by Berkay Terzi / info@eurohoops.net
NBA’de takımların geleceğine yön veren yöneticilerin alması gereken birçok zorlu karar mevcut. Draft seçimleri, takaslar şüphesiz ilk akla gelenler oluyor. Fakat bunların arasında belki de en zoru ve en değişkeni kontratlar.
Bir oyuncuya verdiğiniz kontrat, herhangi bir sakatlık veya form düşüklüğü halinde kısa sürede daha değersiz bir konuma gelebiliyor. Veya oyuncunun gelişimi sayesinde kelepir hale gelebiliyor. Aşağıda da görebileceğiniz üzere NBA’de bunun birçok örneği var.
Eurohoops Fırın, NBA takımlarının sahip olduğu en iyi kontratları derliyor.
Atlanta Hawks: Dejounte Murray (2 yıl – 34 milyon)
Atlanta Hawks‘ın geçtiğimiz aylarda San Antonio Spurs‘ten draft hakları karşılığında kadrosuna kattığı Dejounte Murray, şu anda değerinin altına oynuyor. 26 yaşındaki Dejounte, bu kontratı 2019’un sonlarında aldığı için günümüzdeki değerini karşılamıyor. Geçen sezon All-Star olan bir oyuncudan bahsediyoruz. Atlanta Hawks, kadrodaki ikinci yıldızına yalnızca 17 milyon ödüyor. San Antonio, Dejounte’ye yeni kontrat vermek istemiyordu. Muhtemelen maksimuma yakın bir kontrat talep edecek. Fakat önümüzdeki iki sezon boyunca bu kontratın tadını çıkarabilir Atlanta.
Boston Celtics: Robert Williams (4 yıl – 49 milyon)
Robert Williams, NBA finalisti Boston Celtics‘in en iyi iki savunmacısından birisi, hücumda dikey sıçraması sayesinde önemli bir etki yapıyor ve yalnızca yıllık 12 milyon karşılığında oynuyor. Henüz 25 yaşında olduğunu da unutmamak lazım. Bu noktadan sonra Robert Williams’ın hücumunda ekstra bir gelişim beklemiyor. Yani daha iyi bir skorere dönüşmeyecektir ama Boston kadrosunda bunu yapacak isimler zaten var. Williams, oyuna farklı yollardan etki ediyor. Bugün yeni bir kontrat imzalasa muhtemelen bundan en az 20 milyon daha fazla kazanırdı. Williams’ın önündeki tek engel sakatlıklar. 2022-23 sezonuna da sakat girecek.
Brooklyn Nets: Seth Curry: (1 yıl – 8 milyon)
James Harden – Ben Simmons takasının yan parçalarından olan Seth Curry, alıştığımız işlerini bu sezon Brooklyn Nets‘te yapacak. NBA’in en verimli şutörlerinden birisi olmasının yanı sıra, topu yönlendirme işinde hiç fena değil. Brooklyn Nets’te Kevin Durant ve Kyrie Irving gibi yıldızların çekim gücünü, Ben Simmons’ın pasör özelliklerini düşündüğümüzde Seth Curry’nin hünerleri daha da değerli hale geliyor. 32 yaşındaki oyuncu, Nets formasıyla kendine daha fazla boş alan bulabilir.
Charlotte Hornets: LaMelo Ball (2 yıl – 17 milyon)
Charlotte Hornets‘ta bir sürü çaylak kontratı var. Çaylak kontratlarını dikkate almak ne kadar adil olur bilemem ama bazı takımlarda bunu mecburen yapacağız. LaMelo Ball, genç oyuncularla dolu Charlotte kadrosunun lideri konumunda. Geçen sezon kariyerinde ilk kez All-Star seçildi. Bu sezon bu başarıyı tekrarlaması hiç de zor değil. Play-in turnuvasına katılıp playoff umutlarını yeşertmek isteyen Charlotte’un en önemli oyuncusu. Bir gün maksimum kontrata imza attığını göreceğiz ama şimdilik takımının en iyi fiyat/performans ürünü.
