rakibini 35 sayı farkla mağlup eden Galatasaray, Anadolu Efes‘e direnemese bile oynadığı basketbolla takdir gördü.
Son derece başarılı geçen son düzlüğün ardından bu yaz kadrosunu büyük ölçüde yenilemek durumunda kalan Galatasaray, takımdan ayrılan Melo Trimble, Isaiah Canaan ve Kerry Blackshear gibi önemli isimlerin yerlerine yine kaliteli isimleri transfer etti. Önümüzdeki sezona yine kaliteli bir kadroyla başlamaya hazırlanan sarı-kırmızılı ekip, koç Andreas Pistiolis’in yönetiminde geçtiğimiz sezon ortaya çıkarılan sistemi muhafaza edebileceği nitelikte oyunculara da sahip.
Yeni Transferler:
Dylan Ennis (Gran Canaria)
Braian Angola (AEK)
Raymar Morgan (ASVEL)
Jehyve Floyd (Fenerbahçe Beko)
Angelo Caloiaro (Maccabi)
Mahir Ağva (Pınar Karşıyaka)
Yunus Emre Sonsırma (Pınar Karşıyaka)
Sinan Sağlam (Petkimspor)
Muhaymin Mustafa (Ionikos Nikalas)
Sedat Ali Karagülle (OGM Ormanspor)
Yakın Mercek: Dylan Ennis
ABD’de kolej kariyerinin ardından profesyonelliğe Sırp takımı Mega Mozzart’la adım atan Ennis, burada yakaladığı çıkışın ardından EuroLeague ekiplerinden Kızılyıldız’ın dikkatini çekmişti. Profesyonel kariyerinin ilk 2 sezonunu Sırbistan’da geçiren yıldız oyuncu, bu süreçte Sırbistan pasaportu da aldı.
Beklentilere rağmen Kızılyıldız formasıyla tam olarak istenilen verimliliğe ulaşamayan Kanadalı skorer, devamında kariyerine ağırlıklı olarak İspanya Ligi’nde devam etti. Casademont Zaragoza ve MoraBanc Andorra formalarını da terleten Ennis, geçtiğimiz yaz EuroCup ekiplerinden Gran Canaria’ya transfer oldu.
EuroCup’ta normal sezonun en başarılı takımlarından Gran Canaria’nın yıldızı olan Dylan Ennis, etkili performansının yanı sıra sempatik tavırlarıyla da dikkatleri üzerine topladı. Kanarya Adaları’nda belki de kariyerinin en formda dönemini geride bırakan Ennis, bu yaz Galatasaray NEF’in radarına girdi.
Kariyerinde hem oyun kurucu, hem de 2 numara pozisyonunda ikinci top yönlendirici olarak bolca süre alan Kanadalı yıldız, geçtiğimiz sezon ağırlıklı olarak 2 numara pozisyonunda oynasa da takımın ana oyun kurucusu Andrew Albicy’nin yokluğunda guard olarak görev yaptı.
Ennis’in iki pozisyonda da son derece başarılı performanslar ortaya koyabilmesi, Galatasaray koçu Andreas Pistiolis’in geçtiğimiz sezonki hücum kurgusunu düşündüğümüz zaman çok büyük bir avantaj olacaktır. Bir önceki yıl Dee Bost ve Melo Trimble ikilisini sürekli yan yana kullanan Galatasaray, önümüzdeki süreçte de muhtemelen Bost-Ennis ikilisine sıkça başvuracak.
Sahada topa dokunmadığı anlarda bile topsuz oyun bilgisiyle takımının saha içi yerleşimine net şekilde katkı yapabilen Dylan Ennis’in bu yönü, kendisini sarı-kırmızılı ekip için bir hayli değerli kılıyor. Topun elinde olduğu anlarda ise hızı, atletizmi ve patlayıcı ilk adımıyla rakip savunmalara çok zorlu anlar yaşatan Kanadalı yıldız, önümüzdeki sezon sahada yapacaklarının ön gösterimini hazırlık döneminde gösterdi.
Dee Bost’un EuroBasket nedeniyle kaçırdığı hazırlık maçlarında etkileyici bir performans ortaya koyan Dylan Ennis, yanına Bost gibi bir yıldızın eklenmesiyle birlikte yarı sahada çok daha rahat alan bularak rakip savunmalara zor dakikalar yaşatmaya devam edecektir.
