by Berkay Terzi / info@eurohoops.net
Kolejde ve G-League’de sezon tamamlanırken Avrupa liglerinde de artık sona doğru adım adım yaklaşıyoruz. Bu yüzden birçok çaylak adayı hakkında yeterince fikir sahibi olduk ve artık bunları kağıda dökme zamanı.
2023 NBA Draftı’na 242 oyuncu adını yazdırdı fakat bunların yalnızca 58 tanesi seçilebilecek. 22 Haziran’a kadar Draft Combine, özel antrenmanlar ve mülakatlardan oluşan uzun bir süreç var. Listelerde birçok değişikliğe neden olacak bu iki aylık süreç öncesinde cevabı verilebilen tek soru, “ilk sıradan kim seçilecek” sorusu…
Eurohoops Fırın, 58 oyuncudan oluşan tahmini 2023 NBA Draftı sıralamasını huzurlarınıza sunuyor.
(📈: Yükseliş eğiliminde, 📉: Düşüş eğiliminde)
Lotarya Kurası
NBA’de Draft lotarya kurası, 16 Mayıs’ı 17 Mayıs tarihine bağlayan gece yapılacak ama biz o kadar bekleyemedik ve kendi kuramızı çektik. Tankathon üzerinden yaptığımız kurada, lig sonuncusu Detroit Pistons yerini kaybetmedi ve ilk sırayı alan takım oldu.
Üst üste ikinci başarısız sezonun ardından bir kez daha umudunu drafta yönelten Portland Trail Blazers, kura sonucunda üç sıra yükselerek ikinci sıraya çıktı. Böyle bir senaryonun gerçekleşmesi durumunda, “Scoot Henderson mı Brandon Miller mı?” sorusu onları bir hayli düşündürecek.
Houston Rockets bir sıra düşerek üçüncü sıraya gerilerken Charlotte Hornets yerini korudu. San Antonio Spurs ise iki sıra geriledi ve draft sınıfının en zor seçim hakkını, yani 5. sırayı aldı.
İlk 5
1- Detroit Pistons: Victor Wembanyama (PF/C)
Bu sene ilk sırayı alan takımın işi epey kolay olacak. Wembanyama, sezon başından beri ilk sıradaki yerini kaybetmedi ve kaybedecek gibi de durmuyor. NBA tarihinin en iyi çaylak adayı mı bilmem ama en ilginci olduğu kesin. Cade Cunningham, Jaden Ivey, Jalen Duren üçlüsünün yanına Victor Wembanyama’yı eklemek Pistons‘ın çekirdeğini birkaç adım ileri götürecek. Wemby; hücumda yeni bir skor opsiyonu sağlayacak, dikey tehdidi sayesinde Cade ve Ivey’nin ikili oyun partneri olacak ve savunmada Jalen Duren’in yanında 4 numara olarak kaos yaratacak. Pistons’ın yapısı, kağıt üstünde genç yıldız için ideal görünüyor.
2- Portland Trail Blazers: Scoot Henderson (PG)
Brandon Miller’ın yetersiz March Madness performansının ardından “Scoot mu Miller mı?” tartışmaları biraz soğudu. Scoot, bu draftta ana karar verici ve sürükleyici oyuncu potansiyelini en iyi gösteren guardların başında geliyor. Bu yüzden ikinci sırada onu atlamak hala aklıma yatmıyor benim için. Dış şut eksiğine rağmen elit atletizmi ve saha içi liderliğiyle herhangi bir sınıfta ilk sıradan seçilebilirdi. Trail Blazers, 33 yaşına gelen Lillard’ı takaslayıp Henderson ile yeni bir yola girebilir.
3- Houston Rockets: Brandon Miller (SF)
Ime Udoka’nın nasıl bir basketbol tercih edeceğini henüz bilemiyoruz, ancak hücumunu Alperen Şengün etrafında şekillendiren bir takıma Brandon Miller’ı eklemek fena fikir değil. Atletizm ve güç eksiği, topla yaratıcılığını kayda değer miktarda zedeliyor. March Madness’ta kusurları ciddi şekilde ortaya çıktı ve birçok kişiyi düşündürdü. Konu perimetre hareketine ve topsuz skorerliğe geldiğinde ise Miller’ın eline su dökebilecek biri yok. Savunma uzunluğu ve pasör becerileri ise biraz göz ardı ediliyor. Yaratıcılık konusundaki soru işaretlerinden ötürü NBA yıldızlığına giden yol biraz uzun ve dikenli.
