By Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Turkish Airlines EuroLeague’de sezonun ilk çift maç haftasının ilk perdesini dün geceyle geride bıraktık.
Birçok takımın sezonun henüz başı olması sebebiyle hazır olmadığını göz önüne alırsak, ilk çift maç haftasının biraz sürprizlerle geçmesini bekliyordum ki öyle de oldu.
Maalesef o sürprizlerden biri de temsilcimiz Anadolu Efes‘ten geldi. Evinde sezona kötü başlayan Valencia Basket’i ağırlayan lacivert-beyazlılar, İspanyol takımının özellikle ilk yarıdaki muhteşem dış şut performansına engel olamayınca sahadan beklenmedik bir yenilgiyle ayrıldı.
Fenerbahçe Beko ise çift maç haftası dinlemedi ve arkasındaki rüzgarı daha da kuvvetlendirdi. Evinde LDLC Asvel’i konuk eden sarı lacivertliler, baştan sona çok iyi bir basketbol oynayarak sahadan farklı bir şekilde galip ayrıldı ve sezona 3’te 3 ile girmiş oldu.
Haftanın isim olarak en büyük maçından ise görece sürpriz bir sonuç çıktı. Deplasmanda Real Madrid‘e konuk olan Olympiakos, oldukça çekişmeli ve keyifli geçen maçtan Kostas Sloukas‘ın son bölümdeki muazzam basketboluyla galip ayrılmayı başardı. Daha iki hafta önce Barcelona’yı da deplasmanda yıkan Pire ekibi, Real Madrid‘e de benzer bir tarife uygulayarak sezon başından tüm rakiplerine mesajı gönderdi.
🔥🔥🔥 KOSTAS SLOUKAS, REAL MADRID DEPLASMANINDA MAÇI KAZANDIRIYOR!#EuroLeague pic.twitter.com/HZONAF3NwO
— Eurohoops Türkiye (@EurohoopsTR) October 19, 2022
Sezona 3’te 3 ile giren diğer iki takım ise ALBA Berlin ile Cazoo Baskonia oldu.
Bu sezona müthiş formda başlatan ALBA Berlin, evinde Panathinaikos‘u konuk ettiği karşılaşmada yine muazzam keyif verici bir basketbol oynayarak Yunan rakibini sahada adeta ezdi ve formunu sürdürdü. Cazoo Baskonia‘da ise Markus Howard yine devredeydi. Kızılyıldız’ı konuk eden Bask ekibi, çok iyi basketbol oynamasa da yıldız isminin skorer performansıyla sahadan zaferle ayrıldı.
Zeljko Obradovic ile Ettore Messina’nın karşılaşmasından İtalyanlar mutlu ayrıldı. Deplasmanda Partizan’a konuk olan Milano, zaman zaman rakibi karşısında zor duruma düşse de son bölümde guardlarda Sırp takımına karşı büyük bir üstünlük kurunca galibiyeti cebine koydu. Barcelona ise Bayern Münih deplasmanında müthiş savunmasıyla galibiyete yürüdü. Alman rakibine ikinci yarıda sadece 1 asist yaptıran Saras ve öğrencileri, bu sezon 2. galibiyetini almış oldu.
Zalgiris Kaunas ise sezonun ilk galibiyetlerine kendi evinde kavuştu.
Litvanya’da Virtus Bologna’yı konuk eden Zalgiris, son bölüme geride girse de Ignas Brazdeikis’in dikkat çekici performansıyla geriden gelerek kazandı.
Maccabi‘den de benzer bir galibiyet geldi. AS Monaco karşısında bir ara 20 sayı geriye düşen İsrail ekibi, Wade Baldwin önderliğinde pes etmedi ve muhteşem bir geri dönüşle kazandı.
