by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 24 Temmuz 2024 tarihinde ESPN’de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
“1988’de bir gün, bir kadın Güney Milwaukee’deki bir Wendy’s fast food restoranının gişesine yanaştı. Uzun boylu bir adam ona bir tepsi uzatarak yemeğini verdi. Kadın, tanıdığı bir NBA oyuncusu olan adama şaşırmış bir şekilde baktı, ardından yemeğine, sonra tekrar adama döndü. Birkaç gün sonra kadın, yerel bir radyo istasyonuna telefon açmıştı.
Junior Bridgeman, birkaç gün sonra Milwaukee’deki merkez ofisine doğru arabayla giderken radyoda bir kadının “Bu çok yazık,” dediğini duydu. “Geçen gün bir Wendy’s’e uğradım ve eski bir NBA oyuncusunu orada çalışırken gördüm. NBA oyuncuları bu kadar çok para kazanıyorlar ama, kariyerleri bittiğinde hala Wendy’s’te çalışmak zorundalar.”
Bridgeman, araçtaki hoparlörlerine baktı ve “Aman tanrım,” dedi kendi kendine. Kadın onun hakkında konuşuyordu.
1975’ten 1984’e kadar Milwaukee Bucks‘ta oynayan Bridgerman, gülmeye başladı. Kadının bilmediği şey, emekli olan Bridgeman’ın o Wendy’s şubesindeki bir çalışan olmadığıydı. 1.96 boyundaki eski kanat oyuncusu, o restoranın sahibi ve şehir genelindeki birçok diğer restoranın sahibiydi.
Ancak Bridgeman, kadının ne demek istediğini anlıyordu. Birdgerman’ın oyunculuk günlerinde, bugünün standartlarına göre o kadar yüksek değildi. Bridgeman, 12 sezon süren kariyeri boyunca, LA Clippers ile oynadığı dönem dahil, yaklaşık 2.95 milyon dolar kazandı ve bir sezonda asla 350,000 dolardan fazla gelir elde etmedi.
Kariyerinin ardından, ülke genelinde 450’den fazla restoranı olan bir fast food imparatorluğu inşa etti. Üç eyalette ve Kanada’da operasyonlarını devam ettiren bir Coca-Cola şişeleme dağıtımcısı oldu. Ebony ve Jet dergilerini satın aldı. Servetinin yaklaşık değeri, NBA oyuncuları arasında yalnızca Michael Jordan, Magic Johnson ve LeBron James’in arkasında kalarak neredeyse 600 milyon dolara ulaştı.
Ancak bu ünlü isimlerin aksine, Bridgeman asla bir NBA yıldızı olmadı. NBA sonrası servetini, zengin sponsorluk anlaşmaları veya küresel ünün getirdiği olanaklar olmadan elde etti.
Junior Bridgeman, Lakers tarafından 8. sıradan draft edilmişti ve hemen ardından Bucks’a, Kareem Abdul-Jabbar’ın Los Angeles’a gitmesini sağlayan büyük bir takasla gönderildi. Kariyeri boyunca maç başına ortalama 13.6 sayı, 3.5 ribaund ve 2.4 asist ortalamaları yakaladı ve ligin en iyi altıncı adamlarından biri olarak nam saldı. Bridgeman, iyi bir yaşam süren sıradan bir NBA oyuncusuydu.
Basketbol oynamaya dördüncü sınıftayken başlayan Bridgerman, 1971 yılında eyalet şampiyonu olan Washington Lisesi’nin yıldızlarından biriydi. Indiana tarihinin en iyi takımlarından biri olarak görülen bu ekibin bir parçası olan Bridgerman, daha sonra Louisville Üniversitesi’nden burs teklifi aldı. Yaz dönemlerinde farklı işlerde çalışarak üniversite masrafını çıkarmaya çalışıyordu.
Bu şekilde okuduğu Lousville Üniversitesi’yle 1975 yılında NCAA’de Final Four deneyimi yaşayan Bridgerman, ilerleyen yıllarda okulun Şöhretler Müzesi’ne de girmeyi başardı.
1975 NBA Draftı’nda Lakers tarafından sekizinci sırada seçilen Bridgerman, kısa bir süre sonra Kareem Abdul-Jabbar’ın Los Angeles Lakers’ın yolunu tuttuğu dev takasla Milwaukee Bucks’a gitti.
Bridgerman, ligdeki ilk sezonunda iki taksit halinde 140 bin dolar kazanıyordu. Bu dönemde kendisine yeni bir araba alan ve ev kiralayan Bridgerman’ın vergilerini de ödedikten sonra elinde çok bir şey kalmıyordu. Bridgerman, bu dönemde ne takımdan ne de Oyuncular Birliği’nden kimsenin ona parasını nasıl harcaması gerektiğine dair bir tavsiye vermediğini söylüyor.
O dönemde Milwaukee Bucks formasını terleten Quinn Buckner, bu gelişmelerin ardından Bridgerman’ın parasını çok tutumlu bir şekilde harcadığını ve gereksiz harcamalar yapmadığını söylüyor.
O dönemde NBA kariyerlerinin çok da uzun sürmediği oyuncular tarafından bilinen bir gerçekti Bu yüzden Bridgerman, mümkün olduğu kadar basketbol sonrası hayatını da düşünerek hareket etmeye çalışıyordu ve parasını en akıllı şekilde nasıl kullanabileceğini düşünüyordu.
