by Mustafa Kocatürk / info@eurohoops.net
Bir senelik aradan sonra Eurocup şampiyonu apoleti ile Euroleague’e dönen Galatasaray, transferin de hızlı kulüplerinden biri. Özellikle geçen sene süre verecek eleman bulmakta dahi sıkıntı çektiği uzun rotasyonunda büyük çaplı bir revizyona giden sarı-kırmızılılar, dört yeni yabancı oyuncu ile anlaştığını duyurdu. Bu isimler Austin Daye, Deon Thompson, Nenad Krstic ve bu yazının konusu olan isim Alex Tyus. Geçtiğimiz seneyi Türkiye Ligi’nde geçiren oyuncu, bu sefer mavi-beyaz yerine sarı-kırmızı formayı terletecek.
Bu anlaşma, Alex Tyus içinse üst üste 5. sezon Euroleague’de oynama fırsatı anlamına geliyor. Çaylak sezonunda İsrail’de Ashdod forması giydikten sonra Andrea Trinchieri’nin Cantu’suna katılan oyuncu, İtalya’da Euroleague kariyerine başlamıştı. Sonraki sezon katıldığı Maccabi’de kazanabileceği tüm kupaları kazanan Birleşik Amerikalı pivot için geçtiğimiz sezon Efes formasıyla beklenildiği gibi geçmese de Galatasaray’dan aldığı kontratla Euroleague seviyesinde kalmayı başardı.
Biyografi
Alex Tyus, kolej kariyerini Avrupa basketboluna birçok oyuncu kazandıran Florida Gators’da geçirdi. Kolejden mezun olduktan sonra İsrail Ligi ekiplerinden Maccabi Ashdod’la anlaştı. Çaylak sezonunda neredeyse double-double ortalama (12.6 sayı – 8.5 rebound) tutturan pivot, Euroleague’e katılabilmek için takımını güçlendirmek isteyen Andrea Trichieri’nin dikkatini çekti ve çaylak sezonunun ardından Maporoo Cantu’ya katıldı.
2012-13 sezonunda takımıyla beraber ikinci favori olarak girdikleri Euroleague ön eleme turundan zaferle ayrılan oyuncu, böylelikle kariyerinde ilk kez Euroleague’de oynama fırsatı buldu ve o gün bugündür hiç Euroleague seviyesinden aşağı düşmedi. Euroleague’teki ilk sezonunda ise gayet başarılı maçlar çıkartan genç pivot, çabukluğunu ve atletizmini tüm Avrupa’ya tanıttı. Özellikle o sezon için Jeff Brooks ile sağladıkları uyumla dikkatleri üstüne çeken isim, bu performansına rağmen Cantu’nun ligde başarılı olmasını sağlayamadı. Ligdeki hayal kırıklığının ardından koç Andrea Trinchieri’nin istifası, o potansiyelli kadronun da dağılması anlamına geliyordu.
Avrupa basketbolunun oyuncuların üstüne değer katmasıyla ünlü olan takımlarından biri olan Maccabi Tel-Aviv de bu fırsatı kaçırmadı ve Alex Tyus’la uzun zamanlı bir sözleşme imzaladı. İlk sezonunda İsrail’de rüya gibi bir sezon geçiren oyuncu hem Cantu’daki istatistiklerini geliştirdi, hem de kazanabileceği her kupayı kazandı ki bunların arasında çok iyi iki maç çıkardığı Euroleague Final Four’u da bulunuyor. (Final Four istatistikleri 11 sayı, 8 rebound, 17 PIR)
Ancak Alex Tyus’un Maccabi’deki ikinci senesi, ilk senesinin oldukça arkasında kaldı. David Blatt’in yokluğunda Guy Goodes’ın onun sistemini yürütememesi gibi sorunlarla karşılaşan Alex Tyus için bu sezon Maccabi’ye veda sezonu oluyordu. Önceki sezonda kazandığı İsrail Ligi ve Euroleague şampiyonluğu ünvanlarını koruyamayan takımından ayrılan Alex Tyus için bir sonraki durak Anadolu Efes oldu.
Ancak Anadolu Efes kariyerinin de oyuncu için olumlu geçtiğini söylemek güç. Takım içi rol karmaşasında ve ligin sahip olduğu yabancı kuralından çokça etkilenen isim, vasatının çok altında bir sezon geçirdi ve koç değişiminin ardından takımdan gönderildi. Galatasaray ise son iki sezondur aşağı doğru bakan kariyerini yükseltmek için ona sunulmuş bir şans olabilir.
