by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
NBA’de takımlar yaz aylarında kadrolarını güçlendirmek için ellerinden geleni yaptı. Milwaukee Bucks, Damian Lillard ile şampiyonluk umutlarını artırırken San Antonio Spurs de Victor Wembanyama ile yeni bir sayfa açmaya hazırlanıyor. Bununla birlikte Boston Celtics ve Miami Heat gibi yaptıkları ve yapamadıklarıyla konuşulan birçok takım var.
Ancak 82 maçlık bir normal sezon içerisinde birçok değişken bulunuyor ve bu uzun maratonda ne yaparsanız yapın kusursuzu yaratmak mümkün değil. 24 Ekim gecesi iki maçla başlayacak olan 2023-24 normal sezonunda her takımın bir adet merak yaratan soru işareti var.
Eurohoops Fırın, NBA’de 2023-24 sezonu öncesinde 30 takımın soru işaretlerine göz atıyor.
Atlanta Hawks: John Collins gitti, peki ya sonra?
Geçen sezon inişli çıkışlı bir süreç geçiren ve Quin Snyder’ı göreve getiren Atlanta Hawks, yıllardır takasını aradığı John Collins’i de bu yaz Utah Jazz‘e gönderdi. Finansal anlamda bu hamleyle birlikte lüks vergisinden uzaklaştılar. Ancak Collins’in gidişi saha içinde bir farklılık yaratacak mı? Hawks için en büyük farklılık 4 numarada Deandre Hunter, Saddiq Bey ve hatta Jalen Johnson gibi daha mobil, kanat profiline daha yakın isimlerle oynamak olacak. Trae Young ile Dejounte Murray arasındaki uyumun gelişmesini de bekleyebiliriz zira Snyder ile birlikte antrenman kampı geçirecekler. Yine de Hawks’ın şu an bulunduğu noktadan birkaç adım ileri gitmesini beklemek pek doğru olmaz.
Boston Celtics: Uzun rotasyonu sağlıklı kalabilecek mi?
Geçen sezon Doğu finalinde Miami Heat‘e elenerek bir kez daha şampiyonluk hayallerini başka bahara öteleyen Celtics, 2023 yazının en agresif takımıydı belki de. Kadrosunu Jrue Holiday ve Kristaps Porzingis ile takviye eden Celtics, yine de kusursuz bir kadro yapısı yarattı diyemeyiz. Ana çekirdek daha tehlikeli bir hücum takımına dönüşmüş olsa da, bench kalitesi biraz düşündürüyor. Tabi uzun rotasyonu kadar değil. Pota altında Kristaps Porzingis ve Al Horford’a bel bağlayan Celtics, bu iki ismin sakatlık riskini tamamen üstlenmiş durumda. Eğer bu isimlerden biri sakatlanırsa arkalarındaki alternatif Luke Kornet. Şampiyonluk hedefleyen bir takım için ideal bir rotasyon değil.
Brooklyn Nets: Hedef playoff ama…?
Ama kadro kalitesi buna yeterli mi? Geçen sezon Kevin Durant ve Kyrie Irving’i takaslayan Brooklyn Nets, beklenildiği gibi “tanking” yapmak yerine playoff için mücadele etmeye devam etti. Sezon sonunda kendilerini oraya atsalar bile bunu büyük ölçüde sezon başındaki galibiyetlere borçlulardı. Şu anki tablo, Nets’in yine playoff için mücadele edeceği yönünde. Agresif bir yeniden yapılanma sürecine adım atmak akıllarının ucundan bile geçmedi. Peki en iyi iki yaratıcısı Mikal Bridges ve Spencer Dinwiddie olan bir takımın playoff oynaması mümkün mü? Nets, Doğu’da play-in takımlarından birisi olabilir ama kadro yapısı daha fazlasını getiremeyecek gibi görünüyor. Bu biraz Ben Simmons’ın nasıl döneceğine de bağlı.
Charlotte Hornets: LaMelo Ball takım taşıyan bir oyuncu mu?
