By Aris Barkas/ barkas@eurohoops.net
En çok arananlar listesinde sürekli olarak yeni isimler görmek normalleşiyor. Avrupa’yı etkisi altına alan suç dalgasının başlamasından altı ay sonra, tünelin sonunda ışık gözükmüyor ve şu ana kadar soruşturmalardan bir sonuç çıkmadı.
Eski kıtanın her yerinde ayrı bir suç yaşanıyor, kimse korumasız insanları savunamıyor ve çapraz ateşte kalmamak için dikkatli olmalısınız. Bu uyarıyla birlikte, işte bu haftanın en çok arananlar listesi karşınızda. Klasik olarak tutuklamalar yapıldı ama bu isimler hiçbir suçlama olmadan serbest bırakıldı ve kapalı kapılar ardında çirkin şeyler döndüğü aşikar.
Victor Claver: Bu İspanyol dolandırıcının kayıtları son dönemde kaybolmuştu ama Krasnodar çetesiyle birlikte Rusya’da çalışıyordu. İstanbul’da da ne kadar başarılı olduğunu kanıtladı ve hiç beklenmedik bir şekillerde zarar verdi. Her işte ustaydı. 2/4 üç sayı isabetiyle 14 sayı attı ve fiziğini kullanarak tüm ribauntları topladı, 9 ribaunt aldı. Saf ve zararsız gibi gözükebilir ama durum hiç de böyle değil ve Anadolu Efes de bunu öğrendi. Bir şeyler yapmak için çok geçti ve Lokomotiv Kuban Krasnodar da Karadeniz’e bir deplasman galibiyetiyle daha kaçtı.
Luigi Datome: “İsa” denilen bu keskin nişancıyı hatırlıyor olabilirsiniz. Bu kötü şöhreti sayesinde Fenerbahçe onu işe aldı ve Crvena Zvezda Telekom Belgrade karşısında ölümcüldü. Bu acımasız suçlunun istatistikleri onun adına konuşuyor zaten. 6/11 iki sayı, 4/6 üç sayı isabetiyle 27 sayı, 5 ribaunt, 3 asist ve 3 blokla oynadı. İkinci kez adı en çok aranılanlar listesinde yer alıyor ve kesinlikle bu son olmayacak.
Marcus Slaughter: Hiç kimse bunun onun gerçek adı mı yoksa kullandığı bir lakap mı olduğunu bilmiyor. Ne olursa olsun boyalı alanda dominant bir isim. 7/11 saha içi isabetiyle 17 sayı ve 5 ribauntla oynayıp her kritik alanda rakibine zarar vererek Cedevita Zagreb’i Zagreb’te “doğradı”. Madrid’te iş yaptığı yıllardan sonra, Amerikalı bu kez Darüşşafaka Doğuş’u yeni evi belledi ve daha kötüsü -bakış açısına göre daha iyisi- gelmek üzere.
Paulis Jankunas: Bir kez daha Baltiklerin “modern Robin Hood’u” ortaya çıktı ve Zalgiris Kaunas’ı galibiyete taşıdı. Uzun süreli kaydı olan bu suçluyu tanıyor olabilirsiniz ve Zalgiris‘in Kaunas’ta Olympiacos‘a yaptığı sürprizde büyük bir pay sahibiydi. Bu kez Brose Baskets Bamberg‘e karşı yaptı ve hatta bu kez daha kararlıydı. Sonuçta 17 sayı ve 13 ribauntla oynadı ve tabii ki tutuklanmadı. Hiçbir görgü tanığı onu ele vermek istemedi.
Vitaly Fridzon: Bu hafta yeni bir keskin nişancı daha ortaya çıktı ve bu kez Madrid’te görüldü. Rus ordusunda eğitim aldı, 13 sayı atarken sadece bir kez kaçırdı, üç sayı çizgisinden 3/4 ile oynadı. CSKA Moskova şehirdeydi ve Fridzon her şutta isabet bulurken bu kez kurban Real Madrid‘ti. Yer altı dünyasının hakimiyeti ortadayken, bu performans gelecek şeylerin bir işareti olabilir mi?
Foto: JPsportart