by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net
Avrupa basketbolunda uzun süren bir yaz dönemi arasının artık sonuna gelmek üzereyiz. Takvimlerin 6 Ekim 2022 tarihini göstermesiyle birlikte Turkish Airlines EuroLeague heyecanı da tüm hızıyla başlayacak.
Yaz transfer döneminde tüm Avrupa ekipleri gibi EuroLeague kulüpleri de kadrolarını ellerinden geldiğince güçlendirmek için çabaladılar.
Bu süreçte takımlarda önemli yapısal değişimlerin yanı sıra birbirinden heyecan verici transfer hamlelerine de yakından şahitlik ettik.
Sezon hazırlıklarının halen tam olarak sonlanmadığı şu noktada Eurohoops Fırın olarak bir sezon öncesi geleneğini devam ettiriyoruz: Takım analizleri!
Bu serimizde Turkish Airlines EuroLeague ekiplerinin yaz dönemini nasıl geçirdiklerine, kadro planlamalarına ve olası yeni sezon beklentilerine göz atıyoruz.
Bugünkü konuğumuz ise çok uzun bir aradan sonra sonunda EuroLeague’e geri dönen Virtus Bologna
Kuleden Dönen Var
Kulüp tarihinde toplam 6 Avrupa şampiyonluğu bulunan Virtus Bologna için çok uzun süren bir hasret sona erdi. 2021-22 EuroCup sezonunu şampiyon tamamlayan İtalyan temsilcisi, tamı tamına 14 yıllık aranın ardından sonunda EuroLeague’e geri döndü!
Geçtiğimiz sezona büyük beklentiler ve EuroLeague hedefiyle başlayan Virtus, bir süredir takımın başında bulunan koç Sasha Djordjevic’le yollarını ayırarak başantrenörlük görevine Sergio Scariolo’yu getirdi. EuroCup’ın en iyi kadrosuna sahip olmasına rağmen İtalyan temsilcisi için işler başlarda pek yolunda gitmedi.
EuroCup normal sezonunda yer aldığı B Grubu’nda ilk 4 sıranın dışında kalan Virtus, İtalya Ligi’nde de liderliği alamamıştı. Bu durumun üzerine koç Sergio Scariolo’nun kulüpteki geleceği iyiden iyiye sorgulanırken Rus kulüplerinin EuroLeague ve EuroCup’tan men edilmeleri, siyah-beyazlı ekip için adeta bir kırılma noktası oldu.
CSKA Moskova’nın çok değerli iki yıldızı Daniel Hackett ve Toko Shengelia’yı kadrosuna katan Virtus Bologna, bu noktadan sonra dikkat çekici bir form grafiği sergiledi. İki yıldızın kadroya katılmasıyla birlikte çok daha dengeli bir takım haline gelen İtalyan temsilcisi, savunma performansını da üst düzeye çıkararak arka arkaya galibiyetler elde etti.
İtalya Ligi’nde en büyük rakibi Olimpia Milano‘nun önünde normal sezonu lider tamamlayan Virtus Bologna, EuroCup’ta da sorunsuz şekilde finale yükselmeye başardı. Finalde temsilcimiz Frutti Extra Bursaspor’u taraftarının önünde mağlup ederek şampiyon olan siyah-beyazlı ekip, bir süredir hasretle beklediği EuroLeague biletine sonunda ulaştı.
Virtus Bologna için asıl hikaye gelecek sezondan itibaren başlıyor. EuroLeague biletinin alınmasıyla birlikte bütçesini daha da arttıran koç Sergio Scariolo’nun ekibi, yaz dönemini en aktif geçiren takımlardan biri oldu. Kadrosunu çok önemli isimlerle güçlendirmesinin yanı sıra Toko Shengelia’yı da takımda tutmayı başaran Virtus Bologna, uzun bir süre sonra lige geri dönmüş olmasına rağmen playoff biletini almayı hedefleyecek.