Geçen sezon talihsizlikler sebebiyle bir türlü kadro alamayan Charlotte Hornets, neticede ligin son sıralarına demirlemişti. Fakat ondan önceki iki sezonu unutmamak gerek. İki kez üst üste play-in oynayan Hornets, tam kadro olduğunda yine oraları kovalayabilecek kalitede bir takım. Ondan sonrasını getirmek ise takımın genç yıldızı LaMelo Ball’a bağlı. Bireysel açıdan LaMelo, kariyerine daha iyi bir başlangıç yapamazdı. İkinci yılında All-Star bile seçildi ama bu başarı henüz takıma yansımadı. LaMelo’nun hücumdaki kusurları, iki play-in turnuvasında da ortaya çıktı. Bu da LaMelo’nun takım taşıyan bir oyuncu olup olmadığını düşündürüyor. Eğer 2023-24 sezonunda Hornets’ı daha rekabetçi bir sezona taşıyamazsa, liderliğiyle ilgili sorular artacak.
Chicago Bulls: Sil baştan başlamak gerekmez mi bazen?
NBA’de playoff ile tanking arasında bir ara sınıf var ve ben orada uzun süre geçirmekten pek hoşlanmıyorum. Chicago Bulls, 2021’de Lonzo Ball sakatlandığından bu yana oraya kamp kurdu ve inattan vazgeçmedikleri sürece bir adım ileriye ya da geriye gideceklerine inanmıyorum. 34 yaşındaki DeMar Derozan kontratının son yılına girerken, 32 yaşındaki Nikola Vucevic hala çoğu takım için bir şeyler vadediyorken dümeni farklı bir rotaya çevirmek mantıklı değil mi? Chicago’nun 2024 draft hakkı elinde duruyor, 2025 hakkı ise ilk 10 korumalı. Belki bu sezon son kurşunu atıp daha sonra 2025 Draftı öncesi yapılanmaya gitmeyi düşünüyor olabilirler, ancak kaçınılmazı ertelemeye gerçekten gerek var mı?
*Not: 2025 hakkı ilk 10 korumaya denk gelirse, 2026 hakkı ilk 8 korumalı olarak Spurs‘e geçiyor, 2026 da korumaya denk gelirse bu kez 2027 hakkı ilk 8 korumalı olarak Spurs’e gidiyor.
Cleveland Cavaliers: Evan Mobley – Jarrett Allen ikilisi uyumlu mu?
Normal sezon rakamları bu ikilinin kusursuz bir ikili olduğu yönünde. Cavaliers‘ın undersize bir guard ikilisine rağmen üst düzey bir savunma takımı olmasının arkasındaki sebep, pota altının caydırıcılığı. Savunma anlamında takımın her talebini karşılayabilecek kapasiteye sahipler. Ancak basketbolun bir de hücum tarafı var ve playofflar geldiğinde o taraftaki hata payı minimuma iniyor. Playofflardaki Knicks serisi, Cavaliers için uzun vadede endişe vericiydi. Elbette yeni kurulmuş genç bir çekirdeğe sahipler ama Mobley – Allen ikilisinin yarattığı hücum sorunları biraz yapısal. Knicks çift uzunlu Cavaliers karşısında Garland ve Mitchell’ın alanını çok rahat daralttı. Max Strus ve Georges Niang eklemeleri belki pozitif anlamda etki yapabilir ama bu sorunun cevabını yaşayıp görmekten başka çareleri yok.
Dallas Mavericks: Doncic – Kyrie bu takımı nereye götürebilir?
2022-23 sezonu öncesinde Jalen Brunson’ı New York Knicks’e kaptıran Dallas Mavericks, sezon ortasında Doncic’in yanına yıldız yaratıcı eklemek maksadıyla Kyrie Irving’i getirmişti. Fakat bu hamle beklenen etkiyi yapmadı, aksine işler daha da kötüye gitti. Doncic – Kyrie ikilisiyle maç kazanmakta zorlanan Mavericks, ligin en kötü savunmalarından biri olmasının yanında en durağan hücum takımlarından biri oldu aynı zamanda. 2023-24 sezonuna girilirken rotasyon biraz daha gelişmiş, savunma yönü bir nebze kuvvetlenmiş duruyor. Yine de Mavericks’in kadro yapısı hala birçok soru işaretini beraberinde getiriyor.
Denver Nuggets: Genç oyuncular etki yapabilir mi?
NBA’in son şampiyonu Denver Nuggets, 2023-24 sezonuna da aynı hedefle girecek lakin geride bıraktığımız yaz döneminde ana çekirdekte önemli bir kayıp yaşadılar. Bruce Brown, çok yönlülük ve etki anlamında Nuggets için kritik bir yere sahipti ve onun boşluğunu doldurmak o kadar kolay olmayabilir. Brown’un yetenek setini az çok karşılayabilecek Christian Braun ve Peyton Watson var aslında ama henüz ikisi de genç yaşta. Bununla birlikte kadroya çaylak olarak Julian Strawther, Jalen Pickett ve Hunter Tyson’ı eklediler. Nuggets’ın bu genç oyuncuların en azından birkaç tanesini değerlendirmek istediği kesin. Ancak bu isimler katkı yapmaya hazırlar mı? Christian Braun savunma enerjisi ve sertliğiyle sezon içinde yer edinmişti ama henüz hücumda pek istikrarlı değil ve oyun yönlendirme anlamında Brown’un gerisinde kalıyor.
