by Berkay Terzi / info@eurohoops.net
NBA’de merakla beklenen 2022-23 sezonu başladı ve biz basketbolseverleri uykusuz geceler bekliyor.
Yoğun NBA programında her maçı ve her takımı detayına kadar takip etmek neredeyse imkansız. Bu yüzden Eurohoops olarak yardımınıza koşuyor ve kendi notlarımızı huzurunuza taşıyoruz.
Haftalık yayınlayacağımız bu yazı serimizde o hafta NBA’de dikkatimizi çeken konu başlıklarını listeliyoruz. NBA’in altıncı haftasında ne tür gelişmeler oldu? Neler ön plana çıktı? Kendi perspektifimizden yorumluyoruz…
Uzun Süredir Beklenen Bam Adebayo
Miami Heat‘in 25 yaşındaki uzunu Bam Adebayo, 2017 NBA Draftı’nın 14. sırasında seçildiğinden beri istikrarlı olarak gelişim sağladı. Özellikle savunma anlamında harikalar yaratan Bam, hücumda ise bubble ortamında oynanan 2020 NBA Playofflarında zirve noktasına çıkmıştı. O playofflarda Miami’nin en önemli isimlerinden birisi haline gelen başarılı oyuncu, doğal olarak beklentileri bir hayli yükseltti.
Ancak o günden bu yana Bam Adebayo’nun hücumunda çıkıştan çok iniş yaşandı. Özellikle 2021 NBA Playofflarındaki performansıyla tepkileri üstüne çekti ve agresif olmamakla suçlandı. Topu aldığında ilk olarak handoffu düşünmesi ve potayı zorlamaması sebebiyle rakip uzunlar ona orta mesafede alan tanımaya başlamıştı. Her ne kadar bu eleştirilerin bazen gerçeklikten koptuğunu düşünsem de bu tepkiler büyük ölçüde haklıydı.
Bam Adebayo, bu sezon 19 maçlık süreçte nihayet beklenildiği gibi oynuyor. Son iki sezonda da dönem dönem çıkışları oluyordu ancak bu sezon bu performansı çok daha uzun süreli oldu. Özellikle Jimmy Butler’ın yokluğunda takımını adeta taşıdı. Son 14 maçta 22.6 sayı ortalaması yakalayan Adebayo, son 7 maçta ise 25.3 sayı ortalamasıyla Miami Heat‘e 5 galibiyet getirdi.
Şimdi herkesin temennisi, yıldız oyuncunun bu performansında devamlılık sağlaması. Normal sezon içinde, Jimmy Butler da dönünce elbette düşüş yaşayabilir. Ancak playofflar geldiğinde hücumda pasif kalmaması, bu agresifliğini sürdürmesi çok önemli olacak.
Yazının Bam Adebayo kısmını bitirmeden önce şunu da belirtmek gerek: Adebayo’nun şu anki hücum agresifliği yalnızca orta mesafelerden değil, çembere yaptığı ataklardan kaynaklanıyor. Birçok kişi Adebayo konusunda orta mesafeye takılıp kalsa da yüzü dönük hücumlarda çabukluk avantajını göz ardı ediyor.
Killian Hayes
2020 NBA Draftı’nın 7. sıra seçimi Killian Hayes, lige girdiğinden beri hücum anlamında hiçbir gelişim sağlayamadı. Bir zamanlar tahmini sıralamalarda ilk sıraya yazılan Killian Hayes’in yıldız olmasını kimse beklemiyordur artık. Ancak NBA’de kalıcı olmak istiyorsa çaylak kontratı bitmeden bir şeyleri kanıtlaması gerek. Çünkü NBA acımasız bir lig ve oyuncu havuzu dolup taşıyor.
Hayes’in savunma ve pasör anlamda zaten bir şeyler gösterdiğini düşünüyorum. Ancak hücumda kendine üretme açısından bu kadar yetersiz olması, onun diğer özelliklerini de değersiz kılıyor. Hayes’in %34 ile şut attığını belirtmekte yarar var. Ne dış şutunda ne de ikili oyun sonrası orta mesafesinde bir ilerleme görebildik. Bununla birlikte, pota etrafından yetersiz bitirici olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz. Zayıf elini kullanamaması bunda bir etken.
