NBA: Aynı Maçta İki Takımın da Formasını Giyen Üç Oyuncunun Eşsiz Hikayesi

30/Mar/23 12:26 Kasım 8, 2024

Bilal Baran Yardımcı

30/Mar/23 12:26

Eurohoops.net

Eurohoops Çeviri, NBA tarihinin en ilginç olaylarından birine yol açan takası inceliyor.

by Shaun Powell / Çeviri: Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net

Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

Bu yazı 6 Şubat 2018 tarihinde NBA‘de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.

Geçmişte takas deadline günü yapılan takaslar büyük isimlerin yer değiştirmesine, ligde dengelerin değişmesine ve bazı takımların şampiyon olmasına ya da finale çıkmasına yol açtı.

2004 yılında Rasheed Wallace’ın Atlanta Hawks‘tan Detroit Pistons‘a gitmesi, 2007’de Pau Gasol’ün Memphis Grizzlies‘tan Los Angeles Lakers‘a gitmesi, 1995 yılında Portland Trail Blazers‘ın Clyde Drexler’ı Houston Rockets‘a yollaması…

2001 yılında Dikembe Mutombo’nun Atlanta Hawks‘tan Philadelphia 76ers‘a gitmesi, 2008’de Miami Heat‘in Shaquille O’Neal’ı Phoenix Suns‘a yollaması ve Demarcus Cousins’in All-Star maçının hemen ardından New Orleans Pelicans‘a gitmesi de var.

Bunların hepsi şubattaki takasın son gününe resmen son saniye basketi attı.

Bir de 7 Şubat 1979 tarihinde Sixers ile o zamanlarki adıyla New Jersey Nets arasında olan bir takas var: Eric Money ve Al Skinner karşılığında Harvey Catchings, Ralph Simpson ve bir miktar para. Küçük bir takas gibi mi? Belki öyle, yine de bu takas ligi bir döngüye soktu, kısa süreli bir panik yarattı ve NBA tarihinin en çılgın anlarından birini yaşattı. Bu oyunculardan üçü bu iki takım için de oynayacaktı – ama aynı maçta…

Bitmesi tam dört ay süren bir maç.

*İstatistikler: 8 Kasım 1978’deki Sixers vs. Nets maçı

İstatistiklere baktığınızda olayı tam anlamıyla kavramak zor olabilir. Karmaşık bir olaydan bahsediyoruz ve bu olayın gerçekten yaşandığına bir kanıt oluşturuyor bu istatistikler.

Olay öyle absürt ki bir daha böyle bir şey görene kadar Wilt Chamberlain’in 100 sayılık rekorunun kırılmasını görmemiz daha olası.

“Bunca yıl sonra bile hala bunun yaşandığına inanamıyorum fakat yaşandı. Biliyorum. Oradaydım.” diyor Simpson.

İlk sorunuzun cevabı olarak: Hayır, takas, oyuncuların soyunma odalarını ve formalarını değiştirecek şekilde devre arasında gerçekleşmedi. Bu çılgınca olurdu, ki lig kurallarına da aykırı bir durum. Elimizdeki olay tam anlamıyla çılgınlık.

Bu olay günümüzde yaşanmayacak bir olay. 1970’lerdeki NBA günümüzdekinden daha farklı ve daha az sesin çıktığı bir NBA’di. ESPN, Twitter, NBA 2K, “Inside The NBA” gibi şeyler yoktu. Takımlar seyahatlerini topluma açık uçaklarda halktan insanlarla beraber yapıyordu. O zamanlar NBA takımı olan dört şehir (San Diego, Seattle, Kansas City, East Rutherford/New Jersey) artık NBA sahnesinde değil. Şu anda iki milyara satılan yayın hakları sebebiyle NBA Finalleri geceleri kayıttan veriliyordu.

Bu yüzden 1978-79 sezonunun başlarında, 8 Kasım 1978 tarihinde oynanması gereken Nets – Sixers mücadelesi için de özel bir durum yoktu. Sixers’ta Julius Erving vardı fakat takımın geri kalanı henüz o kadar keskin değildi.

Nets de 1976’da ABA ile NBA birleştikten sonra Erving’i Sixers’a satmıştı ve bu sebeple gittikçe amaçtan uzaklaşıyorlardı. ABA’de iki kez şampiyon olan organizasyon, neredeyse 30 yıl sonra Jason Kidd gelene kadar bir daha saygınlık kazanamayacaktı.

