by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net
Avrupa basketbolunda uzun süren bir yaz arasının artık sonuna geliyoruz. Takvimlerin 29 Eylül 2023 tarihini göstermesiyle birlikte Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi heyecanı da tüm hızıyla başlayacak.
Yaz transfer döneminde tüm Avrupa ekipleri gibi Basketbol Süper Ligi kulüpleri de kadrolarını ellerinden geldiğince güçlendirmek için çabaladılar.
Bu süreçte önemli yapısal değişimlerin yanı sıra birbirinden heyecan verici transfer hamlelerine de şahitlik ettik.
Sezon hazırlıklarının halen tam olarak sonlanmadığı şu noktada Eurohoops Fırın olarak bir sezon öncesi geleneğini devam ettiriyoruz: Takım analizleri!
Samsunspor Takım Analizi: Yabancılar Tamam, Peki Ya Yerli Rotasyonu?
ONVO Büyükçekmece Takım Analizi: Jordon Crawford’sızlığa Alışmak
Yukatel Merkezefendi Belediyesi Takım Analizi: Oturu, Bleijenbergh ve Yine Yıldız Parlatma Dönemi
Türk Telekom Takım Analizi: Nenad Canak’la Yeni Bir Başlangıç
Bursaspor İnfo Yatırım Takım Analizi: Yeni Koç, Yeni Sponsor, Yeni Hedefler
Darüşşafaka Lassa Takım Analizi: Yakup Sekizkök’le Yeni Bir Sayfa
Pınar Karşıyaka Takım Analizi: Değişmeyen Yapıya Yeni Eklemeler
Petkimspor Takım Analizi: Huzurun Yolu Kadro İstikrarından Geçer
Manisa BBSK Takım Analizi: Güçlenen Kadroyla Birlikte Yeni Hedefler
Beşiktaş Takım Analizi: Dusan Alimpijevic, Yeni Kadro, Yükselen Hedefler
Galatasaray NEF Takım Analizi: Kadro Yeterince Dengeli Mi?
Bu serimizde Basketbol Süper Ligi ekiplerinin yaz dönemini nasıl geçirdiklerine, kadro planlamalarına ve olası yeni sezon beklentilerine göz atıyoruz.
Bugünkü konuğumuz ise bu yaz koç Erdem Can’ın önderliğinde yepyeni bir dönemin başlangıcını yapan Anadolu Efes
2023/24 Basketbol Süper Ligi Transfer Dosyası
Yeni Bir Dönem
Avrupa basketbolunun son yıllardaki en başarılı takımı olarak görülen Anadolu Efes, 2021-22 sezonunu EuroLeague şampiyonu olarak tamamladıktan sonra çoğu kişi artık bir dönemin sona erdiğini, yeni sezonla birlikte birçok şeyin değişeceğini düşünüyordu. Yine de işler bu yönde ilerlemedi.
Çoğu kişinin NBA yolcusu olacağını düşündüğü Vasilije Micic, istediği şartların oluşmaması sonucunda takımda kaldı. Ayrıca sözleşmesi iki sezon daha devam eden Shane Larkin’in yanına Will Clyburn gibi büyük çapta bir yıldız transferi yapıldı. Sonuç olarak Efes, mevcut yapıyla bir sezon daha yola devam kararı almış oldu.
Yeni sezona Micic, Larkin ve Clyburn gibi potansiyeli epey yüksek bir üçlüyle başlayan Anadolu Efes, çoğu kişi tarafından EuroLeague’in en büyük şampiyonluk adayı olarak görülüyordu. Yola üst üste üçüncü şampiyonluk hedefiyle çıkan koç Ergin Ataman’ın ekibi, modern EuroLeague tarihinde bir ilki başarmayı hedefliyordu.
Buna karşın 2022-23 sezonu, Anadolu Efes için beklentilerin epey tersi yönde ilerledi.