Detroit Pistons: Cade Cunningham beklenen seviyeye çıkabilir mi?
2021 NBA Draftı’nın ilk sıra seçimi Cade Cunningham’nın ikinci yılda sıçrama yapma şansı, sezonu erken kapatmasına neden olan kaval kemiği sakatlığı nedeniyle sıfıra indi. Şimdi tamamen sağlıklı olan ve FIBA Dünya Kupası öncesinde ABD Takımı’nın mini kampında etkileyici bir performans sergileyen Cunningham, Detroit Pistons yapılanmasının en büyük umudu. Detroit Pistons’ın kadrosunda Jalen Duren, Ausar Thompson ve Jaden Ivey gibi çok sayıda yüksek potansiyelli oyuncu var ancak takımın nihai yükselişi muhtemelen Cade’in yıldız olmasına bağlı. Bu sezon yapabileceklerinin ne noktada olduğunu daha fazla gösterebilir.
Golden State Warriors: Chris Paul bu takımın neresinde?
2022 NBA şampiyonu Warriors için işler 2023’te pek iyi gitmedi. Draymond Green – Jordan Poole olaylarının gölgesinde geçen sezonun sonunda Poole Wizards‘a takaslanırken deneyimli yıldız Chris Paul takıma katıldı. Ancak Paul’ün uyumu hakkında bazı soru işaretleri var. Paul’ün ikili oyun ağırlıklı stili, Warriors’ın topsuz harekete dayanan basketboluna nasıl oturacak? Warriors, Paul’ü kenardan getirip o sahada olduğunda farklı bir basketbol mu benimseyecek? Oyunu ağırdan alan Paul ile tempoyu seven Curry’nin aynı anda sahada olması, savunma bazlı sorunları da beraberinde getirebilir. Ayrıca bu ikisi sahayı paylaşırsa diğer üç oyuncu kim olacak? Bu soruların cevabını ancak sezon başladığında alacağız.
Houston Rockets: Veteran eklemeleri doğru bir tercih miydi?
Houston Rockets bu sezon yeniden yapılanmasını hızlandırmaya karar verdi. Genç çekirdeklerinin doğal gelişimine güvenmek yerine, serbest oyuncu piyasasında agresif hamlelere imza attılar. Yeni oyuncular Fred VanVleet, Dillon Brooks ve Jock Landale’in toplam maaşları 81 milyon dolara denk geliyor. Özellikle VanVleet ve Brooks’un kullanımı Jalen Green, Jabari Smith Jr. ve Alperen Şengün’ün sorumluluk almasını veya daha fazla şut kullanmasını engelleyebilir. Tabi bunun iyi yanları da var. Tecrübeli oyuncuların varlığı bu çekirdeğin gelişimini hızlandırabilir. Takımın keskin çizgilerle belirlenmiş rollere oturmasını sağlayabilir. Geçmişte Rockets gibi tecrübe katsayısını arttırmaya başvuran birçok takım oldu. Bunların kimisi başarı sağladı kimisi umduğunu bulamadı. Rockets’ın akıbetini bizlere zaman gösterecek.
Indiana Pacers: Buddy Hield ile kontrat yenilenecek mi?
Domantas Sabonis takasıyla birlikte Kings‘ten Pacers‘a gelen Buddy Hield, sessiz sedasız başarılı bir sezonu geride bıraktı. Kariyerinin belki de en verimli yılını geçiren Hield, Tyrese Haliburton’ın yanında hiç olmadığı kadar disiplinli oynuyor. Ancak Haliburton – Hield birlikteliği daha ne kadar sürecek? Geçtiğimiz günlerde Hield ile Pacers’ın yeni kontrat konusunda anlaşamadığı ve takas ihtimalinin söz konusu olduğu söylendi. Yeni sezona girilirken Pacers’ın karşı karşıya olduğu konu bu. Bennedict Mathurin’in gelişimi ve Bruce Brown’un gelişi, Buddy Hield’dan vazgeçmeyi kolaylaştırabilir Pacers adına.