Chicago Bulls: Alex Caruso (3 yıl – 28 milyon)
Geçtiğimiz yıl Los Angeles Lakers‘tan ayrılıp Chicago Bulls‘un yolunu tutan Alex Caruso, Lonzo Ball ile beraber savunmanın belkemiğiydi. Caruso’nun maç kaçırdığı dönemlerde Chicago Bulls savunması birkaç kademe birden geriledi. Onun yokluğunda savunma çok daha kolay deliniyordu ve sahada koşturup rakibe rahatsızlık verecek birisi yoktu. Lonzo Ball’un sakatlığını düşünürsek, Alex Caruso bu yıl daha önemli hale geldi. Bu yüzden 28 yaşındaki oyuncunun maaşı gayet iyi duruyor Chicago adına.
Cleveland Cavaliers: Ricky Rubio (3 yıl – 16 milyon)
32 yaşındaki deneyimli oyun kurucu, geçtiğimiz sezon Cleveland formasıyla sakatlandıktan sonra Indiana Pacers‘a takaslanmıştı. Yaz döneminde serbest kalan Rubio, tekrar Cleveland Cavaliers ile sözleşme imzaladı. İspanyol oyuncunun sakatlığı hala bitmiş değil ve sahalara dönmesi birkaç ayını daha alacak. Ancak döndüğünde takıma faydalı olacağından şüphem yok. Rubio, Cleveland benchinin ihtiyaç duyduğu basketbol aklını ve oyun olgunluğunu sağlıyor.
Dallas Mavericks: Dorian Finney-Smith (4 yıl – 40 milyon)
2021-22 NBA sezonunda Batı konferans finallerine kadar gitmeyi başaran Dallas Mavericks, hücumuyla fark yaratan bir takım. Ancak Jason Kidd’in gelişiyle birlikte savunma tarafında gözle görülür bir gelişim yaşandı. Bu savunma gelişimi, muhtemelen başarının önemli sebeplerinden biriydi. Takımın savunma lideriyse Dorian Finney-Smith’ten başkası değil. DFS, tam olarak Luka Doncic’in yanına koymak isteyeceğiniz bir oyuncu. Sahanın her iki tarafında da… Onu 4 yıllığına takıma bağlamış olmaları güzel.
Denver Nuggets: Bruce Brown (2 yıl – 13 milyon)
Geçtiğimiz sezon Brooklyn Nets forması giyen Bruce Brown, bu yaz döneminde Denver Nuggets ile sözleşme imzalamıştı. Brown, Denver Nuggets’ın bir süredir ihtiyaç duyduğu kanat savunmasını sağlamakla yükümlü. Bununla birlikte, hücumdaki topsuz hareketliliği ve pasör becerileri, Nikola Jokic’in yanındayken çok daha değerli hale gelebilir. Brown, biraz sıra dışı ama değerli bir görev adamı. Brooklyn Nets, onun yokluğunu dönem dönem hissedebilir bile.
Detroit Pistons: Saddiq Bey (2 yıl – 7 milyon)
2022 NBA Draftı’yla birlikte Cade Cunningham ile Jaden Ivey’i yan yana getiren Detroit Pistons, geleceğe dair olumlu adımlar atıyor. Kadronun en önemli oyuncularından bir diğeri ise Saddiq Bey. 2020 NBA Draftı’nda 19. sıradan seçilen Saddiq Bey, Jerami Grant’in gidişinden sonra takımda daha büyük bir role sahip oldu. 23 yaşındaki oyuncudan beklentiler arttı ancak maaşı aynı kaldı. Saddiq Bey, önümüzdeki iki sezon boyunca Detroit Pistons için ucuza çalışacak.
