by Utkan Şahin / info@eurohoops.net
Türk basketbolu, uzun süredir elit oyuncu sayısı darlığı bakımından sıkıntılar yaşarken, sezonun şu ana kadarki kısmında bu darlığa nefes verecek bazı yerli oyuncu performansları izledik.
Bu performansların bazıları, uzun süredir kendisinden çıkış yapması beklenen oyunculardan gelirken, bazıları da alt yaş gruplarından yavaş yavaş çıkmaya başlayan oyunculardan geldi. Ülkemizin de ev sahipliği yapacağı Eurobasket 2017 öncesi, bu performansların gelmesi Türk Milli Takımı için olumlu bir gelişme olurken, biz de bu oyuncuların yorumlarını alarak küçük bir yazı dizisi hazırlamaya karar verdik.
Yazı dizimizin ilk bölümünü de geçtiğimiz hafta sürpriz bir şekilde Anadolu Efes‘e transfer olan Can Maxim Mutaf’a ayırdık.
Fenerbahçe altyapısında yetişen Can Maxim Mutaf, aslında genç yaşına rağmen uzun süredir Türk basketbolunun içerisinde olan birisi. Daha 16 yaşındayken Fenerbahçe‘de A takıma yükselen Can Maxim, on yılda birçok takımda forma giydi. Fenerbahçe yıllarında Mersin BŞB ve Pınar Karşıyaka’da kiralık olarak forma giyen Can Maxim, daha sonra da Trabzonspor Medical Park ve Banvit forması giyerken, bu sezon gösterdiği çıkışla Anadolu Efes‘in yolunu tuttu.
Banvit’te bu sezon başında gösterdiği performansla parlayan Can Maxim, genç yaşına rağmen yeteneklerini tecrübeyle birleştirmeyi başarmış durumda. Henüz 25 yaşında olmasına rağmen hem Avrupa’da hem de ligimizde birçok önemli maça çıkan Can Maxim, sahip olduğu tecrübenin fazlasıyla farkında. Konu hakkında düşüncelerini aldığımız Can Maxim, “Artık genç değilim. 25 yaşındayım. Vidmar ile de bazen konuşuyoruz. Onların hepsi benden beş yaş büyük ama Vidmar’ın bu sezon 9. profesyonel sezonu, benim ise 10. profesyonel sezonum. Sağ olsun Aydın Örs, beni 15 yaşındayken A Takıma almıştı. Daha fazla sorumluluk almam gerekiyordu. Ben de elimden geleni yaptım” ifadelerini kullandı.
Can Maxim’in kendisinin de söylediği gibi Banvit’ten Anadolu Efes‘e geçişini sağlayan performansında gerçekten de daha fazla sorumluluk alması dikkat çekiyor. Gençlere şans veren bir takım olan Banvit’te Can Maxim, hem yaş olarak hem de maç sayısı olarak takımın en tecrübeli yerli ismiydi. Bunun farkında olan Can Maxim’in bu sezon artan performansında sorumluluk almaktan çekinmezken, takımın ondan beklediğini vermeyi başardı. Banvit’te şut kullanmayı seven oyuncularla birlikte oynasa da Can Maxim, bu sezon maç başına 7.2 şut kullandı ve kariyerinin en yüksek rakamına ulaştı. Oynadığı dokuz maçta çift hanelere çıkan Can Maxim, verimlilik konusunda da oldukça başarılıydı. %39 ile üçlük atan Can Maxim, iki sayılık atışlarda ise %54 gibi bir kısa için oldukça yüksek olan bir yüzde tutturdu. Herhalde bu istatistiklerle bu sezon kariyer rekorlarını kırmasına kimse şaşırmadı.
Can Maxim’in kariyerinde bu atılımı yapmasında tecrübe ve sorumluluk alma gibi kavramlar etkili olsa da hiçbir zaman yetenek olarak kısıtlı bir oyuncu değildi. Altyapıdan beri önemli bir skorer olan, işin hücum kısmında önemli silahları olan bir oyuncu. Serkan Erdoğan, İbrahim Kutluay ve Cenk Akyol’dan beri şutör oyuncu çıkartmakta zorlanan Türk basketbolunda bu konuda ilaç olabilecek bir isim. 25 yaşındaki oyuncunun şut yeteneği her zaman etkileyiciydi ancak bu sezon gösterdiği performansta hücumdaki seçimlerinin de etkili olduğunu göz ardı etmemek gerek. Her ne kadar şut sayısı artsa da bu sezon sadece dış şut atmayı düşünen bir oyuncu olmaktan çıkmayı başardı. Hala hücumdaki ana silahı şut olsa da bu sezon potaya daha fazla gidiyor ve kesinlikle daha fazla asist yapıyor. İstatistiklerin ötesinde bu sezon hücumda çok daha fazla verimli olduğunu kesinlikle söyleyebiliriz.
Peki böylesin önemli yetenekleri olan Can Maxim Mutaf’ın bu çıkışı daha önceki sezonlarda gösterememe sebebi neydi? Aslında 2014-2015 sezonunda bu çıkışın ışığını veren oyuncu, o yaz milli takımda çok talihsiz bir sakatlık geçirdi ve çapraz bağlarını kopardı. Uzun süre basketboldan uzak kalan ve bir basketbolcunun başına gelebilecek en kötü sakatlıklardan birini yaşayan Mutaf, oldukça iyi bir şekilde geri döndü. “Geçen sezon gerçekten zor bir süreç geçirdim. Açıkçası geçen sezon oynayıp, oynamayacağımı ben de bilmiyordum. Emin değildim. O yüzden hiçbir zaman kendime bir tarih koymadım. Ama Allah’a şükür her şey yolunda gitti. Aslında bu sakatlığı geçiren birçok oyuncu, bir sezon oynayamıyor. Oynasa bile maçlarda çok fazla süre alamıyor. Hem psikolojik olarak hem de fiziksel olarak sorun yaşıyorlar. Hem Banvit hem de mili takım, bu konuda bana çok fazla yardımcı oldular. Bu dönemde bana anlayış gösterdiler. Onlara da teşekkür ediyorum buradan. Geçen sene basketbolu çok özlemiştim. Bu yazı da iyi geçirdiğimi düşünüyorum. İyi çalışıyorum.”