Los Angeles Clippers: Yıldız oyuncular sağlıklı kalabilecek mi?
2019 yazında büyük umutlarla kurulan Los Angeles Clippers kadrosu, sakatlıklardan ötürü bugüne kadar başarıya ulaşamadı. Takımın iki lideri Kawhi Leonard ve Paul George, sürekli olarak sağlıklı kalmakta zorlandılar. İki süperstar, geçen sezon yeniden bir araya gelmişti ve Kawhi zamanla formuna kavuştu ama playofflarda yine sakatlıklara yenik düştüler. 2023-24 sezonuna girilirken Clippers için hikaye yine farklı değil. Yıldız oyuncuların sağlığı bu takımın tavanını belirleyecek. Kawhi ve George’un biten kontratları da bir diğer mesele olabilir ama şu noktada iki oyuncu da Clippers’ta kalmaya niyetli görünüyor.
Los Angeles Lakers: Geçen seneki form durumu devam edecek mi?
Geçen sezona Russell Westbrook bilmecesiyle giriş yapan Lakers için ufuk epey bir karanlık görünüyordu. Etrafındaki tüm baskılara rağmen Rob Pelinka, “sabrın sonu selamet” dedi ve en doğru ana kadar bekledi. Nihayetinde Lakers adına son derece kazançlı bir takasa imza attı. Bu hamlenin ardından Lakers’ta kara bulutlar kısa sürede dağıldı ve yolun sonu Batı Konferans Finali oldu. Westbrook takasından sonra Lakers’ın form durumu zirveye çıktı. Yeni sezona girilirken tek amaç, bu rüzgarı devam ettirmek. Yaz dönemindeki rotasyon hamleleriyle kadrosunu genişleten Lakers, Batı’nın zirvesi için güçlü bir aday gibi görünüyor.
Memphis Grizzlies: Morant’in yokluğunu idare edebilecekler mi?
Son birkaç yılda Memphis Grizzlies‘ın oyun kurucu rotasyonu Ja Morant ve Tyus Jones’a emanetti. 2023-24 sezonuna girilirken Jones, artık bir Wizards oyuncusu. Morant ise saha dışındaki skandalların cezasını 25 maç kenarda oturarak ödeyecek. Tyus Jones’un yeri Marcus Smart ve Derrick Rose ile doldurulabilir olsa da, Morant’in olmadığı bölümde Grizzlies’ın performansını merak ediyorum. Morant’in yarattığı çekim gücü olmayınca Desmond Bane ve Jaren Jackson’ın performansları nasıl etkilenecek? Bu noktada Bane’in topla yaratma ve hücum yönlendirme yeteneklerini daha iyi gözlemleme fırsatı bulacağız. Ja Morant döndüğünde ise en büyük soru işareti kadro derinliği olacak çünkü Brandon Clarke’ın da sakatlığı sebebiyle forvet ve uzun rotasyonu nitelik bakımından kısır görünüyor.
Miami Heat: Lillard kaçtı, Holiday kaçtı, sırada ne var?
Trail Blazers‘tan takasını isteyen Damian Lillard’ın yaz boyunca Miami Heat‘e gitmesini beklerken, Milwaukee Bucks tüm planları bozdu. Lillard ve Giannis güçlerini birleştirirken Miami Heat gençlerini ve draft haklarını saklamakta ısrarcı oldu. Keza Jrue Holiday takası için de tetiği çekmekte bir hayli çekimser davrandılar. Piyasada takası beklenen başka bir yıldız olmadığı için Miami’nin yakın geleceğinde bir belirsizlik mevcut. Ancak sık sık atladığımız bir şey var: Miami Heat daha birkaç ay önce final oynadı ve ne zaman dara düşseler bir şekilde karanlıklardan çıkmayı başarıyorlar. Bu yüzden onlara biraz kredi vermekte yarar var. Heat’in panik modunu açmasına şu an için gerek yok. Yine de sezon içinde bir hamle yapacaklarını düşünüyorum. Kyle Lowry’nin biten kontratını elden çıkarıp geçen sezonki Russell Westbrook takasına benzer işler yapabilirler. Belki de Malcolm Brogdon – Jerami Grant ikilisini gözlüyor olabilirler.
Milwaukee Bucks: Khris Middleton eski formuna dönebilir mi?