İlk yarıda Shane Larkin’in sakatlığı nedeniyle formasından uzak kalması, takımın yıldızları Micic ve Clyburn’ün üzerindeki yükü çok arttırdı. Bu ikilinin yaşadığı fiziksel yıpranmalara ek olarak Ante Zizic, Tibor Pleiss ve Bryant Dunston‘lı uzun rotasyonunun beklenen savunma katkısını neredeyse hiç verememesi, Efes cephesinde istikrar sorunlarına neden oldu.
Ayrıca 4 numara pozisyonuna büyük beklentilerle eklenen Achille Polonara’nın da kabus gibi bir performans sergilemesi, alışık olduğumuzun aksine Efes’in hücumda sıkça tıkanmasına ve zorlama birebirlere kalmasına neden oldu. Bu durum haliyle alınan sonuçlara negatif anlamda etki etti.
Shane Larkin’in takıma dönüşü de beklenen etkiyi yaratmadı. Sezonun flaş üçlüsü Micic, Larkin ve Clyburn, bir arada oynadıkları anlarda pek uyumlu gözükmediler. Buna ek olarak savunma sorunlarına da bir türlü çözüm bulamayan Efes, belki de sezon öncesinde kimsenin kolay kolay tahmin edemeyeceği şekilde EuroLeague Playofflarının dışında kaldı.
EuroLeague’de yarattığı büyük hayal kırıklığından sonra Basketbol Süper Ligi’ne odaklanan lacivert-beyazlı ekip, bu kulvarda taraftarlarının yüzünü güldürmeyi başardı. Playoff yarı finalinde zorlu rakibi Fenerbahçe Beko’yu 3-1’le saf dışı bırakan Efes, devamında ise Pınar Karşıyaka’yı 3-0’la geçerek sezonu Basketbol Süper Ligi şampiyonluğuyla tamamladı.
Gelen bu şampiyonluk, Anadolu Efes için resmen bir dönemin sonu oldu. Sözleşmesi sona eren ve sezon ortasında Panathinaikos‘la anlaşan koç Ergin Ataman, Efes’te geçen başarılarla dolu beş senenin ardından takımdan ayrıldı. Yerine ise ülke basketbolunun yükselişteki başantrenörü Erdem Can geldi.
Koç değişikliğinin ardından kadroda da önemli bir değişim yaşandı. Avrupa basketbolunun belki de en büyük yıldızı konumundaki Vasilije Micic, Oklahoma City Thunder ile NBA serüvenine atıldı. Micic’in yerini ise EuroLeague’de transfer marketinin gözde ismi Darius Thompson aldı.
Ayrıca kadrosuna Tyrique Jones, Derek Willis, Doğuş Özdemiroğlu, Ercan Osmani, Erkan Yılmaz, Justus Hollatz ve Burakcan Yıldızlı gibi takviyeler yapan lacivert-beyazlı ekip, yazın yaşanan önemli değişimlere rağmen yine iddialı bir kadro kurdu. Rodrigue Beaubois, Elijah Bryant ve Erten Gazi’yle ise yeni sözleşme imzalandı.
Hazırlık döneminde toplam dokuz maça çıkan Anadolu Efes, bu süreçte Will Clyburn ve Tyrique Jones gibi önemli oyuncularının yaşadığı sakatlık problemlerine rağmen altı müsabakada sahadan galip ayrıldı. Son olarak Pavlos Giannakopoulos Turnuvası’nın finalinde Ergin Ataman’lı Panathinaikos ile karşılaşan Efes, maçı 70-69 kaybetti.
Geçtiğimiz sezon EuroLeague Playofflarının uzağında kalarak hayal kırıklığı yaratan Anadolu Efes, bu yaz kulüpte yaşanan önemli değişimlere rağmen yine iddialı bir kadroyla yola çıkacak. Özellikle uzun rotasyonuna dair bazı soru işaretlerine rağmen koç Erdem Can, EuroLeague sahnesindeki ilk başantrenörlük deneyiminde takımını Final Four’a taşımak isteyecektir.
