By Nikos Varlas/ varlas@eurohoops.net
Yeni sezona artık kısa bir zaman kaldı ve Euroleague’de en iyi 100 sıralamasının da zamanı geldi. Subjektif ve doğal olarak farklı bakış açıları ile aynı fikirlerin paylaşılmadığı zor bir konsept.
Eurohoops sunumuna en alt sıralardan başlıyor. Ana konu şu ki bizim sıralamalarımız ABD’de oynayan NBA oyuncularınınkini baz almamaktadır. Bireysel unsurun çok önemli olduğu doğru ancak biz takım dinamikleri ve potansiyelini de eşit ölçülerde değerlendirmeye aldık.
Kriterler
1. OYUNCUNUN DEĞERİ: Oyuncuların genel rekabet değerlendirmesi. Oyunlarının karakteristik yapıları, değerleri, liderlik yetenekleri, takımdan bağımsız bir birey olarak kaliteleri.
2. OYUNCUNUN ROLÜ: Bir oyuncunun takımı için bizim değerlendirmemize göre önemi ve gelecek sezona yönelik tahmini.
3. TAKIMIN DEĞERİ: Seçtiğimiz oyuncunun takımının uzun dönemde ligde görünen değeri ve sahip olduğu potansiyel. Seçilen oyuncunun takımının Euroleague’de ne kadar ilerleyebileceği.
4. BİREYSEL POTANSİYEL: Oyuncunun yalnızca kendi bireysel potansiyeli. Bunu büyütme ve geliştirme derecesi.
5. RAKAMLAR: Takımlarının Euroleague’de ilerleyişi tamamlandığında oyuncuların ortalamalarını bulacağımız istatistikler. Bu kesinlikle önemli bir kriter fakat seçimlerimiz öncelik sıramızın en sonunda. Bu tamamen takımın kalitesine ve takımdaki rollerine bağlı olarak değişebilir.
Bu 5 kriter bireysel olarak her oyuncu için genel bir değerlendirmeye ulaşmamızı ve buradan hareketle de en iyi 100 listemizi oluşturmamıza olanak sağlıyor.
150 oyuncu arasında bu listede dışında kalan birçok oyuncunun değerine son derece saygılıyız. 100 oyunculuk liste oluşturmak gerçekten çok zor oldu. Özellikle en alttaki 20 sıra için liste dışında kalan 50 oyuncudan herhangi biri listede yer alabilirdi. Bu konudaki anlayışınıza teşekkür ediyoruz.
Eğer kaçırdıysanız Top 100 listemizin önceki sıralamalarını bu linklerden görebilirsiniz: 100 to 91, 90 to 81, 80 to 71, 70-61, 60-51 50-41 40-31 30-21
ve 20-11.
Hadi geri sayıma devam edelim.
#10 Bogdan Bogdanovic 1992 1m.97 G Fenerbahçe
Yaşadığı gelişim sürecinin ardından finalde Fenerbahçe‘nin varlığı oldu ve Sırbistan’la kazandığı Olimpiyat gümüş madalyasıyla da listemizde beş basamak tırmandı. Hücumda çok etkileyici, harika bir şutör ve… “öldürme” iç güdüsüyle çalışıyor. Oyununu daha bir bütün haline getirmek ve daha iyi, daha bir lider etkisi yaratmak için basketbolun tüm unsurlarında gelişmesi gerekiyor. Oyunları okuma, yaratıcılık, top sürme ve savunma yetenekleri. Geçen sezon ağırlıklı olarak zorlu savunmaları okumada geliştiğini gördük ve Obradovic gibi biz de daha komple bir sezon performansı bekliyoruz. Daha şimdiden fark yaratabilen bir oyuncu fakat en üst seviyesine çıkabilmek için yetenekleri ölçüsünde birçok konuda fazlaca gelişme göstermesi gerekiyor.