Golden State Warriors: Donte DiVincenzo (2 yıl – 9 milyon)
Gary Payton’ı serbest oyuncu piyasasında Portland Trail Blazers‘a kaptıran son şampiyon Golden State Warriors, savunma yönlü oyuncunun yerini Donte DiVincenzo ile doldurdu. DiVincenzo, bana kalırsa Payton kadar üst düzey bir savunmacı değil ama bu rolün hakkını verebilecek düzeyde olduğunu düşünüyorum. DiVincenzo’nun Gary Payton’dan çok daha iyi bir hücumcu olduğunu da hatırlatmak lazım tabi ki. Warriors sistemine uyabilecek kadar zeki, daha iyi şutör ve daha iyi pasör. DiVincenzo, şu anda Payton’ın ancak yarısı kadar kazanıyor.
Houston Rockets: Alperen Şengün (3 yıl – 12 milyon)
Houston Rockets‘taki temsilcimiz Alperen Şengün, genç isimlerle dolu kadroda çaylak kontrata sahip olan oyunculardan biri. Ancak lotaryanın dışından seçildiği için Jalen Green gibi isimlere kıyasla daha az para kazanıyor. Bu durum, fiyat/performans söz konusu olduğunda Alperen’i ön plana çıkarıyor.
Indiana Pacers: Tyrese Haliburton (2 yıl – 10 milyon)
Domantas Sabonis takasıyla birlikte genç oyun kurucu Tyrese Haliburton’ı takıma katan Indiana Pacers, yapılanma sürecinin liderini bulmuştu. Haliburton, henüz NBA’de iki sezon oynamasına rağmen sahada 10 yıllık veteran gibi duruyor. Basketbol zekası, top yönlendirme becerisi gerçekten özel. Önümüzdeki iki yıl özelinde konuşacak olursak, NBA’in en kelepir kontratlarından birine sahip olacak.
LA Clippers: John Wall (2 yıl – 12 milyon)
John Wall, son yıllarda NBA’in en kötü kontratlarından birine sahipti. Sakatlıkları sebebiyle bir türlü sahaya çıkamayan deneyimli oyuncu, buna rağmen yıllık 40 milyon kazanıyordu. Serbest kaldıktan sonra Los Angeles Clippers‘a imzayı atan John Wall, takımın oyun yönlendirme problemlerine çözüm bulmak için burada. 32 yaşındaki guard, 2020-21 sezonunda hala NBA’de iş yapabildiğini kanıtlamıştı. Eğer eski John Wall’un yarısını bile görebilirsek, yıllık 6 milyon hiçbir şey değil.
LA Lakers: Austin Reaves (1 yıl – 1,5 milyon)
Los Angeles Lakers, NBA’deki en ilginç maaş bordrosuna sahip. Kadronun büyük bir kısmının tek yıllık kontratı var. Bu kontratlar arasında gerek oyun profili gerek yaşı itibarıyla Austin Reaves ön plana çıkıyor. Geçen yıl playoff dışı kalan Lakers’ta adeta parlayan Reaves, bu yıl takımın bel bağladığı görev adamlarından olacak. Seneye daha iyi bir kontrata imza atması kesin gibi. Bu yüzden Lakers’ın bu sezon ondan mümkün olduğunca faydalanması gerek. Alex Caruso’yu ellerinden nasıl kaçırdıklarını düşünürsek…
Memphis Grizzlies: Desmond Bane (2 yıl – 6 milyon)
Memphis Grizzlies, şu anda ligin en genç takımlarından. Bu yüzden kadroda çok fazla çaylak kontratı var. Ancak bu kontratların arasında göze en çok Desmond Bane’in maaşı çarpıyor. 2020 NBA Draftı’nın 30. sırasından seçilen başarılı skorer guard, geçen yıl konferansı 2. sırada tamamlayan Memphis Grizzlies’ın en önemli isimlerindendi. Hücumda topu yere vurabiliyor, inanılmaz bir volümle ve verimlilikle şut atıyor, savunmada üstüne düşeni yapıyor. Bu yıl Jaren Jackson’ın yokluğunda daha değerli hale geleceği kesin. Bane, yeni kontratına imza atana kadar muhteşem bir fiyat/performans ürünü.
