2022-23 EuroLeague: Sezon Ortası Ödülleri

09/Oca/23 09:58 Ocak 9, 2023

Meliksah Bayrav

09/Oca/23 09:58

Eurohoops.net

Eurohoops Fırın, EuroLeague’de sezon ortası ödüllerini dağıtıyor.

by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net

Turkish Airlines EuroLeague normal sezonunda ilk 17 haftalık sürecin sonuna geldik, bu da demek oluyor ki ligin yarısını geride bıraktık.

Yaz transfer dönemi boyunca içlerinde temsilcilerimiz Fenerbahçe Beko ve Anadolu Efes‘in de dahil olduğu çoğu takım, kadrolarını son derece önemli takviyelerle güçlendirdiler. Bu durum, şu ana kadar belki de EuroLeague tarihinin en rekabetçi sezonuna tanıklık etmemizi sağladı.

Ligin iddialı takımlarının yanı sıra Baskonia, Kızılyıldız, Partizan ve Zalgiris gibi ekiplerin de beklentilerin üzerine çıkarak etkileyici performanslara imza atmaları, EuroLeague’in seyir zevkine epey pozitif bir katkı yaptı.

Bu takımların yanı sıra beklentilerin altında kalarak şu ana kadar aradığını bulamayan kulüpler de olmadı değil.

Eurohoops Fırın, EuroLeague’de ilk 17 haftanın tamamlanmasıyla birlikte sezon ortası ödüllerini dağıtıyor.

En İyi Takım: Cazoo Baskonia

Sezon Derecesi: 17 maç, 11 galibiyet, 6 yenilgi, lider!

Yazın Neven Spahija’yla yollarını ayırıp başantrenörlük görevi için Joan Penarroya’yla anlaşmaya varan Baskonia, bu değişikliğin yanı sıra kadrosundan Wade Baldwin ve Simone Fontecchio gibi çok değerli iki yıldızı kaybetti.

Çoğu kişi takımın bu sezon bir çeşit geçiş süreci yaşayacağını düşünürken Bask ekibi, şu ana kadarki performansıyla ligin belki de en çok öne çıkan ekibi oldu.

Yazın kadrosunu Maik Kotsar, Darius Thompson, Markus Howard ve Daulton Hommes gibi EuroLeague seviyesinde herhangi bir tecrübeye sahip olmayan oyuncularla güçlendiren Baskonia, şu ana kadar bu isimlerin her birinden çok değerli katkılar aldı. Sezon içerisinde takımın eski oyun kurucusu Pierria Henry’nin de geri dönmesi, Bask ekibinin gücüne güç kattı.

Ligde oynanan ilk 17 karşılaşmanın sonunda maç başına 85.9 sayı ortalaması tutturan koç Joan Penarroya’nın ekibi, EuroLeague’in en çok sayı atan 2. takımı konumunda.

Hücumda Pierria Henry, Darius Thompson ve Markus Howard gibi kısalarıyla ligin durdurulması en zor ekiplerinden biri olan Baskonia, takım kimyası bakımından da henüz yeni bir takım olmasına karşın fark yaratıyor.

Açıkçası Baskonia’nın sezonu şu an olduğu gibi lider tamamlaması çok büyük sürpriz olur. Buna rağmen düşük beklentilerle girilen bir sezonda ilk 4 sıra yarışının içerisinde kalabildiği takdirde Bask ekibi, beklentileri fazlasıyla karşılamış olacaktır.

En Değerli Oyuncu: Sasha Vezenkov

vezenkov.jpg

Kulübü: Olympiakos

Sezon Ortalamaları: 16 maç, 18.5 sayı, 6.9 ribaund, 2.0 asist, 1.2 top çalma, %45 üçlük isabet oranı

Altyapı günlerinden itibaren Avrupa basketbolunun en potansiyelli yetenekleri arasında gösterilen Sasha Vezenkov, buna rağmen kariyerinin ilk yıllarında beklenen sıçramayı yapamamıştı. Vasat geçen 3 yıllık Barcelona döneminin ardından 2018 yazında Olympiakos’a transfer olan Vezenkov, son 2 sezondur müthiş bir sıçramaya imza attı.

Geçtiğimiz yıl Final Four bileti alan Olympiakos kadrosunun en değerli isimlerinden biri olan Bulgar yıldız, normal sezondaki oyunu sayesinde EuroLeague’in en iyi beşine seçilmişti. Bu sezon ise 27 yaşındaki forvet, performansını bambaşka bir seviyeye taşımış durumda.

