by Semih Tuna & Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net
Geçtiğimiz sezon Final Four’un belki de bir son saniye üçlüğü uzağında kalan Fenerbahçe Beko, bu yaz yaptığı eklemelerle birlikte büyük hedeflere ulaşabilmek için iddialı bir kadroya sahip.
Bu yaz kadrosuna önemli takviyeler yapsa da sarı-lacivertli ekip, bunu yaparken takımın büyük kısmını korudu. Tyler Dorsey de geçtiğimiz sezondan kalan isimlerden bir tanesi.
Geçtiğimiz sezonun ortasında Fenerbahçe‘ye transfer olan Dorsey, iniş çıkışlar yaşasa da halen takımın en önemli oyuncularından bir tanesi. Yunan yıldızın performansı, önümüzdeki sezon Fenerbahçe’nin başarılı olup olamayacağına direkt olarak etki edecek.
Takımıyla çalışmalarını sürdüren Tyler Dorsey, yeni sezon öncesinde kulübünün düzenlediği medya gününde Eurohoops’un sorularını yanıtladı.
S: Geçen yıl sezon ortasında takıma katılmıştın. Doğal olarak takımla birlikte yaz geçirme şansın olmamıştı. Fenerbahçe ile geçirdiğin ilk yaz kampının ardından nasıl hissediyorsun? Her şey yolunda mı?
C: Evet, her şey iyi gidiyor. Sezon ortasında değil de baştan itibaren takımla birlikte çalışmalara başladığım için mutluyum. Benim için de takım için de böylesi daha iyi. Yeni transferlerimiz var fakat takımın kimyası ve o tarz küçük detaylar konusunda birlikte sezona başlamak yardımcı oluyor.
S: Daha önce Avrupa oynamıştın fakat çoğu oyuncu NBA ya da G League’de oynadıktan sonra Avrupa basketboluna uyum sağlamakta zorlanıyor. Sen tekrar alışırken zorlandın mı?
C: Pek zorlanmadım. Sadece yeni takımıma, yeni bir ülkeye, bu tarz küçük şeylere uyum sağlıyorum, basketbol konusunda bir sıkıntı olmadı. Burada oynanan basketbolu iyi biliyorum çünkü birkaç yıl Avrupa’da oynadım. İlk yılımda hayatının büyük bölümünü Amerika’da basketbol oynayarak geçiren biri olarak tabii ki zorlanmıştım. İlk iki yılda uyum sağladıktan sonra oyunu anlıyorsunuz, kültürü anlıyorsunuz, Avrupa’daki küçük detaylara daha hakim oluyorsunuz.
S: Papagiannis ile ilk olarak U19 Dünya Kupası’nda milli takımda birlikte forma giymiştiniz. Sonrasında Yunanistan’daki derbinin farklı taraflarında yer aldınız. Şu anda onunla birlikte burada olmak nasıl hissettiriyor?
C: Güzel hissettiriyor. Onunla kimyamız iyi. Onunla pick&roll oynamayı çok seviyorum. Şutunu yıllar geçtikçe geliştirdi, bu yüzden perdeden sonra dışarı da çıkabiliyor. Aynı zamanda çember etrafında da tehditi var. Rakiplerin işini zorlaştıran bir oyuncu. Guard olarak benim için ise çok işe yarıyor çünkü rakip uzunlar sürekli ‘hedge’ savunması yapamıyor, onun da tehditlerini düşünmek zorunda kalıyorlar. Onun transfer olmasından dolayı mutluyum. Özellikle de guard’lar için harika bir ekleme. Bizim boş kalmamızı sağlayacak, sahada işimizi daha kolay hale getirecek.
S: Papagiannis’in şut tehditinden bahsettiniz. Sertaç Şanlı‘nın da şut tehditi var. İkisini de sahada gördüğümüzde Fenerbahçe’nin oyununda geçen sene görmediğimiz bir katman daha açılıyor. Bu sezon daha akıcı bir hücum izlememiz olası. Bütün bu eklemeler, sahada açılabilecek yeni kilitler sonrası yeni sezona dair hislerin neler? Takımdaki yeni ortam hakkında nasıl hissediyorsun?
C: Bu soruyu EuroLeague’de beş maç oynadıktan sonra cevaplasam daha iyi bir cevap verebilirim (gülüyor). Herkes yeni sezona dair konuşmak, heyecanlanmak istiyor fakat hiçbir şeyi tahmin edemiyoruz. Sezon çok uzun. Takımlar ilk yarıya iyi başlayabiliyor, sonra bir bakmışsınız playoff’a girmek için savaş veriyorlar. Şu andan konuşması zor fakat iyi bir yapı kurduğumuzu düşünüyorum. Dediğin gibi şutör uzunlar ekledik. Tavares ve Fall gibi isimlerle oynadığınızda bu oyuncular savunmada boyalı alana gömülerek rakipler için işleri zorlaştırıyor. Sahayı açabiliyor olmamız bizim için durumu daha iyi hale getirecek, o şutlara saygı duymak zorunda kalacaklar çünkü uzunlarımız iyi şut atıyor. Bu konuda takıma harika eklemeler olduklarını düşünüyorum.
S: Nick Calathes, koç Itoudis ve şimdi de Papagiannis… Takımda üç Yunan ismin olması senin daha rahat hissetmeni sağlıyor mu?
