by Scott Cacciola / Çeviri: Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 20 Aralık 2022 tarihinde The New York Times‘ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Bundan birkaç yıl önce o zaman Seattle’da lise basketbolu yıldızı olan Kevin Porter Jr., hayatını etkileyebilecek derin bir karar verdi. NBA 2K’da kendi takımını oluşturan Porter Jr., oyunculardan birine çok uzun, baldırın üzerine gelen çoraplar giydirmeye karar verdi.
“Gerçekten çok sevmiştim.” diyor Porter. “Öyle olunca gerçek hayatta da denedim ve ‘Tamam, yeni tarzım bu’ diye düşündüm.”.
Porter, bu tarza sadık kaldı. Şu anda Houston Rockets‘ta dördüncü yılını geçiren oyuncu, uzun çoraplarını sık sık dizlerini kolları için tasarlanmış sıkıştırma kolluklarla kapatarak tamamlıyor.
“Böylece bacaklarım sıcak kalabiliyor.” diyor. “Birçok insan uzun çorap giyenlerle dalga geçiyor fakat aslında bu, 70’ler ve 80’lerin tarzı. Ben farklıyım ve bunu göstermeyi seviyorum.”
Büyük bedenli kazaklarıyla, öncü atkılarıyla ve takım elbiseleriyle NBA oyuncuları uzun süredir moda akımı belirleyicilerine ışık tutuyor. Maçlardan önce salonların koridorları bir moda yürüyüşü gibi geliyor. Taraftarlar koltuklarda yerlerini aldıktan sonra da ligin yıldızları pazardaki en güzel ayakkabılarla sahne alıyor.
Fakat NBA, konu oyuncuların maç içindeki önemsiz giyim malzemelerine geldiğinde nadiren özgürlük veriyor. Oyuncular, ligin altı senedir çorap partneri olan Nike çoraplarını giymek zorunda.
Fakat bu sınırlı dünyada bile oyuncular, modaya olan yaklaşımları için düzenli şekilde farklı yollar bulabiliyor. Bazıları çoraplarını yükseğe çekerken diğerleri aşağıda tutuyor. Bazıları her maç farklı giymek isterken bazıları haftalarca aynı çorapları yıkayıp dönmekten memnun.
Hatta bazı oyuncular sağ ve solda marka amblemi olan Nike çoraplarını bilerek yanlış ayaklarına giyiyor. Bu yapboz, Milwaukee Bucks‘tan Pat Connaughton’ın kafasını hep karıştırdı.
“Sordum soruşturdum ve kimse bana tatmin edici bir cevap vermedi.” diyor Connaughton.
Çoğu oyuncu verimi seçse de bazıları modayı da seçebiliyor. Jenerasyon farkının göstergesi belki de.
Yıllar boyunca çoğu oyuncu takımlarının onlara verdiği çorapları giydi – bazen birden fazlasını! 1970’lerde Knicks ve Nets forması giyen Mel Davis, altı çift çorap giymesiyle tanınıyordu. Altı!
1986 yılında ligin çoraplar, replika formalar, şortlar ve ısınma kıyafetleri hakkında bir ürün çizelgesi oluşturmasıyla çorap protokolü de daha resmileşti. Ligin oyuncuları Ridgeview adlı şirketin çoraplarını giymeye zorunlu kılması ise uzun sürmedi.
1980’lerin ve 1990’ların başında çoraplar basitti. Bazılarının bilekte birkaç deseni olurdu. Öbürlerinde takım isimleri yazardı. 1999 yılında lig, Indiana’da yer alan For Bare Feet ile çalışmaya başladı ve bu şirket çok kolay ayırt edilebilir çoraplar yapıyordu: Küçük bir NBA logosunun bulunduğu konforlu ve beyaz çoraplar.
2015-16 sezonundan önce NBA, Stance için For Bare Feet’i bıraktı. Oynamaya daha elverişli ve canlı olan Stance çorapları ise hiç popüler değildi.
“Baş belası.” diyor Boston Celtics‘ten Marcus Smart. “Ayağınızı acıtıyordu. Onları çok sevmemiştim.”
Stance deneyimi sadece iki sezon sürdü. Philadelphia 76ers forveti P.J. Tucker da bu markadan çok hoşlanmamıştı. Böylece kendi en sevdiği çorap markası Thorlos çoraplarla Stance çorapları terziye gönderdi. Terzi, hepsini yarıya kesmiş ve çorapların üstünü Stance, altını Thorlos yapmıştı.