EuroLeague’in ilk yarısının sonunda Olympiakos, maç başına sayı ve asist ortalamalarının zirvesinde yer alıyor. Bu tablonun ortaya çıkmış olmasında Sasha Vezenkov’un payı elbette çok büyük.

Muhtemelen Nemanja Bjelica’yla birlikte modern EuroLeague tarihinin en komple iki 4 numarasından biri olan Vezenkov, hücumda neredeyse her şeyi belirli ölçüde yapabiliyor. 2.06’lık boyuyla hem çembere atak edebilen, hem alçak posttan sırtı dönük hücum edebilen, hem pasör becerileriyle takım arkadaşlarını besleyebilen, hem de son derece keskin dış şut tehdidiyle yay gerisinden büyük bir tehdit oluşturan Bulgar yıldız, şu ana kadarki görüntüsüyle Olympiakos hücumlarına boyut atlattı.

Ayrıca Vezenkov’un tüm bunları yaparken topla çok sık oynamaya ihtiyaç duymaması, kendisini Avrupa basketbolunun en özel yeteneklerinden biri kılıyor.

Koç Georgios Bartzokas yönetimindeki Olympiakos, şu ana kadar oynadığı basketbolla Final Four’un en büyük adaylarından biri olarak görülüyor. Takımın Bulgar yıldızı Sasha Vezenkov ise bu performansını sezon sonuna kadar taşıyabildiği takdirde en değerli oyuncu (MVP) ödülünün sahibi olacakmış gibi gözüküyor.

Hayal Kırıklığı: Olimpia Milano

Sezon Derecesi: 17 maç, 6 galibiyet, 11 yenilgi, 15. sıra!

Geçtiğimiz yıl EuroLeague normal sezonunu 3. sırada tamamlayarak başarılı bir görüntü ortaya koyan Olimpia Milano, playofflarda ise saha avantajına rağmen temsilcimiz Anadolu Efes‘e elenerek Final Four’un uzağında kalmıştı. Bu hayal kırıklığı yaratan eşleşmenin ardından Milano, yaz transfer döneminde kadrosuna çok sayıda flaş takviye gerçekleştirdi.

Kısa rotasyonunu neredeyse baştan aşağı yenileyen koç Ettore Messina’nın ekibi; Naz Mitrou-Long, Kevin Pangos, Billy Baron ve Stefano Tonut gibi. değerli kısaları kadrosuna ekledi. Diğer pozisyonlara da başta Brandon Davies olmak üzere yine önemli hamleler gerçekleştiren İtalyan temsilcisi, sezon başında Final Four’un en büyük adayları arasında gösteriliyordu.

Yüksek beklentilere rağmen şu ana kadar ortaya çıkan tablo ise tam anlamıyla bir hayal kırıklığı oldu.

Önce takımın yıldızlarından Shavon Shields’ın sakatlığıyla sarsılan Milano, devamında ise yaz döneminin önemli hamleleri Billy Baron ve Kevin Pangos’un sakatlıklarıyla hücum gücünde ciddi bir azalma yaşadı.

Tüm bunların yanı sıra uzunları Brandon Davies, Nicolo Melli ve Johannes Voigtmann’dan da düzenli katkı almakta zorlanan koç Ettore Messina’nın ekibi, maç başına ortalama sadece 70 sayıyla ligin en az sayı atan takımı haline geldi.

Sezon içerisinde gelen 9 maçlık mağlubiyet serisiyle playoff hattının çok uzağında kalan Olimpia Milano, son haftalarda Billy Baron’ın dönüşüyle biraz toparlanmış gibi gözükse de Olympiakos deplasmanında 82-66’lık ağır bir yenilgi daha aldı.

Elbette sakat oyuncuların takıma katılmasıyla birlikte koç Ettore Messina’nın ekibi, hücumda çok daha tehlikeli bir takım haline gelecektir. Buna karşın şu sıralar playoff hattının 4 galibiyet uzağında kalan Milano, ligin açık ara en çok hayal kırıklığı yaratan takımı oldu.

En İyi Koç: Dusko Ivanovic

Kızılyıldız’ın Sezon Derecesi: 17 maç, 9 galibiyet, 8 yenilgi, 10. sıra 

Bu yaz başantrenörü Dejan Radonjic’i Panathinaikos‘a kaptıran Kızılyıldız, genç koç Vlada Jovanovic’le taze bir başlangıç yapmayı hedefliyordu. Bu hamlenin yanı sıra kulüp tarihinin en çok para harcanan transfer dönemini geride bırakan Sırp temsilcisi, 2022-23 sezonuna hayal kırıklığı yaratan bir başlangıç yaptı.

