By Antonis Stroggylakis/ info@eurohoops.net / Twitter.com/AStroggylakis
EuroLeague taraftarları… Buna alışsanız iyi olur.
Bu hafta sonu İstanbul’da toplanacak olan birkaç özel adam kariyerlerinde, en azından önümüzdeki birkaç sezonluğuna, son kez EuroLeague’de forma giyecekler.
Basketbolda bu bir çeşit doğa kanunu. Acımasız NBA gün ışığına en yakın balıkları toplamak için ağını Avrupa basketbolu denizine atar ve içlerinden yeterince hırslı, yetenekli ve kararlı olanlar gezegendeki en iyi lige gider.
Tabii ki hiçbir kulüp, hiçbir organizasyon NBA’in yetiştirme ekibi olmak istemez. Özellikle kadroları yıldızlarla dolu İspanyol takımları bu zamana kadar bu durumdan çok çekti.
Rudy Fernandez, Ricky Rubio, Tomas Satoransky… Konu Sergio Llull’e de gelecek ve geldiğinde, onu NBA’in ağına kaptırmamak için biçilen bonservis bedelini okuduğunuzda dudağınız uçuklayacak.
Houston Rockets daha önce görülmemiş bir şey yapıp akla hayale gelmeyecek bir parayı onun için Real Madrid‘e ödemediği sürece Llull, Avrupa’da kalacak.
Ama NBA’in cazibesine kapılmaya hazır diğer isimlerin aklını çelmek için bu kadar yüksek bedeller ödemek gerekmiyor. Sahi, kim onlar?
Milos Teodosic (CSKA Moskova)
Sezon İstatistikleri: 16.2 sayı, 7.0 asist, 2.1 ribaunt
NBA Hakları: –
Avrupa piyasasını avlanmanın serbest olduğu bir orman olarak farz edelim, Teodosic o ormandaki en önemli hedef, en büyük ganiment olurdu. Olimpiyat Oyunları’ndaki çılgın performansından sonra ekim ayında NBA GM’leri onu “NBA dışındaki en iyi oyuncu” seçti bile.
Kariyerinin en etkileyici istatistiklerine ve büyük olasılıkla en iyi sezonuna imza attığı sezonun ardından NBA yöneticilerinin fikri değişmiş olamaz. Bu yılki performansları ona inanmayanları bile ikna edecek seviyede iyiydi.
Görünmezi görünür eden saha görüşü, keskin oyun kurma zekası ve skor yaratma becerisiyle kendisine ihtiyacı olan her NBA takımı için değerli bir seçenek olacak.