Fakat Nets’te de genç ve ileride Hall of Fame olacak bir oyuncu vardı: Bernard King. Aslında bu garip hikaye de tam olarak burada başlıyor.

King o sezon ikinci yılını geçiriyordu ve 21.6 sayı ortalaması tutturmuştu. Takımlar sık sık ona ikili sıkıştırma getiriyordu. Sixers o gece King’e bir sürü yardım getirdi ve üçüncü çeyrekte cüsseli pivot Steve Mix oyuna girerek savunmaya yeni bir katman getirdi. King çembere güçlü gidiyordu, Mix ile temas kurdu ve King’e hücum faul çalındı.

Sinirlenen King hakem Roger McCann’e bağırdı, hali hazırda bir teknik faulü olduğunu unutmuştu. O pozisyonda ikinci teknik faulünü aldı ve bu, oyundan atılmak demek oluyordu.

King bağırmaya devam etti ve soyunma odasına giderken saha kenarındaki bir koltuğa tekme attı. Bunun yaşandığını gören ve düdüğünü çalan hakem ise Richie Powers’tı.

Powers, o dönemlerde Earl Strom, Norm Drucker, Jake O’Donnell ile beraber nüfuzu ve saygınlığı olan bir avuç hakemden biriydi. O dönemlerde hakemler, oyuncuları ve koçları çok dinlemiyordu. 23 sezon NBA’de hakemlik yapan Powers, kariyerinde 25 final maçı yönetti.

Fakat artık kariyerinin sonu gelmişti. Vücudu yıpranmaya, oyunun temposu gözlerine fazla gelmeye başlamıştı.

Powers, King’e bir teknik faul daha çaldı ve böylece King o maçtaki üçüncü teknik faulünü almış oldu. Nets koçu Kevin Loughery bençten ayağa fırladı ve sahaya girdi. O da Powers’tan üç teknik faul yedi, ki böyle bir şey yasal değildi.

“Richie’yi seviyordum fakat teknik faulleri çok sık veriyordu.” diyor Loughery yakın zaman önce. “Ne yazık ki bana da çok fazla teknik faul çaldı. Kariyerimde pişman olduğum tek şey bu. Onlar da insan ve hatalar yapıyorlar. Bazen verdiğim tepkiler daha çok kişiseldi.”

Hakemler Loughery’nin maçlarını yönetmekten nefret ederdi çünkü Loughery genelde onlara çalışırdı. Her sezon en çok teknik faul alan koçların arasında yer alırdı ve ABA’de bir keresinde bir maçta altı teknik faul almıştı.

“Bernard’a çalınan düdük her şeyi başlattı, sonra Kevin çıldırdı ve bir bakmışız maç çalınan teknik faullerle kontrolden çıkmış.” diyor Catchings.

Nets maçın devamını King ve Loughery olmadan oynadı. Koçluk görevini baş asistan Phil Jackson almıştı. Bu olay Jackson’ın ilk baş antrenörlük deneyimi olmuştu. King’in skor yükünü sırtlanan isim aslında iki kez uzatmaya giden ve Sixers’ın 137-133 kazandığı maçta 37 sayı atan Eric Money olmuştu.

Maç bitmişti. Belki de bitmemiştir.

Nets maçı protesto etti ve lig yönetimi de Powers’ın çaldığı bir dolu teknik faulden memnun değildi. Komisyoner Larry O’Brien, lig prosedürlerini takip etmemekten Powers’a beş maç ceza verdi.

O’Brien maçın da üçüncü çeyreğin sonuna 5:50 kalan noktadan, teknik faullerin çalındığı andan tekrar oynanmasına karar verdi. Fikstürlerin doluluğu sebebiyle tekrar maçı 23 Mart’a kadar oynanamadı. O zamanlarda da iki takım arasında önceden belirlenen üzerine Philly’de bir maç oynanacaktı. Bu yüzden iki maç birden oynanıyordu. Önce telafi maçı, ardından fikstürdeki maç. İki takım da bunu kabul etti.

Fakat bundan önce bir konuda daha anlaşmışlardı: 7 Şubat’ta biten takas dönemi öncesi iki takım arasında takas. Catchings, Simpson ve nakit karşılığında Money ve Skinner.