4- Charlotte Hornets: Amen Thompson (PG/SG)
Overtime Elite’de 16-17 yaşındaki gençlere karşı oynadığı için ciddi bir önyargı mevcut ama Amen’in yetenek seti bir hayli ilginç. Lige girdiği andan itibaren en atletik oyuncu olacak belki de. İnsanüstü atletizm, etkili saha görüşü ve 2 metre boy… Bu kombinasyona sahip pek fazla guard yok. Şutu açık şekilde yetersiz olsa da, mevcut yetenekleriyle sahaya etki edebileceği noktalar var. Fakat oynadığı organizasyonun rekabet seviyesi ciddi şekilde kafa kurcalıyor. Lise basketbolundan hallice OTE’den NBA’e geçişin üstesinden gelebilir mi?
5- San Antonio Spurs: Cam Whitmore (SF)
Beşinci sıranın sahibi, draft gecesinde epey ter dökecek. Çünkü sınıfın üst düzey görünen katmanıyla makasın açıldığı yer tam olarak burası. Jeremy Sochan’in varlığı, bu noktada Jarace Walker’ı atlayıp Cam Whitmore’a yönelmemize yol açıyor. Villanova çıkışlı forvet, bir takımın ana yaratıcısı olmaktan uzak. Ancak elit patlayıcılığı, güçlü fiziği ve topsuz oyunuyla yıldız ışığı gösteriyor. Whitmore, iyi bir organizasyonun elinde iki yönlü bir yıldıza evrilebilir.
6-14
6- Orlando Magic: Jarace Walker (PF)
Jarace Walker bir gün NBA yıldızı olabilir mi? Bu ikircikli ve karmaşık bir soru. Ancak ligde “kendi rolünün yıldızı” olacağına şüphe yok. Walker, kazanan bir takım yaratmaya çalışan herkes için hedef isim. Takımını ön plana koyan, sahanın iki tarafında da küçük detayları halleden ve zeki bir basketbolcu. Jonathan Isaac’in zamanının büyük çoğunluğunu hastanede geçirdiğini düşünürsek, Magic’in yeni “savunma bakanı” Jarace olabilir.
7- Indiana Pacers: Ausar Thompson (SG/SF)
Amen Thompson’ın ikizi Ausar, kardeşinin yanında daha çok ikincil opsiyon görevi gördüğü için bir adım arka planda. İkili oyun yönlendirme deneyimi ve yarı sahada kendine yaratma potansiyeli Amen’den geride olduğu için arada birkaç sıra fark oluyor. Ancak Ausar, kardeşine oranla kendini savunmaya daha çok adıyor. Atletizm ve kanat savunması arayan takımlar için denenebilecek bir kumar. Ayrıca şutunun Amen’den daha iç açıcı olduğunu belirtmekte yarar var.
8- Washington Wizards: Anthony Black (PG/SG)
Skor üretmeden oyuna etki yapmak Anthony Black’in işi. 2 metre boyundaki guard, Washington Wizards‘ın ihtiyaç duyduğu karar verici olabilir. Hücumda top yönlendirme becerilerinin yanı sıra, savunmada perimetre direnci ve içgüdüleriyle çift yönlü potansiyel gösteriyor. Şut ve yaratıcılık eksiği sebebiyle yıldız tavanına dair soru işaretleri bulunsa da bu draft sınıfında eşsiz bir profil.
9- Utah Jazz: Cason Wallace (PG/SG)
Draft sınıfının en iyi kısa savunmacılarından birisi ve “kazanan oyuncu” tanımına uyuyor. Wallace’ı seçecek olan takım, sahanın bu tarafında kesinlikle tatmin olacak. Ancak hücumdaki rolünü bulması biraz zaman alabilir. Henüz bir takımın hücumuna liderlik edecek bir oyuncu değil. Şutundaki stabilite eksiği ise ikincil yönlendirici rolündeki etkinliğini bir miktar sınırlıyor. Bir gün Jrue Holiday de olabilir, De’Anthony Melton da…
10- Dallas Mavericks: Taylor Hendricks (PF) 📈
Mavericks, Luka Doncic’e direkt yardım sağlayacak bir oyuncuyu arıyorsa, Taylor Hendricks’ten daha iyisini bulmak zor. Dorian Finney Smith’in gidişiyle kaybettikleri savunma yoğunluğunu Hendricks kısa vadede sağlayabilir. Yaklaşık %40 üçlük yüzdesi, 2.06 metre boy, atletizm, yardım savunmasında çember koruma ve perimetrede mobilite kombinasyonu… Böyle bir yetenek setini istemeyecek NBA takımı var mı?
