by Eurohoops Team / via Dan Favale / info@eurohoops.net
Bu yazı 20 Mart 2025 tarihinde Bleacher Report‘ta yayınlanmış ve uyarlanarak çevrilmiştir.
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
NBA’de “kötü kontratlar” söz konusu olduğunda belki de altın çağı yaşıyoruz. Yönetimlerin gönül rahatlığıyla savurduğu paralar tarihte hiç görülmedik kadar fazla.
Ancak yeni toplu iş sözleşmesiyle birlikte bu rahatlık sona ermek üzere. Çünkü bu anlaşma, NBA’de maaş bütçesini ağzına kadar dolduran takımları ciddi şekilde cezalandırıyor.
İşin zorlayıcı tarafı, kötü bir kontrat verdiğinizde bunu takaslamak neredeyse imkansız. Bunlardan kurtulmak isteyen takımların takasta ek teşvikler (draft hakkı veya genç oyuncular) sunması gerekiyor.
İşte karşınızda bir fırsat verilse her takımın kurtulmak isteyeceği 5 kontrat.
Bradley Beal, Phoenix Suns
2024-25 sonrası sonrası kalan sözleşme: 2 yıl, 110.8 milyon dolar
Phoenix Suns’ın Bradley Beal’i takas etmek istediğini biliyoruz, çünkü özellikle Jimmy Butler karşılığında onu takas etmeye çalıştılar. Ancak Beal’in maaşı, onun şu anki performansıyla kıyaslandığında büyük bir engel teşkil ediyor; zira yıldız oyuncu artık sahada yıllık 50 milyon dolarlık bir katkı sağlayamıyor.
Fakat asıl sorun bu değil. Beal’in sözleşmesinde yer alan tam yetkili takas yasağı (no-trade clause) işleri daha da karmaşık hale getiriyor. Suns, herhangi bir takası gerçekleştirmeden önce Beal’in onayını almak zorunda. Bu da onun pazarlıkta neredeyse rakipsiz bir güce sahip olduğu anlamına geliyor.
Phoenix, yaz aylarında Beal’i elden çıkarmada daha başarılı olabilir. Normal sezonun baskıları ortadan kalktığında Beal, potansiyel takas noktalarını genişletmeye daha açık hale gelebilir. ESPN’den Tim MacMahon’a yakın zamanda verdiği röportajda, yaz döneminde bir takasa daha sıcak bakabileceğini ima etti.
Ancak Beal bir takasa onay verse bile, Suns’ın karşılığında ciddi bir varlık alması pek olası görünmüyor. En iyi ihtimalle, takas edilebilir bir veya iki ilk tur seçimlerini ekleyerek maaş yükünden kurtulmayı ve rotasyona katkı sağlayabilecek bir oyuncu almayı umabilirler.
Joel Embiid, Philadelphia 76ers
2024-25 sonrası sonrası kalan sözleşme: 4 yıl, 248.1 milyon dolar
Philadelphia 76ers, Joel Embiid’e geçtiğimiz sonbaharda 3 yıl, 192.9 milyon dolarlık bir uzatma kontratı imzalattı. Bu anlaşmayla birlikte Embiid, 2028-29 sezonunun sonuna kadar (34 yaşındaki sezonunda 69.1 milyon dolarlık oyuncu opsiyonunu kullanması halinde) çeyrek milyar dolarlık bir yükümlülüğe bağlanmış oldu.
Bu, Embiid’in sol dizindeki belirsizlikler ve genel sakatlık geçmişi göz önüne alındığında potansiyel olarak yıkıcı bir yatırım olabilir.
Sixers’ın, Embiid’in form durumu belirsizken ona büyük bir kontrat uzatması vermesi kafa karıştırıcıydı. Elbette sağlıklı olduğunda MVP seviyesinde bir oyuncu, ancak yeni sözleşmeye imza attığında tam formunda değildi. Aksine, 2024 Olimpiyatları’nda istikrarsız bir performans sergiliyordu.
Birçok kişi bu durumu, Embiid’in sakatlık sonrası tipik ritmini bulma sürecine bağladı—ve anlaşılan o ki, Sixers da bunu kabul etti. Ancak takımın, bu sezonu görüp yaz döneminde uzatma kararı alması çok daha mantıklı olabilirdi.
“Philadelphia, Embiid’i asla takas etmeyi düşünmez” şeklindeki kaçınılmaz haberlere inanmayın. Bu, onun Sixers’ın geleceği için ne kadar önemli olduğundan çok, takas edilebilirliğiyle ilgili bir durum. Gerçek şu ki, Philadelphia şu an onu sadece biten kontratlar karşılığında bile takas etmekte zorlanır.
Sixers, herhangi bir değerli varlık almadan ya da kendi seçimlerinden veya genç yeteneklerinden bazılarını takasa dahil etmeden Embiid’i elden çıkarmakta zorlanacak. Bu nedenle, Philadelphia için en mantıklı seçenek, Embiid’in sağlığını ve formunu tekrar yakalayacağına umut bağlamaktır. Ancak şu an için bu pek olası görünmüyor.
Paul George, Philadelphia 76ers
2024-25 sonrası sonrası kalan sözleşme: 3 yıl, 162.3 milyon dolar
Philadelphia 76ers, geçtiğimiz yaz Paul George’a 4 yıl, 211.6 milyon dolarlık maksimum kontrat imzalattığında, çoğu kişi bu anlaşmanın son yıllarının kötü yaşlanabileceğini kabul etmişti. George, 2027-28 sezonu için, yani 37 yaşına gireceği yıl, 56.6 milyon dolarlık bir oyuncu opsiyonuna sahip.