Damian Lillard ile Giannis Antetokounmpo’yu bir araya getirerek NBA’in en tehlikeli hücum ikilisini kuran Milwaukee Bucks’ın üçüncü opsiyonu ise bir All-Star. Khris Middleton, Giannis’in tamamlayıcısı olarak 2021’de şampiyonluk bile kazandı ve yetenekli bir skor opsiyonu olduğunu kanıtladı. Ancak geçen sezon sakatlık sonrası performansı biraz endişe vericiydi. Playofflarda kendini toparlamış gözükse de, Miami Heat karşısında takımının kurtarıcısı olamadı. 2023-24 sezonunda Bucks’ın hücum gücünü maksimize etmesi için Middleton’ın formuna kavuşması çok mühim.
Minnesota Timberwolves: Towns – Gobert uyumu sağlanabilir mi?
2022 yazının bomba gelişmesi, Rudy Gobert’in geniş bir takas paketiyle Minnesota’ya gitmesiydi. 2022 Playoffları’na katılan Timberwolves, bu hamleyi takımının tabanını yükseltmek için yapmıştı ama beklenen etkiyi vermedi. Rudy Gobert’in düşen formu, Karl-Anthony Towns’un sakatlığı ve ikilinin birbirini tamamlayamaması sebebiyle bir türlü beklenen uyum sağlanamadı. Sezon sonunda daha uyumlu bir basketbol izlemiş olsak bile Timberwolves’un pota altı ikilisi henüz yan yana pek zaman geçirmedi saha içinde. 2023-24 sezonuna girilirken merak ettiğim bir konu olacak Towns – Gobert uyumu. Kağıt üstünde Towns’un şutu ve Gobert’in çember koruması göze hoş gelse de, Towns’un 4 numara savunamaması ve Gobert’in hücumda alan daraltması gibi problemler de beraberinde geliyor.
New Orleans Pelicans: Zion Williamson sağlıklı kalabilir mi?
İlk iki sezonunda sadece 85 maçta forma giyen Zion Williamson, 2021-22 sezonunun tamamını ayak sakatlığı nedeniyle kaçırdı ve geçen sezon da diz ardı kirişi sakatlığı nedeniyle sadece 29 maçta oynadı. Kariyerinde oynadığı maçtan fazlasını kaçırdı. Bu noktada, onu sahada uzun bir süre görene kadar sağlığı konusunda herhangi bir güven duymak imkansız. Zion Williamson parkeye çıktığı zaman, şimdiye kadar gördüğümüz en güçlü ve patlayıcı skorerlerden biri oluyor. Boyalı alanda savunmalar üzerinde yarattığı baskı gerçekten inanılmaz. New Orleans Pelicans, Zion varken Batı’nın tepesine oynayan bir takıma dönüşüyor. O oynamadığında ise orta sıra takımından farksız oluyor. Bu yüzden Pelicans’ta Zion’un sağlığından başka bir gündem maddesi yok.
New York Knicks: Mevcut oyuncu grubu şampiyonluk çekirdeği mi?
Geçen sezon New York Knicks adına her şey yolundaydı. Uzun zaman sonra Madison Square Garden’da bu denli pozitif bir hava hakimdi. Bunun başlıca sebebi, 2022 yazında takıma gelen Jalen Brunson’ın liderliğiydi. Brunson önderliğinde takım içinde taşlar yerine oturdu ve Knicks rüzgarı arkasına aldı. Ancak Doğu yarı finaline kadar ilerleyebildiler. Knicks’in düzenli playoff takımı olabileceğine dair güçlü emareler olsa bile bu çekirdeğin şampiyonluk getirebileceği hala belirsiz. Açıkçası daha ikna edici bir şampiyonluk adayı olmak için çeşitli yükseltmelere ihtiyaç var. Knicks, RJ Barrett’ı takaslayarak bir yükseltme yapacak mı? Veya genç oyuncunun gelişimini mi bekleyecek?
Oklahoma City Thunder: Draft hakları bir yıldız oyuncuya dönüşebilir mi?
Geçen sezon beklenmedik işlere imza atan ve genç kadrosuna rağmen playoffun kıyısından dönen Oklahoma City Thunder, sakatlıktan dönen Chet Holmgren ile birlikte daha da güçlenecek. Özellikle çember savunmasındaki eksikler Holmgren’in yetenekleriyle kapanacak. Peki Thunder için bir sonraki adım ne? Thunder’ın çok geniş bir draft hakkı koleksiyonu var ve kadro dolduğu için bu seçimlerin hepsiyle sözleşme imzalayamıyorlar. Bu yüzden bu parçaları bir değere dönüştürme zamanı yaklaşıyor. Sam Presti’nin bir gözü yıldız oyuncu piyasasına dönük olabilir. Yine de Thunder’ın bu yıl genç çekirdeği bir arada tutacağını düşünüyorum. Bence bu soru, 2024 yazında daha sesli şekilde dillendirilecek.