Ancak Detroit’te Cade Cunningham’ın sakatlığından bu yana güzel şeyler gösterdi Hayes. Son 11 maçta 11.3 sayı – 5.6 asist – 1.5 top çalma – %37.5 üçlük yüzdesiyle mücadele etti. Eğer NBA’de kalıcı olmayı başaracaksa, bunu savunmada topa baskı ve hücumda oyun yönlendirme marifetleri üzerinden başaracak. Bu 11 maçlık performansın süreklilik kazanıp kazanamayacağı hala belirsiz. Ancak Hayes’ten hala beklentisi olan insanlar var ve onları umutlandırmaya yetiyor.
Jaden McDaniels Savunması
NBA’de Jaden McDaniels kadar underrated savunmacı çok az var. Belki de hiç yok. Ancak emin olduğum şey, McDaniels’ın bu ligdeki önemli çok yönlü savunmacılardan birisi olduğu. Birden çok pozisyonla eşleşebilmesi bir yana, savunmada farklı rollere soyunabiliyor.
Savunmanın önünde topla oynayan, ikili oyun yönlendiren oyuncuları savunabiliyor (point-of-attack). Topsuz perdelerde şutörleri kovalayabiliyor (chaser). Zayıf taraftan yardım savunmalarıyla çemberi koruyabiliyor (weakside rim protector).
Jaden McDaniels’ın atletizm, uzunluk ve savunma zekası kombinasyonu herkeste bulunan bir şey değil. Bu sezon 1.4 blok ve 1.1 top çalma ortalamalarıyla mücadele eden 22 yaşındaki oyuncu, Pat Beverley ve Jarred Vanderbilt’in takaslanması sebebiyle çok daha önemli hale geldi.
Dallas Mavericks, NBA’in en net kadro yapılarından birisine sahip. Merkezde bulunan Luka Doncic’in etrafına görev adamlarını yerleştirerek birkaç yıldır bu iskelet üzerinden başarıyı kovalıyorlar. Ancak bu şekilde tek bir oyuncunun üstüne yük bindirerek yolun sonuna ulaşmak gerçekten çok zor.
Geçen sezon Jalen Brunson’ın varlığı işleri çok değiştiriyordu. Bununla birlikte Dorian Finney-Smith gibi yan parçaların daha formda olması da önemli bir etkendi. Bu sezon hem takımın ikinci yıldızı kaybedildi hem de yan parçalar sezona kötü girdi. Spencer Dinwiddie her ne kadar iyi işlere imza atsa da Brunson kalitesinde bir oyuncu değil. Christian Wood ise açık şekilde takımın yapısına uymuyor, özellikle savunma tarafında.
Dallas Mavericks’in Jalen Brunson’ın New York’a gitmesine izin vermesi büyük bir hataydı. “Luka Doncic + görev adamları” formülüyle belli bir noktaya kadar gelebilirler ancak şampiyonluk kazanmak istiyorlarsa kesinlikle yeterli değil.
Golden State‘de Gözden Kaçan Sorun
NBA’de sezona kötü bir başlangıç yapan son şampiyon Golden State Warriors, her ne kadar son üç maçını kazanmış olsa da eski kusursuz basketbolundan çok uzakta. Şu anda 11 galibiyet ve 10 mağlubiyetle Batı’nın 8. sırasında yer alıyorlar.
Bana kalırsa Warriors’ın mevcut basketbolunda bir eksik mevcut: Çember baskısı. Warriors’ın oyun sistemi topsuz hareketliliğe, topsuz perde ve handoff oyunlarına dayanıyor. Bu yüzden çembere yapılan ataklar, onların bir numaralı önceliği değil. Ancak bu sezon çemberi neredeyse akıllarından çıkarmış durumdalar.
Şu anda ligin çembere en az atak yapan takımı Warriors. Eskiden en tepede olmasalar bile en dipte de bulunmuyorlardı. Çembere gitmedikleri zaman rakip savunmanın yapısını bozmakta daha fazla zorlanıyorlar ve rakibi savunma rotasyonlarına sürükleyemiyorlar. Bununla birlikte serbest atış çizgisine de daha az geliyor.
Warriors’ta bu işi en iyi yapan isimlerden birisi Jonathan Kuminga ancak o da oyunundaki diğer defolar sebebiyle sahada bulunmakta zorlanıyor. Bu noktada Andrew Wiggins’in varlığı son derece değerli. Draymond Green’in de biraz daha aktif olması gerekebilir.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!