Ligdeki ilk 7 maçının sadece 1’ini kazanabilen Kızılyıldız, bu korkunç formunun sayesinde ligin dibine demir atmıştı. Bu noktadan sonra erkenden başantrenör değişikliğine gitme kararı alan kulüp yönetimi, Vlada Jovanovic’le yolları ayırarak koç Dusko Ivanovic’le anlaşmaya vardı.

Kızılyıldız yönetiminin aldığı bu kritik karar, takım için tam anlamıyla bir kırılma noktası oldu.

Koç Vlada Jovanovic yönetiminde Dejan Radonjic döneminin aksine ligin en kötü savunma takımlarından biri haline gelen Kızılyıldız, özellikle deplasman maçlarında çok sayı yiyerek ağır yenilgiler alıyordu. Çoğu Yugoslav kökenli başantrenör gibi disipliniyle ünlenen Dusko Ivanovic, yeni takımına yaptığı ilk bariz dokunuşu işin savunma kısmında yaptı.

Çok kısa süre içerisinde ligin en sert savunma yapan takımlarından biri haline gelen Kızılyıldız, koç Ivanovic’le birlikte 6 maçlık müthiş bir galibiyet serisi yakaladı. Hücumda da sezon ortasında takıma katılan Luca Vildoza’nın önderliğinde üretimi sağlayan Sırp temsilcisi, bir anda kendini playoff yarışının içerisinde buldu.

Ayrıca bu süreçte Facu Campazzo gibi flaş bir transfere imza atan Sırp temsilcisi; şu sıralar Campazzo’dan lisans sorunları, Luca Vildoza’dan ise sakatlığı nedeniyle faydalanamıyor. Buna karşın son olarak Valencia deplasmanında kazanmayı başaran Kızılyıldız, playoff yarışı için ne kadar ciddi bir aday olduğunu ortaya koydu.

Koç Dusko Ivanovic ise kısa sürede yaptığı müthiş etki sayesinde bizce sezonun şu ana kadarki en dikkat çekici koçluk performanslarından birini ortaya koydu.

En İyi Çaylak: Johnathan Motley

Kulübü: Fenerbahçe Beko

Sezon Ortalamaları: 14 maç, 14.5 sayı, 5.6 ribaund, 1.5 asist

Bu yaz koç Dimitris Itoudis ile yepyeni bir serüvene adım atan temsilcimiz Fenerbahçe Beko, EuroLeague’de yeni sezona müthiş bir başlangıç yaptı. Yenilenen kadrosuyla üst üste galibiyetler alarak liderlik koltuğuna oturan Fenerbahçe’de Johnathan Motley, performansıyla ilk günden itibaren dikkatleri üzerine topladı.

Avrupa basketboluna ilk olarak geçtiğimiz sezon Lokomotiv Kuban formasıyla adım atan Motley, undersized denilebilecek fiziğine rağmen boyalı alanda yarattığı dominasyonla EuroCup’ın en flaş yıldızlarının başında gelmişti.

Kuban formasıyla sergilediği müthiş performansın ardından beklendiği üzere EuroLeague ekiplerinin radarına giren ABD’li uzun, ilk kez Fenerbahçe Beko’yla EuroLeague tecrübesini yaşadı.

Lig için çaylak bir oyuncu olmasına karşın adaptasyon bakımından pek bir sorun yaşamayan Motley, özellikle faul problemine girmediği maçlarda Fenerbahçe’nin ana skor opsiyonlarından biri oldu. Çember çevresindeki müthiş bitiriciliğini sarı-lacivertli formayla da gösteren 27 yaşındaki oyuncu, takımının maç başına en çok sayı atan ismi konumunda.

Harika sezon başlangıcının ardından ligdeki son 5 maçını kaybederek liderlik koltuğundan uzaklaşan Fenerbahçe’de Motley, sakatlığı nedeniyle 3 hafta sahalardan uzak kalmıştı. Fenerbahçe’nin ABD’li uzunun forma giymediği 3 maçlık süreçte en fazla 72 sayıya ulaşabilmesi, Johnathan Motley’nin sarı-lacivertli ekip için önemini bariz şekilde ortaya koyuyor.

