by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
2024-25 NBA sezonu başlayalı henüz iki hafta olmadı, ancak lig genelinde bazı dikkate değer trendler ortaya çıkmaya başladı; bazıları biraz beklemediğimiz türden. Her takımın şimdiye kadarki olumlu ya da olumsuz en büyük sürprizleri ne oldu? İşte yanıtlar:
Atlantik Grubu
Boston Celtics – Payton Pritchard
Geçen sezon Celtics‘in şampiyonkuk yürüyüşünde dönem dönem sahneye çıkan Pritchard, Celtics’in ilk beş maçında ortalama 16.2 sayı kaydederek seviye atlamış gibi görünüyor. Şu ana kadar 29 üçlük isabeti kaydeden Pritchard, lig genelinde dördüncü sırada bulunuyor. Bench’ten gelmesine rağmen, maç başına neredeyse 10 üçlük deneyen Pritchard, Celtics’in özellikle normal sezonda önemli isimlerinde biri olacak gibi gözüküyor.
Brooklyn Nets – Jordi Fernandez
Nets‘in yeni koçu, ligin en kötü takımlarından biri olarak görülen Brookklyn Nets‘in yönetimini devralarak büyük bir fırsat yakaladı. Son beş maçının üçünü kazanan, Denver’a ise uzatmalarda kaybeden Nets’te Dennis Schröder ve Cam Thomas maç başına toplamda 52 sayı üretiyor. Şu ana kadar genç koç Fernandez’in takımı, sezonun ilk bölümünün hoş sürprizlerinden biri oldu.
New York Knicks – Düşük üç sayılık şut sayısı
Knicks, sezonun geride kalan bölümünde maç başına en az üçlük deneyen beşinci takım konumunda. Karl-Anthony Towns ve Mikal Bridges gibi iyi üçlükçülerin yaz döneminde kadroya katılması ve kadroda halihazırda bulunan Jalen Brunson ile OG Anunoby gibi iyi şutörlerle sahip Knciks için bu şaşırtıcı bir istatistik. Knicks‘in sezon başında beklendiği gibi doğu konferansının iddialı takımlarından biri olması için bu sorunu çözmesi gerekiyor.
Philadelphia 76ers – Joel Embiid draması
Yaz dönemindeki Paul George eklemesinden sonra Philadlephia 76ers’ın doğu konferansının en iddialı ekiplerinden biri olması bekleniyordu. Ancak sezonun ilk kısmında Joel Embiid ve Paul George’tan sakatlıkları sebebiyle yararlanamayan Sixers, ilk beş karşılaşmasında sadece bir galibiyet alabildi. Bu dönemde Joel Embiid ise saha dışında yaşadığı sorunlarla daha çok gündeme geldi. Son olarak Philadelphialı bir gazeteciyle soyunma odasında bir tartışma yaşayan Embiid, Sixers adına şu ana kadar olumsuz anlamda sezonun hikayesi oldu.
Toronto Raptors – Jonathan Mogbo
Sezonun ilk bölümünde sakatlık sorunları yaşayan Raptors, rotasyonunun derinliklerine inmek zorunda kaldı. Geride kalan sürede Raptors‘ın ikinci turdan seçtiği iki çaylağı Jonathan Mogbo ve Jamal Shead, ciddi süreler aldı. İkisi de fena bir performans sergilemedi ama buradaki esas sürpriz Mogbo’nun performansı oldu. Hem pasör hem de bitirici olarak hızlı hücumlarda çok iyi bir iş çıkaran Mogbo, özellikle maç başına 1.3 top çalarak savunmada da önemli bir iş çıkardı.
Merkez Grubu
Chicago Bulls – Lonzo Ball
Birçok basketbolsver, yaşadığı diz sakatlığının ardından Ball’un bir daha NBA parkelerinde oynayamayacağını düşünüyordu. Ball sadece geri dönmekle kalmadı, şu ana kadar gayet iyi bir performans sergiliyor. Saha görüşü ve savunmasıyla birlikte Chicago’ya önemli bir katkı veren Ball, sezonun başında dakika sınırlamasıyla sahaya çıkıyordu. Yaşadığı bilek sakatlığının ardından 10 gün kadar parkeden uzak kalması beklenen Ball, yine de, Bulls için büyük bir sürpriz oldu ve takımın en olumlu katkı sağlayan oyuncularından biri haline geldi.
