By Mustafa Kocatürk / info@eurohoops.net
Galatasaray Odeabank, büyük umutlarla girdiği sezondan şu ana kadar istediklerini alamadı. Aynı cümleyi Sarı Kırmızılı takımın oyun kurucuları açısından da kurmak mümkün. Daha yeni yıla girmeden Galatasaray, guard pozisyonu için transfer ettiği Smith ve Dentmon’la yollarını ayırdı. 4 galibiyet – 10 mağlubiyet ile sezona başlayan Ergin Ataman’ın ekibi için Brose yeni bir başlangıç arayışı olacak. Bu cümleyi de takımın oyun kurucuları açısından da kurmak mümkün.
Bruno Fitipaldo, iki büyük hayal kırıklığının ardından Galatasaray’ın guard rotasyonundaki yeni başlangıcı. Uruguaylı oyuncu açısından da bu anlaşma, ileriye atılmış büyük bir adım. Geçtiğimiz Noel’i, Arjantin Ligi’nde %50 galibiyet oranından daha aşağıda bir takımda geçiren Fitipaldo, bu yılbaşını bir Euroleague oyuncusu olarak kutlayacak.
Biyografi
Bruno Fitipaldo, profesyonel kariyerine 2006 yılında doğduğu şehir Montevideo’nun takımlarından Malvin’de başladı. Takımıyla üst seviyeye çıktığı 2010-11 sezonunda rol oyuncusu olarak süre alan oyun kurucu, 2011-12 sezonundan itibaren ipleri eline aldı. İki sezon daha Montevideo’da kalan isim, Malvin’deki son sezonunda Uruguay Ligi’nin MVP’si oldu. 2014’te Arjantin takımı Obras’a giderken Fitipaldo, Malvin’den yerel bir idol olarak ayrılıyordu.
Fitipaldo’nun Arjantin’deki kulüp kariyerinin Uruguay’daki kadar başarılı olduğunu söylemek güç ancak kendisinin gelişimine orada da devam ettiğini söyleyebiliriz. Obras Sanitarias’taki performansıyla Uruguay Milli Takımı’ndaki yerini sağlamlaştıran oyuncuya Avrupa şansını yaratan turnuva ise, geçen yaz Venezuela’da düzenlenen Güney Amerika Basketbol Şampiyonası oldu. Ülkesiyle bronz madalya kazanarak kürsüye çıkan isim, Estaban Batista ile oluşturduğu uyumlu 1-5 tandemiyle dikkatleri üzerine çekti ve yaz aylarında da Lega Basket takımlarından Capo D’Orlandina’yla sözleşme imzaladı.
Fitipaldo’nun Orlandina’yla gösterdiği performansın ise beklentileri aştığını söylemek lazım. Uruguaylı oyuncu, geçtiğimiz iki sezonu 16 takımlı ligde 13. ve 14. olarak bitirmiş takımını, kendisi hariç takımın üstünde çok da bir ekleme yokken play-off potasına taşımayı bildi. Bunu da 15.0 sayı 7.45 asist ve maç başına 5.5 denemeye rağmen yüzde 42 3 sayı isabeti gibi dikkat çekici istatistiklerle yaptı. Brescia’ya karşı çıkmadan 45 dakika sahada kalıp 33 sayı, 10 asist ve 44 verimlilik puanı ürettiği maç ise isminin şu ana kadar en çok parladığı maç olarak kayıtlara geçti.
Galatasaray’ın önüne sunduğu kontrat onun için büyük adım. Galatasaray ve taraftarı için de bu back-ground’a sahip bir oyuncu büyük bir soru işareti ancak Fitipaldo; Laprovitolla, Campazzo, Rafa Luz gibi kıtadaşlarından bildiğimiz kadarıyla bize sahada izlemesi keyifli sahneler yaşatabilecek bir isim.
Bruno Fitipaldo Nasıl Bir Oyuncudur?
