by Berkay Terzi / info@eurohoops.net
Eurohoops’un deprem felaketinden etkilenen vatandaşlarımız için düzenlediği açık arttırmaya buraya tıklayarak katılabilirsiniz.
Kolejdeki hemen hemen her genç basketbolcu, bir gün NBA’de oynamanın hayalini kurar fakat yalnızca belirli sayıdaki kişiler bu hayaline kavuşabilir.
Geriye kalanların birçoğu ise bir süre NBA kapısının açılmasını bekledikten sonra hayallerinden vazgeçerek okyanusu aşıp Avrupa’ya geliyor ve profesyonel basketbolculuk kariyerine burada devam ediyor. Peki yakın gelecekte Avrupa’da görebileceğimiz dikkat çekici kolej basketbolcuları kimler?
Eurohoops Fırın, ileride Avrupa’da karşılaşabileceğimiz 10 kolej oyuncusunu huzurlarınıza taşıyor.
Isaiah Wong
Kolej basketbolunda Wong kadar hızlı, ve bu hızını skorer meziyetleriyle kombinleyebilen çok az oyuncu var. Son üç sezonda 16.1 sayı ortalaması yakalayan 22 yaşındaki skorer guard, hücumda bir takımın ana skor opsiyonu olmasını iyi biliyor. Bununla birlikte ikincil karar verici olabilmesinin önünü açacak pasör becerilerine sahip.
Gerek fiziği gerek atletizmi gerekse yaratıcılığıyla Avrupa basketbolunda kendine yer edinebilir. 2023 NBA Draftı’na adını yazdıran Wong, en çok çembere atak yapmayı seviyor. Spacing açısından kolej basketbolu, Avrupa’ya daha çok benziyor ve dar alanlarda nasıl skor üretebileceğini, nasıl potaya gidebileceğini iyi biliyor. Seneler ilerledikçe hızını ve temposunu daha kontrollü şekilde sergilemeyi öğrendi. Orta mesafede zor şutları sevmesi başta eksi gibi gözükse de, Wong bunları yapıyor.
Oscar Tshiebwe
Tshiebwe, kısaca kolej basketbolunun en dominant isimlerinden birisi. 2021-22’de kolejin en iyi oyuncusu seçildikten sonra bir yıl daha Kentucky’de kalmaya karar verdi. Maç başına 6 hücum ribaundu topluyor ve bu, herhangi bir basketbol seviyesinde değer kazanabilecek özelliklerinden birisi. Oyuna ekstra güzellikler katan yetenekli bir hücumcu olmadığı aşikar ancak güçlü fiziği, elit ribaunt sezgileri ve çember bitiriciliği ona Okyanus’un bu tarafında çeşitli fırsatlar sunabilir.
206 cm boyunda ve 117 kg ağırlığındaki Tshiebwe, son iki sezonda 16.9 sayı – 14.4 ribaunt – 1.7 top çalma – 1.3 blok ortalamalarıyla mücadele etti. Özellikle iyi bir oyun kurucuyla birlikte oynadığında maç içerisinde sık sık çemberin üstüne çıkabiliyor.
Oso Ighodaro
Marquette çıkışlı Oso Ighodaro, tipik bir uzun değil. Fiziği itibariyle 4 ile 5 numara arasına sıkışmış gibi duruyor ve ideal pozisyonu bulması açısından bazı sorunlar yaratabilir bu durum. Ancak bu sezon takımının başarısında büyük pay sahibi olduğunu görmezden gelemeyiz. İki yönlü oyunu, sırtı dönük ve yüzü dönük yarattığı pozisyonlar, en önemlisi de müthiş pasörlüğü sayesinde Marquette’in elini çok kuvvetlendirdi.
Basketbol zekasının üst düzey olduğunu söylemek mümkün. Özellikle kısa devrilmeleri çok hızlı yönlendirerek takımına hücumda sürekli avantaj sağlıyor. Hücumda geleneksel uzunlardan bir hayli farklı ve modern basketbolda böyle uzunlara da ihtiyaç var. 4-5 numara arasında sıkışıp kalması sebebiyle önyargılara sahip olsa da, Avrupa basketboluna uyum sağlayacağı birçok nokta var.