11- Orlando Magic: Gradey Dick (SG/SF)
Florida’nın “üvey” evladı, Banchero ve Wagner etrafında şekillenen yeni çekirdeğiyle geleceğe çok daha umutlu bakıyor. “Magic nüvesinin eksiği nedir” diye soracak olsak, alacağımız her 10 cevaptan 8 veya 9’u “şutör” olurdu. Neyse ki bu draft sınıfında bu eksikliğe yönelik ekleme yapma şansları var. Eğer topsuz oyuna hareket katacak, şut tehdidiyle hücumu açacak bir oyuncu arıyorlarsa Gradey Dick ideal bir adres olurdu.
12- Oklahoma City Thunder: Dereck Lively II (C) 📈
March Madness’taki performansının ardından Lively’nin hisseleri yükselişte. Aynı zamanda pivot sayısının son derece kısıtlı olması Lively’nin değerini artırıyor. Hücumda oyuna etki etmekte zorlanıyor ve menzili sınırlı. Sahanın bu tarafındaki yetenekleri Mitchell Robinson’dan hallice. Fakat savunma uzunluğu, hareket kabiliyeti ve elit çember koruma becerileri sayesinde uzun arayan takımların dikkatini çekecek.
13- Toronto Raptors: Jalen Hood-Schifino (PG) 📈
Son zamanların yükselen isimlerinden ve guard bolluğu yaşanan bir sınıfta diğerlerinin arasından sıyrılmayı başarıyor. İkili oyunlardaki hakimiyeti ve yaratıcılığı ligde ona önemli hücum silahı kazandırabilir. İkili oyun sonrasında orta mesafe oyunu şimdiden NBA seviyesinde. Hücumda kontrollü bir yaratıcı ve perimetre savunmasında da oyuna etki edebiliyor. JHS, ileride kaliteli bir ilk beş oyuncusu olabileceğinin sinyallerini veriyor.
14- New Orleans Pelicans: Keyonte George (SG) 📉
Bir gün ikincil guard rolünde çok iyi bir skorer olabilir ama bu yolda çeşitli sancılar yaşayacağı kesin. Verimlilik problemleri (%37 şut), özgüvenden kaynaklanan şut tercihi sorunları ve 193 cm boyu sebebiyle George’da ön yargı yaratan çok fazla şey var. Toplu-topsuz skorer parıltıları, şutör tehdidi ve ikili oyun yönlendirme potansiyeliyle ligde kayda değer bir hücum gücü olabilir. Fakat ısındığında ortalığı yakan, kötü gününde baş ağrıtan cinsten. Ortasını bulması gerek.
15-30
15- Atlanta Hawks: Kobe Bufkin (PG/SG) 📈
Bir takımın ana karar vericisi olup olamayacağına dair şüpheler barındırsa da, çok yönlü hücum tehdidi ve savunma eforuyla dikkat çekici bir prospect haline geldi. İkili oyunlar üzerinden üretebilir, çembere gidip bitirebilir, hareketli şutlarıyla cezayı kesebilir veya topsuz oynayan guard olabilir. Bufkin’in hücum potansiyeli gerçekten güzel şeyler vadediyor. Daha da güzeli, perimetre savunmasındaki aktifliğiyle çift yönlü bir guard olması. Hawks başta olmak üzere, çaylak senesinde birçok takımın kısa rotasyonuna derinlik katabilir.
16- Utah Jazz: Nick Smith Jr. (SG/PG) 📉
Nick Smith, ilk 5 sıra adaylarından birisiydi. Sezona sakat başladı. Döndükten sonra ritmini bulmakta biraz zorlandı ve sonra yeniden sakatlandı. Ne sezon içinde ne de March Madness’ta yeterince tatmin edemedi. Buna rağmen Nick Smith’ten vazgeçmeyecek takımlar var. Yaratıcılık parıltıları, combo guard profili ve çabukluğu sayesinde hala aklımızın bir köşesinde yer ediniyor.