Bruno Fitipaldo’nun menajeriyseniz, onu koçlara önerirken ilk öveceğiniz nokta oyun kurucu meziyetleridir. Bu noktada en sivrilen özelliği de ikili oyun oynatma becerisi. Rakibin her savunma stratejisine karşı bir silahı olan Fitipaldo’nun, tepeden iyi devrilen bir uzunla oynarken o hücumdan sayı çıkartmaması çok zor. Özellikle tepe ikili oyunlarında uzunu ve zayıf tarafı bulabilen, şutunu kaldırabilen ve çok kullanmasa da potaya gidebilen isim. İkili oyunlarda Schilb ve Sinan Güler’in üstündeki ağır yükün altına üçüncü isim olarak girebilir. Top elinde olmadığı zaman forvet ve diplerde ceza şutunu bekleyebilen ve keskinliği ile verimli olan oyuncu; Micov, Schilb ve Sinan gibi topu forse eden kanat oyuncularıyla hücumda uyum sağlayabilir.
Bu konuda bir parantez açmam gerekiyor. Uruguay Milli Takımı’nda hücumda topu getirmekten, asist yaptığı pasa kadar topa hükmeden Fitipaldo, Orlandino’da topu hücumun ortalarında eline alıp oyunu sonuca götürmeye başladı. Fitipaldo, iki farklı kullanım tercihinde de olumlu sonuçlar verse de Orlandina’daki hücum verimliliğinin daha yüksek olduğunu belirtmek şart. Galatasaray’daki kullanımında da bu göz önünde bulundurulmalı.
İşin savunma kısmında ise Fitipaldo hakkında övgü dolu sözler söylemek zor. 1.84 boyu ve 85 kiloluk fiziği ile, Russ Smith kadar olmasa da, sahada küçük duran oyuncu; savunmayı boş vermese de rakiplerini caydıran bir isim de değil. İtalya Ligi’ndeki tek Euroleague takımı olan EA7 Milano’ya karşı oynadıkları maçta fiziksel dezavantajı Hickman tarafından, özellikle post-up oyunlarıyla, oldukça kaşınmış ve sonuç da vermiş. Delici kısalara karşı Bruno Fitipaldo’nun nasıl korunacağı Ergin Ataman’ın üzerinde durması gereken noktalardan bir.
Galatasaray’a Neler Katar?
Sakatlıklar ve ayrılanlarla beraber rotasyonu iyice daralan ve hatta son bir haftada yorgunluk ana sebepli mağlubiyetler alan Galatasaray’da, Fitipaldo takıma ilk katacağı şey alacağı dakikalar olacak. Neredeyse iki aydır haftada en az 2 kez, en az 30 dakika iyi performans vermek zorunda olan Sinan Güler’in yükünü azaltmak Fitipaldo transferinin ilk amacı. Fitipaldo’nun alacağı sürelerden ayrı vereceği katkıyı ise uzunlarıyla kuracağı uyum ve en üst seviyeye olan uyumu belirleyecek.
1 sene önce Güney Amerika’da oynayan oyuncuların doğrudan Euroleaugue’e geçiş yapması Rafa Luz örneği haricinde çok görebildiğimiz bir şey değil. Facu Campazzo senelerdir kendini Real Madrid’e hazırlıyor, Marcelinho Huertas ilk durağı Joventut’da ULEB Cup sezonları yaşadı… Onun için Avrupa basketboluyla sadece 6 aydır haşır neşir olup Euroleague sertliğinin altından kalkmak her babayiğidin harcı değil. Ancak söylemekte fayda var, oyununu pick&roll üzerine kurması Euroleague’de ve şu anki Galatasaray düzeninde Fitipaldo için önemli bir avantaj.
Takım içindeki etkisi içinse belirleyici olan Pleiss ve Tyus’la olan uyumu olacak. Uzunlarından ikili oyun savunmasında kendisinin açık hedef haline getirmemesini isteyecek olan oyuncu, hücumda da onları en doğru açılarla topla buluşturmaya çalışacak. Bu hücum – savunma döngüsü, Galatasaray’da sezon başından beri hücumdan başlıyor. Onun için takımda yerini sağlamlaştırmak için ilk adımı Fitipaldo’nun atması gerekiyor.