Achille Polonara: “Anadolu Efes’ten Teklif Geldiğinde Çok Mutlu Oldum”

2022-10-05T12:30:23+00:00 2022-10-05T12:30:23+00:00.

Bilal Baran Yardımcı

05/Eki/22 12:30

Eurohoops.net

Anadolu Efes’in yeni transferlerinden Achille Polonara, Eurohoops’a özel bir röportaj verdi.

by Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net

Geçtiğimiz yılı Fenerbahçe Beko formasıyla geçiren Achille Polonara, yaz döneminde Anadolu Efes‘in yolunu tutmuştu.

Fakat yıldız uzunun yazındaki tek yoğun geçen kısım bu değildi. Aynı zamanda İtalya Milli Takımı ile EuroBasket 2022 serüveninin bir parçası olan Polonara, medya gününde Eurohoops’a verdiği röportaja fiziksel ve mental olarak ne durumda olduğunu anlatarak başladı:

“İyi hissediyorum. Zor bir yaz döneminin geride kaldığını düşünüyorum ancak mutluyum çünkü milli takım formasını giymek benim için her zaman büyük bir keyif. Çok güzel bir deneyimdi. Fransa’ya karşı oynadığımız önemli maçı kaybettik fakat harika bir tecrübeydi. Şimdi de Anadolu Efes ile sezona başlamak için sabırsızlanıyorum.”

Polonara’nın forma giydiği İtalya, turnuvanın favorilerinden Sırbistan’ı Son 16’da elemeyi başararak büyük bir sürprize imza atmıştı. Polonara da turnuva performanslarından mutlu olmaları gerektiğini savunuyor:

“EuroBasket’te herkese harika bir oyun oynadığımızı gösterdiğimizi düşünüyorum. Herkesle başabaş mücadele ettik. Yunanistan, Sırbistan, Fransa… Sadece Ukrayna’ya karşı kötü bir maç çıkardık. Günün sonunda farkı oluşturan küçük detaylar oluyor. Fransa maçının son dakikasında şanssızlık yaşadık fakat bence başardıklarımızdan dolayı mutlu olmalıyız.”

Sırbistan maçındaki performansıyla takımın galibiyete ulaşmasında büyük bir rol oynayan Polonara, geçmişte de Sırbistan maçlarındaki iyi performanslarıyla öne çıkmıştı. Yıldız oyuncu, bu maçlara neden daha motive çıktığını açıkladı:

“Sırbistan’ın harika bir kadrosu olduğunu herkes biliyor. Karşınızda böylesine güçlü bir rakip varken motivasyonunuz süper oluyor fakat bu, Sırbistan’a özel bir şey değil. Sadece kadrolarında NBA ve EuroLeague’den oyuncular olduğu için, önemli bir takım oldukları için ne zaman onlarla oynasak motivasyonum yüksek oluyor fakat Sırbistan’a özel bir şey değil.”

Hem Yunanistan hem de Sırbistan ile karşılaşan İtalya’da Polonara, son dört NBA sezonunun MVP’leri Giannis Antetokounmpo ve Nikola Jokic’e karşı oynama deneyiminden bahsetti ve iki oyuncunun farklılıklarına değindi:

“Giannis ve Jokic’e karşı oynamak harikaydı. NBA’de MVP olmuş son iki isime karşı oynadık. Muhteşem bir deneyimdi. Onlarla parkedeyken ne yönlerden farklı olduğunuzu görebiliyorsunuz. İkisi de inanılmaz oyuncular. Birbirinden farklılar; Giannis daha fiziksel oynuyor, Jokic ise daha yetenekli. Farklılar, evet fakat ikisi de MVP.”

İtalya’nın yolculuğunda en çok dikkat çeken isim ise belki de Koç Gianmarco Pozzeco’ydu. Saha kenarındaki heyecanlı ve samimi tavırlarıyla seyircilerin sevgisini kazanmayı başarmıştı başarılı koç. Polonara, “Pozzecco Deneyimi”ni anlattı.

“Amerikalıların dediği gibi: O, farklı biri. O bizim koçumuzdu ancak aynı zamanda oyun kurucumuz, oyuncumuz gibiydi. En önemlisi arkadaşımızdı. Bize çok fazla özgüven aşıladı. Pozitif yönde çok katkısı oldu. Bize ‘Belki EuroBasket’teki en iyi takım olmayabiliriz fakat herkesle mücadele edebiliriz’ dedi. Sürekli pozitif bakıyordu, bu pozitifliği kadroya da yansıttı. Farkı yaratan bu oldu. Giannis’e sarıldığı anı internette gördük, çok komikti.”

