by Titan Frey / info@eurohoops.net
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 26 Mayıs 2023 tarihinde Fadeaway World‘te yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
LaRue Martin Jr., NBA oyuncuları tarafından pek de tanınan bir isim değil. Fakat ilham verici hikayesiyle birlikte tanınmayı hak ediyor. 1972 NBA draftında Portland Trail Blazers, Martin Jr.’ı ilk sıradan seçmişti.
Chicago’daki kolej kariyerini sağlam geçiren Martin Jr., 18.2 sayı – 15.9 ribaund ortalamaları tutturmuştu. Bu yüzden Portland’ın onu neden birinci sıradan seçtiğine dair şüphe yoktu.
Martin Jr. NBA’e geldiğinde ise potansiyeli bir anda kayboldu. Ligde sadece dört sezon var olabilen oyuncu, maç başına 14 dakika sahada kalabildi.
Dört sezonu da Portland’da geçiren Martin Jr., 5.3 sayı – 4.6 ribaund ortalamalarıyla mücadele etti. 1976-77 sezonunda önce Blazers, oyuncuyu Seattle SuperSonics’e takasladı. Sonics, Martin Jr.’ı serbest bıraktı ve oyuncu bir daha NBA’de forma giymedi.
Sadece birkaç sezonun ardından ligden kesilen bir rol oyuncusu için hayat zor olabilir. Bu özellikle 1970’li yıllardaki maaşlar düşünüldüğünde o zamanlar daha da gün yüzündeydi.
Martin Jr. 26 yaşındaydı ve NBA’den ayrılmıştı. NBA tarihinin en çok hayal kırıklığı yaratan ilk sıra seçimlerinden biri olmuştu.
Artık onu bekleyen önemli bir soru vardı: Hayatının geri kalanında ne yapacaktı?
NBA’den ayrıldıktan sonra Martin Jr., bir sonraki kariyerini inşa etmek için bir yolculuğa başladı. İlk olarak Nike’ta işe başladı, ardından kısa bir süre çalıştıktan sonra bir sigorta şirketine girdi.
Bu işlerin ardından Martin Jr. yeni bir şirkete girdi. Bu iş onun boyundaki bir insan için uygun gözükmüyordu. UPS’de bir şoför olmuştu.
Önceki kariyeriniz basketbol oyuncusu olmakken UPS’de şoför olmak bir gelişim olarak görülmeyebilir. Martin Jr. için ise işler UPS’ye girmesiyle bitmiyordu, daha büyük bir şey için basamaktı sadece.
Fakat öncelikle işini yapmalıydı ki bu iş çoğu UPS şoföründen uzun olduğu için pek de kolay değildi. İlk olarak şirketin Martin’e uygun pantolonlar bulması gerekti. UPS kamyonunun içine sığmak da pek kolay olmamıştı fakat başardı.
Martin Jr., UPS’deki basamakları yavaş yavaş çıkmaya başladı. İlk olarak Chicago’da bir istihdam müdürü oldu, kısa bir süre sonra ise şirketin operasyonlarına geçti.
Günümüzde Martin Jr.’ın UPS’deki rolü şirketin toplum hizmet projelerini yönetmek ve Illinois’ye kadar meclis üyeleriyle şirket arasında bağlantı kurmak. Martin Jr. günde ortalama 100 mail alıyor, UPS’yşi dünya genelinde bir marka haline getirmek için uğraşıyor.
Martin Jr. bir keresinde lise öğrencilerine konuşma yapmış, onlara hayat üzerine tavsiyeler vermişti:
“Onlara hem A hem B planları olmasını söyledim. Eğer başaramazsınız ne yapacaksınız? Sporun ötesinde de bir hayat var.
Negatif bir şey söylemeye inanmıyorum, bu konuda bir kontrolüm yok. Aileme baktım, yapmam gerekeni yaptım, negatif şeylere takılan biri değilim. Başımı dik tuttum, olumlu bir moda geçtim ve işe yaradı. Draftta ilk sıradan seçildiğinizde üzerinizde çok baskı oluyor. 21, 22 yaşlarında genç bir çocuktum, insanlar sizden sürekli üretim bekliyor. Ben bunu başaramadım ve bana ülke genelindeki en kötü draft seçimi ddediler fakat büyüdükçe bununla yaşamayı öğreniyor ve bu konuda olumsuz bir şey dememeye başlıyorsunuz. O ilk sıra seçimi başarısını benden alamazlar. Sadece bununla yaşamayı öğreniyor ve hayatınıza devam ediyorsunuz.”
Bu sözler genç ve yaşlı fark etmeksiniz olumsuz durumlarda olan herkes için önemli sözler. Hayatta kim olursanız olun dünyaya değer katabilirsiniz.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!