17- Los Angeles Lakers: Jordan Hawkins (SG) 📈
Üst düzey şutörlerin NBA’de ekmek bulması gün geçtikçe kolaylaşıyor. March Madness şampiyonu Hawkins de bu yeteneğiyle geleceğini garanti altına alabilir. Yaratıcılık, savunma ve pasörlük konularında tatmin edici olduğunu söylenemez. Bu yüzden tavanı yüksek gözükmüyor. Ancak lige girdiği ilk günden itibaren müthiş şut tehdidi, topsuz hareketliliği ve hücum aksiyonlarına katılımıyla katkı sağlayabilir. Bu da Lakers‘ın “hayır” demeyeceği bir şey.
18- Miami Heat: Dariq Whitehead (SF) 📉
Dariq Whitehead, bundan birkaç ay önce ilk 5 sıra adaylarından birisiydi. Ancak talih onun yüzüne gülmedi. Sakatlıklardan ötürü sezona geç başladı ve ritmini bir türlü bulamadı. Lise videolarındaki atletik ve yaratıcı oyuncudan daha farklı birisi vardı sahada. Lise klipleri, iki yönlü potansiyeli, fiziği ve şutu (%43 ile 1.5) sebebiyle ilk turda tutunuyor. Whitehead’in en büyük ihtiyacı ritim ve özgüven. Kendini yeniden bulursa eskisi gibi yıldız ışığı parıldayabilir.
19- Golden State Warriors: Colby Jones (SG/SF)
Warriors‘ın genç oyuncuları, takımın sistemini anlamamakla eleştiriliyor. Fakat Colby Jones bu yönden bir sıkıntı yaşamayacak. Jones, kazanmaya oynayan bir takımda rahatlıkla rotasyona girebilir. İsviçre çakısı gibi. 2 metre boyunda, savunmada 1-3 eşleşebiliyor, topu yere vurup çembere gidebiliyor, farklı rollere uyum sağlayabilir ve 4.4 asist ortalaması yakalayan zeki bir pasör. Colby Jones’un kaderini olumlu yönde şekillendiren ise dış şutundaki ilerleme oldu.
20- Houston Rockets: Jett Howard (SG) 📉
Şutör tehdidi, perde çıkışı/handoff sonrası topu yere vurma becerisi ve ikincil pasör özelliğiyle NBA hücumlarına rahatlıkla entegre edilebilir. Çeşitli hücum aksiyonlarında hem şutör, hem skorer, hem pasör olarak iş görebilir. Bu tür kanatlar günümüz basketbolunda yer bulabiliyor. Fakat savunma ve atletizm bakımından kusurları var. Günümüzde tek yönlü oyuncular özellikle playoffta değersizleşiyor. Bu da Howard’a yönelik en ciddi soru işareti.
21- Brooklyn Nets: GG Jackson (PF/SF) 📉
Draftın en genç oyuncusu. Tavanı ile tabanı arasındaki makas çok açık. 3-4 numarada topla yaratıcılık sağlayan oyuncuların sayıca arttığı bu dönemde iyice ilgi çekici hale geliyor. Pascal Siakam’ı andıran fiziksel altyapısı, atletizmi ve skorer parıltıları gözleri Jackson’ın üstüne çeviriyor. Fakat her takım bu riski almak istemeyebilir. Sahanın iki tarafında da kötü alışkanlıklara sahip. Çok ham ve NBA basketboluna uyumuna dair soru işaretleri var.
22- Brooklyn Nets: Brice Sensabaugh (SF)
16.3 sayıyı %48 şut yüzdesi, %41 üçlük yüzdesiyle bulan Sensabaugh, kısaca tanımlamak gerekirse verimli skorer kanat. Üç seviyeli skorer olma yolunda adım adım ilerliyor. Şutlarını iyi seçiyor, oyunu zorlamıyor ve topsuz oyunda varlık gösterebiliyor. Tutarlı ve verimli bir hücum gücü sağlamasına rağmen atletizmi, pasör katkısı ve savunma soru işaretleri sebebiyle tavanını ölçmek güç.
