by Berkay Terzi / info@eurohoops.net
NBA Yaz Ligi birçok genç oyuncu için önemli bir fırsat. Fakat Las Vegas parkesinde gördüklerimizin yanıltıcı olabileceği defalarca kez kanıtlanmış gerçek. Yaz Ligi’ne berbat bir başlangıç yapan birçok yıldız olduğu gibi burada herkesi büyüleyip NBA’de tutunamamış bazı isimler de var.
Bugünkü yazı serimizde ikinci kategoriye dahil olan isimleri konu edineceğiz. Eurohoops Fırın, Yaz Ligi’nde efsaneleşen ama NBA’de başarı sağlayamayan 8 oyuncuyla karşınızda.
Josh Selby
2012 Yaz Ligi’nde MVP ödülü iki kişi arasında paylaştırıldı. Birisi Portland Trail Blazers‘ın süperyıldızı Damian Lillard’dı. Diğeri ise Josh Selby. Kansas’ın eski yıldızı, Memphis Grizzlies formasıyla çıktığı 5 maçta inanılmaz istatistikler ortaya koydu. Sahada kaldığı 27 dakikada 24.2 sayı üreten Selby, 3.2 asist ve 2.4 top çalma yaptı. Fakat asıl etkileyici olan şut yüzdeleriydi. %55.7 şut yüzdesi, %64.3 üçlük yüzdesi, 5.4 üçlük isabetiyle oynadı ve o noktadan sonra herkes Josh Selby’nin NBA’de çıkış yapacağından emindi.
2011 NBA Draftı’nın 49. sırasından Selby’i seçen Grizzlies, büyük bir “steal” yapmış gibi görünüyordu ama işler hiç umulduğu gibi gitmedi. İki sezonda sadece 38 çıkabilen Selby, zamanının bir kısmını G-League’de geçirdi ve düşüşü çok sert oldu. 2014’te Cedevita Zagreb ile Avrupa’ya adım attı. 2015-16’da Petkim formasıyla ülkemizde bile ter döktü. Kariyerinin geri kalanını İsrail, Güney Kore, Yeni Zelanda, Arjantin gibi ülkelerde geçirdi. 32 yaşındaki Selby, 2021-22 sezonunun sonundan bu yana aktif basketbol oynamadı.
Anthony Randolph
Aslında Anthony Randolph’un NBA’de tümüyle başarısız olduğunu söyleyemeyiz ve NBA sonrası kariyeri listedeki diğer isimlerden çok daha önde. Fakat Yaz Ligi’nde yarattığı beklentileri hiçbir zaman karşılayamadı ve kötü bir lotarya seçimi olarak anıldı. Bu belki de biraz basketbolun oynanma şekliyle alakalıydı. Bugün Randolph tipi dört numaralar daha yaygınlaşmış olsa bile 2009 yılında türünün nadir örneklerinden biriydi. 211 cm boyunda topu yere vurabilen atletik bir oyuncuydu ve 2009 Yaz Ligi’ni tam anlamıyla domine etti. %63 şut isabetiyle 26.8 sayı, 8.5 ribaunt, 2.3 top çalma ortalamaları yakaladı. Chicago potasına bıraktığı 42 sayı hala en skorer performanslardan.
Warriors 14. sıra seçimi için merak ve heyecan doruk noktadaydı ama ne yazık ki NBA’de iyi yerlere gelemedi. NBA’de dört farklı takımla 252 maça çıkan Randolph, 7.1 sayı ve 4.3 ribauntla mücadele etti. 2014’te Lokomotov Kuban’a gitti ve 2016’da Real Madrid‘e transfer olarak Avrupa’nın önde gelen oyuncuları arasına adını yazdırdı. 34 yaşındaki uzun, şimdilerde iki kez EuroLeague şampiyonluğuna sahip.
