by Mete Budak / info@eurohoops.net
Fenerbahçe, Zeljko Obradovic ile yola çıktığı üçüncü sezonda kulüp tarihinin basketbolda en başarılı sezonunu geçirdi. Haziran ayını Türkiye’de şampiyon olarak tamamlayan Fenerbahçe‘nin tarihe geçen sezonundan öne çıkanları ve sezonun gelişimini Eurohoops derledi.
Euroleague’e Sert Başlangıç
Fenerbahçe, son Final Four’un takımlarından biri olarak yeni sezona da Euroleague’de Final Four ve şampiyonluk hedefleriyle girdi. Bir önceki sezondan yeni sezona çok az parça taşıyabilen Fenerbahçe’nin kadroya eklediği yeni isimlerle nasıl bir uyum yakalayacağı ve nasıl bir basketbol oynayacağı, koyulan yüksek çıtayı atlayıp atlayamayacağı merak konusuydu. Fenerbahçe bu soru işaretlerini Euroleague normal sezonunda kaldırmaya hazırdı.
Yüklü bütçesiyle Khimki Basket ve son şampiyon Real Madrid ile beraber Kızılyıldız, Bayern Münih ve Strasbourg ile aynı grupta yer alan Fenerbahçe, oynadığı on maçın sekizini kazanırken Khimki’yi hem içeride hem dışarıda, Real Madrid‘i ise evinde yenerek küçük çaplı bir gövde gösterisiyle A grubunu lider tamamladı.
Lige Kötü Başlangıç ve Toparlanma
Fenerbahçe Euroleague’in aksine Türkiye’de lige nispeten daha kötü bir başlangıç yaptı. İlk altı maçta alınan üç mağlubiyet, ki bir tanesi içeride Torku Konyaspor’a karşı gelmişti, Fenerbahçe’nin lig sıralamasında üst noktalardaki yerini tehlikeye atabilirdi. Fakat Fenerbahçe daha sonra toparlanıp özellikle kritik deplasmanlarda Bogdan Bogdanovic’in alacağı sorumlulukla sezonun geri kalanında toplamda sadece üç mağlubiyet alacak ve normal sezonu ikinci sırada tamamlayacaktı.
Türkiye Kupası Bogdanovic ile Geliyor
Euroleague’de kritik Top 16 macerasına başlarken, Fenerbahçe için belki daha küçük ama vurulması gereken bir hedef daha vardı. Türkiye Kupası. Çeyrek finalde Demir İnşaat Büyükçekmece’yi rahat geçen Fener, yarı finalde Pınar Karşıyaka’yı alt ederek finalde Darüşşafaka Doğuş’un rakibi oldu. Darüşşafaka Doğuş, formunu artırarak geldiği kupanın finalinde Fenerbahçe’ye gerçek bir sınav verdi ancak son anlarda son sözü söyleyen yine Bogdan Bogdanovic oldu ve Fenerbahçe kupayı evine götürdü.
Top 16’nın Dominasyonu
Fenerbahçe, son sekiz eşleşmeleri ve ev sahibi avantaji için çok kritik olan Top 16’da Lokomotiv Kuban, Anadolu Efes, Panathinaikos, Kızılyıldız, Unicaja Malaga, Darüşşafaka Doğuş ve Cedevita Zagreb’in rakibi oldu. Fenerbahçe grupta ilk yedi maçını kazanırken diğer takımlara “bu grubun lideri benim” demişti bile. Top 16’nın geri kalanında sadece Panathinaikos‘a “anlamlı” bir maçta kaybeden Fenerbahçe, Euroleague’in en iyi savunma yapan takımlarından biri olan Lokomotiv Kuban’ı da hem içeride hem dışarıda yenerek Euroleague’in geri kalanına da mesajı veriyordu. 11 galibiyet ve 3 mağlubiyet ile ilk sırayı alan sarı lacivertliler, son sekizde son şampiyon Real Madrid ile eşleşiyordu. Bir sezon öncesinin Final Four yarı finali akıllara geldikçe intikam ateşi daha da alevleniyordu. Fenerbahçe, Real Madrid’e bu kez şans vermeyecekti.