23- Portland Trail Blazers: Kris Murray (PF)
Sacramento’nun 2022 NBA Draftı’ndaki 4. sıra seçimi Keegan Murray’nin ikizi olan Kris Murray, kardeşinin NBA’deki rolünü kolejde oynuyor. Keegan ile benzer bir profile sahip ve hazır katkı verebilir. Yaratıcı olmasa da etkili şutör ve topsuz oyunda skorer içgüdüleri kuvvetli. Fakat NBA seviyesindeki savunmada, tıpkı ikizi gibi atletizm temelli soru işaretleri var.
24- Sacramento Kings: Rayan Rupert (SF)
Müthiş bir kanat savunmacısı olmasına rağmen hücumdaki eksikleri sebebiyle lige girdiği gibi katkı yapmakta zorlanabilir. Ancak uzun vadede ilgi çekici bir potansiyel vadediyor. Mikal Bridges’ın ligdeki başarısı, birkaç takımın Rupert’a kumar oynamasına yol açabilir. Hücumda çok ekmek yemesi gerek, ancak tavanına ulaşırsa ligin önde gelen 3&D oyuncularından olabilir.
25- Memphis Grizzlies: Maxwell Lewis (SF/SG) 📉
Devin Vassell’e benzetilen bir oyuncu lakin o süreklilik seviyesine ulaşması biraz zaman alabilir. Şutundaki gerileme ve başarısız bir takımda 3.3 top kaybıyla oynaması sebebiyle son aylarda hisseleri düşüş yaşadı. Fakat “hücum bitirici” rolünde bir miktar yaratıcılık sağlayan iki yönlü kanat oyuncusuna evrilebilir.
26- Indiana Pacers: Sidy Cissoko (SG) 📈
18 yaşında, iki metre boyunda, şutunda gelişim yakalayan, topu yere vurup ikincil pasör olabilen ve çok iyi savunmacı olmak için gerekli fiziksel altyapıya sahip bir kanat… Cissoko teoride çok güzel şeyler vadediyor. Kağıt üstündeki sonuçlar, hayal edilen kadar başarılı ve keskin olmasa da potansiyeli aşikar. Günümüz basketbolunda değer kazanabilecek bir profil ama zamana ihtiyacı olabilir.
27- Charlotte Hornets: Bilal Coulibaly (SF) 📈
Victor Wembanyama’nın takım arkadaşı olan Coulibaly, Sidy Cissoko gibi 2004 Fransız jenerasyonunun potansiyelli isimlerinden. 2 metre boyundaki kanat oyuncusu, alt yaş kategorilerinde dudak uçuklatan istatistikler yapsa da, Fransa Ligi’nde o kadar fırsat bulamadı. Henüz pek üretken olmamasına rağmen savunma kumaşı ve fiziksel altyapısı dikkat çekiyor.
28- Utah Jazz: Leonard Miller (PF/SF)
Şutunda istikrar, savunmasında konsantrasyon yakalamakta güçlük çeken bir isim. Fakat forvet pozisyonunda ters eşleşme yaratan bir iç skorer olabilir. Topu yere vurup çembere penetre etmeyi seviyor ve ilk cümlede yazılanları başarabilirse NBA’de kendine yer bulabileceğine şüphe yok.
29- Indiana Pacers: Noah Clowney (PF)
Draft sınıfının en genç oyuncularından birisi olan Clowney, işlemeye değer bir potansiyel. Faul problemi bariz ve açık şekilde disipline ihtiyacı var. Ancak henüz 18 yaşında olduğunu unutmamak gerek. Fiziksel özellikleri, dış şut potansiyeli ve savunma aktifliği/çok yönlülüğü ile değerli bir profil. Hücumda istenen noktaya gelmesi zaman alabilir.
30- Los Angeles Clippers: Jaime Jaquez (SF)
Jaquez’in savaşçı kimliği, Clippers‘ın ihtiyaçlarıyla örtüşüyor. Çok yönlü ve fiziksel bir kanat oyuncusu olarak rotasyonlarda kendine yer bulma şansı mevcut. Kolejde dört yıl kalmasına rağmen şutunda herhangi bir ilerleme sağlayabilmiş değil. Ancak şut dışındaki hemen hemen her kategoriye tik koyabiliriz. Tam bir tamamlayıcı oyuncu.