by Kevin Pelton / Çeviri: Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
Bu yazı 21 Ocak 2025 tarihinde ESPN‘de yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
NBA’de takasın son günü olan 6 Şubat yaklaşırken Phoenix Suns bir kez daha anlaşma gerçekleştirdi; bu sefer oyuncuları değil, draft hakkını takasladılar.
Geçen hafta Charlotte Hornets‘ın pivotu Nick Richards’ı alan Suns, Salı günü de Utah Jazz‘a 2031 ilk tur draft seçimini takas etti ve bunun karşılığında Jazz‘den üç tane ilk tur hakkı aldı.
Phoenix, Ocak ayında iki önemli takasa imza attı. Aralık ayındaki dikkate değer hamleler arasında Lakers‘ın D’Angelo Russell, Maxwell Lewis ve üç ikinci tur seçimi karşılığında Brooklyn Nets‘ten Dorian Finney-Smith ve Shake Milton’ı alması yer almakta. Bu, Nets‘in bu sezon yaptığı ikinci büyük takas oldu; daha önce Dennis Schroder’ı Golden State Warriors‘a göndermişlerdi.
En son Suns-Jazz takasını ve NBA’de bu sezonki tüm takasları iki taraf açısından değerlendiriyoruz.
Suns ve Jazz Draft Haklarını Değiştiriyor
Phoenix Suns Aldı:
- 2025 birinci tur draft hakkı (CLE/UTA/MIN hakları arasından en düşük olanı Suns alacak)
- 2027 birinci tur draft hakkı (CLE/UTA/MIN hakları arasından en düşük olanı Suns alacak)
- 2029 birinci tur draft hakkı (CLE/UTA/MIN hakları arasından en düşük olanı Suns alacak)
Utah Jazz Aldı:
- 2031 birinci tur draft hakkı
Phoenix Suns Değerlendirmesi: C-
Bu nadir görülen sezon ortası seçim hakkı takası, daha düşük değerli seçimleri daha yüksek değerli seçeneklere dönüştüren bir trendin son örneği olarak dikkat çekiyor.
Bu konsept, draft seçimleriyle ilgili çoğu trendde olduğu gibi, büyük ölçüde Oklahoma City Thunder tarafından icat edildi. Geçen sezon, Thunder, James Harden ve Daniel Gafford için takasları tamamlarken, LA Clippers ve Dallas Mavericks’e geç draft seçimleri gönderip yalnızca takas hakları aldı. Suns’ın bu hafta yaptığı takas da aynı mantığı genişletiyor; Phoenix, takas edilebilir tek bir birinci tur seçim hakkını, her ne kadar çok değerli olmasa da, üç yeni seçime dönüştürdü.
Geçmişi göz önünde bulundurursak, Oklahoma City’nin, ESPN’den Tim MacMahon’a göre, Suns’ın 2031 draft hakkıyla ilgilenmesi şaşırtıcı değil.
Değer açısından bakıldığında, Phoenix bu takası kazançlı kapatabilir. 2025 seçim hakkının toplamda 30. sırada olacağını varsaysak bile (örneğin, Cavaliers’ın sezonu Thunder’dan daha iyi bir derecede bitirmesi durumunda) ve 2027 ile 2029 seçimlerini muhafazakar bir tahminle 25. sırada görsek dahi, bu seçimlerin toplam değeri, bir 6. sıra seçimine eşdeğer olacaktır. Ancak, uzak gelecekteki seçimlerin daha az değerli olduğu unutulmamalıdır.
Genellikle takımların, yüksek sıralardaki seçimlerin getireceği faydaları fazla değer biçtiği düşünülürse, daha düşük sıralardan daha fazla seçim almak genellikle faydalı bir stratejidir. Suns da bir seçimi üçe çevirerek bunu başarmış oldu. Ancak, bu muhtemelen Phoenix’in bu takası yapma sebebi değil. Bu, gelecekteki takaslar için bir hazırlık niteliği taşıyor; bu seçimler, büyük kontratlara sahip düşük performanslı oyuncuları (örneğin Jusuf Nurkic ve muhtemelen Bradley Beal) daha fazla katkı sağlayabilecek oyuncularla değiştirmek için kullanılabilir.
