by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Eurohoops’un deprem felaketinden etkilenen vatandaşlarımız için düzenlediği açık arttırmaya buraya tıklayarak katılabilirsiniz.
Bu yazı 10 Mart 2023 tarihinde Fadeaway World‘de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
NBA’de her yıl düzenli olarak gerçekleştirilen Draft günü, yaz dönemine dair en heyecan verici etkinlik olarak öne çıkıyor. NBA Draft’inde her takım, farklı sıralardan kulüp için olabilecek en uygun genç yeteneği seçmeye çalışıyor.
Öte yandan Draft’in ilk sıralarından seçim yapan takımlar, haliyle en avantajlı ekipler oluyorlar. Basketbol tarihindeki yıldız isimlerin büyük çoğunluğunun da ilk sıralardan seçildikleri görülüyor.
Bugün ise NBA Draft’lerinde 2. sıradan seçilen unutulmaz isimlere göz atacağız. Yapacağımız sıralamada ligin en değerli oyuncuları, sayı kralları, asist ve top çalma liderleri yer alacak. Kısaca NBA tarihinin en unutulmaz 2 numara seçimlerini huzurlarınıza taşıyacağız.
20- Sidney Wicks (1971)
Kariyer Ortalamaları: 16.8 sayı, 8.7 ribaund, 3.2 asist
Kolej kariyerinde UCLA forması ile dikkatleri üzerine toplayan Sidney Wicks, 1971 NBA Draft’inin en gözde yıldız adaylarından biriydi. 2. sırada Portland Trail Blazers tarafından seçilen Wicks, yeni adresinde kısa süre içerisinde büyük etki yaptı. İlk yılı olan 1971-72 sezonunu 24.5 sayı ve 11.5 ribaund gibi müthiş ortalamalarla tamamlayan başarılı uzun, ligde yılın çaylağı seçildi.
Kariyerinin ilerleyen döneminde de yarattığı etkiyi sürdüren Sidney Wicks, Portland formasıyla üst üste 4 sezon boyunca All-Star seçildi. Bu 4 yıllık süreçte 23.1 sayı ve 10.6 gibi dikkat çekici ortalamalar yakalayan Wicks, ligin en değerli uzunları arasında yer aldı. Portland’daki 5. senesinin ardından kariyerine farklı bir rota çizen Wicks, Celtics ve Clippers formalarını terlettikten sonra 1981 senesinde basketbolu bıraktı.
19- Mel Hutchins (1951)
Kariyer Ortalamaları: 11.1 sayı, 9.6 ribaund, 3.0 asist
Kolej kariyerinde BYU forması ile harikalar yaratmasının ardından Mel Hutchins, 1951 senesinde NBA sahnesine adım atmaya hazırdı. Draft’in 2. sırasında Milwaukee Hawks tarafından seçilen Hutchins, kısa süre içerisinde adından iyice söz ettirmeye başladı. Ligdeki ilk sezonunu 9.2 sayı ve 13.3 ribaund ortalamalarıyla tamamlayan başarılı uzun, yılın çaylağı seçildi. 2. senesinde ise 11.7 sayı ve 11.2 ribaund ortalamaları yakalayan Hutchins, ilk kez All-Star seçildi.
1953 yazında Fort Wayne Pistons kadrosuna katılan Mel Hutchins, ilerleyen 4 yıl boyunca kariyerini aynı adreste sürdürdü. Bu süreçte 3 kez daha All-Star seçilen ve 11.7 sayı, 8.6 ribaund ortalamaları tutturan Hutchins, 4 kez NBA playofflarında sahne aldı. 1957-58 sezonunun öncesinde Knicks‘e geçiş yapan Mel Hutchins, sezon sonunda henüz 29 yaşındayken basketbolu bıraktı.
18- Antonio McDyess (1995)
Kariyer Ortalamaları: 12.0 sayı, 7.5 ribaund, 1.3 asist, 1.1 blok
1995 NBA Draft’inin öncesinde Antonio McDyess, Draft sınıfında yer alan en iyi uzun olarak görülüyordu. Kadrosuna katıldığı takıma kısa süre içerisinde çok büyük katkı yapması beklenene McDyess, 2. sırada Los Angeles Clippers tarafından seçilmesine karşın aynı gece flaş bir takasla Denver Nuggets‘a geçiş yaptı.