Orlando Magic: Playoff kovalayacak kadar iyiler mi?
2009 NBA Finali’nden beri bir türlü aradığını bulamayan Magic, nihayet NBA’in geleceği en parlak takımlarından birisi haline geldi. Topla oynayan forvetlerin değerlendiği günümüz basketbolunda Paolo Banchero ve Franz Wagner ile çok iyi bir ikili yakaladılar. Bununla birlikte Wendell Carter, Markelle Fultz gibi sağlam tamamlayıcılara sahipler. 2023-24 sezonu Orlando Magic için bir dönüm noktası olabilir çünkü birkaç yıl aradan sonra ilk kez playoffları hedefliyorlar. Bu hedefe ulaşabileceklerine dair bir garanti veremem ama Magic’in yapılanma süreciyle işi bitmiş duruyor. Artık onlar için zaman, rekabetçi olma ve kazanma alışkanlığı yaratma zamanı.
Philadelphia Sixers: James Harden?
2021’de karmakarışık Ben Simmons sürecinden James Harden ile çıkan Philadelphia Sixers, bir yenisini Harden ile yaşayabilir. 34 yaşındaki yıldız oyuncu muhtemelen Simmons gibi maçları saha dışından izlemeyecek ama kısa sürede takımdan gitmek için yönetime baskı yaptığı sır değil. Bu da Sixers’ın elini kolunu bağlayan bir durum. Şu anda lig genelinde yıldız için büyük bir ilgi yok ve kontratının son senesine girdiği için değerinin çok altına gitmesi muhtemel. Mevcut teklifler Sixers’ı takas yapmaya motive edecek mi? Harden’ı elden çıkarmazlarsa sezon sonunda hiçbir şey kazanamadan oyuncuyu kaybetme riski var. Uzun lafın kısası, Sixers yine bataklığa saplanmış durumda ve yeni sezona girilirken en büyük soru işareti bu mesele.
Phoenix Suns: Savunmasız şampiyonluk mümkün mü?
Rotasyon derinliği/kalitesi de Suns için bir soru işareti olabilirdi ama Deandre Ayton takasıyla birlikte o konudaki endişeler bir nebze de olsa hafifledi. Ancak Ayton takası bir başka soru işaretini daha da kuvvetlendirdi. Jusuf Nurkic’in etrafındaki bir savunma ne kadar başarılı olabilir. Açıkçası Suns’ın savunma malzemesi pek iyi durmuyor. Bradley Beal – Devin Booker ikilisinin arkasına Nurkic gibi ortalama altı bir savunmacıyı yerleştirdiler. Josh Okogie, Nassir Little gibi enerjik kanat savunmacıları olsa da bu oyuncular hücumda takımı yalnız bırakabilir. NBA’de şampiyon olmak için savunmanızın belli bir seviyenin üstünde olması lazım, Denver Nuggets bile ortalama üstüne çıktığında başarıya ulaştı. Aksi takdirde playofflarda kulvarları geçmek pek kolay değil. Suns her ne kadar müthiş hücumculara sahip olsa da, şimdilik savunma onların zayıf karnı gibi duruyor.
Portland Trail Blazers: Scoot Henderson merkez oyuncu olabilir mi?
11 yıllık Damian Lillard sayfasının kapanmasıyla birlikte Portland Trail Blazers‘ın kısa ve uzun vadeli beklentileri büyük ölçüde çaylak Scoot Henderson’a bağlı. 2023 NBA Draftı’nın üçüncü sırasından seçilen Scoot, bir bakıma Lillard’ın takasının tetikleyicisiydi Blazers açısından. Peki Lillard gönderildi ama genç guard, merkez oyuncu olacak kadar iyi mi? Henderson 2022-23 sezonunda G-League Ignite’ta maç başına 30.7 dakikada 16.5 sayı ve 6.5 asist ortalamaları yakaladı ve draftta fark yaratabilecek bir oyun kurucu olarak lanse edildi. Atletik guardlara dair olan tüm bilgi birikimi, Scoot’un yıldız olabileceğine işaret ediyor. Yine de bu sorunun cevabını parkede göreceğiz.