Bu bakış açısıyla, bu takasın mantığı temelden hatalı görünüyor. Clippers ve Mavericks, Oklahoma City ile bu tür takasları yaptığında, şampiyonluk adayı takımlar oluşturmayı hedefliyorlardı. Dallas doğru bir karar aldı; Gafford, NBA Finalleri’ne ulaşan bir takımda ilk beş oynadı. Clippers’ın Harden’dan aldığı verim ise henüz kesinleşmiş değil, ancak Batı Konferansı finallerine ulaşma ihtimalleri var.
Suns için aynı şey söylenemez. Şu an Phoenix, play-in turnuvasına kalmak için mücadele ediyor. 21-21 derecesiyle Suns, sezon bugün bitseydi Golden State Warriors’ı geçerek 10. sırayı alacaktı. Ancak, garantili playoff yeri olan altıncı sıranın sadece iki maç gerisindeler. Yine de, önlerinde birçok takım bulunması ve zorlu kalan fikstür nedeniyle play-in turnuvasından kaçınmaları pek olası değil. ESPN Basketbol Güç Endeksi’ne (BPI) göre yapılan simülasyonlar, Suns’ın ilk altıya girme ihtimalini yalnızca %9 olarak gösteriyor.
Charlotte’tan alınan pivot Nick Richards’ın Cumartesi günü Detroit’e karşı oynadığı ilk maçtaki galibiyetin ardından, Phoenix, Pazartesi günü Cleveland’da Cavaliers’a karşı 118-92 yenilerek bir gerçeklik kontrolü yaşadı.
Gerçekçi bir yönetim, Suns’ın kaybettiği draft seçimlerini telafi etmek için Kevin Durant’i 6 Şubat’taki takas dönemine kadar takas etme olasılığını düşünebilirdi. Bunun yerine, Phoenix, birinci tur seçimleri üzerindeki kontrolsüzlüğünü 2031’e kadar uzatarak, yeniden yapılanmaya zorlandıklarında kendi kayıplarından faydalanamayacak bir pozisyona geldi.
Utah Jazz Değerlendirmesi: A-
Jazz’ın perspektifinden bakıldığında, fazla birinci tur seçimlerini daha yüksek potansiyele sahip bir seçimle değiştirmek mantıklı görünüyor; bu durum, sıkı bir değer perspektifinden bakıldığında fazla ödeme yapıyor olsalar bile.
Utah, 2022 sezonunda hem Rudy Gobert hem de Donovan Mitchell’i takas ettiğinden, bu takaslardan elde edilen birinci tur seçim hakları çakışmaya başladı. Jazz, Cavaliers ve Timberwolves’un 2025, 2027 ve 2029 draftlarındaki birinci tur seçim haklarını elinde tutuyor. Ayrıca kendi seçim hakları ve 2027’de Los Angeles Lakers’tan (ilk dört korumalı) bir seçim hakları var. Bu da, bu sezonlarda kadroya birçok çaylak eklemek anlamına geliyor.
Hatta önümüzdeki yıl, Utah yeniden yapılanmanın erken aşamalarında olduğu için kadroda yer bulmak bile zor. Jazz, 2025-26 sezonu için 11 oyuncuya garanti sözleşme imzaladı ve üç oyuncunun (Devin Ebanks, Johnny Juzang ve Svi Mykhailiuk) sözleşmeleri garantili değil. Jazz, Thunder’a (başka kim olacak?) kendi ilk 10 korumalı seçim hakkını göndermezse, üç birinci tur seçimi kadroya eklemek bir zorluk olacaktı.
Üç zayıf birinci tur seçim hakkını 2031’deki tek bir seçime dönüştürmek, Jazz’ın zaman çizelgesine daha iyi uyuyor. Ek olarak, bir korumasız seçim hakkı almak, Utah’ın çekirdek kadrosuna eklemek için bir dönüm noktası olabilecek bir oyuncu seçme şansını artırıyor.