Nuggets‘taki ilk 2 senesinde son derece dikkat çekici bir performans ortaya koyan McDyess, 19.8 sayı, 10.2 ribaund ve 1.8 blok gibi etkili ortalamalar yakaladı. 2001 yılında kariyerinde ilk ve son kez All-Star seçilen başarılı uzun, 2001-02 sezonunda çok ağır bir diz sakatlığı yaşadı ve yaklaşık 1 yıl sahalardan uzak kaldı. Geri döndüğünde eski günlerini aratan Antonio McDyess; Knicks, Pistons ve Spurs formalarıyla geçirdiği 8 sezonun ardından basketbolu bıraktı.
17- Marcus Camby (1996)
Kariyer Ortalamaları: 9.5 sayı, 9.8 ribaund, 1.9 asist, 1.0 top çalma, 2.5 blok
Kolej kariyerinde son derece dominant bir performans ortaya koyan Marcus Camby, 1996 NBA Draft’inin en büyük yıldız adaylarından biri olarak gösteriliyordu. Özellikle atletizmi ve çember koruma becerisi sayesinde Camby’nin elit düzeyde bir savunmacıya dönüşmesi bekleniyordu. Toronto Raptors tarafından seçildikten sonra kendisine yönelik beklentileri hiç haksız çıkarmayan Camby, henüz ilk senesinde 3.7 gibi müthiş bir blok ortalaması tutturdu ve ligin blok kralı oldu.
Raptors‘ta geçirdiği ilk 2 senenin ardından New York Knicks‘e takaslanan Marcus Camby, özellikle savunmadaki katkısıyla takımının en değerli isimlerinden biri oldu. Knicks‘te geçirdiği 5 senenin ardından 2006’da Denver Nuggets‘a geçiş yapan başarılı uzun, 2007 senesinde yılın en iyi savunmacısı ödülünün sahibi oldu. 17 yıllık bir NBA kariyerine sahip olan Marcus Camby, lig tarihinin unutulmaz savunmacıları arasına girdi.
16- Rudy Tomjanovich (1970)
Kariyer Ortalamaları: 17.4 sayı, 8.1 ribaund, 2.0 asist
Şu sıralar oyunculuk döneminden ziyade ilk olarak Houston Rockets‘taki koçluk dönemiyle akıllarda kalan Rudy Tomjanovich, buna karşın NBA’de bir dönemin en etkili oyuncularından bir tanesiydi. Tüm kariyerini Rockets‘ta geçiren Tomjanovich, özellikle 4. senesinde müthiş bir çıkış yakaladı ve ligin en önemli oyuncuları arasına girdi.
4. senesinde 24.5 sayı ve 9.0 gibi dikkat çekici ortalamalar yakalayan Tomjanovich, 1973-74 senesinde ilk kez All-Star seçildi. Lakers‘lı Kermit Washington’dan yediği yumruktan önce 3 kez daha All-Star seçilen Rudy Tomjanovich’in 11 numaralı forması, kariyerinin sonunda Rockets tarafından emekli edildi.
15- Ja Morant (2019)
Kariyer Ortalamaları: 22.5 sayı, 4.8 ribaund, 7.4 asist, 1.0 top çalma
2019 NBA Draft’inde Memphis Grizzlies tarafından seçilen Ja Morant, günümüz basketbolunun en değerli yıldızlarından bir tanesi. Şu sıralar ağırlıklı olarak saha dışı olaylarla gündeme gelmesine karşın Morant, sahada olduğu her an üstün yetenekleriyle izleyenleri büyüleyen bir isim. 2019 NBA Draft’inde Zion Williamson’un arkasından 2. sırada seçilen başarılı oyun kurucu, buna rağmen ilk senesinde yılın çaylağı ödülünün sahibi oldu.
2022 senesi, Ja Morant’in kariyeri için bir dönüm noktası oldu. 2021-22 sezonunda 27.4 sayı, 5.4 ribaund ve 6.7 asist gibi müthiş ortalamalar tutturan Morant, yılın en çok gelişim gösteren oyuncusu seçildi. Takımı Memphis’i 56 galibiyete taşıyan genç yıldız, ayrıca ligin en iyi beşinde de kendine yer buldu.