Miami Heat: Max Strus (1 yıl – 2 milyon)
Miami Heat her sezon kendine yeni rotasyon oyuncuları çıkarmayı başarıyor. Bu yıl sezon öncesi hazırlık döneminde Jamal Cain, Haywood Highsmith gibi isimler ön plana çıkarken geçen yıl bunu Max Strus başarmıştı. 26 yaşındaki keskin şutör, sezon içerisinde Miami’nin ilk beşine yerleşti ve Duncan Robinson’ı kesti. Şutörlerin böylesine değerlendiği bir ortamda ilk beş oyuncusuna 2 milyon ödemek nereden baksanız güzel iş. En kötü yanı, Strus’un sezon sonu yeni kontrat alacak olması. Pat Riley, bu para ödeme işlerinde biraz fazla cömert. (bkz. Duncan Robinson kotratı)
Milwaukee Bucks: Bobby Portis (4 yıl – 48 milyon)
Milwaukee Bucks 2020-21 sezonunda ipi göğüslerken Bobby Portis şehrin en sevdiği isimlerden birisi olmuştu. Portis, 2021-22 sezonu öncesinde daha büyük paralara imza atmak yerine 4 milyona Milwaukee’de kalmayı seçti. Brook Lopez’in sakatlığı sebebiyle sürelerini arttıran Portis, müthiş bir performans sergiledi. 27 yaşındaki oyuncu, bu sezon başında 4 yıl – 48 milyon dolara imza atarak bir nevi vefa kontratı almış oldu. Yıllık 12 milyon bu listede fazla görünse de Bucks kadrosunda hiçbir şey değil.
Minnesota Timberwolves: Kyle Anderson (2 yıl – 18 milyon)
Minnesota Timberwolves‘un Kyle Anderson hamlesi, yaz döneminin en underrated imzası olabilir belki de. 29 yaşındaki forvet oyuncusu, bu takıma son derece uyumlu. Karl-Anthony Towns’ın yanında 4 numarada kullanarak savunma becerilerinden yararlanabilirsiniz. Veya 3 numarada kullanarak top yönlendirme özelliklerini ön plana çıkarabilirsiniz. Kyle Anderson, ligin çok yönlü görev adamlarından birisi olmasına rağmen yalnızca 9 milyon kazanıyor. Birkaç milyon fazladan kazansa gözüme batmazdı şahsen.
New Orleans Pelicans: Herb Jones (2 yıl – 4 milyon)
Geçen sezona kötü giren fakat daha sonrasında CJ McCollum hamlesiyle playofflara kadar giden Pelicans, bu süreçte kadrodaki her oyuncudan katkı almayı başardı. Ama muhtemelen en çok Herbert Jones’tan aldılar. 2022 NBA Draftı’nın ikinci turunda seçilen Herb, Pelicans savunmasına inanılmaz katkılar yaptı. Henüz çaylak yılında bu kadar dominant olabilen çok az savunmacı vardır yakın tarihte. Zion’un dönüşüyle daha iddialı hale gelen Pelicans, savunmada yine 24 yaşındaki oyuncuya bel bağlayacak. Buna rağmen yıllık yalnızca 2 milyon ödeyecekler.
New York Knicks: Immanuel Quickley (2 yıl – 6 milyon)
Açıkçası New York Knicks‘in kadrosunda iyi kontrat bulmakta zorlandığımı itiraf etmeliyim. Fakat tam bu noktada Immanuel Quickley devreye girdi. New York’un kenardan getirip enerji katmak için kullandığı Quickley, işini gerçekten de hakkıyla yapıyor. 23 yaşındaki oyuncu, kariyerinin ikinci senesinde kayda değer bir gelişim yaşamadı. Veya bunun için yeterli alan bulamadı. Buna rağmen uzun yıllar NBA benchlerinde görmemiz mümkün. Şu anda yaptığı iş, kesinlikle yıllık 3 milyondan daha fazlasını hak ediyor.