Cleveland Cavaliers – Evan Mobley
Cleveland Cavaliers‘ın son yıllarda beklenen performansa ulaşamayan oyuncularından biri Evan Mobley’di. Lige geldiği ilk günden beri ligin en iyi savunmacılarından biri olan Monley, hücumda ise bir türlü beklenen seviyede katkı veremiyordu. Yeni koç Kenny Atkinson’ın Mobley’i hücumda aksiyon başlatıcı olarak kullanmaya başlaması, Mobley – Jarrett Allen ikilisini bir arada sahada tutabilmesini ve daha verimli bir hücuma sahip olmasını beraberinde getirdi. Mobley’nin değişen rolüyle birlikte yükselen performansı, Cavaliers‘ın sezonun ilk bölümünü namağlup geçmesindeki en büyük faktörlerden biri konumunda.
Detroit Pistons – Jaden Ivey
Cade Cunningham, istastiksel anlamda kariyerinin en iyi sezon başlangıcını yapsa da şu anda Pistons için en büyük sürpriz Jaden Ivey oldu. Şu ana kadar 18.7 sayı ortalaması yakalayan ve %38.5 ile üçlük atan Ivey, boyalı alandaki şut yüzdesini de fazlasıyla yükseltmiş vaziyette. Ivey, eğer bu performansını devamlı hale getirebilirse Pistons‘ın gelecek planlarında büyük yer kaplayacaktır.
Indiana Pacers – Bennedict Mathurin
Mathurin’in geçen sezonu kapatmasına sebep olan sakatlığı, hem kendisi hem de takım için talihsizdi. Geçen sezon konferans finalinde Celtics‘e elenen Pacers‘ta Mathurin, sezona çok iyi bir başlangıç yaptı. Tyrese Haliburton ve Pascal Siakam’ın ardından takımın en skorer ismi olan Mathurin, Indiana Pacers benchinin sezon boyunca skor yükünü çekmeye devam edecek gibi gözüküyor.
Milwaukee Bucks – Doc Rivers
Sezonun açılış maçında Philadelphia 76ers‘ı mağlup eden Milwaukee Bucks, sonraki beş maçından da mağlubiyetle ayrıldı ve oyun anlamında hiç de iyi bir görüntü çizmedi. Özellikle hücumda fazlasıyla temposuz bir hücuma sahip olan Milwaukee’de, bu sorunu çözmesi gereken ilk isim olan Doc Rivers’ın şu ana kadar çözümle alakalı pek de bir fikri yok gibi gözüküyor. Açıkçası, sezon öncesinde şampiyonluk mücadelesi vereceğine inanılan bir takımın, sezonun ilk haftasında bu kadar düşük odak ve çabayla oynamasını izlemek şok ediciydi.
Güneydoğu Grubu
Atlanta Hawks – Dyson Daniels
Sezona sakatlık sorunlarıyla giren ve istediği sonuçları alamayan Atlanta Hawks‘ta Dyson Daniels, geride kalan dönemdeki ender parlak noktalardan biri oldu. New Orleans ile yapılan Dejounte Murray takasında alınan 21 yaşındaki Avustralyalı, geride kalan beş maçat 2.4 top çalma gibi etkileyici bir ortalama yakalarken, üç say çizgisinin gerisinden de %36.5 ile oynuyor. Hawks, Trae Young’ın partneri olacak guardı buldu gibi gözüküyor.
Charlotte Hornets – Nick Richards
Tre Mann, sayı ortalamasını geçen sezona kıyasla neredeyse ikiye katladığı için daha kolay bir cevap olabilirdi. Ancak Richards, Mark Williams’ın yokluğunda Hornets’ın pivot pozisyonunda önemli bir boşluğu doldurdu. Geride kalan dönemde 11.0 sayı – 10.0 ribaund ortalamaları yakalayan Richards, Hornets‘e pota altında Mark Williams’ın yokluğunu hiç aratmadı.
