Dennis Rodman: Kendine Has Karakteriyle Bıraktığı En Acayip Hikayeler

17/Mrz/23 14:30 März 17, 2023

Bilal Baran Yardımcı

17/Mrz/23 14:30

Eurohoops.net

Eurohoops Çeviri, kendine has karakteriyle birçok eşsiz hikayenin kahramanı olan Dennis Rodman’ın hayatından çılgın hikayelerle sizlerle.

by Fabian Gorsler, Nate Jones / Çeviri: Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net

Eurohoops’un deprem felaketinden etkilenen vatandaşlarımız için düzenlediği açık arttırmaya buraya tıklayarak katılabilirsiniz.

Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

Bu çeviri Vulture ve Highsnobiety sitelerinde yer alan yazılardan derlenerek yapılmıştır.

Dennis Rodman tam anlamıyla bir „bilmece“ydi. Onu tanımlamak için muhtemelen daha iyi bir kelime bulamazdık. Basketbolun Şöhretler Müzesi’nde kendine yer edinen Rodman, „The Last Dance“ belgeselinde kurduğu şu cümlelerle durumu özetlemişti aslında: Chicago Bulls‚un bana teklif yapması bile beni şok etmişti. Bence onlar için biraz fazla eksantriktim.“

The Last Dance belgeselinde Michael Jordan’ın altıncı ve son şampiyonluğuna odaklanılıyor. 1997-98 sezonuna büyük bir bakış atılan belgeselde MJ’in „GOAT“ statüsüne yerleşmesinde rol oynamış takım arkadaşları da doğal olarak yer alıyor. İlk iki bölümde Scottie Pippen’a yakın mercek atılıyor, üçüncü bölümde ise Dennis Rodman’ın hem oyunculuğuna hem de kişiliğine detaylı giriş yapılıyor.

Basketbol izleyen ve 1990’lardaki Bulls‚u bilen herkes Rodman’a dair iki şeyin farkında: Bir; Rodman, tarihin en iyi ribaund alan oyuncularından biri. İki; Rodman, sosyal medya devrinden önce bile toplumda büyük etki bırakan „influencer“lardan biriydi. Rodman, kasırgalı aşk hikayelerinden çılgın saç stillerine, yabancı diktatörlerle kurduğu arkadaşlıklardan takım sahibiyle kurduğu yakın ilişkiye birçok garip olayda yer almıştı. Bu kendine has ribaund makinesi için hiçbir sınır yoktu.

Liseden sonra Rodman evsiz kaldı ve hademe olarak çalışmaya başladı. Virgil Abloh’tan çok daha önce tırnaklarına oje sürmüştü ve 25 yaşına kadar NBA draftında seçilmedi. Birçok açıdan Rodman, 2020’li yılların prototip ünlüsüydü ve bunu 30 yıl önce, kimse bunu yapmaya cesaret edemiyorken yapmıştı.

Bu yazıda Rodman’ın saha içi ve saha dışında insanı en çok şok eden anılarını derledik.

Saç

Dennis Rodman’ın ribaund yeteneğiyle yarışabilecek tek bir şey varsa o da sürekli çılgınca değişen saç stilleridir. Çita derisi, gülen yüz, yeşil, beyaz… Rodman, 1997’deki biyografisinde söylediğine göre saçını boyamaya intihara yakın bir hamle yaptıktan sonra başlamış: „Kendimi öldürmek yerine Dennis Rodman’ı istemediği şeylere sürükleyen içimdeki düzenbazı öldürmeye karar verdim.“ Rodman o saatten sonra bir daha asla „utangaç düzenbaz“ olmamaya söz verdi ve bize kendisinin içindeki asıl renkleri gösterdi. Ki bu renklerin çok ama çok parlak olduğu ortada.

„Ben de“

1996 yılında Rodman biseksüel olduğunu açıkladı. Bunu açıklamak bir profesyonel atleti geçin normal bir insan için bile büyük bir adımdır. Açıklamasında „kendisiyle evlenmeye“ karar verdiğini söyledi. Kendisine olan sevgisinin gösterimi olarak büyük, beyaz bir düğün elbisesi giymişti.

Madonna ilişkisi

Bu listede konunun Rodman’ın partnerlerine gelmemesi düşünülemezdi. Dalgalı bir romantik hikaye yaşamak için 1990’ların Madonna’sından daha „ünlü“ kim vardı? İlişkileri yalnızca birkaç ay sürdü fakat geçtiğimiz yıl Rodman, ünlü şarkıcının kendisini hamile bırakması için 20 milyon dolar teklif ettiğini söyledi. Söylenene göre Madonna bir keresinde Vegas’tayken Rodman’ı aradı ve hamileliğe uygun bir dönemde olduğunu söyledi. Rodman hemen gecesini iptal etti ve özel jetle Madonna’nın yanına gitti. Rodman’ı Olimpiyatlar’daki sporcular köyünde hayal edebiliyor musunuz?

Tekme ve kafa 

Dennis Rodman mükemmel bir basketbolcuydu. Saha içinde yapabildikleriyle saha dışındaki çılgınlığı düşünüldüğünde bazılarınız Rodman’ın sadece saha dışında çılgın işler yaptığını düşünebilir fakat Rodman, sevdiği oyunu oynarken de aynı seviyede tahmin edilemez biriydi. 1997 yılında Rodman, bir kameramanın kasıklarına durduk yere tekme atmıştı. Ondan bir yıl önce de bir hakeme kafa atmıştı. Öngörülemez durumlardan bahsediyoruz.