Özellikle milli takım oyuncuları için Avrupa’daki yoğun maç takvimi son dönemde gündemde yerini edinmiş durumda. Polonara da bu durumu tecrübe etmiş oyunculardan biri olarak konu hakkındaki düşüncelerini aktardı:

“Sıkı takvimin herkes için geçerli olduğunu düşünüyorum. Bu yaz turnuvada yer alan her milli takım aynısını yaşadı. Bu şekilde oynamaya adapte olmalıyız. Eğer milli takımda forma giyiyorsan yazın dinlenmek için çok fazla vaktin olmayacağının farkında oluyorsun. Şansın olması için adapte olmak zorundasın. Eğer yüksek seviyede olmak istiyorsan 10-11 ay oynaman gerekiyor.”

Bu kadar milli takım sohbetinin ardından kulüp bazına dönmenin vakti gelmişti. Geçtiğimiz yılı Fenerbahçe Beko formasıyla geçiren İtalyan oyuncu, kariyerinin ilerleyen yılları için önemli bir sezonu geride bıraktığını düşünüyor:

“Benim için zor bir sezondu. Sahada çok fazla alan bulamadım fakat bu tarz şeyler yaşanabilir. Daha güçlü hale geldim. Her şeyi kolayca elde ettikçe gelişemiyorsunuz. Geçtiğimiz yıl benim için çok önemliydi. Belki de kariyerimin en önemli sezonu değildi ancak geleceğim için önemli yer edinecek.”

Anadolu Efes ile Fenerbahçe Beko arasında her zaman oyuncu transferleri olmuştur. Polonara da Fenerbahçe ile geçirdiği bir sezonun ardından direkt olarak Efes‘in yolunu tuttu. 30 yaşındaki oyuncu, teklif geldiğinde hissettiklerini ve karar verme sürecini aktardı:

“Anadolu Efes’ten teklif geldiğinde çok mutlu oldum. Biliyorsunuz ki son iki EuroLeague sezonunun şampiyonu Efes. Böyle bir takım sizi transfer etmek istiyor, benim için harikaydı. Ben de bu şansı değerlendirmem gerektiğini düşündüm. Böylesine iyi oyuncular, iyi ekip ve iyi bir organizasyonla beraber olmak benim için bir onur.”

Yaz döneminde Polonara, Will Clyburn, Ante Zizic gibi önemli eklemelere imza atan Efes, belki de en önemli hamleyi ise takım içinde yaptı: Vasilije Micic’i kadroda tutmak. Bu şekilde şampiyon kadronun temellerini korurken bir yandan Avrupa basketbolunun üst seviye isimleriyle kadroyu güçlendiren Efes için sezon başlamadan önce “kağıt üstünde” EuroLeague tarihinin en yetenekli kadrolarından biri olduğu konuşulmaya başlandı. Polonara da bu konudaki görüşlerini açıkladı:

“Potansiyelimizi sahaya yansıtmamız gerektiğini düşünüyorum. İnsanların söylediklerini karşılamak, bahsi geçen sonuçları almak için çok çalışmalıyız. Sezonun başındayız ve henüz tam kadro değiliz. Larkin’in sakatlığı var. Herkese başarabileceğimizi, üç kere üst üste şampiyon olabileceğimizi göstermek zorundayız.” 

Uzun rotasyonunda hem 4 hem de 5 numara pozisyonlarından verimli olabilen Polonara, yeni sezonda hangi rolde daha çok kullanılacağına yönelik sorumu şu şekilde yanıtladı:

“Ekip ve oyuncular nasıl isterse. 4,5 veya 3 numara olabilir, bilemiyorum. Benden ne istenirse, ne ihtiyaç varsa karşılamak için buradayım. Takım oyuncusu olduğumu düşünüyorum. Kendi istatistik hanem ya da harika bir maç oynamış olmam umurumda değil. Burada sadece kazanmak, takımıma yardım etmek için varım.

Motivasyonum süper. EuroLeague şampiyonluğunu kazanmak zor bir görev olacak. Bir haftadır buradayım, oyuncularla sadece birkaç antrenman yapabildim. İstanbul’a yeni geldim. Biraz zaman kazanıp her gün üstüne koymak için sıkıca çalışacağım, sonrasını göreceğiz.”

Son olarak ise geçtiğimiz yıl Sasha Djordjevic, yazın Gianmarco Pozzecco gibi isimlerle çalışan; şu anda ise Ergin Ataman’ın öğrencisi olan Polonara’ya Koç Ataman’ın diğer koçlardan farkını sordum:

“İki EuroLeague şampiyonluğu bir şeyler anlatıyor olmalı. Oyuncularına çok fazla özgürlük tanıyor. Hata yaptığınızda sinirlenip bağırmaya başlayan bir koç değil. Çok fazla özgüven aşılıyor. Özgürlük tanıyor çünkü hiçbir oyuncu makine değildir, herkes hata yapabilir. Eğer basketbolu özgüven ve özgürlük ile oynarsanız daha iyi iş çıkartırsınız.”

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!