#9 Georgios Printezis 1985 2m.02 F Olympiakos
Geçen sezonu (14.1) ile kariyerinin en yüksek sayı ortalamasına ulaşarak tamamladı fakat Olympiakos playoffların dışında kaldı. Hücumdaki rakamlarına bakıldığında sürekliliği ve etkisiyle, özellikle de Yunan ekibinin son yıllardaki gelişimiyle birlikte ligin kesinlikle en iyi 4 numarası. Alçak postta bir sanatçı. Farklı oyun hareketlerinin yanında iki eliyle dengeli ve iyi bitirişleri var. İmza hareketi olan garip hook atışı (bu atışı zamanla “mancınık” adını aldı.) 2012’de Euroleague şampiyonunu belirledi. Büyük maçlarda her zaman kendisini gösteren üst sınıf bir oyuncu. Savunmada genellikle adam değişmeleri sonrasında postta guardları savunurken çok daha iyi. Hücumda daha fazla geliştirmesi gereken bir özelliği, yaratıcılık. Özellikle savunma yardımlarında sıkıştığında.
#8 Kyle Hines 1986 1m.98 C CSKA Moskova
Bu adam Avrupa basketbolunu değiştirdi ve Euroleague’i kazanacak bir takımın kesinlikle bir undersize uzuna sahip olması gerekliliğini ortaya çıkardı. CSKA‘daki üçüncü sezonunda Olympiakos’taki rolünü aldı ve sonuç aynıydı: şampiyon oldular. Bununla beraber geçen yıl istatistikleri Moskova’daki döneminin en iyisi oldu ve hatta Yunanistan’da yakaladığı seviyeyi bile geçti. Onun oyuna getirdiklerinin ve etkisinin şiddetiyle ilgili söylenecek bir şey yok. Sahanın eninden boyuna defansif bir canavar, kısa oyuncuları marke edebiliyor ya da alçak postta çemberi savunabiliyor. Hücumdaki hızı ve patlayıcılığıyla, iyi de bir perdeleme kombinasyonuyla birlikte oyunları bitirme fırsatını yakalıyor ve… rakiplerine işkence ediyor. Geçiş oyunlarında da hem hücum hem de savunma olarak çok iyi. Son beş sezondur üst düzey takımların anahtar bir oyuncusu oldu. 3 şampiyonluğu ve 5 kez Final Four tecrübesi var. Tarih yazıyor.
#7 Tyrese Rice 1987 1m.85 G Barcelona
Amerikalı guardların Avrupa macerasına en alt seviyeden başlayıp, çok çalışarak yukarıya doğru yollarını çizme geleneğini devam ettiriyor. Her sezon daha iyi hale geliyor, daha komple ve daha lider bir oyuncu oluyor. Topu çemberden geçirmek için birçok yolu var. Savunmaları nasıl “deleceğini” biliyor, potaya gitme kabiliyeti var. Gerçek bir aldatmacı ve üç sayı çizgisinin gerisinden de ciddi bir tehdit oluşturuyor. Zamanla yaratıcılığını ve karar verme yeteneğini geliştirdi. Barcelone seviyesindeki bir takıma liderlik etmek için gerekli tüm parçalara sahip. Ligin en başarılı guardlarından biri ve temel olarak Maccabi‘de, aynı zamanda Khimki’de büyük maçlarda kazananı belirlemek için neler yapabileceğini kanıtladı.
#6 Jan Vesely 1990 2m.10 C Fenerbahçe
Listenin çok yukarısında ve haklı olarak burada. Takım arkadaşlarının dediği gibi: O her zaman… her yerde! Enerji üreten bir makine, zengin atletik yetenekleriyle kombine ettiği bir enerjiyle maçlarda büyük etki yaratıyor. Muhtemelen ligdeki en iyi çember savunucusu. Kendi alanında sağladığı katkıyla oldukça efektif. Aktif olarak geçiş oyunlarına da katılıyor. İyi bir ribaundçu ve şimdi de çift haneli sayılarla skor üretiyor. Hücumda takım arkadaşlarının oluşturduğu oyunlara dinamik bir şekilde arka çıkıyor. Post oyununa biraz daha çalışması lazım. Çoğu zaman kendi oyununu kendisi yaratıyor. Harika şut mesafesi ve oyuna etkisi olan uzunlardan biri. Serbest atış yüzdesini artıracak bir yol bulması gerekli.