Miami Heat – Bam Adebayo
Bu sezona girerken Miami’deki en ilgi çekici hikayelerden biri, Adebayo’nun hücum repertuarının genişlemesi potansiyeliydi. Adebayo, ligin en iyi iki yönlü oyuncularından biri olmasına rağmen, üçlük menzilini genişletme ihtimali onu hücumda daha büyük bir tehdit haline getirebilirdi. Ancak Adebayo, geride kalan beş maçta ortalama 15.2 sayı üretti ve Miami’nin en skorer dördüncü oyuncusu konumunda. Heat, işleri biraz daha yoluna koymak istiyorsa Adebayo’dan daha ciddi bir skor katkısı almaları gerekecek.
Orlando Magic – Anthony Black
Magic, nicelik anlamında baktığımızda ligin en derin kadrolarından birine sahip. Anthony Black, buna rağmen şu ana kadar maç başına 25.1 dakika süre almayı başardı. 2023 Draftında altıncı sıradan seçilen Black, özellikle Banchero’nun da sakatlığının ardından dakikalarını arttırarak potansiyelini sahaya daha fazla yansıtmayı başarabilir. Black , bu fırsatla birlikte beklenen sıçramayı yapabilirse Magic’in gelecek planlarında önemli bir yer kaplayacaktır.
Washington Wizards – Bilal Coulibaly
Wizards‘ın koç ekibi ve taraftarları, Coulibaly’nin ikinci NBA sezonunda hücumda büyük bir adım atmasını umuyordu. Ancak onlar bile belki de Coulibaly’den bu seviyede bir performans beklemiyordu. Şu ana kadar 19.6 sayı – 6.2 ribaund ve 2.4 asist ortalamaları yakalayan Coulibaly, %60 saha içi ve %48 üçlük yüzdesiyle oynayarak Washington’un yeniden yapılanma süreci için etkileyici bir başlangıç yaptı.
Kuzeybatı Grubu
Denver Nuggets – Christian Braun
Yaz döneminde Kentavious Caldwell-Pope’un kadrodan ayrılmasından sonra ilk beşe yerleşen Christian Braun’un yeni rolüne alışması için biraz daha zamana ihtiyacı olduğu düşünülüyordu. Ancak Braun, sezonun ilk bölümünde Denver’ın kadrosundaki en iyi iki yönlü oyunculardan biri olarak öne çıktı. Braun, şu ana kadar 14.5 sayı – 5.0 ribaund ortalamaları yakaladı ve üç sayı çizgisinin gerisinden de %42 gibi etkileyici bir oranla isabet buluyor. Braun’un bu performansıyla birlikte Denver’ın sezon başındaki şampiyonluk iddiasını daha gerçekçi bir hale getirebilmesi için bench sorununa bir cevap bulması gerekiyor.
Minnesota Timberwolves – Karl-Anthony Towns’ın eksikliği
Timberwolves, Karl-Anthony Towns’ı Julius Randle ve Donte DiVincenzo ile takas ettiğinde, ilk endişe, 17. sıradaki hücum verimliliğini koruyup koruyamayacağıydı. Bu sezonun ilk dört maçında ise şaşırtıcı şekilde hücumdan çok savunmada KAT’. Ribaundlardaki etkinliği ve Gobert ile olan uyumu, geçen sezon Wolves‘un çok iyi bir savunmaya sahip olmasının arkasndaki en büyük sebeplerden biriydi. Wolves şu ana kadar ribaundlarda ve geçiş hücumlarını savunmakta fazlasıyla zorlandı. Randle da henüz Gobert ile Towns’un sahip olduğu uyumu yakalayamadı.
Oklahoma City Thunder – Shai Gilgeous-Alexander
Thunder’ın her yerden üçlük deneme misyonu, Shai Gilgeous-Alexander’ın oyununa da yansıdı. Yıldız oyun kurucu, daha önce kariyerinin herhangi bir döneminde bu kadar sık üçlük denemiyordu. Oklahoma City’nin sezona 6-0 ile başladığı dönemde maç başına 7.2 üç sayılık atış deneyen SGA, şu ana kadar sadece %28’lik bir isabet oranı yakalayabildi. Kariyeri boyunca her zaman üç sayı çizgisinin içinde daha etkili olan SGA ile alakalı bu trendin nasıl devam edeceğini izlemek ilginç olacak.