Nasıl bir oyuncudur?
Alex Tyus’ın ilk göze çarpan ve en keskin özelliği ikili oyunlardaki potaya gidişlerinin neredeyse mükemmel olması. Perdeyi sağlam yaptıktan sonra, doğru açıyla potaya adeta bir mızrak gibi hareketlenen pivot, sahip olduğu bitiricilik kalitesiyle de ikili oyunlar konusunda Avrupa’nın sayılı uzunlarından biri. Bundan dolayı Alex Tyus yarı saha hücumunda hem kendini, hem de kısasını mutlu eden bir uzun. Maccabi döneminde Ohayon’la kurdukları uyum ve ikisinin de verimindeki yükseliş bu özelliğinin bir kanıtı.
Alex Tyus’ın diğer bir güçlü yanı ise dik yükselme yeteneği. Bir pivot için undersized sayılacak fiziğinin getireceği handikapları, müthiş zıplama yeteneği ile kapatan oyuncu; 203 boyuna rağmen hem potayı koruma hem de rebound toplama konusunda kalbur üstü bir isim. Öyle ki kariyerinde sahada olduğu süre boyunca oluşan rebound’ları toplama oranı %17 civarına denk geliyor. Karşılaştırmak için söylemekte fayda var, Avrupa’nın en iyi rebound toplayan uzunlarından Felipe Reyes’te bu oran %19’dan biraz daha düşük.
Ancak Alex Tyus hakkında söylenmesi gereken bazı negatif noktalar da var. Çok iyi zıplamasına ve savunmayı bilmesine rağmen Alex Tyus, büyük fizikli oyuncular karşısında zaman zaman eziliyor. Bu tür eşleşmelerde genellikle faul problemine giren ismin, bir başka handikabı ise ikili oyunlar haricinde bir skor silahının olmaması. Ayrıca kendisinin selefi olan Stephane Lasme’yi Galatasaray hücumunda çok değerli bir parça kılan orta mesafeli şut özelliği de kendisinde oldukça ham.
Galatasaray’a ne katar?
Alex Tyus, özelliklerinde belirtilen gibi hücumu kısasına endeksli olan bir oyuncu. Bu yüzden, Ergin Ataman eğer Alex Tyus’tan en yüksek verimi almak istiyorsa kısa seçimlerinde mutlaka ikilli oyunları oynatacak isim veya isimlere yönelmeli. Uzun rotasyonunda partneri olacak diğer 3 oyuncunun da kendi skorunu yaratma özelliğini düşündüğümüz zaman, eğer kısa seçimi ona uygun yapılırsa Tyus hücumda optimum seviyede verim verecektir.
Alex Tyus takımın savunmasında ise uzun rotasyonunda savunma yönüyle sivrilen tek oyuncu olacak. Bu açıdan hem potaya gidişleri gözetlemesi, hem ikili oyunlarda yardımlara gelmesi, hem partnerinin yükünü hafifletmesi gibi sayabileceğimiz birçok savunma görevi olacak. İyi bir savunmacı olmasına karşın Alex Tyus böyle bir tabloyla ilk kez karşılaşacağı için savunma performansına bir soru işareti koymak gerekiyor.
Alex Tyus’ın bir başka soru işareti ise partnerleri ile yakalayacağı uyum. Oyuncunun rotasyondaki olası iki ortağı Deon Thompson ve Nenad Krstic post-up meziyetleri ile sivrilen isimler. Ancak post-up oyununu oynayan uzunun partneri –tıpkı Lasme-Chuck işbirliğinde olduğu gibi- oyuncuya alan açacak kadar şut tehdidine sahip olmalı. Bu noktada Alex Tyus’ın şutlarını biraz keskinleştirmesi gerekecek. Olası diğer iki partneri Daye ve Micov’la, Alex Tyus hücumda 4-5 ikili oyunları ile tehlikeli ikililer oluşturabilir ancak onların yumuşaklıklarını elimine etmek de onun savunma yükünü bir kat daha artıracak.
Alex Tyus konusunda değinmemiz gereken son bir konu da selefi Stephane Lasme. Lasme, Galatasaray bünyesinde bulunduğu süre içerisinde taraftarlar tarafında hep çok sevilen bir isim oldu. Onun ardından, onun rolüne gelmek kalitesinden bağımsız olarak Alex Tyus için zor bir görev olacak. Ancak Maccabi dönemindeki performansına yaklaşırsa yüksekten yaptığı bloklar ve birden bire yaptığı smaçlarla tribünün kalbini kazanabilir.