Tyler Kolek
Marquette’te ikili oyunlarda aktörlerden birisi Oso Ighodaro, diğeriyse Tyler Kolek. 190 cm boyundaki oyun kurucu, bu sezon Marquette’in başarısındaki belirleyici unsurlardan bir tanesi. Oyuna hakimiyeti, tempoyu çok iyi ayarlaması, perimetre savunması ve ikili oyunlardaki pasörlüğüyle müthiş bir katkıda bulundu. Maç başına 12.9 sayı – 7.5 asist – 1.8 top çalma ortalamalarıyla mücadele eden Kolek, skorer olarak büyük bir tehdit yaratmıyor olsa da, saha içi liderliğiyle Avrupa’ya uyumlu.
Kolek için en önemli hususların başında dış şut istikrarı geliyor. Bu sezon %39.8 ile 1.3 üçlük isabeti bulmasına rağmen, yüksek volümlü bir şutör olmadığı için dış şutunda sürekliliğine dair şüpheler var. Skorer olarak bir beklenti yaratmasa da, şutör olarak belirli bir seviyenin üstüne çıkması şart.
Leaky Black
1999 doğumlu, şutunda beş yılda herhangi bir ilerleme kaydedememiş, hücumda hala üretken olamamış bir oyuncunun NBA’de tutunması pek kolay değil. Lakin Avrupa’da bir şansı olabilir. North Carolina’da beş yıl forma giyen Leaky Black, bu süre zarfında hücumda hiçbir zaman takımın öne çıkan ismi olmadı ama her zaman savunmanın belkemiğiydi. 203 cm boyundaki forvet oyuncusu, kolejde karşısında kim varsa eşleşti. Hızlı kısaları da savundu, fizikli kanatlarla da çarpıştı, sırtı dönük oynayan uzunların arkasında da kaldı.
Savunma etkisi, savunma çok yönlülüğü ve savaşçılık Leaky’nin anahtar sözcükleri. Elit bir savunmacı ve “winner” basketbol oyuncusu. Hücumda zaten topu eline alıp yaratmasını kimse beklemiyor ama istikrarlı veya yüksek volümlü bir şutör olmaması hanesine eksi yazıyor. Ancak bunu yapsaydı zaten rahatlıkla NBA’de şans bulabilirdi.
Adama Sanogo
Şampiyon UConn’ın başrolü… Adama Sanogo, geçen sezon da iyi bir kolej uzunuydu ama bu sezon eşiği atlamayı başardı ve yıldız haline geldi. Rakipler hücumda onun gücüyle başa çıkmakta zorlandı. Sırtı dönük hücumlar ve ikili oyunlar Sanogo’nun en etkili olduğu yerler. Çember etrafında smaçlarla bitiren oyunculardan farklı olarak parmak hassasiyeti üst düzey. Bu sezon biraz üçlük çizgisinin gerisine de açıldı ve %37 ile 0.6 üçlük isabeti buldu. Sanogo, boyalı alanda durdurulması güç hücum tehdidinin yanı sıra savunmada da etkili bir uzun.
Atletizmi, çember koruması ve switch savunması elit değil ama genel olarak baktığımızda oyuna istatistik yapmadan etki etmenin yollarını buluyor. Özellikle sırtı dönük ve ikili oyun savunmasında iyi işlere imza attı. Hücumda sahaya getirdikleri daha değerli olabilir lakin savunmada da üstü çizilecek bir isim asla değil. Fiziksel gücü, sertliği sahanın bu tarafında kesinlikle hanesine artı yazıyor.
Jalen Slawson
Çok yönlü oyunu sebebiyle ilk etapta NBA’de de ufak fırsatlar bulabilir ama 1999 doğumlu olması onu biraz Avrupa kıtasına itiyor. Bu sezon nispeten küçük çaplı bir okul olan Furman’ın March Madness Turnuvası’na gitmesinde büyük pay sahibi oldu. Jalen Slawson, son derece atletik bir oyuncu ve çembere gidebiliyor, takım arkadaşlarını besleyebiliyor, savunmada birden çok pozisyonla eşleşebiliyor. Yüksek volümlü bir şutör olmamasına rağmen %39 ile üçlük isabeti buluyor.