Portland Trail Blazers – 2 Galibiyet
Las Vegas’taki bahis büroları, Blazers‘ın 2024/25 normal sezonu için galibiyet baremini 21.5 olarak belirlemişti. Ancak Blazers, sezonun ilk 10 gününde New Orleans ve LA Clippers gibi playoff hedefi bulunan takımları yenerek ilk yedi maçında iki galibiyet aldı. Toumani Camara, şu ana kadar çok iyi bir savunma performansı sergiledi ve ve Deandre Ayton her maçta çift haneli istatistikler yapıyor. Öte yandan bazı hayal kırıklığı yaratan eğilimler de var. Yaz döneminde kadroya katılan Deni Avdija henüz şut ritmini bulamadı ve çaylak oyuncu Donovan Clingan da sahada kalmakta zorlanıyor.
Utah Jazz – Kyle Filipowski
Daha bunu söylemek için çok erken, sezonun henüz başındayız ama geride kalan bölümde Kyle Filipowski sahanın iki tarafında da iyi bir performans sergiledi. Çaylak oyuncu, şu an kadar hem içeriden hem de dışarıdan skor üretbeilme yeteneği olduğunu gösterdi ve sezon boyunca Jazz‘in rotasyonunda bir yeri olacağını herkese gösterdi.
Pasifik Grubu
Golden State Warriors – Buddy Hield
Hield’ı en son, Joel Embiid çevresinde şutör derinliği arayan Sixers’ın playoff kadrosunda sahada zorlukla yer bulurken gördük. Warriors’ın ona dört yıllık, 37 milyon dolarlık bir sözleşme kariyerinin düşüş döneminde olup olmadığı sorusunu akla getirdiği kesin. Fakat Hield, Steve Kerr’ün hareketli sistemine mükemmel bir uyum sağladı ve kısa sürede popüler bir soyunma odası figürü oldu. Şu ana kadar altı maçta 22.6 sayı ortalaması yakalayan Hield, üç sayı çizgisinin gerisinden ise %51.6 gibi çılgın bir isabet oranı yakaladı.
LA Clippers – Terance Mann’in istikrarsızlığı
Ivica Zubac’ın hücumdaki yükselişi bazıları için şaşırtıcı olabilir, ancak olmamalı. Zubac’ın her zaman hücum potansiyeli vardı. Bunun benzerini Terance Mann için de söyleyebiliriz ama sezona pek iyi bir başlangıç yapamadı. Mann kariyerinin hiçbir döneminde hücumda büyük bir ağırlığı olan bir oyuncu olmadı ama çok daha verimli şekilde şut attığı dönemleri gördük. Şu ana kadar Mann, hücumda kaybolmuş gibi görünüyor ve onun yerine Amir Coffey ve Kris Dunn maçları tamamlıyor.
Los Angeles Lakers – Anthony Davis
Davis, Lakers kariyerinin en iyi basketbolunu oynuyor olabilir. Maç başına 31.8 sayı, 12.0 ribaund, 2.8 asist, 1.8 top çalma ve 2.0 blok ortalamaları yakalayan Davis, JJ Redick’in yıldız uzunu hücumun odağı haline getirme arzusunu fazlasıyla karşılamış gibi gözüküyor. Lakers, topu her pozisyonda ona dokundurarak onun sahadaki etkisini artırıyor. Bu hücum üretimi Davis’in savunmadaki tipik elit performansıyla birleştiğinde geride kalan dönemin net şekilde MVP’si olduğunu söyleyebiliriz.
Phoenix Suns – Ryan Dunn
Phoenix’in çaylak oyuncudan iyi bir savunma katkısı alacağını herkes biliyordu. Kolej kariyerinde Dunn, ülkenin en iyi savunmacılarından biriydi. Dunn’ı Suns için sürpriz sınıfına sokan, hücumda tarafındaki perofmrnası oldu. Şu ana kadar LeBron James, Luka Doncic, James Harden gibi yıldızları savunma görevini üstlenen Dunn, maç başına 1.8 denemeyle %39 gibi kalburüstü bir üçlük yüzdesi yakalamış durumda. Çaylak oyuncu, şimdiden Mike Budenholzer’in rotasyonunda bir yer kazandı ve bu performansı sürdürdüğü sürece, yakın maçların son dakikalarında sahada kalmaya devam edecek.