Kariyerini etkileyebilecek bir sakatlık geçirmiş olmasına rağmen, sakatlığın da etkisiyle biraz geç de olsa kariyerinde beklenen adımı bu sezon attı. Oyuncu geliştirme merkezi haline gelen Banvit’in bu sezon parlattığı oyunculardan biri olan Can Maxim, biraz da sürpriz yaparak Bandırma’dan bir Euroleague takımına giden ilk oyuncu oldu. Furkan Korkmaz takası sonrası Can Maxim Mutaf, Anadolu Efes‘e giderek beş yıl sonra Euroleague seviyesine geri döndü. Bu gelişime karakter gelişimi olarak da biraz bakarsak, Can Maxim’in bunu hak ettiğini görebiliyoruz. Yıllardır Trabzon’da Karşıyaka’da ve Banvit’te önemli bir yerli olarak süre alan Can Maxim, ülkemizde genelde gördüğümüz gibi para kazanmam yeter düşüncesinde olan yerlilerden biri olmadı. Gittiği her yerde oyununa az yada çok bir gelişim ya da deneyim katan basketbolcu, bu sezon bütün bu öğrendiklerini oyununa yansıtarak, bu çıkışı hak etti.
Tabii Can’ın bu çıkışı yapmış olmayı hak etmesi, onun bu seviyede sürekli olarak kalmayı hak ettiğini göstermiyor. 25 yaşındaki oyuncunun, basketbolunda geliştirmesi gereken eksikleri var. Topa baskı konusunda önemli gelişimler gösteren Can Maxim’in yine de bu seviyede savunmada daha agresif olması gerekiyor. 25 yaşındaki oyuncu, rakip hücumları daha iyi okuyup, tuttuğu oyuncuyu takip ederken, pickten daha hızlı çıkmak zorunda. Hücumda ise Efes gibi birçok yıldızın olduğu bir takımda top kullanma sayısı otomatikman düşecektir. Bu noktada hazır olmalı ve kendisine sıra geldiği zaman fırsatları kullanması gerekiyor. Türk basketbolcuların, genel olarak en büyük sıkıntılarından biri istikrar. Yerli oyuncuların hangi maç nasıl bir katkı verecekleri belli olmaması, onların sürelerinden çalıyor. Bu konuda sıkıntıları olan Can Maxim’in oyununa bu istikrarı katıp, sürekliliği olan güvenilir bir oyuncu haline gelmesi gerekiyor. Oyununu bu alanlarda geliştirmeye devam ederse hem Anadolu Efes için hem de Türk basketbolu için vazgeçilemez bir oyuncu haline gelebilir. Farklı farklı hedef limitleri olan takımlarda oynayan Can’ın hem oyun olarak hem de karakter olarak bu olgunluğu kazandığını ve bu seviyede kalıcı olabileceğini düşünüyorum.
Transfere Anadolu Efes tarafından bakarsak, her iki durumda da kazançlı olacağı bir hamle yaptı. Büyük yeteneklerine rağmen oyunu henüz olgunlaşmayan Furkan Korkmaz’ı sorumluluk alabileceği, hedefleri olan Banvit’e gönderen Lacivert-Beyazlılar, oyunu olgunlaşan ve hazır bir oyuncu olan Can Maxim’i kadrosuna kattı. İşin bir diğer önemli noktasına dikkat edersek, Banvit’te kalsa bu yaz sözleşmesi bitecek olan Can Maxim için büyük ihtimal yazın oluşacak olan transfer yarışına girmeden kadrosuna önemli bir yerli takviyesi yaptı. Hem Avrupa’da hem de ligde büyük hedefleri olan Efes için Can Maxim gibi önemli bir rotasyon oyuncusu sezon içerisinde önemli katkılar verecektir.
Son olarak milli takıma dönersek; bu yaz yapılacak olan EuroBasket 2017 öncesi milli takımımızın oyuncu havuzunda yer alan Can Maxim’in oyununu bir üst seviyeye çıkarması önemli bir avantaj olacaktır. Jenerasyon değiştiren milli takımımızda önemli bir yeri olan 25 yaşındaki oyuncu, iki yazdır sakatlığı yüzünden son 12’ye kalamasa da bu performansını devam ettirirse bu yaz kendisini 12 kişilik kadroda görebiliriz. Kendisi de bu konuda istekli olduğunu saklamıyor. “Geçen sezon gittiğimde açıkçası mutlu oldum. Ben basketbol oynayıp oynamayacağımı düşünürken, birkaç ay oynadıktan sonra kendimi milli takımda buldum. Daha tam hazır değildim o zaman. Geçiş sürecindeydim. Bu sezon daha hazır hissediyorum. Sakatlığı atlattığımı düşünüyorum. Umarım hiçbir sporcu böyle bir şey yaşamaz. Umarım bu şekilde oynamaya devam edip, milli takımda yer bulurum. Özel bir organizasyon, orada yer almak istiyorum.”
Her şeyi özetlersek Can Maxim Mutaf, kendisinden beklenen o adımı attı. Oyun karakteri olarak ve yetenek olarak çok daha olgun bir oyuncu artık. Bu performansını koruyup koruyamayacağını önümüzdeki günlerde hep beraber göreceğiz.