By Aris Barkas/ barkas@eurohoops.net
Kriminal zekalar şaşkın ve karışık. Onların kurallara göre davranmalarını asla bekleyemezsiniz ve sürpriz elementleri onların ana silahı. Yine de bazı vakalarda alışkanlıkları tekrar su yüzüne çıkabiliyor ve bu hafta olan da buydu. Tanınmış suçlular bir kez daha iş başındaydı ve kimse onları durduramadı. Devam eden soruşturmanın bir kez daha etkisiz olduğu kanıtlandı ve yetkililerin açıkladıkları beş yeni şüpheli, geçmişteki olaylardan anıları gün yüzüne çıkarttı.
Kyle Hines: Aynı zamanda iyi de bir polis olabilecek alışılmamış bir fail ama tercihini uzun zaman önce yaptı. Acımasız ve metodik, uzun zaman önce bir suç dehası olduğu “Freak City’e” geri döndü ve merhamet göstermedi. 6’da 5 iki sayı ve 8’de 7 serbest atışla kaydettiği 17 sayı, CSKA Moskova’nın Brose Baskets karşısında işini kolaylaştırdı. Radarın dışında kalma yeteneğine sahip ama her zaman doğru zamanda doğru yerde oluyor.
Reggie Redding: Almanya’da ünlenen Amerikalı yağmacı, yaz döneminde daha ılıman iklimlere giderek Türkiye ve İstanbul’un yolunu tuttu. Ne kadar mı tehlikeli? Karadağlı ortağının yardımıyla, Darüşşafaka Doğuş’u Unicaja Malaga karşısında çok kritik bir galibiyete taşıdı, 19 sayı üretti ve maçı doğru şekilde bitirdi. Kısa zamanlı bir operatör olarak başlamıştı ama o günleri çok geride kaldı. Kalıcı olmak için burada.
Dimitris Diamantidis: Sessiz Yunan ikonu, efsanevi bir suç dehası ve on yıldan beridir en çok arananlar listesinin daimi bir üyesi. Herkes neler yapabileceğini biliyor, ama kimse onu durduramıyor. FC Barcelona Lassa karşısında, 20 sayı, 4 ribaunt, 4 asistle oynayıp üzerine bir de öldürücü üçlük atarak Panathinaikos‘u galibiyete taşıdı ve eski günlerinden bir performans sergiledi. Onunla yüz yüze geldiğinizde çok tehditkar gözükmeyebilir ama bu fazlasıyla yanıltıcı.
Sergio Llull: İspanyol dolandırıcı, yumuşak dokunuşu ve hızıyla biliniyor. Bu yüzden “The Blur” lakabına sahip. Bir kez daha hızı ön plandaydı ve Real Madrid‘in Fenerbahçe karşısında aldığı kritik galibiyetin son 16 dakikasında 17 sayı üretti. Öne çıkması gerekiyordu ve sahanın her köşesinde rakibe zarar vererek tam da bunu yaptı. Ama tabii ki otoriteler gelmeden sıvışmıştı ve onunla ilgili daha çok çaba göstermeleri gerekiyor.
Dario Saric: Hırvat dahi, genç yaştan itibaren suç işlemeye başladı ve tüm dünyadaki kanun görevlileri tarafından aranıyor. Anavatanından ayrıldıktan sonra İstanbul’u mekanı haline getirdi ama son saldırıdsı doğduğu topraklar olan Zagreb’te gerçekleşti. 16 sayı ve 10 ribauntla oynayarak Anadolu Efes‘i Cedevita Zagreb karşısında galibiyete taşıdı. Ve tabii ki bu onun son olayı olmayacaktır.
Fotoğraf: JPsportart