by Dave McMenamin / Çeviri: Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net
Eurohoops’un deprem felaketinden etkilenen vatandaşlarımız için düzenlediği açık arttırmaya buraya tıklayarak katılabilirsiniz.
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 6 Mart 2023 tarihinde ESPN‘de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Pau Gasol’ün saçları artık şekillendirilmiş şekilde kısa ve ince. Görünce farklı bir hissiyat veriyor. Yanlarda dolaşan gri esintileri üstlerdeki kahverengi dalgalarla bir zıtlık oluşturuyor. Bir eş, kariyeri bittikten sonra olduğu şekilde iki çocuk babası gibi gözüküyor tam da.
42 yaşındaki Gasol ilk bakışta bir tıp testinden geçebilir. Ne de olsa basketbol olmasa peşinden koşmak istediği alan buydu.
Hayat dolu gözüküyor, temkinli… Birkaç dil konuşabiliyor. Özgüvenli fakat aynı zamanda sakin.
Ocak ayının sonlarındaki bu gecede Los Angeles Lakers‘ın VIP’lere özel düzenlediği yıllık etkinlikte Gasol; sırtı dönük oyunda domine ettiği, harika ribaund aldığı, üçgen hücumla başarıya koştuğu, organizasyonda geçirdiği altı senede dominasyon kuran İspanyoldan dünya kadar farklı görünüyor.
Lakers‘ın spikeri Bill Macdonald, güncel ve eski oyuncuların katıldığı bu panelde “Sen neler yapıyorsun?” sorusunu sordu. “Bugünlerde gerçekten ne ile uğraşıyorsun?”.
Gasol de emekli bir NBA oyuncusu olarak hayatın nasıl olduğunu anlatmaya başladı.
Aile babası olmasının yanında uluslararası basketbol federasyonu FIBA’nın global elçiliğini üstleniyor. Lakers ile de yine elçi olarak iş ilişkisini devam ettiriyor.
“Bir de yatırımcı.” diye ekliyor. 18 sezonda kazandığı 225 milyon dolardan fazlasını yatırımda kullanıyor. “Şirketlere, özellikle sağlık ve varlık ile spor alanında bulunan şirketlere yatırım yapmak.”
Konuşma da buradan sonra açıldı. Gasol’ün eski takım arkadaşı Sasha Vujacic ile Shaquille O’Neal’ın yedeği olarak kazandığı yüzüğü memleketi Ukrayna’ya yardım için açık arttırmaya çıkaran ve iki temsili yüzüğü bulunan Slava Medvedenko da sohbete katıldı.
Konuşmanın sonu yaklaşırken Lakers’ın sahibi Jeanie Buss, heyecanlı haberi katılımcılara hatırlatmak için kürsüye çıktı. Gasol’ün 16 numaralı forması 7 Mart’ta Los Angeles’ın Memphis Grizzlies‘i ağırladığı mücadeleyle birlikte emekli edilecekti. Gasol takıma geldiğinde direkt başarıya ulaşmış ve oyununu geliştirmişti. Kibar ve düşünceli uzun oyuncu, sporun en büyük sahnelerinden birinde ateşli ve sıkı bir rekabetçi olmuştu.
Buss konuşurken Gasol’ün gözleri de kardeşi, kahramanı, takım arkadaşı Kobe Bryant’ın emekli edilmiş 8 ve 24 numaralı formalarının yanına, kendi formasının da yakında olacağı yere kaydı.
Gözleri doldu.
“Formamın basketbol tarihindeki harika isimlerin yanında olacağını kabullenmek zaman alıyor… Kobe’nin yanında olmak, onun adını görmek hala duygulandırıcı.” diyor Gasol, ESPN’e.
“Beni en çok tetikleyen noktanın bu olacağını da biliyorum. Bu iki nokta birleşince zor oluyor.”
Lakers’ın normalde bir oyuncunun formasını emekli etmek için öncelikle Hall of Fame’e seçilmesini beklemek gibi bir kuralı vardı. Mantıklıydı. Eğer Buss’ın ofisindeki bütün Larry O’Brien kupalarında anahtar rol oynayan oyuncuların formasını emekli etmek isteseler bir süre sonra kadrodaki oyunculara numara kalmazdı.
2013’te iyice yaşlanan Jerry Buss’ın şahit olması için O’Neal’a özel bir istisna yaptılar. Buss, O’Neal’ın 34 numarası anılmadan altı hafta önce vefat etti. O’Neal’ın Hall of Fame’e alınması ise üç yıl sonra gerçekleşti.
Bryant’ın da iki forma numarasını emekli etmek için hızlı davranmışlardı, 60 sayılık finalinden sonra iki sezon beklediler ve 2017’nin aralık ayında gerçekleştirdiler.
Bunun sayesinde Bryant, organizasyonda geçirdiği 20 yıl ve kazandığı beş şampiyonluğun gururunu ve nostaljisini 18.997 minnettar Lakers taraftarının önünde yaşama deneyimi elde etti.