C: Evet, biraz. Onları önceden tanıyordum, bu yüzden kimyamız var. Önceden saha dışında beraber vakit geçirdik, sohbetler ettik. Bu yüzden kesinlikle benim için durumu daha iyi hale getiriyor. Her şey kimyadan ve kimlerin birlikte iyi oynadığından geçiyor. Kağıt üstündeki isimler… Birçok takımın kağıt üstünde çok fazla iyi oyuncusu var fakat beraber nasıl oynayacaklarını görmek istiyorum. Bu arada pek çok oyuncu EuroLeague’e gelmeyi tercih ettiği için ve basketbol geliştiği için lig adına mutluyum. İzlemesi ilginç olacak.
S: Geçen yaz seni EuroBasket’te izlerken Yunanistan milli takımına çok iyi uyduğunu düşünmüştüm. Bu sene Dünya Kupası’nda yer almadın. Seni Olimpiyatlar’da görebilecek miyiz yoksa Yunanistan milli takımı defteri senin için kapandı mı?
C: Hayır, Olimpiyatlar’da oynamak istiyorum, benim hayallerimden biri bu. Orada olacağım ve Olimpiyatlar’a katılmamız için elimden geleni yapacağım. Bu yaz eşim hamileydi, pek çok şey yaşanıyordu. Dünya Kupası’nda da EuroBasket’te de pek çok sakatlık gördük. Baktığımız zaman üç yıl boyunca vücudunuz dinlenmiyor, sürecin içinde oluyor. Taraftarlar bunu anlamıyor. Benim için bu önemliydi. Eğer turnuvaya gitseydim ve sezona girerken sakatlık yaşasaydım zor olacaktı. Odağım bu sezondaydı, bu sezon benim için yaz döneminden daha önemliydi. Fakat gelecek yıl orada olacağım. Olimpiyatlar farklı bir sahne. Heyecanlıyım ve umarım turnuvaya katılabiliriz.
S: Yunanistan’da artık senin dışında bir devşirme oyuncu daha var: Thomas Walkup. Federasyonla önümüzdeki yıl kimin oynayacağına dair bir konuşmanız oldu mu?
C: Bu yaz da istesem gidebilirdim, benim seçimim gitmemek oldu. Bir sakatlıkla uğraşıyordum ve iyileşmeye çalışıyordum. Bir de ailemle vakit geçirmek istedim. Önümüzdeki yıl Olimpiyatlar olacağı için üç yaz üst üste yaz tatili yapamamış olmak istemedim. Sezonlar biraz daha erken bitsin ve oyuncular daha fazla boşluk bulabilsin, yazın keyfini çıkarabilsin isterdim. Sonrasında gerçekten de milli takıma gitmek istiyor olurduk. Sadece ben değil, üst seviye oyuncular için de sezon bitiyor ve iki hafta sonra milli takım serüveni başlıyor. Bu kadarı çok fazla, herkesin tatile ihtiyacı var. Keşke bunu değiştirseler fakat pek çok farklı lig var. Umarım bir gün değişir.
S: Panathinaikos‘un sahibi sizinle görüşmelerin ilerlediğini söylemişti. O süreçte gerçekten neler oldu?
C: Benim için bunların hepsi laftan ibaret. Bunlar birer iddia ve ben kişisel olarak herhangi bir iddiayı temizlemek falan istemiyorum. Ben buradayım ve bu yeni takımla birlikte sezona başlayacağım için mutluyum. Onlar geçmişte kaldı. Bazen internette kendim hakkında haberler görüyorum ve ‘Bir dakika, bunu ben bile bilmiyordum’ oluyorum (gülüyor). Gerçekten de komik. Ben pek yorum yapmayı sevmiyorum, çok tweet de atmıyorum zaten, Instagram’ı da çok aktif kullanmıyorum. Görüyorum ve menajerimle konuşuyorum. Bunun dışında bu konuda bir şey yok. Şu anda buradayım.
S: Geçen yıl Olympiakos serisinin dördüncü maçında sahanın her yerinden şut attın, attığın neredeyse her şut girdi, resmen yanıyordun. O anlarda skorer bir oyuncunun mantalitesi nasıl oluyor merak ediyorum çünkü ben izlerken şutun gireceğini hissedebiliyorum. Saha içinde o kritik anlarda o şutları sokmak… O anlarda oyunun senin perspektifinden nasıl işlediğini merak ediyorum.
C: Pek çok insan bunu anlamıyor: Aynı şutları, aynı hareketleri bu maçlardan önce geç saatlere kadar çalışıyorum. Bu yüzden bu şutları atarken o kadar rahat hissediyorum. Antrenmanlarda o şutlara çok zaman harcamış oluyorum, pek çok kez soktuğumu biliyorum. Benim için durum böyle. Ben her zaman ekstra şut antrenmanı yapan, ekstra çalışan bir oyuncuyum. Bu da benim saha içindeki özgüvenimi inşa ediyor.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
NBA gündemindeki son gelişmeler için tıklayın!
2023-24 EuroLeague kadrolarına ve transferlerine ulaşmak için tıklayın!
Eurohoops’un DEV Dünya Kupası rehberine ulaşmak için tıklayın!