Βy Aris Barkas/ barkas@eurohoops.net
27.tur da geride kalırken, Anadolu Efes ve Crvena Zvezda (15-12) ile yedinci sırada eşitlenmiş durumda, iki galibiyet arkasında Darüşşafaka Doğuş (13-14) yer alıyor. Zalgiris Kaunas (12-15) ise düşük bir şansa sahip.
Öte yandan sıralamanın zirvesinde Real Madrid (20-7), CSKA Moskova (20-7) ve Olympiacos (19-8) ev sahibi avantajını garantiledi. Fenerbahçe (17-10), Baskonia (16-11) ve Panathinaikos (16-11) ise playoff biletlerini kaptılar. Ve bu bileti bu adam sayesinde kaptılar…
MVP
Milos Teodosic
Şöyle anlatalım: 20 sayı ve 10 asistlik harika bir double double yaptı, sadece iki şut kaçırdı ve iki top kaybı yaptı. Tabii ki -Kyle Hines ve Nando De Colo ile birlikte- CSKA Moskova’yı galibiyete taşıdı. Ve kilit nokta şurası. Darüşşafaka Doğuş karşısında alınan bu galibiyet sayesinde Fenerbahçe, Panathinaikos ve Baskonia playoff biletini kaptı. Milos’tan fena bir performans değil.
En iyi beş
- Milos Teodosic: Harika işler yaptığı harika bir maçtı.
- Jason Granger: Anadolu Efes henüz playofflara kalmayı garantilemedi ama Zalgiris Kaunas’ı deplasmanda yendikten sonra büyük bir şansa sahip. Granger de 25 sayı, 8 asist ve 2 top çalmayla muhteşem bir performans gösterdi.
- Sylven Landesberg: Bu maçın tek sorunu, şu noktada Maccabi Tel Aviv için işleri pek değiştirmedi. Yine de 4/4 üçlükle 22 sayı üretti ve maçı kazandıran şutu gönderdikten sonra Fenerbahçe artık ev sahibi avantajını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya.
- Kostas Papanikolaou:Belgrad’daki büyük çekişmeye sahne olan karşılaşmanın başından itibaren istikrarlıydı. 2/4 üç sayı, 6/6 serbest atışla 17 sayı, 9 ribaunt ve harika savunmasıyla Olympiacos‘u Crvena Zvezda karşısında galibiyete taşıdı.
- Toko Shengeila: Bu hafta kısa bir beş kurduk ve Shengelia ise bir pivot istatistiklerine sahipti. Baskonia’nın yıldızı, Brose Bamberg karşısında 8/12 şut isabetiyle 16 sayı, 12 ribaunt ve 2 asistle oynayarak takımını galibiyete taşıdı.
En iyi kaybeden performansı: Scottie Wilbekin
Darüşşafaka Doğuş’un son üç maçta üç galibiyet alması bile playofflara kalmasına yetmeyebilir. Wilbekin, Moskova’da takımını galibiyete taşımak için elinden geleni yaptı. 9’da 8 üçlük atarak rekor kırdı, 26 sayı üretti ama bu muhteşem performansına rağmen CSKA Moskova daha iyi olan taraftı.
Haftanın Koçu: Pablo Laso
EuroLeague’de ezeli rakibinizi iki kez yendiğinizde ve her iki maçta da çok kolay galibiyetler aldığınızda bir şeyleri iyi yapıyorsunuz demektir. Tabii ki Barcelona da kötü durumda ama normal sezonun bitimine üç maç kala koç Laso’nun öğrencileri ilk sırada yer alıyor, CSKA Moskova’ya karşı tie break avantajına sahip ve bu da hiç de azımsanacak bir şey değil.
En kritik galibiyet: Olympiacos
Maç oldukça kısır bir maçtı ama 18.200 taraftarla dolu salondaki tutku hiçbir şeyle tarif edilemez. Maçın sonunda Olympiacos, uzatmada Giorgos Printezis’in kariyerindeki en önemli şutun bir benzeriyle galip gelmeyi başardı ve aynı zamanda ev sahibi avantajını da garantiledi. Bu galibiyet sayesinde Olympiacos, en kötü senaryoda bile dördüncü oluyor.
Son söz: Llull’ün dominasyonu
Real Madrid‘in playofflar için ev sahibi avantajını garantilediği günde Barcelona zaten 11 sezondur ilk kez playofflar dışında kalmıştı ve Sergio Llull de bir kez daha şov yaptı (istatistiklere göre günün de MVP’si oldu). Yakın tarihte ilk kez iki İspanyol devi arasında böylesine bir fark oluştu ve bu yılki EuroLeague sezonunu noktalayan Katalanların gelecek sezon değiştirmesi gereken çok şey var.