Nikoloz Tskitishvili
Darko Milicic genellikle Avrupa’nın gelmiş geçmiş en büyük draft fiyaskosu olarak adlandırılsa da, o bile Gürcü pivot Nikoloz Tskitishvili’den daha iyi bir kariyere sahip oldu. 2002 NBA Draftı’nda Denver Nuggets onu Amar’e Stoudemire, Caron Butler ve Carlos Boozer’ın önünde beşinci sıradan seçti. Üç sezon boyunca yalnızca 3.2 sayı ve 1.9 ribaund ortalamaları tutturdu. Yarattığı heyecanının bir kısmı 18 sayı ve 6 ribaunt ortalamaları tutturduğu ilk Yaz Ligi performansından kaynaklanıyordu. 2004’te ise 25.7 sayı, 6.0 ribaunt ve 2.7 üçlük ortalamalarıyla bir kez daha Yaz Ligi’ni kasıp kavurdu.
Ancak bunların hiçbiri NBA kariyerine yansımadı. Nikoloz Tskitishvili lig tarihindeki en büyük draft fiyaskolarından biri olarak kaldı. Kısa süren ABD macerasının ardından hiçbir yerde dikiş tutturamadı. NBA’den sonraki kariyerinde İspanya, İtalya, Yunanistan, Çin, Lübnan, İran ve birçok ülkeyi gezdi. 2019 yılında Çin’de aktif basketbol kariyerine son noktayı koydu.
Donte Greene
2008 NBA Draftı’nda 28. sıradan seçildikten sonra Greene, Yaz Ligi’nde kendisini seçmeyen takımları pişman etmeye kararlıydı. Houston Rockets formasıyla çıktığı ilk maçta 40 sayı atan eski Syracuse yıldızı, izleyenlerin beğenisini topladı. Ancak ne yazık ki NBA kariyerinin en akılda kalır yanı bu oldu. Sezon başlamadan önce takasla Sacramento Kings‘e gönderilen Greene, dört yıl boyunca ligde kaldı ve maç başına 6.1 sayı ortalaması yakalayabildi. Yaz Ligi performansıyla heyecanlandıran ama NBA’de başarılı olamayan oyunculara verilebilecek en iyi örneklerden biri.
Münih doğumlu olmasına rağmen kariyerinde bir kez bile Avrupa topraklarına adım atmayan eski basketbolcu, NBA’den sonra genellikle Güney Amerika ve Orta Doğu’da oynadı. En son 2021’de Çin Ligi’nde forma giydi ve şimdilerde eski basketbolcuların 3’e 3 maçlar yaptığı gösteri ligi Big 3’te forma giyiyor. Kasım 2022’de adı bir hırsızlık suçlamasında anılmıştı.
Von Wafer
2007’deki “Von Yazı” efsanesinin ortaya çıkması boş yere değildi. Eski Florida State guardı, 2005 NBA Draftı’nda 39. sıradan seçilip kariyerinin başlarında Lakers ve Clippers tarafından bir kenara atıldıktan sonra Rockets için ışık saçıyordu. 26 dakikada %54 şut ve %44 üçlükle 24.2 sayı üreten Wafer, 2007 Yaz Ligi’nde en çok konuşulan isim olmuştu. New York potasına 42 sayı bırakarak Yaz Ligi tarihinin en skorer ikinci performansını ortaya koydu.
Tahmin edeceğiniz üzere bu performansı kalıcı olmadı. Her ne kadar 2008-09 sezonunda 63 maçta ortalama 9.7 sayı atmış olsa da, bu Yaz Ligi’ni domine eden Wafer’dan çok farklıydı. Fakat şu bir gerçek: 2007 Yaz Ligi performansı olmasaydı NBA kariyeri daha erken bitebilirdi. 2009’da birkaç aylık Olympiakos macerasından sonra Avrupa ile NBA arasında gidip gelen Wafer’in soyunma odasında müthiş bir karakter olduğu söylenemezdi. 2012’de son kez Magic ile NBA parkesine çıkan Wafer, Çin Ligi ile G-League arasında gidip geldikten sonra 2018’de kariyerini noktaladı.
Glen Rice Jr.
Miami Heat efsanesi Glen Rice’ın oğlu, 2013 NBA Draftı’nda 35. sıradan seçildikten sonra Las Vegas’ta çok iyi bir performans sergiledi. Altı maç boyunca %53 şut isabetiyle maç başına 24.7 sayı, 7.8 ribaund ve 2.5 top çalma ortalamaları yakaladı. Ancak yazın gösterdiği bu müthiş performansı, Washington Wizards‘ta 16 maçta %27 şut isabetiyle attığı 2.7 sayı izledi. Glen Rice hiçbir zaman Yaz Ligi’ndeki gibi bir oyuncu olamadı ve kısa sürede NBA’in dışına düştü.
