by Berkay Terzi / info@eurohoops.net
Eurohoops’un deprem felaketinden etkilenen vatandaşlarımız için düzenlediği açık arttırmaya buraya tıklayarak katılabilirsiniz.
Kolej basketbolunda temsilcimiz Adem Bona’nın da forma giyeceği büyük Mart Turnuvası (March Madness) geldi çattı.
16 Mart günü başlayıp Nisan ayının ilk günlerine kadar sürecek olan bu heyecan, yine birçok sürprize gebe. Tek maçlık eleme usulünden ötürü bu turnuvada mucizeler sıradanlaşıyor ve çoğu zaman takımlar arasındaki kalite farkının anlamı kalmıyor.
Bunun örneklerini defalarca kez gördük. Yakın tarihte mücadelesiyle peri masalı yazan ve gönüllere taht kuran birçok takım vardı. Hazır March Madness kapıya dayanmışken takvim yapraklarını biraz geriye sarmakta yarar var.
Eurohoops Fırın, kolej basketbol turnuvasının en büyük sürprizlerini hatırlıyor.
8. 2013-14 Dayton Flyers
Sıra: 11. sıra
Başarı: Son 8
Başroller: Dyshawn Pierre, Jordan Sibert, Devin Oliver
Turnuvada ismini nadiren gördüğümüz Dayton, 2014 senesi için özel bir sürpriz hazırlıyordu. Üstelik başrolde tanıdık isimler vardı.
Dayton, özel davetle kılpayı girdiği March Madness’ta üç tur atlamayı başardı ki bu hiç kolay bir şey değildir. Sırayla Ohio State (#6), Syracuse (#3) ve Stanford’u (#10) elediler.
Günümüzde Fenerbahçe Beko formasını terleten Dyshawn Pierre ve daha önce Banvit ile Büyükçekmece’de oynayan Devin Oliver o takımın öne çıkan isimleriydi. PAOK forması giyen Jordan Sibert’i de buraya dahil edebiliriz. Bu üçlü Dayton’ı son 8’e kadar taşımayı başardı.
Son 8’de bu üçlüyü saf dışı bırakanlar kimdi dersiniz? Scottie Wilbekin ve Patric Young önderliğindeki Florida Gators. O maçta Wilbekin 23 sayı, Young 12 sayı – 4 blok, Pierre ise 18 sayı – 5 asistle oynamıştı.
7. 2012-13 Florida Gulf Coast
Sıra: 15. sıra
Başarı: Son 16
Başroller: Koç Andy Enfield, Sherwood Brown, Chase Fieler
Florida Gulf Coast turnuvada çok ilerlememiş gibi gözükse de basketbol ansiklopedisinde “Dunk City” namıyla yer edindiler. Hikayeyi daha da güzelleştiren şey, FGCU’nun üç yıllık bir okul olmasıydı.
İlk turda Markel Starks ve Greg Whittington’ın da bulunduğu Georgetown’u (#2), ikinci turda San Diego State’i (#7) elemeyi başardılar. Son 16 turuna geldiklerinde, 2013-14 Dayton ile aynı kaderi paylaştılar. Hemen hemen aynı kadroya sahip olan Florida Gators, eyaletin üvey evladı Florida Gulf Coast’a şans tanımadı.
Buna rağmen “külkedisi takım” dendiğinde FGCU’nun adı sıklıkla anılır. Çünkü göze hitap eden, tempolu basketbol oynayan ve estetik smaçlarıyla tribünleri ayağa kaldıran bir takımdı.
Bu hikayeden en çok koç Andy Enfield kazançlı çıktı. 2013 yılında günümüzdeki kadar popüler olmayan kısa beş ve yüksek tempo basketbolunu takımına aşılaşmıştı. Enfield, turnuva biter bitmez USC’nin başına geçti. Üç senedir turnuvayı kaçırmıyorlar.
6. 2007-08 Davidson Wildcats
Sıra: 10. sıra
Başarı: Son 8
Başroller: Stephen Curry
Bu seferki başarı öyküsünü tanıdık bir isim yazdı. Stephen Curry, 2008 turnuvasında 32.0 sayı – 5.8 üçlük – 3.3 top çalmayla sükse yapmıştı. Bu turnuva sayesinde spot ışıkları onun üstüne döndü ve ülke genelinde popülarite kazandı. Öte yandan takımını da taşımaya devam etti.
Turnuvaya 10. sıradan giren Davidson, 1969’dan beri ilk turu geçemiyordu. Ancak 30 numaralı genç yıldız sayesinde sırayla Gonzaga (#7), Georgetown (#2) ve Wisconsin (#3) gibi güçlü takımları elediler. Davidson, 3 Ocak ile 30 Mart tarihleri arasında hiç kaybetmemişti. 25 maçlık galibiyet serisi, son 8’de Kansas karşısında son buldu.
Steph Curry önderliğinde şampiyon Kansas karşısında son topa kadar başa baş gittiler. Son topta Kansas savunması Stephen Curry’e alan bırakmayınca top Jason Richards’ın elinde patladı ve Davidson 57-59 ile peri masalını noktaladı.