Jazz aynı zamanda Phoenix’in geleceğine karşı bahis oynuyor. 2031 yılına gelindiğinde, Suns’ın yeniden yapılanmanın diğer tarafına geçmiş ve playoff mücadelesine yeniden başlamış olması mümkün. Ancak, Phoenix kazdıkça daha derinleşen bu çukur, uzun süreli bir karanlık dönemin habercisi olabilir.
Sonuç olarak, önümüzdeki beş yıl boyunca bu tür birçok takas göreceğiz. Phoenix gibi birinci tur seçimlere sınırlı erişimi olan takımlar için bu seçimler olmadan takas yapmak çok zor. Aynı şekilde Utah ve Oklahoma City gibi takımlar için, stoktaki seçim haklarını daha yüksek değerli bahisler haline getirmek hayati önem taşıyor.
Suns Uzununu Güçlendiriyor, Vergi Yükünü Azaltıyor
Phoenix Suns Aldı:
- Nick Richards
- 2025 ikinci tur draft hakkı (Denver’ın)
Charlotte Hornets Aldı:
- Josh Okogie
- 2026 ikinci tur draft hakkı (Denver’ın)
- 2031 ikinci tur draft hakkı (Denver’ın)
- 2031 ikinci tur draft hakkı (Phoenix’in)
Phoenix Suns Değerlendirmesi: B+
NBA’nin en yüksek maaş bütçesine sahip olan Phoenix Suns’ın, sezon bugün bitseydi Batı Konferansı play-in turnuvasına bile katılamayacak durumda olmasının birçok nedeni var. Bu nedenlerden biri, pivot pozisyonundaki yetersizlik.
Wins Above Replacement Player (WARP) metriğine göre, bir takımın oyuncularını en sık oynadıkları pozisyonlara göre grupladığımızda, yalnızca Utah Jazz’in oyun kurucuları, Suns’ın pivot üçlüsü (Jusuf Nurkic, Mason Plumlee ve Oso Ighodaro) kadar kötü bir performans sergiledi. Bu oyuncular, bu sezon toplamda takımın yerine geçecek bir oyuncudan üç galibiyet daha düşük bir seviyede katkı sundu.
Suns’ın en yüksek maaşlı pivotu ve Aralık sonuna kadar bu pozisyondaki başlangıç oyuncusu olan Nurkic, 36 dakikada kariyerinin en düşük ortalaması olan 13.1 sayı üretiyor ve verimliliği, koç Mike Budenholzer’ın hücum sisteminde daha fazla dış alanda oynadığı için düştü. Nurkic, maç başına kariyerinde en fazla üçlük isabeti (1.2) buluyor, ancak bu şutları sadece %32 isabetle atıyor. Geçen hafta iki maçta yedekten geldikten sonra, son dört maçta tamamen kadro dışı kaldı.
Eskisi kadar atletik olmayan Plumlee, sahadan %56 isabet oranıyla 2016-17’den bu yana en düşük yüzdesini yakalıyor. Ayrıca, kullanım oranı (%11) 500 dakika ve üzeri süre alan oyuncular arasında yedinci en düşük oran. Ighodaro, bu kategoride de ilk 10 arasında yer alıyor. Savunma açısından daha çok yönlü olsa da, Ighodaro da sınırlı rolü içinde sadece %58 isabet oranıyla oynuyor.
Nick Richards, bu sezon benzer bir şut isabet oranına sahip (%56), ancak Charlotte’ta çok daha büyük bir rol üstlenerek Suns’ın pivotlarından daha verimli oynadı. Daha iyi saha yerleşimiyle, Richards yüksek verimlilik gösterdi. 2023-24 sezonunda, .717 true shooting yüzdesi, NBA’de en az 500 dakika süre alan oyuncular arasında beşinci en iyi oran.