2017-18’de Hapoel Holon, 2021-22’de Maccabi Haifa ile Avrupa deneyimi de yaşayan 32 yaşındaki Rice, henüz bir takımda dikiş tutturabilmiş değil. 2016’dan bu yana 13 farklı takım için ter döktü ve şimdilerde Venezuela ekibi Brillantes del Zulia’da forma giyiyor.
Kevin Knox
Zaten büyük bir kolej olan Kentucky’den gelen Kevin Knox, 2018 NBA Draftı’nda 9. sıradan seçildiği yetmezmiş gibi büyük pazar takımı New York Knicks‘e gidiyordu. Yani Yaz Ligi’nde tüm gözlerin onun üstünde olacağı kesin gibiydi. Nitekim Knox’un 21.3 sayı, 6.5 ribaunt, 2.5 üçlük performansı New York taraftarını heyecanlandırmaya yetti. Birçok kişi genç skorerden büyük beklenti içine girmişti ve ligde iyi yerlere geleceğinden emindi. Fakat işler öyle yürümedi.
Knicks‘teki ilk senesinde 12.8 sayı ortalaması yakalayan Kevin Knox, beş yıldır NBA’de forma giyiyor ve her sezon düşüş halinde. İstikrarlı ve verimli bir oyuncu olmayı hiçbir zaman başaramadı, bununla birlikte savunmaya yönelik soru işaretleri de endişe verici. 2022-23 sezonunu Detroit Pistons ve Portland Trail Blazers formalarıyla geçiren Knox, 63 maçta 15.1 dakika süre buldu ve 6.6 sayı ortalaması yakaladı. Kariyeri bu noktadan sonra nereye evrilir bilinmez ama NBA’de anlamlı süreler bulmakta zorlanıyor.
Wayne Selden
Kansas’taki üç yıllık başarılı kolej kariyerinin ardından NBA’e adım atan atan Selden, 2016 Draftı’nda seçilemese bile takımlardan şans bulmayı başardı. 2016-17’de lige New Orleans Pelicans ile başlayan Selden, daha sonra Memphis Grizzlies ile anlaştı. 2017-18 sezonunda Grizzlies‘ta 35 maç forma giyip 19.8 dakikada 9.3 sayı üreten skorer guard, undrafted bir oyuncu için hiç fena ilerlemiyordu. Asıl sükseyi ise 2018 Yaz Ligi’nde üçüncü sezonuna girmeden önce yaptı. 2018’de altı maç boyunca 22.3 sayı, 3.8 ribaunt, 3.0 asist, 1.7 top çalmayla oynayan Wayne Selden, Grizzlies’ı yarı finale kadar yükselterek beğeni topladı.
Bu noktadan sonra Grizzlies’taki rolünün yükseleceğini, en azından bu yönde şans bulacağını bekleyebilirsiniz. Ancak 2018-19 sezonu onun için sonun başlangıcı oldu. Grizzlies’ta 32 maçta 14 dakika aldıktan sonra Bulls‘a takaslandı ve sezonun kalanında 43 maçta 23 dakika süre buldu. Fakat Bulls‘taki fırsatları pek iyi değerlendirememiş olacak ki, 2019-20 sezonunda ligde değildi. 2020-21’de İsrail ekibi Ironi Nes Ziona ile FIBA Europe Cup şampiyonu oldu ve Final Four MVP’si seçildi. 2021-22 sezonuna NBA ekibi New York Knicks ile başladı ama sadece 3 maçta forma şansı bulabildi.
3 Ocak 2022’de Knicks’ten ayrıldıktan sonra 20 Ocak’ta Afyon Belediyesi ile imzaladı. Birkaç ay sonra Ironi Nes Ziona’ya döndü. Kasım 2022’de bu kez Manisa ile imzalasa bile ikinci Türkiye deneyimi de pek uzun sürmedi ve Filipinler’e transfer oldu.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
NBA gündemindeki son gelişmeler için tıklayın!
2023-24 EuroLeague kadrolarına ve transferlerine ulaşmak için tıklayın!