Jan Vesely Sakatlanıyor, Endişeler Büyüyor
Fenerbahçe’nin ikiz kuleleri Ekpe Udoh ve Jan Vesely, sezon boyunca çember altında inanılmaz bir performans göstererek özellikle savunmada rakiplerinin kabusu olmuşlardı. Formlarının zirvesinde, Fenerbahçe sezonun en kritik dönemine girerken Jan Vesely’den gelen haber herkesi şok etti. Yıldız oyuncu altı hafta sahalardan uzak kalacak, Real Madrid serisini de kaçıracaktı. Herkes endişelenmiş, Vesely olmadan takımın nasıl bir performans göstereceği merak ediliyordu.
Real Madrid Enkaz, Fenerbahçe Yine Final Four’da
Real Madrid, bir önceki sezon şampiyon olan takıma göre daha zayıf bir görüntü çizerek adını son sekize yazdırıyordu. Özellikle savunmada yaşadıkları büyük sıkıntılar, Top 16 gruplarında onları gruptan çıkamayacak noktaya kadar taşımıştı. Ancak Sergio Rodriguez, Sergio Llull, Rudy Fernandez, Gustavo Ayon gibi hücum potansiyelleri çok yüksek olan oyuncularla beraber Real Madrid’in Fenerbahçe’ye karşı ayağa kalkacağı düşünülüyordu. Üstelik Fenerbahçe, Jan Vesely’i kaybetmiş ve takımdan böyle büyük bir parçayı kaybetmek korkutucu derecede tehlikeliydi. Fakat olaylar pek beklendiği gibi gelişmedi. Zeljko Obradovic‘in önderliğinde Fenerbahçe, hem İstanbul’da hem de Madrid’de rakibine basketbol resitali sunarak son şampiyonu süpürdü. Ekpe Udoh serinin yıldızından çok serinin canavarı gibi oynuyordu ve Euroleague’de sezonun en büyük olaylarından biri olarak lanse edilen bu seri, Fenerbahçe’nin çok üstün performansıyla kısa kesilmişti. Fenerbahçe bir kez daha Final Four yolunu tutarken Real Madrid evine dönüyordu.
Berlin’de İlk Final Geldi, Kupa Bir Rebound ile Kaçtı
Fenerbahçe’nin bol hikayeli sezonuna eklenmesi gereken en büyük hikaye Berlin’de yatıyordu. Zeljko Obradovic ve takımı Final Four’a bu kez favorilerden biri olarak gelmişti ve CSKA Moskova ile beraber Euroleague’in en iyi takımı olan Fenerbahçe’nin kupayı kazanmaktan başka bir düşüncesi yoktu. Binlerce Türk taraftarın Berlin’de Mercedes Benz Arena’yı sarı laciverde boyadığı hafta sonunda Fenerbahçe yarı finalde inatçı Laboral Kutxa’yı zorlansa da uzatmada geçmeyi bildi. Final elden kaçtı denilen anlarda gücünü ortaya koyan Fenerbahçe finale belki de daha özgüven depolayarak gidiyordu. Türkiye tarihinin ilk Euroleague finali de böylece kayıtlara geçiyordu.
Final ise bambaşka bir hikayeye sahne oldu. CSKA Moskova, finale çok sert başladı. Oyunun iki alanında da istediği her şeyi yapan CSKA, Fenerbahçe’yi sürklase ettiği ilk yarının sonunda herkesin şampiyonuydu. Ancak Zeljko Obradovic ve ekibinin farklı düşünceleri vardı. Soyunma odasından bambaşka bir Fenerbahçe, daha doğrusu, bizim bildiğimiz tanıdığımız Fenerbahçe döndü. İkinci yarıda farkı adım adım, sabırlı şekilde eriten Fenerbahçe maçı kazanma noktasına da geldi. CSKA Moskova’nın son hücumunda alınamayan bir savunma ribaund’u ve arkasından gelen tip, maçı uzatmaya götürüyordu. Bu kez uzatmaya daha moralli giden taraf rakipti ve CSKA Moskova uzatmada maçı kazanırken Fenerbahçe çok üzgün fakat çok da gururlu şekilde Berlin’i terk ediyordu.