O dönemlerde birçok NBA oyuncusu, oyunculuk kariyerleri bittikten sonra başkalarının yanında çalışmaya başlıyordu. Bridgerman ise kariyerinin son dönemine yaklaştığı günlerde başkasının yanında çalışmak yerine kendi işine sahip olmanın hayalini kuruyordu. O dönemde Milwaukee Bucks GM’liğini yapan Wayne Wembry, aynı zamanda şehirde bir McDonalds’ı işletiyordu. Embry’nin bu yatırımı, Bridgerman’ın aklına fazlasıyla yatmıştı. Bu işi kurabilmek için Bridgerman, kariyeri boyunca 1 milyon dolar civarında bir birikim yapmayı hedefliyordu.
Bu yoldaki ilk adımını Bucks’ın sahibi Jim Fitzgerald’ın tavsiyesiyle attı. Fitzgerald, o dönemde bir kablolu TV operasyonuna yatırım yapmayı düşünüyordu. Bridgerman da 150 bin dolar karşılığında bu işe yatırım yaptı ve yaklaşık beş yıl sonra bu parasını 700 bin dolara çevirdi. Bu para, Bridgerman’ın finans dünyasındaki ilk zaferiydi.
Bridgerman 30 yaşına geldiğinde Chicago’da bankacılık sektöründe çalışan bir arkadaşından bir yatırım tavsiyesi aldı. Bridgerman’ın bankacı arkadaşının bazı müşterileri, Wendy’s isimli bir fast food restoranı açmayı planlıyordu. Bridgerman da yatırımcı olarak bu projeye dahil oldu. İki yıl sonra restoranın tamamını satın almak için yaptığı teklif reddedilen Bridgerman, daha sonra kendi hisselerini satsa da restoran sektöründeki ilk adımlarını atmıştı.
1987 yılında NBA’den emekli olduğunda Milwaukee Bucks, ona yardımcı genel menajerlik pozisyonunu teklif etti ama Bridgerman bunu kabul etmedi. Bunun yerine eski bir NBA oyuncusu olan Paul Silas ile birlikte Brooklyn’de bir Wendy’s açtılar. Bu yatırım başarılı olmasa da Bridgerman bu hayalinden vazgeçmedi. Bu dönemde yaptığı en büyük hatanın restorancılık işiyle alakalı hiçbir şey bilmeden bu işe girişmekti. Bu yüzden Wendy’s’in eğitim programına katılan Bridgerman, aylar boyunca zincir restoranın diğer şubelerini gezdi.
Bir sonraki yıl NBA kariyeri boyunca biriktirdiği paranın kalanıyla Milwaukee’de beş tane Wendy’s açan Bridgerman, sadece iki yıl içerisinde bu beş restoranın yıllık gelirini de üçe katladı ve bu restoranlardan yıllık ortalama 2 milyon dolar kazanmaya başladı.
İlerleyen dönemde çok agresif bir şekilde zincirini büyütmeye devam eden Bridgerman, Milwaukee bölgesinde 16 tane daha Wendy’s restoranı aldı. Daha sonra eyalet dışına da çıkan Bridgerman; Lousville, Nashville, Tenesse ve Florida’da da birçok Wendy’s açtı. Daha sonra portfolyosuna Şili restoranları da eklemeye başlayan Bridgerman, 1990’lı yılların ortalarında NBA Oyuncular Birliği’nden aktif oyunculara eğitimler vermesi için teklif aldı.
Sonraki beş yıl boyunca yaklaşık 30 oyuncuya restoran işletme hakkında eğitim veren Bridgerman, emekliye ayrıldıktan sonraki 10 yıl içerisinde oyunculuğu dönemindeki toplam gelirini yakaladığını fark etti.
1990’lı yıllardan bu yana birçok NBA oyuncusuyla finans dünyasında öğrendiği dersler hakkında sık sık görüşen Bridgerman, bu süreçte kurduğu restoranlar zinciriyle yüzlerce milyon dolar kazandı.
Bridgerman, son beş yıldır ise ligdeki oyuncularla endüstrideki uzmanların bir araya gelip fikir alışverişi yaptığı bir programın parçası. Şu anda parasının tamamını ailesi için kurduğu bir fonda tutan Bridgerman, oyuncularla gerçekleştirdiği görüşmelerde sürekli olarak ailelerinin gelecek nesillerini kurtaracak birikimler yapmaları gerektiğini anlatmaya çalışıyor.
Bridgerman, finans dünyasında edindiği bilgileri çocukları Eden, Justin ve Ryan ile paylaşmaya devam ediyor. Çocuklarının hepsi, Bridgerman’ın kurduğu zincir restoranların işletmelerinde çeşitli seviyelerde görev alıyor.
Bugün Louisville’de eşi Doris ile birlikte yaşamaya devam eden Bridgerman, Coca-cola şişeleme operasyonuyla ilgilenmeye devam ediyor. Her yıl restoranlara yaklaşık 50-60 milyon arasında şişe temin eden bu işletme, ülke genelinde 175 farklı işletmeyle beraber çalışıyor.
Yaptığı işten büyük bir zevk alan Bridgerman, kurduğu işletmeden en az basketbol oynadığı dönemlerdeki kadar zevk aldığını dile getiriyor.
Bridgerman, 1975 ile 1984 yılları arasında Altıncı Adam olarak görev yaptığı Milwaukee Bucks’ın hisselerinin %10’unu satın aldı. Başarılı yatırımcı, çalışma azmi ve yaptığı mantıklı yatırımlarla NBA tarihinde eşi benzerine kolay kolay rastlayamayacağımız bir hikayeye de imza atmış oldu.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!