NBA Batı Konferansı: Takımların Son Beş Senede “Eğer Farklı Olsaydı” Dedirten Anları

05/Eyl/23 09:39 Eylül 5, 2023

Bilal Baran Yardımcı

05/Eyl/23 09:39

Eurohoops.net

Eurohoops Çeviri, son beş yılda Batı Konferansı takımları için farklı ilerleyebilecek senaryoları seçti.

by Tim Bontemps / Çeviri: Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net

Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

Bu yazı 2 Ağustos 2023 tarihinde ESPN‘de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.

Dün alternatif bir evrene gitmiş ve Doğu Konferansı takımları için son beş yılda farklı oluşabilecek senaryoları derlemiştik.

Şimdi ise kritik kararlarda farklı seçimler yapılsaydı Batı Konferansı takımları için hayatın ne denli farklı olacağını inceliyoruz.

Ya Jamal Murray 2021 yılında sakatlanmasaydı? Denver Nuggets şu anda ilk şampiyonluğunu kazanmış olmak yerine three-peat’i mi tamamlıyor olurdu? Ya New Orleans Pelicans 2021 draftının lotaryasında bir numaraya yerleşip Zion Williamson’ı seçme şansı elde edemeseydi?

Hazırsanız Batı Konferansı takımlarını inceleyip onlar için alternatif evrenler yaratalım.

Ya Dallas Mavericks, Jalen Brunson’ı takımda tutsaydı?

Geçtiğimiz yaz New York Knicks‘in teklifini eşleşememelerini unutun. Ya 2021-22 sezonu sırasında ona dört yıl – 54 milyon dolarlık yeni sözleşmeyi imzalatsalardı?

Geçtiğimiz yıl organizasyonu sarsan dramalar yerine konferansın ilk dört sırasında biterdi. Brunson’ın yardımlarıyla Luka Doncic, playofflarda bir kez daha ilerlerdi ve yıldız oyuncunun geleceğini kapsayan soru işaretleri azalırdı. Kyrie Irving takasına hiç gerek kalmayacak, böylece Dorian Finney-Smith de takımda kalmış olacaktı.

Ya Denver Nuggets’ta 2021’in nisan ayında Jamal Murray sakatlanmasaydı?

2020-21 sezonunda trade deadlide’dan sonraki iki haftalık süreçte Denver mükemmel gözükmüştü. Takıma Aaron Gordon’ın gelişiyle birlikte oyuncuların uyumu ve yetenek seviyesi çok yükselmişti. Fakat sonrasında Murray’nin ACL’i yırtıldı ve sonraki iki playoffta yıldız oyuncu forma giyemedi.

Murray’nin sakatlanmadığı senaryoda Denver muhtemelen Phoenix Suns yerine 2021 finallerine çıkan takım olurdu. 2022 konferans finallerinde Golden State Warriors muhtemelen Nuggets‘ı elerdi fakat o zaman gelinceye kadar Jokic’in takımını playoff başarısına taşıyabileceği sonuna kadar kanıtlanmış olurdu. Üst üste üçüncü kez MVP ödülünü kazanıp tarihe geçebilir, Denver da son yılların en başarılı takımları arasında yerini en üst sıralardan alırdı.

Ya Golden State Warriors, James Wiseman yerine LaMelo Ball’u seçseydi?

2021 draftında ikinci sıraya yerleşen Warriors, üniversitede sadece üç maçta forma giyen James Wiseman’a güvenerek oyuncuyu takıma seçti. NBA’e asla uyduramadığı oyunu ve yaşadığı sakatlıklar, Wiseman’ın rotasyonda hiçbir zaman önemli yer alamamasına yol açtı. Eninde sonunda geçtiğimiz sezon takasla takımdan gönderildi.

Ball’un veteranlarla dolu bir Golden State kadrosuna gelmesi oyuncunun profesyonelliğe adımını iyice kolaylaştırır, saha içinde de geçiş hücumlarındaki pas yeteneği Stephen Curry’i çok iyi tamamlardı.

Warriors bu senaryoda Jordan Poole’dan geçen yaz vazgeçerdi. Bu şekilde değeri yüksekken draft hakkı alır ve bu sezonun başında yaşanan bütün dramaları önlemiş olurdu. Warriors da üst üste ikinci kez şampiyonluk yolunda yürürdü.

westbrook-clippers

Ya Houston Rockets, Russell Westbrook takasını yapmasaydı?

2019’da yapılan Westbrook takası takımın GM’i Daryl Morey’nin son çırpınışlarını kanıtlar nitelikteydi. Ya işe yarayacaktı ve Houston sonunda o duvarı aşacaktı, ya da başarısız olacaklardı ve büyük değişiklikler yaşanacaktı.

