2023/24 NBA: Kapalı Kutu Olan 5 Takım

by Berkay Terzi / info@eurohoops.net

2023/24 NBA sezonu yaklaşırken her takıma dair belli başlı beklentiler var. Örneğin Denver Nuggets‘ın veya Boston Celtics‘in yine kendi konferanslarında tepeye oynayacağını tahmin edebiliyoruz. Sacramento Kings ile Cleveland Cavaliers‘ın yine playoff yarışında olacağını öngörebiliyoruz. Veya Detroit Pistons‘ı gönül rahatlığıyla konferansın son sıralarına yazabiliyoruz.

Ancak bazı takımlar hakkında beklentilerimiz veya öngörülerimiz bu kadar net değil. Ne yapacağı hala belirsiz olan “kapalı kutular” da mevcut ve bu takımlar sahaya çıkmadan kapasitelerini tam olarak kestiremeyeceğiz.

Eurohoops Fırın, 2023-24 sezonunda ne yapacağı belirsiz olan 5 NBA takımını listeliyor.

MINNESOTA TIMBERWOLVES

Minnesota Timberwolves, 2022-23 NBA sezonunun inişli çıkışlı takımlarından biriydi. Bunun sebepleri de Rudy Gobert takası ve Karl-Anthony Towns’un sakatlığıydı. Büyük bir takas paketiyle Rudy Gobert’i kadrosuna katan Timberwolves, Towns ile Gobert’in uyum sorununu hesaba katmamıştı. Sezon başında zorluk yaşasalar da bir noktadan sonra pozitif adımlar atmaya başladılar. Fakat iki uzunun birbirine adaptasyon süreci, Towns’un sakatlığıyla yarıda kaldı.

Sezonun büyük bölümünü All-Star uzunundan yoksun geçiren Timberwolves, kendini son sıradan playofflara atmayı başarmış olsa bile 2023/24 sezonunda benzer adaptasyon sorunlarıyla karşı karşıya kalabilir. Çünkü Karl-Anthony Towns ile Rudy Gobert’in sahayı paylaştığı maç sayısı 32 ile sınırlı. Towns ile Gobert’in aynı anda sahada olması Anthony Edwards’ın hareket alanını da bir nebze kısıtlıyor. Timberwolves’un Towns’u takaslayacağına dair söylentiler sürpriz değil.

Bununla birlikte bench kalitesinde de gözle görülür bir artış yok. Timberwolves benchi, geçen sezon artı/eksi istatistiğinde 23. sırada yer alıyordu. Açıkçası Shake Milton, Nickell Alexander-Walker ve Troy Brown hamleleri bu durumu değiştirmeye yeterli değil. Timberwolves’un play-in potasına girebileceğini düşünüyorum ama bu takımın kapasitesi ve tavanı hala güven vermiyor.

BROOKLYN NETS

Brooklyn Nets geçen yılı 45 galibiyetle bitirdi ama sezonun iki yarısı iki farklı hikayeye sahipti. Sezona Kyrie Irving ve Kevin Durant’li bir kadroyla başlayan Nets, sezon ortasında iki yıldızı da takımdan göndererek farklı bir rotaya yöneldi. Buna Steve Nash’in gidip Jacque Vaughn’un geldiği baş antrenör değişimi de dahil.

Mikal Bridges, Nic Claxton, Cam Johnson, diğer parçalar ve çok sayıda ilk tur draft hakkıyla yeni bir sayfa açsalar bile, geçen sezonki playoff başarısının sorumlusu büyük ölçüde eski çekirdekti. Nets, takaslardan sonra 13 galibiyet ve 15 mağlubiyet aldı. Uzun kanatlardan oluşan yeni kadro, bu 28 maçta lig ortalamasının üstünde bir savunma yaptı ama skor üretmekte zorlandılar. Nets, bu maçlarda hücum verimliliğinde sadece 23. sıradaydı.

Mikal Bridges’ın skor üretme becerileri güzel bir gelişim eğrisi çiziyor ama bu takımda hala yaratıcı oyuncu eksikliği var. Açıkçası Damian Lillard’ı veya başka bir yıldızı takıma getirmedikleri sürece hücum yönünde sorun yaşamaya devam edecekler. Spencer Dinwiddie ve Cam Thomas dışında topla bir şeyler vadeden bir oyuncu göremiyorum. Bu yüzden ne yapacaklarını kestirmek güç. Nets’in kadrosu savunma yönlü parçalar ve tamamlayıcı kanatlarla dolu. Fakat sürükleyici oyuncuyu bulamadığınız zaman tavanınız kısıtlı kalabiliyor. Brooklyn Nets bu sebeple biraz arada kalmış bir takım.

HOUSTON ROCKETS

James Harden’ın takasından beri yeniden yapılanma sürecinde olan Houston Rockets, nihayet bazı yaşam belirtileri gösterdi ve artık dipten çıkmak istediğinin sinyallerini verdi. 2023 yaz döneminin en aktif takımı Houston Rockets, elindeki maaş boşluğuna yakışır şekilde agresif hamleler yaptı ve koçunu yeniledi. Takımın başına Ime Udoka’yı getiren Rockets, ayrıca Fred VanVleet ve Dillon Brooks ile imzaladı.