Beklentilerin Üzerine Çıkan Takım: Zalgiris

Sezon Derecesi: 17 maç, 9 galibiyet, 8 yenilgi, 8. sıra

Açıkçası beklentilerin üzerine çıkan takım ödülünü halihazırdaki lig lideri Baskonia‘ya da pekala verebilirdik. Buna rağmen aynı şeyleri tekrarlamak istemememizden ve çeşitlik sağlamaya çalışmamızdan dolayı farklı bir alternatife yöneldik.

EuroLeague’de bu yaz transfer döneminin belki de en gösterişsiz takımı olan Zalgiris, ağırlıklı olarak Litvanyalı oyuncuları kadrosuna katarak yerli rotasyonunu güçlendirmeye çalışmıştı.

Sezona sadece 4 yabancı oyuncuyla başlayan Kaunas ekibi (Keenan Evans, Rolands Smits, Kevarrius Hayes, Tyler Cavanaugh), çoğu kişiye göre kadro kalitesi bakımından ligin en zayıf takımı olarak görülüyordu.

Playoff yarışında yer almasına çok az ihtimal tanınan Zalgiris, koç Kazys Maksvytis yönetiminde şu ana kadar ligin en sürpriz performanslarından birine imza atmayı başardı. Özellikle iç sahada oynadığı maçlarda taraftarıyla bütünleşerek farklı bir seviyeye çıkan Litvanya temsilcisi, ligin ilk yarısını playoff hattında tamamladı.

Takımdaki 4 yabancı oyuncunun ikisinden istikrarlı performans alamayan (Tyler Cavanaugh, Kevarrius Hayes) Litvanya temsilcisi, yerli rotasyonundan çok değerli katkılar alıyor. Başta takım kaptanı Edgaras Ulanovas olmak üzere Ignas Brazdeikis, Lukas Lekavicius, Arnas Butkevicius ve Tomas Dimsa gibi oyuncular, Zalgiris’in şu ana kadarki başarısında büyük pay sahibi oldular.

Savunmada son derece fiziksel bir takım olan koç Kazys Maksvytis’in ekibi, rotasyonu da son derece aktif kullanarak savunma sertliğini belirli bir düzeyde tutabiliyor. Bunun yanı sıra hücum ribaundu konusunda ligin en önde gelen takımları arasında yer alan Zalgiris, ikinci şans sayılarıyla rakiplerine zorlu anlar yaşatabiliyor.

Kadronun açık ara en skorer ismi olan ABD’li oyun kurucu Keenan Evans, sakatlığı nedeniyle sezonun kalan kısmında forma giyemeyecek. Bu sarsıcı gelişmenin ardından transfer edilen eski Anadolu Efes‘li Isaiah Taylor’ın performansı, Zalgiris için sezonun gidişatına direkt olarak etki edecek.

En İyi Çıkış Yapan Oyuncu: Mathias Lessort

Kulübü: Partizan

Sezon Ortalamaları: 17 maç, 13.4 sayı, 7.8 ribaund, 1.3 asist, 1.2 blok

Avrupa basketbolunun efsanevi ismi Zeljko Obradovic, ülkemizde Fenerbahçe döneminden de yakından bildiğimiz üzere uzunlardan müthiş katkılar alabilen bir başantrenör.

Fenerbahçe sürecinde Jan Vesely, Ekpe Udoh, Nemanja Bjelica ve Nicolo Melli gibi oyuncuların sıçrama yapmasına büyük katkı sağlayan Obradovic, Partizan’da ise bunun bir benzerini Mathias Lessort ile gerçekleştirdi.

EuroLeague seviyesinde Partizan’dan önce Maccabi, Bayern Münih ve Kızılyıldız gibi ekiplerin de formasını giyen Fransız uzun, özellikle Maccabi‘deki vasat performansının ardından sezon ortasında takımdan gönderilmişti. İsrail serüveninin ardından geçtiğimiz sezon Partizan’a geçiş yapan Lessort, burada kariyerinin zirvesine ulaştı.

Müthiş atletizmi ve iri fiziğinin sayesinde topu çember etrafında aldığı zaman çok büyük bir skor tehdidi oluşturan 27 yaşındaki uzun, Partizan kadrosunun başlıca skor opsiyonlarından biri konumunda. Bu tehdidinin yanı sıra pasör yönünü de bir nebze olsun geliştiren Lessort, kariyerinin geçmiş yıllarına kıyasla çok daha komple bir oyuncu haline geldi.