Richards, Suns için, Dallas Mavericks’in Daniel Gafford ve Dereck Lively II gibi lob tehdidi oluşturarak dikey alan açan oyuncularına benzer bir etki yaratabilir. Savunma açısından Richards onların seviyesinde değil, ancak NBA Advanced Stats’a göre, birincil savunmacı olduğu pozisyonlarda rakip oyuncular, pota yakınında sadece %57 isabetle oynuyor. Bu oran, Nurkic ve Plumlee’nin rakipleri için %62 olan oranından daha iyi.
Maaş açısından da Richards, NBA’in ikinci lüks vergisi sınırının üzerinde olan Suns için uygun bir seçim. Okogie’nin 8.25 milyon dolarlık maaşını Richards’ın 5 milyon dolarlık maaşıyla değiştirmek, Suns’a vergilerde 21 milyon dolardan fazla tasarruf sağlayacak.
Ancak bu hamlenin dezavantajı, Phoenix’in gelecekteki hareket alanının sınırlı olması. Okogie’nin kontratı büyük ölçüde takas amacıyla imzalanmıştı. 2025-26 sezonu için 7.75 milyon dolarlık maaşı garanti değil, ve serbest oyuncu piyasasında bu maaşın çok altında bir teklif alması bekleniyordu. Ayrıca Suns, bu takasla geri aldığı Denver’ın 2025 ikinci tur hakkı dışında, takas edilebilir ikinci tur seçim hakkı kalmamış durumda.
Phoenix’in başka bir hamle yapması için elinde sınırlı seçenek var. Phoenix mevcut çekirdeğin işe yaramayacağını kabul edene kadar, bu takım yalnızca küçük değişiklikler yapabilir. Ancak formunun zirvesinde bir pivot eklemek, yine de değerli bir hamle.
Charlotte Hornets Değerlendirmesi: B+
2023-24 sezonunda Hornets için kariyerinde en fazla (51) başlangıç yapan Nick Richards, bu sezon rolünü kaybetti. Mark Williams, sakatlık nedeniyle neredeyse bir yıl sahalardan uzak kaldıktan sonra Aralık başında döndü ve başlangıç pozisyonunu geri aldı. Sağlıklı kaldığı sürece, 23 yaşındaki Williams, Charlotte’un gelecekteki ana pivotu olacak.
Williams’ın yokluğunda, yeni gelen Moussa Diabate, Hornets için iki yönlü bir kontratla iyi performans gösterdi. Diabate, sahadan %60.5 isabet oranıyla oynuyor ve LA Clippers ile geçirdiği iki sezonda sadece %51.5 isabetle şut atan bir oyuncu olarak bu oranı ciddi şekilde geliştirdi. Ayrıca, benchten gelen bir oyuncu olarak etkileyici bir ribaund katkısı sağladı. Hornets’ın, Diabate’yi normal bir NBA kontratıyla kadroya dahil etmek için takas dönemine kadar bir kadro boşluğu yaratması bekleniyor.
Okogie’nin savunma etkisi, yedek kanat oyuncuları rotasyonunda sorun yaşayan Hornets için faydalı olabilir. 2022-23 sezonunda, Okogie’nin Phoenix’teki ilk yılında, Suns, Okogie sahadayken her 100 pozisyonda 5.1 daha az sayı yedi. Ancak, Okogie’nin güvenilmez şutları nedeniyle Phoenix’te daha büyük bir rol üstlenemedi. Okogie kariyerinde %30 üçlük isabet oranına sahip ve bu sezonki %38’lik isabet oranı sadece 42 denemeden oluşuyor.
Büyük olasılıkla, Okogie Charlotte’ta uzun süre kalmayacak. Hornets, 50’li sıralarda olması muhtemel bir ikinci tur draft hakkını, 2031 yılında potansiyel olarak değerli olabilecek üç seçim hakkına dönüştürerek bu takastan kazançlı çıkacak.
