Scottie Wilbekin’den Eurohoops’a: Fenerbahçe’ye Gelişi, Devşirme Oyunculara Bakışı ve Daha Fazlası…

2022-09-30T13:59:00+00:00 2022-09-30T13:59:00+00:00.

Bilal Baran Yardımcı

30/Eyl/22 13:59

Eurohoops.net

Fenerbahçe Beko’nun yeni üyesi Scottie Wilbekin, Eurohoops’a konuştu.

by Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net

Scottie Wilbekin, Fenerbahçe Beko’nun yaz döneminde eklediği önemli oyunculardan biriydi fakat yıldız oyuncu, Türkiye basketbolu için yeni bir isim değil. Daha önceden Darüşşafaka forması giymesinin yanında Türk Milli Takımı için de ter döken Wilbekin, önümüzdeki sezon Fenerbahçe‘nin en önemli silahlarından biri olacak.

Türkiye ile bu denli içli dışlı olmasının doğal olarak getirdiği bir etken de taraftarla olan ilişkisi. Hatta 2017 yılında Fenerbahçe’ye karşı oynadığı bir maçtan sonra bugün dönüp baktığımızda gülümseten, sporun en önemli yönlerinden birini yansıtan bir açıklaması da olmuştu: “Fenerbahçe’ye karşı oynamaya bayılıyorum çünkü taraftarlar benden nefret ediyor.”

Beş yıl geçti ve Scottie, artık bu taraftarlar onun ismini haykırırken Fenerbahçe için ter dökecek.

Medya gününde konuşma fırsatı bulduğum yıldız oyuncuya ilk olarak bu sözünü ve şu anda bu taraftarların önünde oynayacak olmanın neler hissettirdiğini sordum:

“Bu durumun komik olduğunu düşünüyorum. Özellikle hatırladığım bir taraftar vardı, her zaman bizim bençimizin arkasında otururdu. Olympiakos ile oynadığımız hazırlık maçından önce yanına gittim ve selamlaştık, el sıkıştık. Bana ‘Bu yıl seninleyiz, seni destekliyoruz’ dedi. Eğer onun bile desteğini aldıysam iyi durumdayım, herkesin desteğini almışım demektir.”

Türkiye Milli Takımı bu yaz EuroBasket 2022’de yer aldı ve Son 16 turunda Fransa’ya karşı kalp kırıcı bir mağlubiyetle turnuvaya veda etti. Wilbekin de devşirme oyuncu statüsünden kadroda yer alabilecek oyunculardan biriydi. Orada olması halinde takıma sağlayacağı katkılar hakkında yıldız oyuncu şu ifadeleri kullandı:

“İyi yaptığım şeyleri yaparak… İyi bir şutörüm, bunu herkes biliyordur. Sayı üretir ve iyi bir basketbol oynamaya çalışırdım. Fransa maçını izleyemedim fakat olanları duydum. Sonrasında özeti de izledim. Kazanmamızı istiyordum fakat şanssız bir durum yaşandı.”

Wilbekin, milli takımda bulunmamasına ise başka bir noktadan yaklaşıyor ve bardağın dolu tarafını görmeyi tercih ediyor:

“Orada olmalıydım’ demiyorum. Orada değildim, buradaydım ve Fenerbahçe’deki yeni takım arkadaşlarımla çalışmak için daha fazla zamanım oldu. Bulunduğum durumu en iyi şekilde değerlendireceğim.”

Lorenzo Brown’ın İspanya formasıyla devşirme bir oyuncu olarak EuroBasket şampiyonluğunda oynadığı rol, Avrupa basketbolunda da büyük yankı uyandırdı ve Andres Nocioni, Pablo Prigioni gibi önemli isimler bu konsepte karşı olduklarını belirten açıklamalarda bulundular. Wilbekin, daha önce bu deneyimi yaşamış bir oyuncu olarak konu hakkındaki düşüncelerini dile getirdi ve Türkiye forması giymenin hissettirdiklerini aktardı:

“Bu olaya iki taraftan da bakabiliyorum. Bir yandan sadece o ülkeyle gerçekten bağın olduğu sürece oynaman gerektiğini düşünüyorum. Diğer yandan bu durum oyunu çok daha heyecanlı hale getiriyor. Bazı ülkelerin bir pozisyon hariç her pozisyonda güçlü oyuncuları oluyor. Eklemeyle beraber daha eksiksiz bir takım oluyorlar. Bu yüzden iki taraftan da bakabiliyorum.

(Türkiye için oynamak) çok güzeldi. Bir kulübün sizi desteklemesiyle bütün ülkenin sizi desteklemesi farklı oluyor. Tüm ülke arkanızda olduğunda aradaki farkı, desteği ve sevgiyi hissediyorsunuz.”

Wilbekin’in EuroLeague ekiplerinden Maccabi Tel Aviv ile bir yıl daha kontratı bulunuyordu. Yaz döneminde buna rağmen Fenerbahçe’ye gelmeyi seçen 29 yaşındaki oyuncu, transfer sürecinin detaylarını aktardı:

Maccabi‘de dört yıl geçirdim. Bu sezon öncesi takımda önemli değişiklikler olacağını biliyordum. Benim için de değişiklik zamanının geldiğini düşündüm. Maccabi’den ayrılma kararını ne zaman verirsem vereyim pasaportumdan dolayı Türkiye’ye dönme ihtimalimin yüksek olduğunu biliyordum. Fenerbahçe de yeniden yapılanma sürecindeydi. Benim için en uygun seçim Fenerbahçe’ydi.”

Wilbekin, geçen dört senenin kendisine tecrübe kattığını düşünüyor ve gelecek sezonki beklentilerin de farkında:

“Oyunumda çok belirgin bir değişimin yaşandığını düşünmüyorum. Oyunuma ufak şeyler kattım, çok fazla tecrübe edindim. Beklentilere gelirsek… Burada beklentilerin yüksek olduğunu biliyorum. Takım içinde de yüksek beklentilerimiz var fakat bunu bir kenara bırakıp gün gün, maç maç ilerlemeliyiz ve günün sonunda beklentileri karşılamayı ummalıyız.”

Fenerbahçe, yaz döneminde NBA patentli Carsen Edwards’ı da kadrosuna kattı. Wilbekin, oyun tarzlarının benzediği Edwards’tan övgüyle söz etti ve saha içindeki uyumlarını yorumladı:

“Carsen, birçok farklı yoldan kendi şutunu yaratabiliyor. Daha önce hiç görmediğim şekilde alev alabiliyor. Eğer eli sıcaksa nerede olursa olsun onu bulmaya çalışacağım. Onun da benim için aynısını yapacağına eminim.”

Birçok güçlü ekibin ve Final Four adayının bulunduğu yaklaşan EuroLeague sezonu hakkında düşüncelerini aktaran Wilbekin, Koç Itoudis ile aralarındaki ilişkinin de gayet iyi başladığını vurguladı:

“Her yıl aynı. Her EuroLeague takımı hedefi şampiyonluk olarak belirliyor. Her takımın şampiyonluğu kovalaması şaşırtıcı bir şey değil fakat sadece bir takım bunu başarabiliyor. Bu sene bunun kim olacağını hep beraber göreceğiz. (Itoudis ile) Şu ana kadar gayet iyi gitti. Tanışalı bir hafta oluyor, kısa bir zaman dilimi. Bunun üzerine güzel bir oyuncu-koç iletişimi inşa etmeyi, birbirimizi saha dışında da daha fazla tanımayı hedefliyoruz.”

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!