Kadro Dizilimi:
PG: Darius Thompson, Doğuş Özdemiroğlu, Justus Hollatz, Erten Gazi, Melih Tunca
SG:Shane Larkin, Rodrigue Beaubois
SF: Will Clyburn, Elijah Bryant, Erkan Yılmaz
PF: Derek Willis, Ercan Osmani, Burak Can Yıldızlı
C: Tyrique Jones, Ante Zizic, Tibor Pleiss
Kilit Oyuncu: Darius Thompson
EuroLeague basketbolunda şu sıralar büyük bir oyun kurucu krizi yaşanıyor. Günümüzde NBA etkisiyle ligin çoğu iddialı takımı, kadrosunu istediği profilde bir oyun kurucuyla güçlendirmekte zorlanıyor. Önemli bir oyun kurucu boşa çıktığında ise birden fazla takımın o oyuncuyla ilgilendiğini görebiliyoruz.
Bu durumun birebir aynısı yazın Darius Thompson’da yaşandı. Geçtiğimiz sezon Baskonia formasıyla harika bir performans ortaya koyan ABD’li yıldız, kontratındaki çıkış maddesi sayesinde serbest kalabiliyordu. Bu nedenle EuroLeague’in çoğu iddialı takımı, yazın Thompson’la ilgilendi. Yine de yıldız oyun kurucuyu kadrosuna katabilen takım Anadolu Efes oldu.
Bu transferin anlamı ve önemi, lacivert-beyazlı kulüp için çok büyük. Bu yaz Vasilije Micic ile yollarını ayıran Efes, takımda Shane Larkin ve Will Clyburn gibi iki büyük yıldızın varlığı nedeniyle hem kaliteli, hem de bu iki yıldızla uyumlu olabilecek bir isme ihtiyaç duyuyordu. Tam da bu nedenle Darius Thompson, belki de Efes için olabilecek en doğru profil oldu.
Lokomotiv Kuban’da (iki sezon önce) Errick McCollum, Baskonia‘da ise Markus Howard gibi topu domine etmeyi seven skorer kısalarla birlikte oynayan Thompson, üst düzey top yönlendirme becerileri sayesinde bu oyuncularla fazlasıyla uyumlu gözükmüştü. Yeni takımında ise ABD’li oyun kurucu, Shane Larkin ve Will Clyburn gibi topla oynamayı seven iki yıldızla birlikte oynayacak.
Yetenek seviyelerine ve hücumdaki potansiyellerine baktığımız zaman Vasilije Micic, elbette Darius Thompson’ın önünde bir oyuncu. Yine de bir takımın başarılı olabilmesi en kaliteli oyunculara sahip olmasına değil, kaliteli oyuncuların bir arada yakalayacakları uyuma bağlıdır.
Geçtiğimiz sezon Anadolu Efes‘te Vasilije Micic, Will Clyburn ve Shane Larkin gibi topu domine etmeyi seven üç oyuncunun birbirleriyle yeterince uyumlu olamadıklarını görmüştük. Aslında Micic ve Larkin, topla oynamayı çok sevmelerine rağmen yıllar içerisinde birbirlerinin oyununa epey alışmışlardı. Bu ikilinin topsuz oyunda da birbirlerini desteklemeleri, Anadolu Efes’in üst üste iki kez EuroLeague’i kazanmasındaki belki de bir numaralı faktördü. Yine de bu ikilinin yanına üçüncü bir dominant yıldızın eklenmesi, takımım saha içerisindeki kimyasını olumsuz anlamda etkilemişti.
Darius Thompson ise müthiş oyun zekası, mükemmele yakın pasör becerileri ve takım arkadaşlarını sürekli işin içine dahil edebilmesiyle Larkin ve Clyburn ikilisini tamamlamak açısından doğru profil olabilir. Bu üçlünün sahada uyumlu bir şekilde hareket edebildiği takdirde Efes, yeniden Avrupa’nın en etkili hücum takımlarından birine dönüşebilir.