Dorian Finney-Smith, Lakers’a Esneklik Sağlıyor
Los Angeles Lakers Aldı:
- Dorian Finney-Smith
- Shake Milton
Brooklyn Nets Aldı:
- D’Angelo Russell
- Maxwell Lewis
- Üç ikinci tur draft hakkı (2027, 2030 ve 2031)
Los Angeles Lakers Değerlendirmesi: A-
Bu takas, Lakers açısından oldukça olumlu değerlendirilebilir. Uzun zamandır iki yönlü rol oyuncuları eksikliği çeken Lakers, birinci tur draft hakkından vazgeçmeden kaliteli bir oyuncu kazandı ve aynı zamanda lüks vergisi faturasını azalttı.
Bu takasın uygulanabilirliği, D’Angelo Russell’ın sol başparmak burkulması nedeniyle Noel Günü’nde Golden State Warriors karşısındaki galibiyette forma giymemesiyle ortaya çıktı. Russell’ın yokluğunda, Lakers koçu JJ Redick, ikinci yarının büyük bölümünde savunma odaklı bir beşliye ağırlık verdi. Max Christie ve Gabe Vincent, Rui Hachimura, LeBron James ve Austin Reaves ile birlikte oynadı. Anthony Davis’in yalnızca yedi dakika süre aldığı bu maçta, Lakers savunmada yeterince etkili oldu ve playoff/play-in pozisyonları için yarışan bir rakibe karşı iki sayılık bir galibiyet aldı.
Bu maç, Lakers’ın bir pivot takası yapma konusundaki ısrarlarının aksine, daha küçük çaplı hamlelerle takımı güçlendirmenin daha faydalı olduğunu hatırlattı. Davis, hem alan açma hem de savunma açısından pivot pozisyonunda en etkili oyuncu. Lakers, belirli eşleşmelerde 6’8’’ (2.03 m) boyundaki Hachimura’nın pivot oynayabildiğini gösterdi.
Russell, Kasım ayında ilk beşten alındığından beri benchten önemli bir rol oynasa da (maç başına 24.9 dakika), geçen sezonki kadar kritik bir skor üreticisi olmadı. Russell’ın kullanım oranı ve asist yüzdesi düşerken, kariyerinde %37 olan üçlük yüzdesi bu sezon sadece %33’e geriledi. Bu tür bir verimlilikle, Russell’ın savunmada yarattığı sorunları tolere etmek zorlaşıyor. Bu, Russell’ın 2023-24 sezonunda %41.5 ile üçlük attığı döneme kıyasla büyük bir düşüş.
Christie ve Vincent ile karşılaştırıldığında, Finney-Smith çok daha iyi bir şutör ve savunmada daha çok yönlü bir oyuncu. Lakers’ın, 2020 şampiyonluk kadrosunda yer alan Kentavious Caldwell-Pope ve Danny Green’den bu yana böylesine etkili bir kanat oyuncusu yoktu.
Finney-Smith’in bu sezonki kariyer rekoru olan %43.5 üçlük isabet oranını sürdürmesi beklenmese de, kariyerinde %36 isabet oranıyla (36 dakikada 6.7 deneme) oynadı. Rakip savunmalar, Christie (%36 üçlük, 36 dakikada 4.1 deneme) veya Vincent’a (%33 üçlük) oranla Finney-Smith’i daha fazla ciddiye almak zorunda kalacak.
Christie, bu sezon çok daha iyi bir dış savunmacı haline geldi ve Lakers’ın yazın ona yaptığı 32 milyon dolarlık dört yıllık yatırımın karşılığını vermeye başladı. 6’6’’ (1.98 m) boyuyla Christie, top yönlendiricileri ve dış şutörleri savunmak için daha uygunken, Lakers’ın playofflarda karşılaşabileceği fiziksel forvetlere karşı yetersiz kalabilir.
Finney-Smith, Christie’den sadece bir inç daha uzun olsa da, kariyerinde her iki forvet pozisyonunda da başlangıç yapmış bir oyuncu. Switch ağırlıklı savunmalarda daha büyük rakiplere karşı savunma yapma deneyimine sahip. ESPN Research ve Second Spectrum verilerine göre, Finney-Smith bu sezon NBA’de gard, forvet ve pivot pozisyonlarını en az 15 yarı saha eşleşmesinde savunan tek oyuncu.