Geçtiğimiz sezon Maccabi’de sadece 5 maça çıktıktan sonra takımdan gönderilen Mathias Lessort, Zeljko Obradovic’le birlikte kısa süre içerisinde müthiş bir gelişim örneği gösterdi. Hücumdaki artılarının yanı sıra üstün ribaund sezgisiyle de Partizan’a çok değerli katkılar sağlayan Fransız uzun, bizce en iyi çıkış yapan oyuncu ödülünü almayı sonuna kadar hak etti.

En İyi Rol Oyuncusu: Giannoulis Larentzakis

Kulübü: Olympiakos

Sezon Ortalamaları: 17 maç, 9.2 sayı, 1.4 ribaund, 1.6 asist, %46 üçlük isabet oranı

Geçtiğimiz sezon EuroLeague’de Final Four’a kalma başarısını gerçekleştiren Yunan devi Olympiakos, kadrosunda Tyler Dorsey gibi son derece etkili bir skorere sahipti. Bu yaz Dorsey’nin NBA yolcusu olması nedeniyle kırmızı-beyazlı ekip, Galatasaray NEF’ten Isaiah Canaan’ı kadrosuna kattı.

Tyler Dorsey gibi çok değerli bir oyuncunun yerine kadroya dahil edilen Isaiah Canaan, şu ana kadarki performansıyla beklentileri karşılayamadı. Buna rağmen Olympiakos, şu an maç başına 86.6 sayıyla ligin en çok sayı atan takımı konumunda. Bu tablonun ortaya çıkmasında Giannoulis Larentzakis’in rolü hiç de az değil.

Olympiakos formasıyla 3. sezonunu geçiren Larentzakis, bundan önceki 2 sezonunda EuroLeague’de düzenli süre bulan bir isim değildi. Bu yıl ise performansını farklı bir boyuta taşıyan deneyimli oyuncu, özellikle dış şut yüzdesiyle takımına çok değerli katkılar yaptı.

Maç başına 17 dakika süre bulan ve ağırlıklı olarak kenardan oyuna dahil olan Larentzakis, kısıtlı sürelerine rağmen maç başına 9.2’lik sayı katkısıyla takımının şu ana kadar Tyler Dorsey’nin yokluğunu pek hissetmemesinin nedenlerinden biri oldu. Ayrıca savunmada da agresifliği ve topa baskısıyla Yunan oyuncu, koçu Georgios Bartzokas’ın en güvenilir alternatifleri arasına girdi.

En İyi Savunmacı: Thomas Walkup

Kulübü: Olympiakos

Sezon Ortalamaları: 17 maç, 6.8 sayı, 2.9 ribaund, 5.1 asist, 2.2 top çalma!

Açıkçası en iyi savunmacı ödülünde ligin şu andaki blok kralı Walter Tavares’i de seçebilirdik. Buna karşın Real Madrid‘in EuroLeague’de maç başına en çok sayı yiyen ekiplerden biri olması, farklı bir alternatife yönelmemize neden oldu.

Olympiakos formasıyla 3. sezonunu geçiren Thomas Walkup, koçu Georgios Bartzokas için tam anlamıyla vazgeçilemez bir oyuncu. Hücumda üst düzey oyun zekası, ikili oyun yönlendirme becerisi ve pasörlüğüyle öne çıkan ABD’li oyun kurucu, buna rağmen takımına asıl belirleyici katkıyı işin savunma kısmında yapıyor.

Topa baskı konusunda şu an muhtemelen Avrupa basketbolunun en önde gelen ismi olan Walkup, savunmadaki agresifliği ve temastan hiç kaçınmaması sayesinde eşleştiği rakipleri top kayıplarına zorlayabiliyor. Maç başına 2.2 gibi epey dikkat çekici bir top çalma ortalamasıyla oynayan deneyimli oyuncu, ligin zirvesinde yer alıyor.

Ayrıca ABD’li oyun kurucunun savunmadaki önemi sadece top çalma istatistiğinden ibaret değil. Olympiakos kadrosunun en büyük yıldızlarından biri olan Kostas Sloukas, artık ilerleyen yaşıyla birlikte savunmada belirgin zaafiyetler yaratabilen bir oyuncu.

Sahada ağırlıklı olarak Thomas Walkup – Kostas Sloukas ikilisine birlikte süre veren koç Georgios Bartzokas, Walkup’ın savunmadaki artıları sayesinde Sloukas’ın yarattığı savunma zaafiyetlerini de minimuma indirebiliyor.

Olympiakos kadrosu için ne denli kritik bir role sahip olduğunu da düşünürsek Thomas Walkup, bizce şu an yılın en iyi savunmacısı ödülünü hak ediyor.