Genellikle böyle büyük sözleşmelerde mantık, oyuncuya ilk birkaç yılındaki katkısı için ödeme yapmaktır. Ancak George’un ilk yılları bile beklendiği kadar parlak geçmiyor.
Çeşitli sakatlıklar onu bu sezon yalnızca 41 maçla sınırladı ve artık daha fazla forma giyemeyecek. Philly, sol dizine ve sol kasık bölgesine enjeksiyon yapıldıktan sonra George’u sezonun geri kalanı için kadro dışı bıraktı.
Bu sakatlıkların kronik olmadığı düşünülüyor, bu da onun önümüzdeki sezon daha fazla süre alabileceğine dair umut veriyor. Öte yandan, George’un sezonu erken kapatmasının tamamen Sixers’ın tanking çabalarının bir parçası olmadığı da açık. Hatta öyle olsa bile, 35 yaşına yaklaşan bir oyuncunun All-Star seviyesine geri dönmesini beklemek güvenilir bir strateji değil.
Eğer Sixers, George’u bu yaz takasa koyarsa, alıcılar onun risk-fayda dengesini dikkatlice tartacaktır. Finansal olarak maaş yapısını temizlemek Sixers için cazip olabilir—özellikle de ilk altıya korumalı draft seçimlerini ellerinde tutarlarsa. Ancak Joel Embiid’in geleceği ve diğer takımların George’un kontratını almak için ek teşvikler isteme ihtimali, bu stratejinin cazibesini azaltıyor.
Jerami Grant, Portland Trail Blazers
2024-25 sonrası sonrası kalan sözleşme: 3 yıl, 102.8 milyon dolar
Jerami Grant’in 2023 yazında aldığı 5 yıl, 160 milyon dolarlık kontratın iyi yaşlanmayacağı başından beri belliydi. Portland Trail Blazers, büyük bir yeniden yapılanmaya girişmişti ve bu süreç, Grant’in kariyer zamanlamasıyla uyuşmuyordu. Üstelik kontratı, yıllar içinde artarak 2027-28 sezonunda 33 yaşına girerken 36.4 milyon dolarlık bir oyuncu opsiyonuna ulaşacak şekilde tasarlandı.
Bu yatırımın mantıklı olabilmesi için Grant’in en kısa sürede takas edilmesi gerekiyordu. Maaş sınırının yaklaşık %20’sini 30’lu yaşlarındaki bir oyuncuya harcamak felaket değil, ancak Grant’in oyununun ilerleyen yaşlarında nasıl şekilleneceği belirsiz. Daha da önemlisi, Apron döneminde (yeni lüks vergisi kurallarında), yıldız seviyesinde olmayan oyunculara bu kadar yüksek maaş bağlamak ciddi bir risk teşkil ediyor.
Portland, Grant için geçen sezon muhtemelen bir ilk tur draft hakkı alabilirdi. Aynı şey geçtiğimiz yaz da geçerliydi. Ancak artık bu durum kesin değil. Takımlar, Blazers’a karşı pazarlık yaparak fiyatı aşağı çekmeye çalışabilir. Çünkü Grant, Toumani Camara’nın çıkışı ve Deni Avdija’nın takıma katılması sonrası takım için eskisi kadar kritik bir isim değil.
Portland’ın genç çekirdeğinin büyük bir kısmı zaten bolca süre alıyor, bu nedenle Grant’in varlığı takıma zarar vermiyor. Ancak takım değiştikçe, yeni yüzlere perimetrede daha fazla süre açmak gerekecek. Kris Murray, Rayan Rupert ve hatta Matisse Thybulle için daha fazla fırsat yaratmak adına Grant’in ayrılığı mantıklı olabilir.
Blazers’ın Grant için istediği fiyatın bu yaz düşüp düşmeyeceğini görmek ilginç olacak.
Patrick Williams, Chicago Bulls
2024-25 sonrası sonrası kalan sözleşme: 4 yıl, 72 milyon dolar
Başka bir takımdan oyuncuya ciddi ilgi yokken Williams’a 5/90 milyon dolarlık kontrat vermek, Bulls’un yaptığı en hatalı hamlelerden biri olarak görülmüştü. Şimdi bakıldığında, bu karar daha da kötü görünüyor.
İyimserler, kontratın yıllık sabit 18 milyon dolar olması gerçeğine tutunuyor. Bu miktar hiçbir zaman maaş tavanının %13’ünü geçmeyecek ve 2028-29 itibarıyla %9’un altına düşmesi bekleniyor.
Bu mantık ancak Williams’ın hücumda daha dinamik bir versiyonunu keşfetmek mümkünse geçerli olur. Ancak bunun pek mümkün olmadığı giderek netleşiyor.
Chicago’nun deneysel bir sürece girdiği şu dönemde bile Williams’ın oyun süresi azalıyor ve BBall-Index verilerine göre kullanım oranı (topa dokunma ve oyun kurma katkıları dahil) ya düşüyor ya da sabit kalıyor.
Uzun vadede mütevazı maaşlar bile bir noktada finansal yük haline gelebilir. Williams’ın kontratı da bu kategoriye giriyor. Bulls sadece 5 yıllık uzun bir kontrata imza atmakla kalmadı, aynı zamanda gereksiz bir oyuncu opsiyonu da ekledi.
Bu da, Williams’ın takas değerinin oldukça düşük olduğu anlamına geliyor. Chicago, onunla yollarını ayırmak isterse ya değerli varlıklarını eklemek zorunda kalacak ya da onu çok düşük bir karşılıkla elden çıkarmak durumunda kalacak.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
EuroLeague gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
NBA gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!