Ayrıca Thompson, takımın yıldız ikilisini tamamlama potansiyelinin yanı sıra ikili oyunlarda çok etkili olabilen bir oyuncu. Pas zamanlaması konusunda neredeyse eksiksiz bir oyun kurucu olan Thompson, devrilen uzunu topla tam da olması gereken anda buluşturabiliyor. Bu durum, takımın ana uzunu Tyrique Jones’un fazlasıyla işine gelecektir. Sezon içerisinde Thompson ve Jones ikilisini sıkça Alley-oop aksiyonlarının içerisinde görebiliriz.
Hazırlık döneminde henüz takıma tam anlamıyla adapte olabilmiş gibi gözükmese de Darius Thompson, zaman ilerledikçe performansını daha keskin bir hale getirecektir. Şu bir gerçek ki Thompson’ın takıma tam anlamıyla adapte olup olamayacağı, direkt olarak Anadolu Efes’in hücumdaki tavanına etki edecek.
Pozitif Noktalar
Anadolu Efes, geçtiğimiz sezon kadrosunda birçok top yönlendiriciye sahip olsa bile hücumda geçmiş yıllardaki verimliliğinin uzağında kalmıştı. Takımda Shane Larkin, Vasilije Micic, Will Clyburn, Rodrigue Beaubois ve Elijah Bryant gibi top yönlendirme özelliğine sahip olan isimlerin birbirleriyle tam anlamıyla uyumlu gözükmemeleri, takımın hücumdaki tavanına direkt olarak etki etmişti. Ayrıca 4 numara pozisyonunda istikrarlı bir şutörün eksikliği, Efes‘in yarı sahada alanları açma konusunda sorun yaşamasına neden olmuştu.
Geçtiğimiz sezon koç Erdem Can’ın Türk Telekom’una baktığımızda ise dengeli kadronun yanı sıra oyuncular arasındaki rol dağılımının son derece sağlıklı şekilde yapıldığını görüyoruz. Kısalarda Tony Taylor ve Jerian Grant ikilisi, birbirleriyle saha içerisinde uyumlu hareket ederek takımın hücumdaki tavanını yukarı çekmişlerdi.
3 numarada Axel Bouteille, özellikle topsuz oyundaki artılarıyla kısa rotasyonundaki ikiliyi belki de olabilecek en iyi şekilde tamamlamıştı. 4 numarada Nate Sestina, köşelerden ve forvetlerden yarattığı keskin dış şut tehdidi sayesinde yarı sahada alanların açılmasına epey yardımcı olmuştu. Takımın ana pivotu Tyrique Jones ise ikili oyunlarda devrilen uzun olarak yarattığı müthiş skor tehdidiyle rakip savunmaların dikkatini her an üzerine çekmiş ve takım arkadaşlarına alan açabilmişti.
Bu sezon koç Erdem Can önderliğinde kurulan Anadolu Efes kadrosuna baktığımızda da geçtiğimiz sezona kıyasla daha dengeli bir takımın ortaya çıktığını görüyoruz. Az önce bahsettiğim üzere Darius Thompson, pasör yönü ve bencil olmayan oyun tarzıyla Shane Larkin ile Will Clyburn’ü iyi şekilde tamamlama potansiyeline sahip. Elijah Bryant, forvetten oyunu yönlendirebilmesiyle hücuma çeşitlilik katacak bir oyuncu. Derek Willis, özellikle forvetten ceza üçlüklerini yüksek yüzdeyle isabete çevirebilen bir oyuncu. Tyrique Jones ise geçtiğimiz sezon Türk Telekom’da ne denli önemli bir bitirici olduğunu göstermişti.
Bana kalırsa Anadolu Efes‘in yeni sezondaki en büyük avantajı, geçtiğimiz sezona kıyasla daha dengeli gözüken kadrosu olacak. Buna ek olarak takımın kısa rotasyonundaki ana skor opsiyonu Shane Larkin, yazın dizinde yaşadığı problemlere rağmen hazırlık dönemini gayet iyi geçirdi. Özellikle fiziksel açıdan epey sağlam gözüken Larkin, dizinde yaşadığı sakatlık sorunlarını atlatmış gibi gözüküyor. Bu da açıkçası koç Erdem Can için olabilecek en iyi haberlerden biri.