Bu çok yönlülük, koç Redick’e Finney-Smith’i nasıl kullanacağı konusunda birçok seçenek sunuyor. Davis, Hachimura ve LeBron’un olduğu büyük bir beşliye eklenebileceği gibi, bu oyunculardan biri benchteyken daha küçük bir beşlide de oynayabilir.
Maaş açısından da bu takas Lakers için avantajlı. Finney-Smith ve Milton’ın toplam maaşı, Russell’ın 18.7 milyon dolarlık maaşından daha düşük. Bu, Lakers’ın lüks vergisi faturasını 10 milyon dolardan fazla azaltıyor. Milton’ın kontratı, bu sezonun ardından tamamen garanti dışı, bu da onu benchte ekstra bir derinlik parçası yapıyor. (Maxwell Lewis ise bu sezon NBA’de sadece 29 dakika süre aldı.)
Finney-Smith’in 2025-26 sezonu için 15.4 milyon dolarlık oyuncu opsiyonu, Lakers’a iki farklı yol sunuyor. Lakers, Finney-Smith’in bu opsiyonu kullanmasını umabilir ve onu son yılı expiring bir kontrat olarak değerlendirebilir. Alternatif olarak, oyuncuyu daha düşük bir başlangıç maaşıyla uzun vadeli bir kontrat için teşvik edebilirler.
Russell, Lakers’ın en büyük expiring kontratı olduğu için, Lakers’ın bu sezon büyük bir takas yapma olasılığı azalıyor. Ancak, Lakers’ın geçmişte yaptığı gibi rol oyuncuları yerine büyük isimlere odaklanmaktan kaçınması, bu hamlenin başarısını artırıyor. Batı Konferansı’nda beşinci sırada olmalarına rağmen eksi-2.1 PPG averajıyla oynayan bu kadro, değerli kalan birinci tur seçimlerini feda etmeye değecek kadar potansiyel göstermedi.
Lakers’ın draft haklarını elinde tutarken, kanat rotasyonunu güçlendirmesi bu takası başarılı bir hamle yapıyor.
Brooklyn Nets Değerlendirmesi: B
Brooklyn açısından bu takas ilginç çünkü alternatif bir paketin detaylarını bilme şansımız var. Marc Stein, Nets’in Finney-Smith’i Memphis Grizzlies’e, Luke Kennard ve John Konchar karşılığında göndermeye yakın olduğunu, ayrıca Grizzlies’in 2025 birinci tur draft hakkını da ekleyeceğini bildirdi.
Bu takasın gerçekleşmemesinin iki nedeni vardı: Memphis, Brooklyn’in 2025 ikinci tur seçim hakkını da istemişti ve birinci tur seçimine ilk 17 koruma koymayı teklif etmişti.
Grizzlies’in bu korumayı kaldırmayı reddetmesi ve muhtemelen Ja Morant’ın omuz sakatlığına dair daha fazla bilgi beklemesi nedeniyle Nets, Lakers’ın teklifini tercih etti.
Brooklyn’in Russell’ı yeniden takas edebilmesi, bu hamlenin doğruluğunu belirleyecek. Russell, Lakers’ta geçen yıl Ocak ayında olduğu gibi, 22.7 PPG ve %46 üçlük isabetiyle oynayabilirse, Nets, onu başka bir ikinci tur seçim için takas edebilir.
Brooklyn’e dönen Russell’ın eski All-Star seviyesine ulaşması beklenmese de, Nets’e istatistiksel katkı sağlayabilir. Ayrıca, Maxwell Lewis gibi bir genç oyuncunun gelişimini görmek, Nets’in yeniden yapılanma sürecine katkıda bulunabilir.