Bu evrende ise Westbrook takıma gelmiyor, Chris Paul takımda kalıyor ve Harden ile kuracağı birlikteliğin işe yarayacağı konusunda ısrarcı oluyorlardı. Chris Paul da iyi bir sezon geçiriyor ve takım dağılmak zorunda kalmıyordu.

Sonuç olarak bubble’daki playofflarda uzun süredir beraber oynayan bir takım olarak şampiyonluk için büyük avantaj elde ediyorlar ve 1990’ların ortasından beri ilk kez şampiyon oluyorlardı.

Ya Los Angeles Clippers’ta Kawhi Leonard 2021 playofflarında sakatlanmasaydı?

Leonard, 2021 playofflarının ikinci turunda Utah Jazz‘e karşı ACL’ini yırttığında Clippers‘ın konferans finallerinde Phoenix’e karşı pek de şansı kalmamıştı. Nitekim altı maçta seriyi kaybettiler.

Leonard’ın sağlıklı kaldığı senaryoda ise işler çok farklı ilerlerdi. Clippers sonunda tarihindeki ilk kez ikinci turu aşar ve NBA Finalleri’ne çıkardı. Leonard da üçüncü farklı takımda üçüncü kez Finaller MVP’si olmayı başardı.

Ya Los Angeles Lakers, Russell Westbrook takasını yapmasaydı?

Lakers 2021 playofflarında ilk turda elendikten sonra takıma üçüncü bir yıldız eklemeye karar vermiş ve LeBron James’e hiç uymayacak bir yıldız olan Westbrook’u kadrosuna katmıştı. Bunun bir hata olduğu o iki senede net bir şekilde görüldü.

Westbrook’u takaslamak yerine Lakers, 2020’de şampiyon olan çekirdeği bir arada tutabilirdi. Bu da Kyle Kuzma ve KCP’nin hiç takaslanmaması, Alex Caruso’nun da takımdan ayrılmaması demek oluyordu. Yani 2022’de playoffları kaçırmak, bu sene de zar zor yapmak yerine iki sezonu da ilk dört sırada bitirir ve takıma hamle yapma alanı bırakırdı. Bütün bunlar da LeBron’un beşinci yüzüğü için daha olası bir senaryo oluştururdu.

Ya Memphis Grizzlies, Ja Morant’i seçmek için draftta yükselmeseydi?

Grizzlies 2019 draftında Ja Morant’i seçmek için ikinci sırayı takaslamıştı. Bunu yapmadıkları senaryoda ise Grizzlies‘ın 2020 draftında da lotaryada yer alması ve Tyrese Haliburton’ı, organizasyonun yeni oyun kurucusunu bulması içten bile değildi.

Ya Minnesota Timberwolves, Rudy Gobert takasını yapmasaydı?

 

Rudy Gobert’in hiç takaslanmadığı bir dünya hayal edelim. Minnesota geçtiğimiz yıl ilk tur seçimi Walker Kessler ve Karl-Anthony Towns ile pivot rotasyonunu oluştururdu. Sezon ilerledikçe Kessler’ın da Gobert’in takıma getirdiklerini getirebildiğini fark ederlerdi. Yaz döneminde kadrosunu dağıtan Utah ise Wolves‘a D’Angelo Russell ve ilk tur hakkı karşılığında Mike Conley’i verirdi. Böylece Minnesota, Anthony Edwards’a mentörlük yapabilecek muhteşem bir veteran saha içi generalini bulmuş olacaktı.

Yine muhtemelen ilk turda elenecek olsalar da gelecek daha parlak görünürdü. Bütün draft haklarıyla birlikte yaza giren Wolves, maaş bütçesinde de daha esnek olur ve serbest oyuncu piyasasında daha aktif olabilirdi.

Ya New Orleans Pelicans, Zion Williamson’ı alan takım olamasaydı?

Pelicans, 2019 lotaryasında ilk sırayı alamasaydı dokuzuncu sıradan seçecekti. Böylece kadroya Jaxson Hayes gelecek (gariptir ki başka bir takasla Hayes yine Pelicans‘a geldi) ve büyük hayal kırıklığı yaratacak, ardından serbest oyuncu olarak takımdan ayrılacaktı.

Anthony Davis takasından sonra Williamson’ın etrafında organizasyonu şekillendirmeye çalışmak yerine Pelicans, Brandon Ingram’ın etrafında inşa edilen bir takım olacaktı. Fakat bu senaryoda geçtiğimiz dört sezonda da playoff yapmaları düşük ihtimal olacak ve vasatlıkta sıkışacaklardı.