Yeni Transferler:
Iffe Lundberg (Phoenix Suns)
Ismael Bako (BAXI Manresa)
Jordan Mickey (Zenit)
Semi Ojeleye (Los Angeles Clippers)
Toko Shengelia (Serbest)
Yakın Mercek: Iffe Lundberg
İspanya Ligi’nde geçen başarısız bir sürecin ardından 26 yaşında Polonya ekibi Zielona Gora kadrosuna katılan Iffe Lundberg, pek kimselerin EuroLeague seviyesine yükselmesini beklediği bir isim değildi. Polonya’da süre bulduğu yarım sezon boyunca ligin altını üstüne getiren Danimarkalı oyuncu, müthiş bir sıçramaya imza atarak CSKA Moskova’ya transfer oldu.
Lundberg’in CSKA‘ya transfer olduğu 2020-21 sezonunun ortasında Rus ekibi, kısa rotasyonunda epey ciddi sorunlar yaşıyordu. Danimarkalı oyuncunun ekstra bir top yönlendirici ve skor opsiyonu olarak kısa rotasyonuna eklenmesi, CSKA’nın da yükselişe geçmesine ve adını zorlanmadan Final Four’a yazdırmasına yol açtı.
Fizikli ve güçlü bir oyuncu olarak sahada dikkat çeken Lundberg, top yönlendirebilme becerileri sayesinde oyun kurucu olarak da parkede süre bulabiliyor. Gücü ve atletizmi sayesinde üst düzey bir çembere atak becerisine sahip olan Danimarkalı skorer, sahada kendi skorunu yaratabilmesiyle de öne çıkıyor.
Iffe Lundberg’in CSKA Moskova’da kısa sürede büyük bir etkiye yol açması, geçtiğimiz sezon Rus ekibi EuroLeague’den men edildikten sonra kariyerini NBA’de sürdürebilmesine yol açtı. Adı farklı EuroLeague ekipleriyle anılsa da Phoenix Suns‘la sözleşme imzalayan 28 yaşındaki oyuncu, aradığı süreleri pek bulamasa da 2 sezon içerisinde Danimarka Ligi’nden NBA’e kadar yükselerek müthiş bir hikayeye imza attı.
Bu yaz sözleşmesinin sona ermesiyle birlikte Virtus Bologna’ya transfer olan Iffe’nin adı, yine geçtiğimiz yıl olduğu gibi birçok farklı EuroLeague ekibiyle anılıyordu. Lundberg’i Avrupa’nın en üst seviyesinde bu kadar değerli kılan başlıca nokta ise topsuz oyunuyla da sahada takımına büyük katkı sağlayabilmesi.
Oyun kurucu olarak süre bulmadığı bölümlerde kendini ana top yönlendiricinin pas kanallarından çok iyi konumlandıran Danimarkalı oyuncu, bu sayede uygun pozisyonlarda pas alarak sahadaki hücum verimliliğini ikiye katlayabiliyor. Topla rakip savunmalar için büyük tehdit oluşturabilen Iffe’nin topsuz oyunda da fark yaratabilmesi, kendisini yeni koçu Sergio Scariolo için epey değerli kılacaktır.
Değerlendirme ve Beklentiler
Uzun yıllar sonra EuroLeague’e geri dönen bir ekipten normal şartlarda kadrosunu çok büyük bir ölçüde değiştirmesi ve yepyeni bir yapılanmaya gitmesi beklenir. Geçtiğimiz sezonki takımın ana iskeletini neredeyse tamamen koruyarak mevcut yapının üzerine eklemeler yapan Virtus Bologna, bu açıdan bakıldığında çoğu kulüpten ayrışıyor.
Açık konuşmak gerekirse bu durumun ortaya çıkmasında geçtiğimiz sezonki kadronun EuroLeague seviyesinde oluşunun da çok büyük bir etkisi var. Yine de eldeki sağlıklı işleyen yapıyı muhafaza ederek mevcut sisteme göre takviyeler yapan Virtus, ligdeki çoğu rakibine göre önemli bir avantaj elde etmiş durumda.
Geçtiğimiz sezon takımın başına geçen ve bu yaz İspanya Milli Takımı’nı EuroBasket şampiyonluğuna taşıyan deneyimli koç Sergio Scariolo, her ne kadar İtalyan olsa da İspanyol kültürüne de epey hakim bir isim. Çoğu tipik İspanyol başantrnör gibi geniş rotasyon kullanmayı çok seven ve süreleri 12 oyuncuya da dengeli şekilde yaymaya çalışan Scariolo, bu formülle Virtus’u EuroCup şampiyonluğuna taşımayı başarmıştı.