Zalgiris Kaunas – Virtus Bologna: 68-65 (Ignas Brazdeikis 18 sayı, Kyle Weems 15 sayı)
Anadolu Efes – Valencia Basket: 91-92 (Vasilije Micic 22 sayı, Bojan Dubljevic 20 sayı)
Fenerbahçe Beko – LDLC ASVEL: 84-63 (Carsen Edwards 19 sayı, Youssoupha Fall 17 sayı)
Maccabi Playtika Tel Aviv – AS Monaco: 78-70 (Wade Baldwin 21 sayı, Jordan Loyd 21 sayı)
FC Bayern Münih – FC Barcelona: 73-84 (Augustine Rubit 19 sayı, Jan Vesely 14 sayı)
Partizan – EA7 Armani Milano: 75-80 (Zach LeDay 23 sayı, Shavon Shields 25 sayı)
ALBA Berlin – Panathinaikos: 94-65 (Luke Sikma 16 sayı, Marius Grigonis 14 sayı)
Cazoo Baskonia – Kızılyıldız: 92-75 (Markus Howard 30 sayı, Luka Mitrovico 17 sayı)
Real Madrid – Olympiakos: 87-89 (Dzanan Musa 17 sayı, Sasha Vezenkov 23 sayı)
Puan Durumu
1- Fenerbahçe Beko 3 galibiyet – 0 yenilgi
2- ALBA Berlin 3 galibiyet – 0 yenilgi
3- Cazoo Baskonia 3 galibiyet – 0 yenilgi
4- Olympiakos 3 galibiyet – 0 yenilgi
5- EA7 Armani Milano 2 galibiyet – 1 yenilgi
6- AS Monaco 2 galibiyet – 1 yenilgi
7- FC Barcelona 2 galibiyet – 1 yenilgi
8- Maccabi Playtika Tel Aviv 2 galibiyet – 1 yenilgi
9- Anadolu Efes 1 galibiyet – 2 yenilgi
10- Real Madrid 1 galibiyet – 2 yenilgi
11- Zalgiris Kaunas 1 galibiyet – 2 yenilgi
12- Valencia Basket 1 galibiyet – 2 yenilgi
13- Virtus Bologna 1 galibiyet – 2 yenilgi
14- LDLC ASVEL 1 galibiyet – 2 yenilgi
15- Panathinaikos 1 galibiyet – 2 yenilgi
16- Partizan 0 galibiyet – 3 yenilgi
17- FC Bayern Münih 0 galibiyet – 3 yenilgi
18- Kızılyıldız 0 galibiyet – 3 yenilgi
Peki haftanın sonuçlarıyla birlikte en çok öne çıkan isimleri kimlerdi? Gelin, ödülleri de dağıtalım:
Haftanın MVP’si: Luke Sikma (Panathinaikos)
“Sikma! Virtüöz, orkestra şefi! Şov yaptı, yine büyük oynadı! Mercedes Benz-Arena onu alkışlıyor! O, Mercedes Benz-Arena’yı alkışlıyor! “
Panathinaikos karşısında Luke Sikma’yı izlerken aklıma Liverpool’un yıldız futbolcusu Thiago için söylenen ve sosyal medyada çok meşhur olan bu cümle geldi. Thiago o gün bu sözleri ne kadar hak ettiyse dün gece de Sikma o kadar hak etti.
Sezona muhteşem başlayan ALBA Berlin, Panathinaikos‘u kendi evinde adeta sahadan silerken oyunun başrolünde Sikma vardı. Sadece istatistiklerini söylemem zaten neden bu haftanın en değerli oyuncusu ödülünü onun hakkı olduğunu bizlere açıklıyor: 26 dakikada 16 sayı, 15 ribaund, 6 asist ve 34 verimlilik puanı!
Gerçekten tam bir virtüöz!
Basketbolu seviyorsanız Sikma’yı de sevmeniz gerekir çünkü bir insanın, basketbolcudan beklediği her şey onda var: Yetenek, zeka ve öngörülemezlik ve verimlilik!
Sikma, Panathinaikos karşısında hepsini ortaya koydu. Onun sahada olduğu anlarda ALBA’nın 36 sayılık bir üstünlük kurması da bunun bir göstergesi.
İlk iki haftada benim haftanın MVP’si seçimimle EuroLeague’inki farklı olmuştu. Biliyorsunuz, EuroLeague bu ödülü verirken o haftanın kazanan takımları arasında en yüksek verimlilik puanına ulaşan oyuncusunu seçiyor. Sikma öyle bir performans sergiledi ki, bu farklılığa son verdi. Hem benim hem de EuroLeague sisteminin MVP’si o!
Haftanın İlk Beşi:
- Kostas Sloukas (Olympiakos) 14 sayı, 4 ribaund, 7 asist, 20 PIR: İstatistik olarak bakarsak; Olympiakos’tan haftanın beşine seçilecek isim Sasha Vezenkov gibi gözükebilir. Bulgar forvet gerçekten de harika bir oyun oynadı ama Kostas Sloukas‘ın son çeyrekte yaptıkları çok daha özeldi. Sezona müthiş bir başlangıç yapan Olympiakos, WiZenk Center’da Real Madrid‘i devirirken Sloukas, maçın sonunda adeta İspanyol devine meydan okudu. Nefes nefes geçen karşılaşmada sürekli Tavares’in üstüne giden yıldız oyuncu, son çeyrekte 8 sayı ve 3 asistle oynadı, yetmedi bitime 3 saniye kala zaferi getiren şutu soktu. Daha ne yapsın bu adam!