Ayrıca hazırlık döneminde Anadolu Efes’in geçtiğimiz sezona kıyasla hücum çeşitliliğini arttırmaya çalıştığını gördük. Mesela Hırvat pivot Ante Zizic, kısa devrilmelerle pas istasyonu olup hücumu çeşitlendirmeye çalışıyor. Geçtiğimiz sezon hücumda pek aktif gözükmeyen Zizic, bunun yanı sıra alçak posttan sırtı dönük hücum edip takımına skor opsiyonu yaratmaya çalışıyor.
Topsuz oyundaki hareketliliğin de geçtiğimiz yıllara kıyasla arttığını gözlemleyebiliyoruz. Özellikle top yönlendirme özelliği olan topsuz oyuncular, toplu oyuncunun hareketine göre sürekli topsuz hareket ederek pas açısı yaratmaya çalışıyorlar. Ters tarafta ise mutlaka bir oyuncunun topsuz perdeden çıkarak savunmacısını da peşinden sürüklediğini, bu sayede yarı sahada alanları açmaya çalıştığını görebiliyoruz.
Elbette henüz hazırlık dönemi yeni bitti ve takımlar, halen yüzde yüz hazır olmanın uzağındalar. Özellikle oyuncular arasındaki uyum arttıkça bu topsuz hareketlilik, Anadolu Efes hücumları için çok büyük önem taşıyacaktır. Topu yere vurabilme becerisi olan oyuncuların topsuz hareket edip pas aldıkları anlarda yapacakları penetreler, rakip savunmaların dengesini bozup hücumun daha akıcı hale gelmesine yardımcı olacaktır.
Soru İşaretleri
Açık konuşmak gerekirse Anadolu Efes için en büyük soru işareti, şu an için 4 ve 5 numara pozisyonu olarak gözüküyor. Bu yaz Derek Willis, Ercan Osmani, Erkan Yılmaz ve Tyrique Jones gibi takviyelere imza atsa da Efes, 4 ve 5 numara pozisyonunda kısa rotasyonunda olduğu kadar bariz bir kaliteye sahip değil.
Geçtiğimiz sezon Türk Telekom’da harika bir performans ortaya koyan Tyrique Jones, müthiş bir atlet olmasına karşın undersized bir oyuncu. Bu durum, özellikle fiziksel uzunlarla eşleştiği zaman Jones’un belli başlı savunma zaaflarına neden olmasına yol açabiliyor. Bunun örneklerini geçtiğimiz sezon Türk Telekom’da görmüştük.
Anadolu Efes‘te en çok soru işareti yaratan noktalardan biri ise Jones’un alternatifi konumundaki Ante Zizic’in vasat bir savunmacı olması. Son olarak Pavlos Giannakopoulos Turnuvası’nda Jones’un sakatlığı nedeniyle epey süre alan Zizic, sahada olduğu bölümlerde ciddi savunma problemlerine yol açtı. Bu da muhtemelen koç Erdem Can’ın Derek Willis’e sıklıkla 5 numarada süre vermesine neden oldu.Uzun rotasyonunun bir diğer parçası Tibor Pleiss da bilindiği üzere iyi bir savunmacı değil.
Evet, Tyrique Jones müthiş bir atlet olmasından dolayı savunmada koç Erdem Can’a farklı stratejilere deneme imkanı sunuyor. Mesela Anadolu Efes, Jones’un sahada olduğu dönemlerde savunmada sürekli switch yaptı. Jones’un çabuk ayakları ve ellerini aktif kullanması sayesinde savunmada kısaların karşısında kalabilmesi, Efes’e savunmada switch yapma özgürlüğünü tanıyor. Yine de ABD’li pivotun fiziksel oynayan uzunlara karşı zorlanması, boyalı alan savunmasında belli başlı soru işaretlerine yol açıyor.