Son iki sezonda skorer anlamda bir gelişim yaşayan başarılı kısa forvet, bu iki yılda 15.1 sayı – 7.2 ribaunt – 3.4 asist – 1.6 top çalma – 1.6 blok – %52 şut yüzdesiyle mücadele etti. Fizikli, atletik ve topu yere vuran bir kanat oyuncusu olması sebebiyle günümüz basketbolunda kendine hatırı sayılır bir yer edinebilir.
Azuolas Tubelis
211 cm boyundaki uzun, aslında Avrupa’ya yabancı değil. Litvanyalı basketbolcu, daha önce FIBA alt yaş turnuvalarında milli takım formasını da terletmiş bir isim. Üç yıldır Arizona’da forma giyen Tubelis, bu sezon birkaç ismin kadrodan ayrılmasıyla sahneye çıktı ve yıldız oyuncuya evrildi. Çok atletik bir oyuncu olmayabilir ama çember etrafındaki bitiriciliği, ikili oyunlarda durdurması güç devrilmeleri, standartların üstünde pasörlüğü sayesinde çok yönlü hücum tehdidi yaratıyor boyalı alanda. Bu sezon kendi konferansında en çok faul çizgisine gelen oyuncu, bu da onu savunmanın ne kadar zor olduğunun kanıtı.
Azuolas Tubelis, sertliği ve faul problemi sebebiyle savunmada bazı soru işaretlerine sahip. Bu yüzden Avrupa’ya ilk geldiğinde sabır gerektiren bir oyuncu olabilir. Fakat Avrupa parkelerine yabancı değil ve bir süre sonra o sahnede adından söz ettirebilir.
Mike Miles
Boyu NBA için soru işaretleri barındırıyor olabilir ama sertliği sebebiyle Avrupa’da herhangi bir sorun yaşamayacaktır. Buna rağmen bir oyun kurucunun yanında oynaması daha yararlı olabilir. Bu sezon oyun kurma sorumluluklarını ikinci plana atınca verimliliği son derece yükseldi. Hem yarı sahaya hem hızlı tempoya uyum gösterebiliyor ve atletizmi sebebiyle onun karşısında durmak kolay değil. Çember etrafından müthiş bir bitirici, ısındığında durdurması güç bir skorer.
Mike Miles, takımının skor yükünü çekmesine rağmen savunmada da mücadele etmekten geri kaçmıyor. Hızlı ayakları ve güçlü vücudu sayesinde perimetre savunmasında kolay lokma değil. Bu sezon %50 şut, %36 üçlük yüzdesiyle 17.9 sayı, 2.7 asist ve 1.2 top çalma ortalamaları yakaladı.
Jalen Pickett
Kolej skorerlerinin birçoğu alıştığımız tarzdadır. Yalnızca atmaya odaklıdır, kısa ama hızlı ve aynı zamanda iyi şutördür, şut tercihlerinden ötürü verimlilikleri standardın altındadır. Ancak Jalen Pickett öyle bir guard değil. 194 cm boyundaki oyun kurucu, bu sezon hem attı hem attırdı. Güçlü ve uzun vücudu, atletizmi ve topla ilişkisi sayesinde çok yönlü bir skorer tehdidi yarattı. Çembere gidiyor, orta mesafeden isabet buluyor, kendine göre küçük kalan guardları sırtı dönük oynayarak cezalandırıyor.
Bu sezon 17.7 sayı – 7.4 ribaunt – 6.6 asist – %50 şut isabeti – 1.2 üçlükle mücadele eden Pickett, savunmada konsantrasyon ve süreklilik konularında bazı soru işaretlerine sahip olsa da, hücumdaki çok yönlülüğü sayesinde sahada fark yaratmayı başarıyor.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!