14- Maurice Stokes (1955)
Kariyer Ortalamaları: 16.4 sayı, 17.4 ribaund, 5.3 asist
1955 NBA Draft’inin 2. sırasında Rochester Royals tarafından seçilen Maurice Stokes, kısa süre içerisinde ligde müthiş bir etki yarattı. 1955-56 sezonunu 16.8 ribaund ve 16.3 ribaund gibi müthiş ortalamalarla tamamlayan Stokes, bekleneceği üzere yılın çaylağı seçildi. İkinci senesinde ise bir rekora imza atan Stokes, yılı 1256 ribaundla kapatarak o zaman için tarihin bir sezonda en çok ribaund alan oyuncusu oldu.
NBA kariyerine müthiş başlayan Maurice Stokes’un basketbol kariyeri, ne yazık ki epey üzücü şekilde sona erdi. 1958 senesinde maç içerisinde başına aldığı bir darbenin ardından felç geçiren Stokes, ömrünün kalan 12 yılını yatalak şekilde geçirmek durumunda kaldı. 1970 senesinde geçirdiği kalp krizinin ardından Maurice Stokes, henüz 36 yaşındayken hayata gözlerini yumdu.
13- Earl Monroe (1967)
Kariyer Ortalamaları: 18.8 sayı, 3.0 ribaund, 3.9 asist
Earl “The Pearl” Monroe, basketbol tarihinin gelmiş geçmiş en unutulmaz 2 numaralarından bir tanesi. 1967 NBA Draft’inin 2. sırasında Baltimore Bullets tarafından seçilen Monroe, ligdeki ilk senesini 24.3 sayı, 5.4 ribaund ve 4.3 asist ortalamalarıyla tamamlayarak yılın çaylağı ödülünün sahibi oldu.
1971-72 sezonu için New York Knicks‘e takaslanan Monroe, burada yeni takım arkadaşı Walt Frazier’la güzel bir ortaklık kurdu. Frazier’la birlikte Knicks‘i 1973 senesinde NBA şampiyonluğuna taşıyan Earl Monroe, sezonu 15.5 sayı ortalamasıyla tamamladı. Kariyerinin ilerleyen dönemlerinde 2 kez daha All-Star seçilen Monroe, 1980 senesinde basketbolu bıraktı.
12- Dave Bing (1966)
Kariyer Ortalamaları: 20.3 sayı, 3.8 ribaund, 6.0 asist
1966 NBA Draft’inde Detroit Pistons tarafından seçilen Dave Bing, NBA’deki ilk yılını 20.0 sayı, 4.1 ribaund ve 4.5 asist ortalamalarıyla tamamladı ve yılın çaylağı seçildi. Kariyerinin ilerleyen 2 senesinde de All-Star seçilmeyi başaran Bing, bu süreçte 25.8 sayı ve 6.9 asist gibi dikkat çekici ortalamalar yakaladı.
1970’li yıllara geldiğimizde ise Dave Bing, ligin en iyi oyun kurucularından biri olarak gösteriliyordu. 1971 ile 1976 yılları arasında 6 kez All-Star seçilen Bing, bu süreçte 21.0 sayı ve 6.9 asist ortalamaları tutturdu. Kariyerinin devamında Bullets ve Celtics formalarını giyen Dave Bing, 1978 senesinde basketbolu bıraktı.
11- Alonzo Mourning (1992)
Kariyer Ortalamaları: 17.1 sayı, 8.5 ribaund, 1.1 asist, 2.9 blok
NBA’de 1990’lı yıllara damgasını vuran uzunlardan biri olan Alonzo Mourning, oyunun her iki tarafında da epey etkili olabilen bir isimdi. Ligdeki ilk seneside Charlotte Hornets forması ile 21.0 sayı ve 10.3 ribaund ortalamaları yakalayan Mourning, 1995 yılında ise Miami Heat kadrosuna katıldı.
Miami’deki ilk senesinde Mourning; 23.2 sayı, 10.5 ribaund ve 2.8 blok gibi epey dominant ortalamalar yakaladı. Kariyerinin zirvesine Heat formasıyla ulaşan başarılı uzun, 1999 ile 2000 yıllarında ligin en iyi savunmacısı ödülünün sahibi oldu. Bu süreçte sırasıyla 3.9 ve 3.7 blok ortalamaları tutturan Mourning, müthiş bir başarıya imza attı. 2002 yılında böbrek yetmezliği teşhisi konulan başarılı uzun, bu nedenle 2002-03 sezonunun tümünü kaçırdı. Tek sezonluk Nets serüveninin ardından 2005 yazında Heat’e geri dönen Alonzo Mourning, 2006 yılında gelen NBA şampiyonluğuna kenardan gelerek önemli katkı sağladı.