2021’in mayıs ayında Hall of Fame töreninde ise eşi Vanessa; Bryant, kızları Gigi ve diğer yedi kişinin hayatına sebep olan helikopter kazasından 16 ay sonra bu onuru kabul etti.
Gasol’ün forma emekliliği 2023 Hall of Fame sınıfının finalistlerinden olarak açıklandığı NBA All-Star Hafta Sonu’ndan bir ay sonra yapılacak. Bir gün sonra, WNBA All-Star Maçı sırasında orta sahada Vanessa tarafından kendisine Kobe ve Gigi Bryant WNBA Savunuculuk Ödülü takdim edildi.
Gasol ve Bryant saha içindeki muhteşem uyumlarıyla üç sene üst üste final yaptıkları ve iki şampiyonluk kazandıkları gibi hala ayrı olmalarına rağmen inanılmaz bir bağa sahipler.
“Ayırmak imkansız. Bu önlenemez bir şey. Nasıl bilmiyorum… Benim numaramın oraya asılıyor olmasının büyük bir sebebi o.” diyor Gasol gözyaşlarını silerek.
“Beni ve bizi nasıl daha iyi yaptığını, bizi o serilerde nasıl sürüklediğini ve etkisini düşününce bugün burada bizimle olmaması gerçekten çok zor.”
2008 yılında Gasol’ün Los Angeles’a geldiği takas gerçek olamayacak kadar iyi görünüyordu.
“Gerçekten eğer sızsaydı ligde sırf bu işi bozmak için teklif yapan takımlar olurdu.” diyor Buss, ESPN’e.
O zamanlar 27 yaşında olan Gasol, NBA’deki yedinci sezonunu geçiriyordu ve Yılın Çaylağı ödülünün yanında Memphis’te bir kez de All-Star olmuştu. Fakat Grizzlies ile üç playoff macerası da ilk turda süpürülmekle bitince takasa açık hale gelmişti.
“Onun takasa açık olduğuna dair bir şey yazılmıştı ya da dedikodu vardı fakat ana medyaya düşmemişti.” diyor o zamanlar Lakers‘ın GM’i Mitch Kupchak. “Ben de Grizzlies‘i aradım ve gerçekten ilgili olup olmadıklarını görebiliyordum.”
Gerçekti.
O zamanlar Grizzlies’ta GM’lik yapan Chris Wallace takımı gençleştirmeye çalışıyordu.
“Duyduğumuz şeylerden biri takımın sahibinin takımı satmak istiyor oluşuydu.” diyor Kupchak. “İyi bir sezon geçirmiyorlardı. Belki de para kaybediyorlardı, bilmiyorum. Bu yüzden Chris ile birlikte ilk hamlelerimizden biri şu oldu: ‘İki yol izleyebiliriz. Pau’nun maaşını dengeleyebilecek oyuncular veririz ya da Kwame Brown’ın büyük ve biten kontratı bizde. Bu yönde ilerleyebiliriz’.”
“Onlara ne yapmak istediklerini sormadım, sadece iki opsiyon sundum. Geri aradılar ve ‘Hadi Kwame Brown olasılığı üzerine konuşalım’ dediler.”
Lakers‘ta Bryant’ın toplum önünde takasını istemesinden ve Lakers forması giyeceğine Plüto’da oynamayı yeğleyeceğini belirttikten sonra sekiz ay, Andrew Bynum’ın sezonu kapatma tehlikesi yaşadığı sakatlıktan ise haftalar geçmişti. Bu takası gerçekleştirmek için özenle ve yaratıcılıkla çalıştılar.
Takas paketi Brown, çaylak Javaris Crittenton, iki ilk tur hakkı, üç milyon dolar nakit ve Pau’nun küçük kardeşi Marc Gasol’ün draft haklarından oluşuyordu.
Fakat maaş dengesi tam olarak sağlanamamıştı, bu yüzden Lakers’ın yaratıcı olması gerekiyordu. Bu noktada da devreye son iki sezonda 24 maça çıkan Aaron McKie girdi.
“Çok az bir meblağ fark kalmıştı fakat bunun hiçbir yolu yok gibiydi.” diyor Kupchak. “Pakete koyacağımız oyuncu kalmamıştı.”
Böylece McKie’nin menajerini aradı ve bir teklif yönlendirdi.
“Dinleyin, lig sezonun geri kalanında Aaron ile kontrat imzalamamıza izin veriyor, biz de onu takasa dahil edeceğiz ve Memphis’te olacak. Bunu yapar mıydı?’ diye sordum. Ne kadar para olduğu tam aklıma gelmiyor. Üç ya da dört ay için 600.000 ya da 800.000 dolardı.”
McKie bu teklifi kabul etti. Takas gerçekleşti. Günümüzde 7/24 takas haberleriyle çalkalanan lig ise şoka uğramıştı.