Peki Rockets’ın hamleleri takımın kalitesinde ciddi bir gelişme sağladı mı? İşte bu soru, Rockets’ın listeye girmesinin sebebi. Fred VanVleet ve Dillon Brooks saha içinde önemli soru işaretlerine sahip isimler. Verimlilik problemleri ve karar mekanizmaları sorunların başında geliyor. Ayrıca kariyerlerinde hiçbir zaman bir takımın tavanını veya tabanını belirleyen oyuncu olmadılar. Fakat genç kadronun ihtiyaç duyduğu tecrübeyi ve karakteri sağlayabilirler. Bu da şu aşamada Rockets’ın en çok istediği şey.

Tabi takımın gelişimi yalnızca yeni hamlelere bağlı değil. Jalen Green, Alperen Şengün, Jabari Smith gibi genç potansiyellerin gelişimi de işleri tersine çevirebilir. Houston Rockets, hem yeni bir çekirdek kurulmasından hem de gençlerin gelişimine bel bağlamasından ötürü tam olarak bir kapalı kutu. Sanırım parkeye adım atmadan önce net bir şey söyleyemeyiz ama Batı’da play-in yarışına dahil olurlarsa şaşırmamak gerek.

TORONTO RAPTORS

Toronto Raptors, bu yaz serbest kalan Fred VanVleet’i Houston Rockets’a kaptırdı. VanVleet hiçbir zaman kusursuz bir oyuncu olmadı. Boyuna, şut seçimlerine ve sürükleyici oyuncu olup olmadığına yönelik her zaman bir soru işareti vardı ama her şeye rağmen iki yönlü kaliteli bir oyun kurucuydu. VanVleet’in kaybı elbette Kanada’da bazı şeyleri eksiltecek.

All-Star guardın yerine ise yalnızca Dennis Schröder’ı ekleyebildiler. Schröder 2022-23 sezonunda Lakers formasıyla iyi bir sezon geçirmiş olsa bile bu değişiklik Toronto’nun tavanını belirgin bir şekilde düşürdü. Bununla birlikte rotasyona herhangi bir ekleme yapamadılar ki tamamlayıcı parçalara en çok ihtiyaç takımlardan birisi Raptors…

Görünen o ki, geçen senelerdeki sorunlar kaldığı yerden devam edecek. Bench derinliği, spacing ve yarı saha hücumları bu takım için bir sorun olarak kalacak. Gradey Dick seçimiyle takıma yeni bir şutör gelmiş olsa da Scottie Barnes, Pascal Siakam ve Schröder’ın beraber oynadığı bir denklemde Raptors’ın yarattığı şut tehdidi pek kuvvetli değil. Kanada ekibi arafta sıkışıp kalmış durumda: Kadro kalitesi “tanking”  yapacak kadar kötü değil ama playoffları da garantilemiyor. Tüm bunları ve koç değişimini göz önünde bulundurduğumuzda Toronto’nun tam olarak bir “kapalı kutu” olduğunu söyleyebiliriz.

UTAH JAZZ

Utah Jazz, 2022-23 sezonunun sürprizlerinden biriydi. Donovan Mitchell ve Rudy Gobert’i takasladıktan sonra All-Star Lauri Markkanen ve Jordan Clarkson’ın olağanüstü performansları sayesinde beklenenden çok daha iyi bir başlangıç yaptılar. Yeni baş antrenör Will Hardy’nin dokunuşları da takdire şayandı. Ne yazık ki takım son düzlüğe yaklaştıkça keskin bir düşüşe geçtiler ve takımın gerçek kapasitesi ortaya çıktı.

Markkanen, Collins, Kessler ve Hendricks ile frontcourt rotasyonunu oturtmuş olsalar bile oyun kurucu eksikliği baş ağrıtabilir. Keyonte George’un Yaz Ligi performansı bu noktada umut vericiydi. Ancak tam zamanlı oyun kurucu olup olamayacağı hala belirsiz. Collin Sexton aranan top yönlendirici değil, Kris Dunn ise şut eksiğinden ötürü soru işaretleri yaratıyor.

Utah Jazz’in tanking yapacak kadar kötü bir takım olmadığına inanıyorum. İsimlerden bağımsız olarak kaliteli bir basketbol oynuyorlar ve Will Hardy genç yaşına rağmen iyi işlere imza atıyor. Ancak ne yapacaklarını kestirmek biraz güç. Lauri Markkanen’in gelişen skorerliği ve uzun rotasyonunun kalitesi Utah Jazz’i play-in yarışına sokabilir ama devamının geleceğine dair bir garanti yok. Eğer Kris Dunn geçen sezonun ikinci yarısındaki performansını sürdürebilirse bu takım sahanın iki yönünde de sürprizlere imza atabilir.

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!

NBA gündemindeki son gelişmeler için tıklayın!

2023-24 EuroLeague kadrolarına ve transferlerine ulaşmak için tıklayın!

Eurohoops’un DEV Dünya Kupası rehberine ulaşmak için tıklayın!