10- Bob McAdoo (1972)
Kariyer Ortalamaları: 22.1 sayı, 9.5 ribaund, 2.3 asist, 1.3 blok
1972 Draft’inin 2. sıra seçimi Bob McAdoo, NBA’de bir döneme damgasını vuran en büyük yıldızlardan biri. Kariyerine Buffalo Braves forması ile başlayan McAdoo, ilk senesinde 18.0 sayı ve 9.1 ribaund ortalamaları tutturdu ve yılın çaylağı seçildi. 2. senesinden itibaren bambaşka bir seviyeye çıkan başarılı uzun, üst üste 3 sezon boyunca 30 sayı ve 12 ribaund ortalamalarının üzerine çıktı. 1975 senesini 34.5 sayı ve 14.1 ribaund ortalamalarıyla tamamlayan McAdoo, MVP ödülünün sahibi oldu.
Kariyerinin ilerleyen yıllarında da ligin en etkili uzunlarından biri olan Bob McAdoo; Knicks, Celtics, Lakers ve Pistons gibi ekiplerin formalarını terletti. 1982 ve 1985 senelerinde Lakers ile NBA şampiyonluğu sevinci yaşayan McAdoo, kenardan oyuna dahil olsa bile takımının en önemli isimlerinden bir tanesiydi.
9- Wes Unseld (1968)
Kariyer Ortalamaları: 10.8 sayı, 14.5 ribaund, 3.9 asist
1968 senesinde NBA’e giriş yapan Wes Unseld, basketbol tarihinin en unutulmaz savunmacılarından ve ribaundcularından bir tanesi. Kariyerine Baltimore Bullets ile başlayan Unseld, ilk senesinde 13.2 sayı ve 18.3 ribaund gibi müthiş rakamlar tutturdu ve inanılmaz bir başarıya imza attı. Ligdeki ilk senesinde hem yılın çaylağı, hem de yılın en iyi oyuncusu seçilen Wes Unseld, tarihte bir ilke imza attı.
1970’li yıllar boyunca Wes Unseld’li Bullets, ligin şampiyonluk adayları arasında yer aldı. 1978 senesinde takımınu şampiyonluğa taşıyan Unseld, finalleri 9.0 sayı ve 11.7 ribaund ortalamalarıyla tamamladı ve lig tarihinin en az sayı atan finaller MVP’si seçildi.
8- Gary Payton (1990)
Kariyer Ortalamaları: 16.3 sayı, 3.9 ribaund, 6.7 asist, 1.8 top çalma
NBA tarihinin en iyi savunmacı kısaları konuşulduğu zaman Gary Payton’ın adı, çoğu zaman ilk sırada anılıyor. Kariyeri boyunca hep yüksek enerjiyle mücadele eden Payton, ayrıca savunduğu rakiplere sürekli sözlü sataşarak basketbol tarihinin karşılıklı oynaması en zor oyuncuları arasında yer aldı. 1990 senesinde Seatle SuperSonics tarafından seçilen başarılı oyun kurucu, ligdeki 3. senesinde müthiş bir çıkış yakaladı. 1994 yılını 16.5 sayı, 6.0 asist ve 2.5 top çalmayla tamamlayan Payton, kariyerinde ilk kez All-Star seçildi. 1996 senesini ise maç başına 3.0 top çalmayla tamamlayan Gary Payton, basketbol tarihinde yılın savunmacısı seçilen ilk kısa oldu.
Ayrıca 1996 yılında Shawn Kemp’le birlikte SuperSonics’i NBA finallerine taşıyan Payton, Michael Jordan’lı Bulls engelini aşamadı ve ikincilikle yetinmek durumunda kaldı. 1995 ile 2003 yılları arasında 19 sayı ve 7 asist ortalamalarının üzerine çıkan Gary Payton, bu süreçte her sezon All-Star seçildi. 2006 yılında Miami Heat kadrosuna katılan Payton, her ne kadar kenardan gelerek de olsa kariyerinin ilk ve tek NBA şampiyonluğunu yaşadı.