“Chris bu haberin sızmasını istemiyordu.” diyor Kupchak. “İkimiz de biliyorduk ki bu haber sızarsa iyi olmazdı. Sadece işleri karmaşık hale getirirdi.”
“Ne de olsa birçok insan ‘Bilseydik biz…’ tarzı açıklamalarda bulundu. Bunlar işi karmaşıklaştırırdı.”
Kupchak, Gasol kadroya geldiği için heyecanlıydı fakat sürecin içindeki Wallace’ın zarar görmesini istemiyordu.
“O zamanlar çok tek taraflı bir takas olarak görüldü ve bu durumdan rahatsız oldum.” diyor Kupchak. “Tabii ki Pau’yu alan taraf olarak memnundum fakat meslektaşlarınızın ezilmesini görmek de istemiyorsunuz.”
“Çok fazla negatif geri dönüş aldılar fakat bir ya da iki yıl sonra birden ilk beş başlayıp All-Star seçilen Marc Gasol ortaya çıktı. O zamanlar ilk aylarda olduğu kadar tek taraflı görünmemeye başladı.”
O ocak ayı akşamında Gasol, Bryant’ı düşünürken gözyaşlarına engel olamıyordu. O salonda kariyerinin en önemli maçını oynadığı geceden çok daha farklı bakıyordu gözleri.
O maça NBA kariyerinin en iyi maçı demeyecek biri de az bulunurdu.
2010 NBA Finalleri 7. maçı. Los Angeles Lakers vs. Boston Celtics.
Ezeli rekabet. İşin ucunda şampiyonluk. Yıkım ya da büyük mutluluk.
Gasol, 42 dakika boyunca tarihin en iyi ve en tutkulu rekabetçilerinden Kevin Garnett ile savaştı.
Kupchak, Gasol’ün o maçtaki 19 sayı – 18 ribaund – 4 asist – 2 blokluk performansını neredeyse 13 yıl sonra bile unutmuyor.
“En sevdiğim Pau anım mı? Bu bir anı sayılır mı bilmiyorum ama 7. maç.” diyor Kupchak. “Herkes o gün çok mücadele etti ve tutkuyla oynadı fakat Pau bana çok soğukkanlı geliyordu.”
“Bazı oyuncuların nasıl tepkiler vereceklerini bilmiyorsunuz. Rakip takımın fizikselliğini eşleyecekler mi yoksa bir adım geride mi kalacaklar. O maçı net hatırlıyorum.”
O maç haliyle Gasol’ün zihnine de kazınmış durumda.
“Mamba Mentality” belki de Los Angeles’ı işin ucuna getirdi fakat “Gasol Grit” de kesinlikle Lakers‘ın en tepeye olan yolculuğunda büyük rol. oynadı.
İki yıl önce 2008 NBA Finalleri’nde Gasol, oynanan altı maçın beşinde Garnett’ten az ribaund almıştı ve Boston, Lakers’ı altıncı maçta 39 sayıyla mağlup ederek şampiyon olmuştu. Hayal kırıklığı yaşayan taraftarlar ona “Ga-soft(yumuşak)” demeye başlamıştı.
“Celtics‘e 2008 finallerini kaybettiğimiz o yaz hayatımın en uzun yazıydı.” diyor Buss. “Phila Jackson ‘Finallerde kaybetmekten kötüsü yok’ demişti. Elimizden büyük fırsat kaçmıştı.”
“Boston ile bir kez daha karşılarsak karşımıza ne geleceğine hazır olmamız Phil için önemliydi. Çaremiz bulunamayacaktı. Pau’yu buna hazırlamak Phil’in odak noktasıydı.”
Jackson ve Bryant, Gasol ile güçlü bağlar kurdular fakat onlar da onun düğmelerini zorladılar. Bütün bu dürtmeler Gasol’ü daha kararlı bir oyuncu haline getirdi.
“O seviyede agresiflik, fiziksellik, gerekeni yapma, rakibe üstünlük kurma noktasına geldiğimde en iyi oyunumu oynadım.” diyor Gasol. “Bunu yapmak için de daha büyük, daha çok ihtiyaç olan bir an olabilir miydi?”
“O gün elimden ne gelirse yapacağımı düşündüğümü hatırlıyorum. O takımın bizi 7. maçta evimizde yenmesine izin vermeyecektik. Bu şampiyonluğu kazanacaktık. Nasıl olduğu umurumda değildi, neler yapmam gerektiği umurumda değildi. Hayatta kalma içgüdüsü gibiydi. Ben de kendimi karşımda kim olduğundan bağımsız şekilde rakibime üstünlük kurma moduna soktum.”
“Kobe ise her maç böyleydi.”
Gasol’ün Celtics’e karşı alınan 83-79’luk galibiyet hakkında konuşurken gözleri doldu. Kötü bir basketbolun oynandığı fakat güzel sonuçlanan geceden bahsederken burnu da akıyordu.
Basketbolcu Gasol geri dönmüştü.
Ve bunun için sonsuza kadar hatırlanacaktı.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!