Warriors, Schröder ile Guard Rotasyonunu Güçlendiriyor
Golden State Warriors Aldı:
- Dennis Schröder
- 2025 ikinci tur draft hakkı (Miami’nin)
Brooklyn Nets Aldı:
- De’Anthony Melton
- Reece Beekman
- 2026 ikinci tur draft hakkı (Atlanta’nın)
- 2028 ikinci tur draft hakkı (Atlanta’nın)
- 2029 ikinci tur draft hakkı (Golden State‘in)
Golden State Warriors Değerlendirmesi: A-
Warriors’ın derinliği övgüyü hak etse de, bu derinlik daha çok Stephen Curry’nin etrafını güçlendirmek için kullanıldı, Curry olmadan başarılı olmak için değil. NBA Advanced Stats verilerine göre, Curry’nin benchte olduğu anlarda Golden State, her 100 pozisyonda rakiplerinden 1.9 sayı daha fazla yedi. Bu anlarda savunma elit seviyede kalsa da hücum yeterince etkili olamadı.
Curry olmadığında, Warriors sayı üretmekte büyük sıkıntı yaşıyor. Cleaning the Glass verilerine göre, Curry’nin dinlendiği anlarda Warriors’ın hücum reytingi, lig genelinde yalnızca %4’lük dilimde yer alıyor. Bu, Golden State’in Chris Paul’ü yedek oyun kurucu olarak kullandığı geçen sezondan büyük bir fark. Geçen sezon, Curry benchteyken Warriors lig ortalaması seviyesinde hücum yapıyor ve rakiplerini geçebiliyordu.
Paul’ü kaybettikten sonra, Golden State, ikinci yılındaki guard Brandin Podziemski’yi yedek oyun kurucu olarak kullandı. NBA Advanced Stats’a göre, Podziemski’nin sürelerinin %80’i bu pozisyonda geldi. Ancak, Podziemski’nin çaylak sezonundaki etkili performansı bu yıl yerini bir düşüşe bıraktı.
Podziemski’nin düşüşü, tamamen pozisyon değişikliğiyle açıklanamaz. Bu sezon daha fazla birebir üçlük denemesi yapıyor, ancak çaylak yılında bu atışlarda (%45.5) daha başarılıydı. Bu sezon ise birebir üçlüklerde %26.5, sabit şutlarda ise %23.5 ile oynuyor. Bu oranlar, 50 veya daha fazla deneme yapan tüm oyuncular arasında en düşük seviyede. Ancak, istatistikler ilerledikçe bu oranların yükselmesi beklenebilir.
Warriors, bu takasla Schroder’ı alarak, aynı zamanda Podziemski’nin performansını artırmayı umuyor. Bu hamle, sakatlığı nedeniyle sezonu kapatan De’Anthony Melton’ın yerine, üretken bir veteran oyun kurucu eklemelerini sağladı.
Schroder, Brooklyn’de 2020-21 sezonundan bu yana ilk kez tam zamanlı bir başlangıç oyuncusu olarak görev yapıyor. Bu sezon kariyer rekoru olan 6.6 asist ortalamasına ve 18.4 sayı ile 2019-20’deki Yılın Altıncı Adamı ödülü oylamasında ikinci olduğu sezondan bu yana en yüksek skora ulaştı. Schroder’ın, bu seviyeyi Golden State’te daha az süre alacağı bir rolde sürdürmesi zor olabilir. Ancak, bu sezon kariyerinin en yüksek üçlük yüzdesine (%39) ulaştı.
Schroder’ın gelişi, koç Steve Kerr’ün genelde tercih ettiği topsuz hücum anlayışını yeniden düşünmesini gerektirebilir. Second Spectrum verilerine göre, Schroder bu sezon her 100 pozisyonda 53 top ekranı kullanıyor; bu, ligde beşinci en yüksek oran. Golden State’te yalnızca Curry, 100 pozisyonda 32 top ekranı kullanıyor. Bu durum, geçen sezon farklıydı; Paul, Curry’nin dinlendiği anlarda 100 pozisyonda 55 top ekranı kullanıyordu.
