by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
FIBA Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde normal sezon süreci artık geride kaldı. Şimdiyse sırada Play-In turu var.
Gruplardaki altıncı ve son maçların oynanmasıyla birlikte sekiz takım turnuvaya resmen veda etti, sekiz takım ise adını direkt olarak Son 16’ya yazdırdı. Ayrıca sekiz de Play-In eşleşmesi ortaya çıktı.
Bu sezon Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde yer alan temsilcilerimizden hiçbiri grubunu lider bitiremedi. Dört temsilcimizin tamamı da grup ikincisi olarak Play-In turunda saha avantajını aldılar.
Böylelikle temsilcilerimiz, Play-In turunda karşılaşacakları rakipleri saf dışı bırakarak adlarını Son 16 turuna yazdırmayı hedefleyecekler.
Eurohoops Fırın, zorlu Play-In etabının öncesinde tüm temsilcilerimizin normal sezon serüvenlerine bakış atıyor.
Karşıyaka
Normal Sezon Derecesi: 6 maç, 4 galibiyet, 2 yenilgi / C grubu ikinciliği
Geçtiğimiz sezon Basketbol Şampiyonlar Ligi’ne Son 16 turunda veda eden temsilcimiz Karşıyaka, Basketbol Süper Ligi’nde ise yarı finale kadar yükselmesine karşın üst üste ikinci kez final oynama fırsatını değerlendirememişti.
Bunun üzerine Vitto Brown ve Kelan Martin gibi önemli oyuncuların ayrılıklarına karşın İzmir temsilcisi, yazın bir kez daha iddialı bir kadro kurdu.
Takımın tecrübeli yıldızı Errick McCollum‘un sözleşmesini bir sene daha uzatan Karşıyaka, bunun yanı sıra James Webb, Fatts Russell, Damian Jefferson, Jerry Boutsiele ve Sean McDermott gibi önemli yabancıları kadrosuna kattı.
Tıpkı geçen sezon olduğu gibi yine güçlü bir kadro kuran Karşıyaka, Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin kadro kalitesi bakımından en öne çıkan takımlarından biri oldu.
Buna karşın kulüpte yaşanan mali sorunlar, İzmir temsilcisi için sezonu epey çalkantılı bir hale getirdi. Geciken maaş ödemeleri nedeniyle oyuncular, idman boykotlarıyla tepkilerini ifade ettiler. Kadro ciddi anlamda dağılmanın eşiğine kadar gelse de neyse ki böyle bir senaryo yaşanmadı.
Kulüpte yaşanan tüm problemlere rağmen Karşıyaka oyuncuları, sahada oldukları her anda mücadeleye sonuna kadar devam ettiler. Bunun sonucunda ise İzmir temsilcisi, grubunu ikinci sırada bitirerek Play-In turunda saha avantajını eline geçirdi.
C grubunda La Laguna Tenerife, Saint Quentin ve Kolossos ile mücadele eden Karşıyaka, Tenerife ile birlikte grubun öne çıkan iki takımından biriydi. Basketbol Şampiyonlar Ligi tarihinin en başarılı takımı konumundaki Tenerife, haliyle grubun favorisi olarak gösteriliyordu. Temsilcimiz Karşıyaka’nın da liderlik için Kanarya Adaları ekibiyle mücadele etmesi bekleniyordu.
Gruptaki ilk maçında Tenerife ile kozlarını paylaşan temsilcimiz, evinde rakibine 76-87’lik skorla mağlup oldu. Elbette Tenerife; kadro kalitesi, oyun istikrarı ve tecrübesiyle şampiyonluğun en büyük adaylarından biri. Dolayısıyla Kanarya Adaları temsilcisinin grupta daha ilk maçtan itibaren ağırlığını hissettirmesi bir sürpriz değildi.
Karşıyaka için Tenerife dışındaki rakiplere karşı hata yapılmamasının önemi büyüktü. Sonuçta İzmir temsilcisi, kadro kalitesi itibariyle hem Saint Quentin’in, hem de Kolossos’un fazlasıyla önünde bir takım. Dolayısıyla bu rakiplere karşı hata yapılmaması, temsilcimizin Son 16 yolundaki iddiasını koruyabilmesi adına son derece değerliydi.
Sezon içerisinde yaşanan tüm sorunlara rağmen Karşıyaka, Tenerife dışındaki rakiplerine karşı hiç hata yapmadı. Hem grup sonuncusu Kolossos’u, hem de Saint Quentin’i iki maçta da rahat geçen temsilcimiz, grubunu bu sayede ikinci sırada bitirdi.
Deplasmanda oynanan Tenerife maçı ise Karşıyaka için son derece umut vericiydi. Ulaşım şartlarının çok zor olması ve mesafenin fazlalığı nedeniyle Tenerife, birçok takım için Avrupa’nın en zorlu deplasmanlarından bir tanesi. Buna ek olarak Tenerife, Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin Unicaja ile birlikte deplasmanda yenmesi en zor iki takımından biri.
Buna rağmen Karşıyaka, Tenerife deplasmanının ikinci yarısında müthiş bir geri dönüşe imza attı. Errick McCollum ve Fatts Russell ikilisi, son çeyrekte temsilcimizi galibiyete taşımaya çok yaklaştılar. Buna rağmen son bölümde tecrübesinin de yardımıyla oyun üstünlüğünü geri alan ev sahibi ekip, çok zorlandığı maçı 85-82’yle kazandı.
Yine de Tenerife gibi çok zorlu bir rakibi deplasmanda böylesine zorlayabilmek, sezonun geri kalanı için Karşıyaka’nın umutlarını fazlasıyla yeşertti.
Kısa rotasyonundaki Errick McCollum ve Fatts Russell ikilisi, özellikle son haftalarda çok uyumlu bir görüntü sergiliyorlar. Vitto Brown’un yerine kadroya eklenen James Webb, atletizmi ve çok yönlülüğüyle Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin en özel dört numaralarından bir tanesi. Uzun rotasyonunda ise Jerry Boutsiele ve Muhsin Yaşar, aldıkları sürelerde takıma istikrarlı olarak katkı sağlıyorlar.
Normal sezonun sonunda grubunu dört galibiyet ve iki yenilgiyle ikinci sırada tamamlayan Karşıyaka, Play-In turunda Yunanistan temsilcisi Promitheas ile eşleşti. Saha avantajının temsilcimizde olduğunu da düşündüğümüz zaman Karşıyaka’nın adını Son 16 turuna yazdıramaması, büyük bir sürpriz olur.