5. 2021-22 Saint Peter’s Peacocks
Sıra: 15. sıra
Başarı: Son 8
Başroller: Doug Edert, Daryl Banks, KC Ndefo
Küçük bir okul olan Saint Peter’s Peacocks, son turnuvanın flaş ekibiydi. Aslında bu takımın sürprizleri konferans turnuvasında başladı. Kendi konferanslarında bile favori değillerdi ama şampiyon tamamlayıp March Madness’ın kapılarını açtılar.
Normal şartlarda turnuvaya davet bile alamayacak bir takımın Mart ayında 3 takımı saf dışı bırakmasını kimse beklemiyordu. Fakat 2-15 eşleşmesinde Kentucky’i eledikleri zaman işler değişti. Sırasıyla Kentucky (#2), Murray State (#7) ve Purdue’yu (#3) eleyen Saint Peter’s, finale kadar ilerleyecek olan North Carolina’ya elendi. Şu anda TOFAŞ forması giyen Brady Manek de rakip takımın parçasıydı.
Son 8’e gelmeleri bile büyük başarıydı. 15. sıradan turnuvaya girip son 8 takım arasına adını yazdıran 3. takım oldular. Takımın yarı sahada akıcı bir hücum oynaması dikkat çekiyordu. Bir diğer gündem konusu ise öykünün kahramanı Doug Edert’ün bıyıklarıydı…
Saint Peter’s bu başarısını 2022-23’e taşıyamadı. Bu sezon konferansı son sıranın bir üstünde bitirdiler. Bunun yegane sebebi, kadroyu koruyamamış olmalarıydı. Başrollerin üçü de daha yüksek imkanlar sebebiyle farklı okullara transfer oldu.
4. 2012-13 Wichita State Shockers
Sıra: 9. sıra
Başarı: Final Four
Başroller: Cleanthony Early, Carl Hall, Ron Baker
Wichita State, listedekiler arasında final maçına en çok yaklaşan takım oldu. Yarı finalde daha sonra şampiyonluğa ulaşacak olan Lousville’i az kalsın mağlup ediyorlardı. 6 saniye kala Lousville serbest atışı kaçırdı ancak ribaundu alan Ron Baker topu kaybetti.
Sırasıyla Pittsburgh (#8), Gonzaga (#1), La Salle (#13) ve Ohio State’i (#2) devirdiler. Fakat Russ Smith önderliğindeki Louisville’e 72-68 ile elendiler.
Başarının mimarlarından Cleanthony Early, ikinci turdan New York Knicks‘e seçildi ama iki yıllık NBA macerasının ardından kariyeri tepetaklak gitti. Şu anda Lübnan Ligi’nde. Ron Baker da birkaç yıl sonra New York formasını terletti ancak o da ligde kalıcı olamadı. 2019-20’de CSKA Moskova’dan sonra parkede gören olmadı. Şimdilerde bir tıp merkezinde proje müdürü. Carl Hall ise Japonya, Meksika ve Kanada arasında mekik dokudu.
Kadroda asıl dikkat çeken kişiyse Fred VanVleet idi. VanVleet o sezon ilk sınıf oyuncusu olduğu için 15 dakika ve 4 sayı ortalamayla ter dökmüştü. Fakat sonraki 3 sene takımın yıldızı oldu ve okulu belli bir standardın üstünde tuttu. Günümüzde milyon dolarlar kazanan bir NBA All-Star’ı.
3. 2017-18 Loyola Chicago Ramblers
Sıra: 11. sıra
Başarı: Final Four
Başroller: Rahibe Jean, Cameron Krutwig, Donte Ingram
33 yıl sonra ilk kez turnuvaya katılan Loyola Chicago’nun muhteşem serüveni hala aklımızın bir köşesinde. Seyir zevki yüksek bir takım oyunuyla kalbimizi çalmayı başardılar.
Bu hikayedeki en güzel şey ise Loyola’nın ilk üç turda rakiplerini son saniye basketleriyle elemiş olmasıydı. Sırasıyla Miami (#6), Tennessee (#3), Nevada (#7) ve Kansas State’i (#9) eleyerek Final Four etabına yükseldiler. Yarı finalde Michigan’a elendiler ve mutlu sona ulaşamadılar.
Loyola Chicago’nun hikayesine iki şey damga vurdu: Birisi son saniye basketleri, diğeriyse Rahibe Jean. 99 yaşındaki Jean, 1985’ten beri bu turnuvayı bekliyordu. Loyola Chicago ilk turu geçtiğinde tekerlekli sandalyedeki birisi kutlamaların ortasındaydı. Takım turları aştıkça Rahibe Jean’in popülaritesi de arttı.
Loyola Chicago, 2021’de bir kez daha Cameron Krutwig önderliğinde yükselişe geçti. Son 16 turuna kadar geldiler ve 102 yaşına gelen Rahibe Jean tüm manevi desteğiyle yine kenardaydı. Ancak bu sefer daha ileriye gidemediler.