Değerlendirme ve Beklentiler
Geçtiğimiz sezonun son bölümünde hücum kurgusunu tamamen Canaan, Bost ve Trimble üçlüsünün etrafına şekillendiren koç Andreas Pistiolis, bu isimleri boyalı alandaki skorer oyunuyla çok iyi tamamlayan Kerry Blackshear’ın da varlığıyla durdurulması zor bir yapı ortaya çıkarmıştı. Yaz döneminde yaşanan gelişmelere baktığımızda ise bu dört ismin üçünün takımdan ayrıldığını görüyoruz.
Canaan, Trimble ve Blackshear üçlüsünün yerlerine eklenen Raymar Morgan, Dylan Ennis ve Braian Angola; her ne kadar profil olarak eski üçlüye benzer gözükseler de detaylara baktığımızda farklı özelliklere sahipler.
Örnek vermek gerekirse bu yaz Olympiakos’un yolunu tutan Isaiah Canaan, topsuz aksiyonlarda sıkça kullanılan ve topa dokunmadığı anlarda bile takımına çok büyük katkı sağlayan bir isimdi. Bu yaz yerine gelen Braian Angola’nın ise bu yönden biraz daha farklı olduğunu görüyoruz.
Atletik özelliklerli bakımından bir hayli etkileyici gözüken Braian Angola, ilk adım çabukluğu ve yön değiştirme becerileriyle de hangi koşulda olursa olsun bir şekilde çembere atak edebilen bir oyuncu. Oyuncu AEK dönemindeki performansıyla yıldızlaşsa da sahada verimli olduğu dakikalar ağırlıklı olarak topu istediği gibi domine edebildiği anlardı.
Dee Bost ve Dylan Ennis gibi topla haşır neşir olmayı seven iki ismin yanına tamamlayıcı parça olarak Galatasaray, yine topu domine etmekten çekinmeyen bir oyuncu dahil etmiş oldu. Yine de artık şunun farkındayız ki koç Andreas Pistiolis, elindeki Bost, Ennis ve Angola üçlüsünden verimli işleyebilecek bir yapı ortaya çıkarabilecek kalibrede bir başantrenör.
Kerry Blackshear’ın yerine kadroya dahil edilen isim Raymar Morgan, daha önce ülkemizde Pınar Karşıyaka ve TOFAŞ formalarıyla da epey yakından tanıdığımız bir isim. 2021 yazında büyük beklentilerle EuroLeague ekibi ASVEL’e transfer olan Morgan, sakatlık sorunları nedeniyle neredeyse sezonun tamamını kaçırmıştı.
Bu yaz Galatasaray kendisini transfer ettiğinde Morgan’a yönelik soru işaretleri yeteneklerinden değil, sakatlık durumundan dolayı kaynaklanıyordu. Buna rağmen hazırlık maçlarındaki performansıyla göz dolduran 34 yaşındaki oyuncu, sakatlığın yarattığı negatif etkilerden sıyrıldığını da kanıtlamış oldu.
Uzun rotasyonundaki bir diğer ekleme Jehyve Floyd, geçtiğimiz sezon EuroLeague seviyesinde beklenen süreleri bulamasa da halen genç ve potansiyelli bir oyuncu. Özellikle hem savunmada switch sonrası kısaların karşısında kalabilmesi, hem de çember koruyuculuğuyla ABD’li uzun, bu sezon rolünün de artmasıyla birlikte kariyerinde sıçrama gerçekleştirme potansiyeline sahip.
Galatasaray’ın yerlilerine baktığımızda ise genç uzun Sadık Kabaca ve kaptan Göksenin Köksal, yerli rotasyonunun muhtemelen en çok süre bulan iki ismi olacaklar. Geçtiğimiz sezon koç Andreas Pistiolis’in gelişiyle birlikte performansını net şekilde arttıran Sadık Kabaca, özellikle dış şutlarıyla takımı için epey belirleyici bir isim konumunda.
Geçtiğimiz sezona göre kadrosunda önemli isimlerle yollarını ayırmak durumunda kalan Galatasaray, buna rağmen yazın yaptığı değerli takviyelerle yine iddialı bir kadro oluşturdu. Eldeki oyuncuların sahada birbirlerini tamamladıkları bir yapının oluşması durumunda sarı-kırmızılı ekip, ligde ve Avrupa’da önemli işler yapabilme potansiyeline fazlasıyla sahip.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!