by Josh Martin / Çeviri: Yılmazcem Özardıç
“Nasıl Kurtulur?” yazı dizisi Bleacher Report’ta 6 Nisan 2017’de yayınlanan “One Question Every NBA Non-Playoff Team Must In The Off-Season” başlıklı yazının uyarlanarak çevrilmesiyle oluşturulmuştur. Serideki diğer yazılara ulaşmak için tıklayınız.
Bahar, NBA’deki herkes için öyle ya da böyle oldukça yoğun bir dönemdir.
Ligin yarısından fazlası için, bu meşguliyetin sebebi yolun sonundaki Larry O’Brien Kupası için play-off’lara hazırlık yapmak iken, kalanlar için ise hepsi tatil için olmasa da seyahat planları yapmakla geçiyor.
Chicago’da düzenlenen Draft Öncesi Etkinlikleri, bu seyahat biletlerinin nedenlerinden biri. Takımlardan bazı yöneticilerin tüm hafta sonu en iyi gençlerin peşini bırakmayarak rahatsız ettikleri günlerde, bir GM’seniz ve Avrupa’ya uçak bileti alıyorsanız, Euroleague Playoff’larındaki gençleri veya İtalya’da düzenlenen Adidas Eurocamp’i takip ediyor olacaksınız demektir.
Bunlar, NBA’de yaz döneminin başladığı anlamında. 30 takımın da önünde cevaplanması gereken bazı sorular var ve Playoff’a girme ihtimali kalmayan takımlar için geleceği kurtarmak onlardan en önemlisini cevaplamalarına bağlı.
“Nasıl Kurtulur?” serisiyle ligin hedefi tutturamayan (ya da bilerek tutturmayan) takımları için gelecek için en can alıcı soruya cevap arayacağız.
Sırada Minnesota Timberwolves var.
Ricky Rubio’nun Minnesota macerasının sonuna yaklaştığını düşündüğümüz günlerin üzerinden çok zaman geçmedi. Aylarca adı takas dedikodularında karşımıza çıkan İspanyol guard, takasın son günü Derrick Rose karşılığında New York’a gitmeye çok yaklaşsa da anlaşma sağlanamamıştı.
O günden bu yana ise 16.1 sayı 10.7 asist %36.8 üçlük isabeti ortalamaları tutturan Rubio, NBA kariyerinin en iyi dönemini geçiriyor. İspanyol guardın bu çıkışı, belli bir süre için Timberwolves’un 8.sıra için umutlarını yeşertse de, son altı maçlık seri bu umutları yok etti.
Lakers’a karşı 33 sayı atarak kariyer rekoru kırdığı maçtan sonra konuşan Rubio, “Şu anda Playoff mücadelesi içinde olmayı isterdim, Minnesota’ya gelmemin sebebi zaten buydu. Umarım son günlerdeki ivmemizi önümüzdeki sezona aktarıp başarılı olabiliriz” sözlerini kullanmıştı.
Rubio, rotasyondaki yerini sağlama alıp koç Thibodeau’ya değerini ispatlama konusunda elinden geleni yaptı ancak son dönemdeki etkili oyunu yine de, Minnesota defterinin son birkaç sayfasını yazma ihtimali olduğunu da değiştirmiyor.
Minnesota geçen yıl beşinci sıradan seçtiği Kris Dunn’da önemli bir potansiyel görüyordu ancak genç oyuncunun çaylak yılı, pek de istediği gibi geçmedi. Ancak buna rağmen Towns, Wiggins, Lavine gibi oyuncuların yakın zamanda alacağı yüksek bedelli kontratlar düşünüldüğünde, Timberwolves’un maaş bütçesini rahatlatması gerekecek.
Bu proje kapsamında yapılabilecek en kolay hamlelerden biri iki yıl için 29.2 milyon dolarlık kontratı bulunan Rubio’yu gönderip Dunn’a güvenmek olabilir. İspanyol guardın son dönemdeki performansı da düşünüldüğünde takas değerinin hiç olmadığı ve bir daha olamayacak kadar yüksek olduğunu söylemek yanlış sayılmaz.
Bu durum ise, Minnesota’nın işi karar vermesini hiç de kolaylaştırmayacak. Önümüzdeki yıl başarılı bir takım kurmak için Rubio’yu takımda tutmak en mantıklı seçim gibi görünüyor. Ancak hemen önümüzdeki sezon başarıya öncelik vermek, takımın uzun vadedeki geleceğini tehlikeye sokabilir.