Money, 1977-78 sezonunda doğduğu şehrin takımı Detroit Pistons‘ta 18.6 sayı ortalaması tutturmuştu fakat NBA’de üç farklı takımda sadece altı sezon oynadı. Skinner, kolejde ve profesyonel basketbolda Erving ile takım arkadaşlığı yapmıştı fakat daha çok bir işçiydi, basketbola en büyük katkısını daha sonradan Boston Koleji’nin koçu olarak yaptı.

Catchings de 16 yaşına kadar basketbol oynamamış, herhangi büyük bir okul veya lise tarafından seçilmemiş bir forvetti. Simpson, Nuggets formasıyla ABA’de büyük bir skorerdi ve 27.4 sayı ortalaması tutturmuştu fakat NBA’de 6.1 sayı ortalamasını hiç geçemedi.

“Takas aklıma yattı.” diyor Catchings. Sixers‘ta koçum olan ve büyük saygı duyduğum Billy Cunningham’e Sixers‘ta kalırsam kariyerimin daha erken biteceğini söyledim. Takım Darryl Dawkins ve Caldwell Jones’a güveniyordu. Rotasyon benim lehime değildi. Kızgın falan değildim fakat Billy’e beni gönderirse mutlu olacağımı söyledim.”

Simpson da “Takaslanacağımı düşünmüyordum çünkü iyi oynuyordum fakat sinirlenmiştim diyemem. Harvey ile çok iyi arkadaş olduk, Kevin Loughery’i de ABA’den tanıyordum. Hepimiz birbirimize saygı duyuyorduk.” diyor.

Bu takas ortaya açık bir sorun çıkardı: Ertelenen maç. Lig bir kez daha bir araya geldi ve takasta yer alan oyuncuların telafi maçında yeni takımlarıyla yer almasına karar verdi.

Böylece 23 mart tarihinde üçüncü çeyreğin bitimine 5:50 kala Sixers 84-81 öndeyken maç yeniden başladı. Catchings, Money ve Simpson karşı takımlarda oynarken Skinner ise bir önceki maçta Nets için yaptığı gibi bu maçta da Sixers için bençte oturdu.

“İçinde bulunduğum en garip durum.” diyor Simpson. “Bu durum beni güldürüyor, Julius Erving’i güldürüyor. Herkes için komik bir durumdu.”

Telafi maçını Powers yönetmedi. O maçta kimse teknik faul de almadı.

Fakat resmi istatistik kağıdında sıkıntı yaşandı, bu da Powers’ın aslında diğer üç hakem gibi maçı yönettiği anlaşıldı.

“Sahaya girdiğimde ve eski takım arkadaşlarımı gördüğümde durum yüzüme vurdu.” diyor Catchings. “Böyle bir şeyin olacağına ihtimal vermiyordum fakat dört buçuk yıl beraber geçirdiğiniz oyuncuları karşınızda görmek akıl dışıydı. Dawkins maç boyunca bu konuda bana takıldı. Darryl’ın nasıl olduğunu bilirsiniz.”

Money, bu süreçte sayılarından oldu. Hatırlayın, King oyundan atıldıktan sonra bu durumdan yararlanan Money olmuştu ve maç iki uzatmaya gitmişti fakat resmiyette o maçta 37 sayı değil 23 sayı attığı gözüküyordu. Telafi maçında bu üç isimden sayı atan tek isim oydu, yeni takımı Sixers için dört sayı atmıştı. Böylece aynı maçta iki takım için de sayı atmış duruma gelmişti.

Nets kasımdaki o maçı kaybetmişti, bu maçı da 123-117 kaybetti. Takımlar soyunma odalarına gitti, dinlendiler, duşlarını aldılar, sonra temiz kıyafetlerini giydiler ve ikinci maç için hazırlandılar. Sixers bir kez daha kazandı, bu da demek oluyor ki Nets’i üç kez yendiler fakat galibiyet hanelerine iki galibiyet yazıldı.

“Bütün seyirciler paralarının karşılığını aldı.” diyor Loughery. “Tek maç fiyatına iki maç.”

Teknik olarak toplamda beş çeyrek + 5 dakika 50 saniye basketbol oynandı fakat o an bunu kimse düşünmüyordu.

Bu da istatistik kağıdını oldukça ilginç hale getiriyor. Üç oyuncu aynı maçta iki takımın da kadrosunda yer alıyor. Komik bir bilgi: Tahmin edin o sezon playoff ilk turunda hangi takımlar eşleşti. Tabii ki de Nets ile Sixers. Kim mi kazandı? Philly.

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!

NBA gündemindeki son gelişmeler için tıklayın!