Ligde Play-Off Mücadelesi Başlıyor
Fenerbahçe ligde normal sezonu Anadolu Efes‘in arkasında ikinci sırada bitirip play-off’lara ilk iki turda ev sahibi avantajını elde tutarak başladı. Berlin’de yaşanan güçlü duygular ve hayal kırıklıkları yerini bir an önce yeniden konsantrasyona bırakmalıydı. Lig, önemli bir hedefti ve ne Obradovic ne de oyuncular bu hedefin ellerinden kaçmasına izin vermek istemiyordu. İlk turda Muratbey Uşak Sportif 2-0 ile rahat geçilirken yarı finalde rakip Galatasaray Odeabank idi. Özellikle Abdi İpekçi’de yine sert geçen maçlar oynayan Fenerbahçe, rakibini 3-1 ile geçip Türkiye finallerine geri dönüyordu. Kaptan Melih Mahmutoğlu‘nun basın toplantısında dediği gibi: “Bu şampiyonluğu kazanmayı çok istiyoruz.” Tüm Fenerbahçe ekibi şampiyonluk için kenetlenmişti.
İpekçi’de Gelen Galibiyet Kapıyı Açıyor, Fenerbahçe Şampiyon
Anadolu Efes ve Fenerbahçe sezon içinde iki kez Euroleague’de, iki kez ligde karşı karşıya gelmiş ve bu final serisine kadar yapılan maçlarda Fenerbahçe rakibine sadece bir kez kaybetmişti. Efes‘te gelen koç değişikliği ortaya daha derli toplu bir takım çıkarmış ve Efes finale etkileyici bir yarı final serisiyle gelmişti. Fakat Fenerbahçe serinin favorisi olduğunu daha ilk maçtan kanıtladı ve Efes’in sahip olduğu ev sahibi avantajını henüz ilk maçta kırdı. Evinde tüm sezon boyunca sadece bir maç kaybeden Obradovic’in oyuncuları için final serisi de farklı geçmedi. Fenerbahçe evinde kazandığı üç maçı İpekçi’de gelen galibiyetle birleştirerek seriyi 4-2 kazandı ve tarihinin yedinci şampiyonluğuna ulaştı.
Fenerbahçe’nin Geçilmez Kalesi: Ülker Sports Arena
Fenerbahçe, tarihinin en iyi sezonunda Ülker Sports Arena’da birçok hatıra bıraktı. İç sahayı adeta geçilmez kılan Fenerbahçe tüm sezonda oynadığı 35 iç saha maçının 34’ünü kazanırken Euroleague’de hiç kaybetmedi. “Evini savun” felsefesinin çok önemli olduğu Avrupa basketbolunda tarihi bir rekora imza attı.
Fenerbahçe basketbol şubesi tarihinin en iyi sezonunu arkada bırakırken Türk basketbol tarihinin de en iyi sezonlarından biri geride kaldı. Artık Fenerbahçe, bunun üzerine Euroleague şampiyonluğunu da koyarak Avrupa’daki en dominant takımlardan biri haline gelmek istiyor. Akıllarda kalan tek soru Zeljko Obradovic ve Fenerbahçe’nin gelecek sezon neler yapacağı.
Fenerbahçe’de şampiyonluğun ardından Eurohoops’ta çıkan manşetlere aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz:
- Zeljko Obradovic’in uzun ve duygusal basın toplantısı.
- Kostas Sloukas Eurohoops’a konuştu.
- Gigi Datome: Avrupa’nın En İyi Takımında Oynadım
- Ömer Onan’dan gelecek sezona dair açıklamalar
- Zeljko Obradovic’den 14. lig şampiyonluğu
- Fenerbahçe’ye ilk tebrik Bjelica’dan