Sacramento Kings – Kevin Huerter
Yaz döneminde geçirdiği ameliyat sonrası Kevin Huerter’in sezonun ilk bölümünde hazır olacağına dair bir garanti yoktu. Sezonun başlamasına çok kısa süre kala oynayabilecek duruma geldiği açıklanan Huerter, şu ana kadar 11.6 sayı ortalaması yakaladı ve üç sayı çizgisinin gerisinden %38 ile oynuyor. Bu da şutör guard rotasyonunda Keon Ellis’in de varlığıyla birlikte Kings‘in şutör guard rotasyonunda elini fazlasıyla güçlendiriyor.
Güneybatı Grubu
Dallas Mavericks – Klay Thompson
Bu bir sürpriz değil ama Thompson’ın iyi oynaması Mavericks için hayati önem taşıyor. Warriors‘ta sıkıntılı geçen son iki sezonun ardından takımdan ayrılarak Dallas’ın yolunu tutan Thompson, şu ana kadar maç başına 9.0 üçlük denemsiyle %37 gibi bir isabet oranı yakaladı. Thompson’ın kariyeri boyunca sezonlara yavaş başlayıp sezon ilerledikçe ritim yakaladığını da unutmama kgerekiyor. Şu ana kadar Luka Doncic ve Kyrie Irving ile iyi bir uyum sağlamış gibi gözüken Klay, bu şut performansını bir tık daha yukarıya taşıyabilirse Dallas için çok kritik bir parça haline gelecektir.
Houston Rockets – Alperen Şengün’ün perde asistleri
Houston Rockets sezonun geride kalan bölümünde 113.9’luk ofansif ratingle lig genelinde 14’üncü sırada bulunuyor. Bu noktada Alperen Şengün’ün yaz döneminde güçlendikten sonra perdelerle yaptığı asistlerde ciddi bir atılım yapması da önemli rol oynuyor. Geçen sezon Alperen’in perde yaptığı pozisyonlarda 9.6 sayı üreten Rockets, bu sezon bu sayıyı 15.6 sayıya kadar yükseltmiş durumda.
Memphis Grizzlies – Santi Aldama
Memphis için sezonun geride kalan bölümünün en büyük sürprizi olarak Jay Huff’ı da yazabilirdik. Ancak Aldama’nın sezon başlangıcı, Memphis’in uzun vadeli planları için daha büyük yer kaplıyor. Bu sezon maç başına 13.9 sayı ortalaması ve %50 saha içi isabet oranı yakalayan Aldama, maç başına 1.6 üçlük isabeti buluyor. Aldama, dış yüzdesini biraz daha arttırabilirse Memphis için çok daha komple bir hücum silahı haline gelecektir.
New Orleans Pelicans – Zion Williamson
Zion Williamson, kariyeri boyunca sağlıklı kalabildiği dönemlerde ligin en verimli ve yüksek hacimli skorerlerinden biri olduğunu kanıtladı. Ancak bunu 2024/25 sezonunun ilk bölümü için söylemek pek de mümkün değil. Şu ana kadar oynadığı beş maçta %44 ile kariyerinin en düşük saha içi isabet oranında kalan Zion, şu an kadar sadece iki maçta 17 sayının üzerine çıkabildi.
San Antonio Spurs – Wembanyama’nın istikrarsızlığı
Spurs, sezonun geride kalan bölümünde 107.9 ile ligin en düşük altıncı ofansif ratingine sahip. Yeniden yapılanma sürecinin ikinci yılında olan bir takım için bu çok şaşırtıcı değil. Ancak Wembanyama’nın bu dönemdeki performansının fazlasıyla dalgalı olduğunu belirtmek gerekiyor. Wembanyama, sezonun geride kalan bölümünde bazı maçlarda çok dominant bir performans sergilerken bazı karşılaşmalarda ise oyunun içine girmekte fazlasıyla zorlandı. Koç Popovich, Wembanyama için uzun ve yoğun geçen yaz döneminin ardından Fransız oyuncunun ritmini bulmasının bir aya yakın sürebileceğini söylese de bu noktada tecrübeli koça ve Chris Paul’e, Wembanyama’ya daha kolay pozisyonlar hazırlama noktasında önemli bir iş düşüyor.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
EuroLeague gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
NBA gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!