Önümüzdeki süreç için kurulan kadroya baktığımızda ise deneyimli çalıştırıcının aynı formülü devam ettirebilmesi için her türlü koşul sağlanmış durumda. Sahada 5 pozisyon için de en az 2 çok sağlam alternatife sahip olan İtalyan temsilcisi, rakiplerine karşı parkede sürekli diri kalarak belirli bir mücadele seviyesini korumayı hedefleyecek.
EuroCup şampiyonluğuna ulaşan Virtus Bologna, geçtiğimiz yıl kadrosunda çok değerli hücum silahlarına sahipti. Buna rağmen koç Sergio Scariolo’nun rakiplerine karşı fark yarattığı asıl nokta ise agresif savunmasıydı.
Kadroda Milos Teodosic ve Mam Jaiteh gibi ciddi savunma zaafiyetleri yaratma potansiyeline sahip iki çok değerli oyuncuya sahip olan koç Scariolo, rotasyonu sürekli aktif tutarak bu oyuncuların rakipler içim açık hedef haline gelmelerine engel oluyordu. Bu noktada Alessandro Pajola gibi müthiş bir topa baskı canavarını kadrosunda bulunduran Virtus, bu yaz uzun rotasyonuna ise Ismael Bako’yu ekledi.
BAXI Manresa’da koç Pedro Martinez’in yönetiminde müthiş bir sezon geçiren Belçikalı uzun, hücumdaki yeteneklerini bir hayli geliştirmiş olsa da öncelikle sahada savunmasıyla fark yaratabilen bir isim. Uzun boyuna rağmen rakip kısaların da karşısına kalabilen Bako, uzun rotasyonunda Mam Jaiteh gibi çok değerli bir hücumcuyu tamamlayabilmek için belki de olabilecek en doğru profil.
Kısalara baktığımızda ise Milos Teodosic ve Daniel Hackett isimlerinin ön plana çıktığını görebiliyoruz. Avrupa basketbolu tarihinin efsaneleri arasında yer alan Teodosic, hala çok özel bir oyuncu olmasına rağmen ilerleyen yaşının da etkisiyle uzun süreler sahada kalamıyor.
Geçtiğimiz sezon Virtus Bologna’da Teodosic ve Hackett ağırlıklı olarak birlikte süre alırlarken Sırp yıldızın kenarda oturduğu dakikalar, İtalyan temsilcisinin hücumda bazı problemler yaşamasına yol açabiliyordu. Kısa rotasyonuna Iffe Lundberg gibi bir skor opsiyonunun eklenmesi, koç Sergio Scariolo’nun bu bakımdan da elini epey rahatlatmış durumda.
Son olarak değinmemiz gereken bir diğer çok değerli oyuncu ise Toko Shengelia. Geçtiğimiz sezonun ortasında bir fırsat transferi olarak Virtus kadrosuna dahil olan Shengelia, kısa sürede yaptığı çok büyük etkiyle şampiyonluğun ana faktörleri arasına adını yazdırmıştı.
Her ne kadar şu sıralar ülkemizde pek sevilmese de Gürcü yıldız; sahada hem 4 ve 5 numaralardan süre alabilmesi, topu yere vurarak çembere atak edebilmesi, alçak post hücumlarındaki etkinliği ve pasörlüğüyle her koçun kadrosunda görmek isteyeceği türden bir oyuncu. Virtus’un oyuncunun yaz boyunca başka taliplerinin de olmasına rağmen Toko Shengelia’yı elde tutabilmesi, kulübün uzun yıllar sonra EuroLeague’deki ilk sezonuna yönelik beklentileri de arttırmış durumda.
Bir süredir EuroLeague’e geri dönebilmek için var gücüyle çalışan Virtus Bologna, kurduğu kaliteli kadroyla da ne derece hırslı olduğunu kanıtladı. 14 yıl sonra lige geri dönen İtalyan temsilcisinin playoff yarışında yer alacağını tahmin etmek ise pek de zor olmayacaktır.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!