Kerr, Schroder’ı, Warriors’ın en iyi pick-and-roll bitiricisi olan Trayce Jackson-Davis ile eşleştirebilir ve etrafını Buddy Hield ve Moses Moody gibi şutörlerle çevirebilir. Ancak, Kyle Anderson ve Gary Payton II gibi şut tehdidi olmayan oyuncular, Schroder merkezli ikinci beşler için daha az uygun olabilir.
Sezona 12-3 gibi güçlü bir başlangıç yaptıktan sonra son dokuz maçın yedisini kaybeden Warriors, ilk turda ev sahibi avantajını korumak için kadroyu güçlendirmek zorundaydı. ESPN Basketball Power Index projeksiyonlarına göre, Golden State Batı Konferansı’nda ortalama galibiyet sayısı açısından altıncı sırada ve yedinci sıradaki LA Clippers’ın hemen önünde.
Schroder’ın gelişi, Warriors’ı Batı’nın en üst seviyesine taşımasa da, bu hamle gelecekte daha büyük bir yıldız ekleme çabalarını etkilemeyecek. Warriors, bu takasta herhangi bir birinci tur draft hakkını vermek zorunda kalmadı ve ileride takas edilebilecek birden fazla biten kontratı elinde tutuyor.
Lüks vergi sınırının altındaki maaş limiti nedeniyle mali olarak zor bir durumda olan Warriors, bu takasla dengeli bir hamle yaptı. ESPN’den Bobby Marks’a göre, Schroder’ın eklenmesiyle maaş yükü yalnızca 200.000 dolar arttı ve Warriors, lüks vergisi sınırının altında 300.000 dolar kadar hareket alanı bıraktı.
Brooklyn Nets Değerlendirmesi: B+
Bu büyüklükte bir anlaşmanın, sezon başı yeni sözleşme imzalayan oyuncuların takasa açılabildiği ilk gün olan 15 Aralık’ta tamamlanması alışılmadık bir durum. Bu tarih NBA’de “takas sezonunu” gerçeklikten daha çok teoride açar. 15 Aralık günü takas yapıldığını pek görmeyiz. Ancak birkaç faktör Brooklyn’i Schroder’i daha geç değil de daha erken takas etmeye teşvik etmiş olabilir.
Birincisi, lotarya sıralaması meselesi. Nets bu sezona Doğu’da en düşük galibiyet beklentisiyle girdi. Haziran ayında kendi 2025 ilk tur draft hakkını geri almak için Houston Rockets‘a Suns‘ın draft haklarını verdi.
İstatistiklere dayalı sezon öncesi galibiyet tahminlerimin de gösterdiği gibi Brooklyn beklenenden çok daha rekabetçi oldu. Doğu Konferansı’nda play-in turnuvasından pek de uzakta değiller. Başta Schroder olmak üzere veteranları elden çıkarmak, Brooklyn’in mağlubiyet almasını ve lotaryada güçlü bir pozisyona gelmesini kolaylaştıracaktır.
Bunun ötesinde, Nets’in 2024 takas döneminde Schroder ve Thaddeus Young’ı Spencer Dinwiddie karşılığında draft hakkı içermeyen bir anlaşmayla aldığını hatırlayın. Schroder karşılığında bir çift ikinci tur draft hakkı almak Brooklyn için harika bir iş.
Nets bu sezonun ötesinde maaş almasını gerektirecek takas paketlerine pek ilgi duymamış gibi görünüyor. Zira 2025 yazında serbest kalıp maaş bütçesinde yer kaplamayacak olan Melton’a gitmeleri bu sebepten.
ESPN’den Bobby Marks’ın Ağustos ayında belirttiği gibi, Nets’in önümüzdeki yaz 70 milyon dolar ile en yüksek maaş boşluğuna sahip olacağı tahmin ediliyor. Bu yıldız bir oyuncuyla sözleşme imzalamak için fazlasıyla yeterli. Alternatif olarak, Brooklyn bu esnekliği diğer takımlardan uzun vadeli maaşları geri almak ve draft hakkı stoklarını genişletmek için kullanabilir.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
EuroLeague gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
NBA gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!