Öte yandan Anadolu Efes için 4 numara rotasyonu da kusursuz gözükmüyor. Bu yaz kadroya dahil edilen Derek Willis, kariyerinde ilk kez EuroLeague sahnesinde yer alacak. Geçtiğimiz sezon formasını giydiği Venezia’da hücumun çok aktif bir parçası olan Willis, burada topa çok daha az dokunduğu ve topun eline değdiği sınırlı anlarda verimli olması gereken bir role adapte olmak durumunda kalacak.
Ayrıca 4 numara pozisyonunda süre alan isimlerden Ercan Osmani ve Erkan Yılmaz, savunmada ortaya koydukları büyük efora rağmen hücumda yeterince keskin oyuncular değiller. Kariyeri boyunca güvenilir bir üçlük tehdidine sahip olmayan Erkan, topla çembere yaptığı ataklarda da zaman zaman tercih hataları yapabiliyor. Bu durum, özellikle şutunun girmediği günlerde Erkan’ın sürekli riske edilmesine yol açacaktır.
Bu durumun bir benzeri Ercan Osmani için de geçerli. Özellikle EuroLeague seviyesinde düzenli olarak süre alabilmesi için Ercan, dış şutunu daha keskin bir hale getirmek durumunda. Bunu yapamadığı takdirde tıpkı Erkan Yılmaz örneğinde olduğu gibi takımlar, Ercan’ın şutunu sıkça riske edeceklerdir. Bu da haliyle takımın top yönlendiricilerinin üzerindeki baskının artması anlamına geliyor.
Yine de Anadolu Efes’in Genel Direktörü Alper Yılmaz, kadroya 4 ve 5 numara pozisyonlarında oynayabilen bir oyuncu daha eklemek istediklerini söyledi. Açıkçası keskin bir dış şut tehdidi olan ve çembere atak edebilen bir 4 numara, Anadolu Efes’in hücum potansiyelini farklı bir boyuta çıkarabilir.
Sonuç olarak baktığımız zaman Anadolu Efes, EuroLeague’de başarılı olabilmek için mevcut haliyle de iyi bir kadroya sahip. Üstelik takımlara baktığımız zaman Real Madrid dışında bir takımı direkt olarak Final Four’a aday göstermek kolay değil, bu da ligde özellikle ilk 4 sıra yarışını fazlasıyla çekişmeli hale getirecektir.
Efes, bu yaz Erdem Can önderliğinde yeni bir dönemin başlangıcını yaptı. Başarılı çalıştırıcının uzun yıllar boyunca takımın başında kalmasını beklesek de önümüzdeki dönemde şu an olduğu kadar kaliteli bir kadroya sahip olamayabilir.
Shane Larkin ve Will Clyburn’ün sözleşmeleri, 2024 yazında sona erecek. Ayrıca takımın Genel Direktörü Alper Yılmaz, önümüzdeki yıllarda bütçenin küçüleceğini ifade etmişti. Bu bağlamda düşünecek olursak Efes’te Clyburn ve Larkin’in son sezonlarını geçirme ihtimalleri pek uzak gözükmüyor. Ayrıca bütçenin küçüleceği bir senaryoda lacivert-beyazlı ekip, bu oyuncuların yerlerine benzer kalitede isimleri kadroya ekleme konusunda zorlanacaktır.
Anadolu Efes, bir süredir konuşulan 4 numara transferinin de geldiği senaryoda bana kalırsa Final Four için epey iddialı olabilecek bir kadroya sahip olacak. Uzun rotasyonunun savunma potansiyeline yönelik soru işaretlerine rağmen Darius Thompson, Shane Larkin ve Will Clyburn üçlüsü, beklenen uyumu yakalayabildikleri takdirde çoğu takıma büyük sıkıntı çıkaracaklardır. Koç Erdem Can’ın da kadrodaki rol dağılımını sağlıklı şekilde yapabilme konusunda geçtiğimiz sezon rüştünü ispatladığını düşünürsek Efes, taşların oturmasıyla birlikte EuroLeague’in en potansiyelli hücum takımlarından birine dönüşebilir.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!