- Wade Baldwin (Maccabi Playtika Tel Aviv) 21 sayı, 7 ribaund, 5 asist, 28 PIR: Maccabi – Monaco maçında muhtemelen herkes Mike James’in şovunu bekliyordu ama Wade Baldwin yıldız oyuncudan o rolü çaldı. Maccabi’nin kendi evinde bir ara 19 sayı farkla geriye düştüğü maçta takımını Lorenzo Brown’la birlikte ayağa kaldıran Baldwin, son çeyrekte muhteşem bir performans sergiledi ve sadece son çeyrekte rakip potaya 12 sayı göndererek takımını unutulmaz bir galibiyete taşıdı. Sezon onun için biraz sallantı da başlamıştı. Bu performans Maccabi tarafında ümitleri artıracaktır.
- Markus Howard (Cazoo Baskonia) 30 sayı, 3 ribaund, 32 PIR: EuroLeague’in yeni gözdesi Markus Howard, bu hafta da hız kesmedi. Geçtiğimiz hafta Partizan’a tam 33 sayı atarak bütün dikkatleri üstüne çeken Amerikalı şutör, Kızılyıldız’a de benzer bir tarife uyguladı. 24 dakikada 7/12 üçlük isabetiyle tam 30 sayı atan Howard, takımının çekişmeli geçen maçta Sırp rakibini devirerek galibiyete uzanmasını sağladı. Yıldız oyuncu, son iki haftada 24’te 15 üçlük isabetiyle oynayarak herkese ismini öğretti. Doğal, sonuçta onun iki maçta attığı 15 üçlüğü bir sezon da sokamayan guardlar var!
- Shavon Shields (EA7 Armani Milano) 25 sayı, 4 ribaund, 26 PIR: Ettore Messina’nın kurtarıcısı bu hafta da sahnedeydi. Geldiği günden bu yana büyük maçlarda ve anlarda asla geri adım atmayan Shields, benzeri bir performansı Partizan deplasmanında sergiledi. Takımı bütün bir maçı neredeyse geride götürürken Shields hep en soğukkanlı kişi olarak sahada kaldı ve 25 sayıyla da takımının zorlu Partizan deplasmanından zaferle dönmesini sağladı.
- Luke Sikma (ALBA Berlin) 16 sayı, 15 ribaund, 6 asist, 34 PIR: M.V.P
Haftanın Takımı: Valencia Basket
Açık konuşayım; hafta başında Valencia Basket’in deplasmanda Anadolu Efes‘i mağlup edeceğini söyleseniz, muhtemelen yüzünüze karşı gülerdim.
Anadolu Efes elbette hazır değil ve sezonun bu kısımlarında temsilcimizin sürpriz yenilgiler aldığını daha önce de gördük ama Valencia‘ya o kadar kötü bir halde geldi ki İstanbul’a, açıkçası sürpriz bir sonuç aklımın ucundan bile geçmedi.
İspanyol ekibi, bu maç öncesinde lig ve EuroLeague olmak üzere üst üste 4 maçını da kaybetmişti ve İstanbul’a ilk iki hafta takımının en skoreri olan Jasiel Rivero olmadan geldi. Haliyle beklenti Efes karşısında da kaybetmeleriydi ama öyle olmadı.
Özellikle ilk yarıda muhteşem bir üçlük yüzdesiyle oynayan Valencia, maç boyunca Efes‘e karşı hep bir şekilde ayakta kaldı. Ne zaman temsilcimiz, ipleri eline almak için bir hamle yapsa Valencialı oyuncular geri adım atmayarak karşılık verdi. Arka arkaya bu kadar maç kaybeden bir takım genellikle kendi içinde bu özgüveni bulmakta çok zorlanır ama Valencia buldu ve kendileri için çok kritik bir galibiyeti almayı başardı.
Şartları ve maç öncesindeki beklentiyi göz önüne aldığımızda, haftanın en iyi takımı kesinlikle onlar!
Haftanın 6. Adamı: Sam Van Rossom
Hazır Valencia’dan bahsetmişken 36 yaşındaki Sam Van Rossom’a da hakkını hemen verelim.
Emeklilik primini dolduracak kadar uzun bir süredir Valencia’da yer alan Van Rossom, Anadolu Efes karşısında ilerleyen yaşına rağmen hala cephanesinin dolu olduğunu bize gösterdi.
Özellikle ilk yarıda müthiş bir katkı veren 36 yaşındaki guard, kenardan gelerek 15 dakikada 4/4 üçlükle 12 sayı attı ve dengeleri değiştiren oyuncu oldu.
Onun gibi yıllanmış şarapları, iyi günündeyken izlemek büyük bir keyif.